Bahreyn Sanayi, Ticaret ve Turizm Bakanı Zayid Ez-Zeyyani: Suudi Arabistan vatandaşlarını ülkemizde ağırlamaya hazırızhttps://turkish.aawsat.com/home/article/2975751/bahreyn-sanayi-ticaret-ve-turizm-bakan%C4%B1-zayid-ez-zeyyani-suudi-arabistan
Bahreyn Sanayi, Ticaret ve Turizm Bakanı Zayid Ez-Zeyyani: Suudi Arabistan vatandaşlarını ülkemizde ağırlamaya hazırız
Bahreyn’in, Suudi Arabistan’dan turist çekmek için uygulamaya koyduğu resmi bir dijital kampanya
Manama / Şarku’l Avsat
TT
TT
Bahreyn Sanayi, Ticaret ve Turizm Bakanı Zayid Ez-Zeyyani: Suudi Arabistan vatandaşlarını ülkemizde ağırlamaya hazırız
Bahreyn’in, Suudi Arabistan’dan turist çekmek için uygulamaya koyduğu resmi bir dijital kampanya
Bahreyn, Suudi Arabistan’dan turist çekmek için "işte karşınızda" isimli resmi bir dijital kampanya uygulamaya koydu. Bahreyn Sanayi, Ticaret ve Turizm Bakanı Zayid Ez-Zeyyani, Suudi Arabistan vatandaşlarının "işte karşınızda" kampanyasına destek verdiğini belirtti. Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle iki ülke vatandaşları arasındaki gerçek iletişimde yaşanan istisnai bir kopukluğun ardından bu adım atıldı.
Suudi Arabistan'dan Kral Fahd Geçidi üzerinden gelen ziyaretçi ve turistleri karşılamaya hazırlanan Bahreyn’in Sanayi, Ticaret ve Turizm Bakanı Zayid Ez-Zeyyani şunları söyledi: “Bahreyn Turizm ve Fuar Kurumu birkaç ay önce "işte karşınızda" başlıklı bir dijital kampanya başlattı. Kampanyanın hedefi Manama'nın turistler tarafından tercih edilen bir yer olması için iletişimi geliştirmek ve virüsün yayılmasını engellemeye yönelik önleyici tedbirlerin ortasında çeşitli turizm faaliyetlerini teşvik etmektir.”
Şarku’l Avsat’a konuşan Bahreynli Bakan şunları söyledi: “Bu kampanya özellikle Bahreyn'e gelen ziyaretçi sayısının en büyük oranını oluşturan Suudi Arabistan vatandaşları nezdinde harika bir karşılık buldu. Özellikle 7 Mart 2020'de normal yolcu trafiğine kapatılan Kral Fahd Geçidi üzerinden çok sayıda Suudi Arabistanlı Bahreyn’e geliyor. En yüksek hizmet standartlarına ulaşmak ve kapasiteyi artırmak için Suudi ve Bahreyn tarafları arasındaki prosedür alanları için kapsamlı geliştirme ve iyileştirme paketi ve altyapının eksiksiz bakımı ile birlikte rutin harekete yeniden açılacaktır. “
Kral Fahd Geçidi Projesi’nin iki ülke ve halkları arasındaki en harika uyum şekli olduğunu dile getiren Zeyyani, “Kral Fahd Geçidi 25 kilometre uzunluğundadır ve Suudi Arabistan'ın doğu kıyısından Bahreyn'in batı kıyısına doğru ilerlemektedir. Geçit 25 Kasım 1986'da açıldığından beri Suudi Arabistan ve Bahreyn duygularının bir parçası oldu. Çünkü bu sadece iki ülke arasında bir kara geçiş noktası değil, daha ziyade iki halkın resmi açılışından bu yana yararlandığı sosyal ve ekonomik bir temas noktasıdır. Geçit hizmete girdiğinden Ocak 2019'a kadar günde 74 bin olmak üzere toplam 382 milyondan fazla yolcu tarafından kullanılmıştır” açıklamalarında bulundu.
2030 vizyonu çerçevesinde Suudi Arabistan’da turizm sektöründeki gelişmeye yönelik övgülerde bulunan Sanayi, Ticaret ve Turizm Bakanı, “Bahreyn aynı yılı (2030) hedefleyen iddialı bir ulusal vizyonu hayata geçirmek için çalışıyor. Bu iki vizyonun, bölgeyi birkaç yıl içinde dünya turizm merkezi haline getireceğine inanıyorum. Özellikle Riyad ile Manama arasında ikinci arter olacak Kral Hamad Köprüsü'nün inşa edilmesi konusunda iki kardeş ülke liderlerinin anlaşması ile bölge dünya turizm merkezi haline gelecek. Bu durum turizm alanındaki ve ekonomik alandaki kazanımların maksimize edilmesine katkı sağlayacak. Bu nedenle, iki ülke arasındaki ilişkinin iki kardeş halkın refahına katkı sağlayan stratejik bir ilişki olduğuna inanıyoruz.”
Bahreyn’in, coğrafi konumu, altyapısı, gelişmiş ulaşım ve iletişim ağının yanı sıra antik uygarlık dönemlerine tanıklık eden tarihi yerleriyle turizm sektörünü canlandırma planlarına devam ettiğini söyleyen Bakan Zeyyani, Manama'nın 7 yılda ikinci kez Arap turizminin başkenti seçilmesine yönelik övgülerde bulundu.
Suriye konulu Riyad toplantısı: Yaptırımlar kalkınmayı engelliyor. Suriye'nin geleceği Suriyeliler tarafından şekillendirilecek
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, dün yaptığı açıklamada, Suriye'ye uygulanan tek taraflı yaptırımların ve Birleşmiş Milletler (BM) tarafından uygulanan yaptırımların kaldırılmasının önemini vurguladı. Mevcut gelişmeler çerçevesinde Riyad'ın ev sahipliğinde düzenlenen Suriye konulu Arap Bakanlar Temas Komitesi’nin genişletilmiş toplantısına başkanlık eden Prens Faysal bin Ferhan, yaptırımların devam etmesinin Suriye halkının yeniden inşa, kalkınma ve istikrara kavuşma yönündeki hedeflerinin gerçekleşmesini engellediğine dikkati çekti. Suudi Bakan, Riyad'ın bölge ve dünyadaki önemli rolünün altını çizerek Suriye'nin güvenliği ve istikrarı ile dış müdahaleler ve dış etkilerden uzakta topraklarının birliğini ve bütünlüğünü garanti altına alacak tüm adımları desteklemekte kararlı olduğunu vurguladı.
Toplantının amacının Suriye'yi destekleme çabalarını koordine etmek ve Suriye'ye uygulanan yaptırımların kaldırılmasını sağlamak olduğunu söyleyen Bakan, ABD’nin ilgili muafiyetlere ilişkin kararından duydukları memnuniyeti ifade ederken uluslararası tarafları uyguladıkları yaptırımları kaldırmaya çağırdı. Prens Faysal bin Ferhan, aynı zamanda tüm yönleriyle acil insani ve ekonomik desteğin sağlamaya başlaması, Suriye devletinin kapasitesinin arttırılması ve böylece mültecilerin geri dönüşü için uygun ortamın oluşturulması çağrısında bulundu.
Toplantıda Suriye halkını desteklemek, ülke tarihinin bu önemli aşamasında onlara her türlü yardımı ve desteği sağlamak ve Suriye'yi tüm vatandaşları için güvenli, terörün olmadığı, egemenliğini ihlal etmeyen ve toprak bütünlüğüne herhangi bir tarafça saldırılmayan birleşik, bağımsız bir Arap devleti olarak yeniden inşa etmelerine yardımcı olmak için atılacak adımlar ele alındı.
Toplantıda, siyasi ve sosyal güçlerin temsil edildiği, tüm Suriyelilerin haklarının korunduğu, halkın tüm kesimlerinin dahil olduğu bir geçiş sürecinin desteklenmesi, çeşitli tarafların karşılaştığı zorlukların ya da endişe kaynaklarının diyalog yoluyla ele alınması için çalışılması ve ülkenin bağımsızlığına ve egemenliğine saygı gösterecek şekilde destek, tavsiye ve danışmanlık sağlanması konuları ele alınırken katılımcılar Suriyelilerin seçimlerinin yanında olduklarını ve iradelerine saygı duyduklarını teyit ettiler.
Prens Faysal bin Ferhan ‘her türlü zorluk ya da endişe kaynağının diyalog, destek ve tavsiye yoluyla, Suriye'nin bağımsızlığına ve egemenliğine saygı gösterilerek ve geleceğinin Suriye'nin meselesi olduğu göz önünde bulundurularak ele alınması gerektiğinin’ altını çizerken Suudi Arabistan’ın, Suriyelilerin kendi işlerini yönetme ve krizin her aşamasında krizden çıkışın önünü açacak bir iç diyalog yoluyla kendi kaderlerini belirleme hakkına sahip olduğuna inandığını ifade etti.
Riyad’daki Suriye konulu toplantının katılımcıları, Şam'daki yeni yönetimin devlet kurumlarını korumak, Suriyeli taraflarla diyalog yaklaşımını benimsemek, terörle mücadele etmek ve ülkenin istikrarını, egemenliğini ve toprak bütünlüğünü sağlamak ve bölge ülkelerinin güvenliğine ve istikrarına karşı tehdit kaynağı olmamak amacıyla halkın tüm kesimlerinin katıldığı bir siyasi süreç başlatmak için attığı olumlu adımlardan duydukları memnuniyeti ifade ettiler.
Toplantı sırasında Suriye’ye insani ve ekonomik destek sağlamaya devam etmenin öneminin vurgulandığını belirten Prens Faysal bin Ferhan, ülkesinin Suriye halkına insani ve kalkınma alanlarında yardımda bulunacağını açıklayan ülkelere takdirlerini ifade ederek, istikrar ve yeniden yapılanmanın sağlanması, mültecilerin güvenli bir şekilde geri dönüşü için uygun ortamın oluşturulması, devlet kurumlarının korunması ve halka yönelik görevlerini yerine getirebilmeleri için Suriye'nin milli yeteneklerinin yeniden inşa edilmesi gerektiğini açıkladı.
Toplantıda, işgalci İsrail’in Suriye ile olan tampon bölgeye ve Hermon Dağı ile Kuneytra iline komşu bölgelere girmesinden duyulan endişe dile getirilirken ülkenin birliğine, egemenliğine ve toprak bütünlüğüne saygı gösterilmesinin önemi vurgulandı.
Suudi Arabistan’ın bu saldırıyı uluslararası hukuku ve Suriye ile İsrail arasındaki 1974 tarihli Kuvvetlerin Ayrıştırılması Anlaşması’nı ihlal eden bir işgal ve saldırı olarak kınadığını ve reddettiğini yineleyen Prens Faysal bin Ferhan, işgalci İsrail güçlerinin işgal altındaki Suriye topraklarından derhal çekilmesini talep etti.
Riyad’taki toplantıya Bahreyn, Mısır, Fransa, Almanya, Irak, İtalya, Ürdün, Kuveyt, Lübnan, Umman, Katar, İspanya, Suriye, Türkiye, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), İngiltere ve ABD dışişleri bakanları veya temsilcileri ile AL Genel Sekreteri, Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcilisi, Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) Genel Sekreteri ve BM Suriye Özel Temsilcisi katıldı. Toplantı, geçtiğimiz aralık ayı ortalarında Ürdün'ün Akabe şehrinin ev sahipliğinde düzenlenen toplantıların devamı niteliğindeydi.
Öte yandan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, toplantının oturum aralarında Mısır Dışişleri Bakanı Bedir Abdulati, İngiltere Dışişleri Bakanı David Lammy, Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Suriye’deki yeni yönetimin Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani, AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcilisi Kaja Kallas ve Fransa'nın Ortadoğu ve Kuzey Afrika'dan sorumlu Cumhurbaşkanlığı Danışmanı Anne-Claire Legendre ile bir araya geldi.
İkili görüşmelerde Suudi Arabistan ile altı ülke ve AB arasındaki iş birliği ilişkileri, Suriye'deki mevcut durum, ortak ilgi alanları, bölgesel ve uluslararası gelişmeler ve bu konularda sarf edilen çabalar ele alındı.
Suudi Arabistan, 2011 yılında ülkelerinde meydana gelen olayların ilk gününden bu yana milyonlarcasına ev sahipliği yaptığı Suriye halkına verdiği kesintisiz destek çerçevesinde Suriye halkının içinde bulunduğu zor koşulların etkilerini hafifletmek amacıyla günlerdir Şam'a kara ve hava köprüleriyle gıda, barınma ve tıbbi malzeme taşıyan insani yardım uçakları gönderiyor. Suudi Arabistan’ın ücretsiz eğitim ve tedavi imkanı da dâhil olmak üzere yaşamın temel gereksinimlerini karşılayan yardımları, Suriyelilerin çalışmalarına ve toplumla bütünleşmelerine olanak tanıdı.
Yardım köprüsü, Suudi Arabistan yöneticilerinin savaştan etkilenenlerin acılarını hafifletmeye yönelik direktifleri doğrultusunda Suriye'de insani durumu istikrara kavuşturarak sahadaki hedeflerine ulaşana kadar açık kalmaya devam edecek.