Libya Ulusal Birlik Hükümeti, ülkenin güneyindeki ilk resmi binasını açtı

İçişleri Bakanı, Sirte'ye gerçekleştirdiği ilk ziyaretinde vatandaşların güvenliğini sağlama sözü verdi

Başbakan Abdulhamid Dibeybe’nin Sirte ziyaretinden bir kare (Reuters)
Başbakan Abdulhamid Dibeybe’nin Sirte ziyaretinden bir kare (Reuters)
TT

Libya Ulusal Birlik Hükümeti, ülkenin güneyindeki ilk resmi binasını açtı

Başbakan Abdulhamid Dibeybe’nin Sirte ziyaretinden bir kare (Reuters)
Başbakan Abdulhamid Dibeybe’nin Sirte ziyaretinden bir kare (Reuters)

Abdulhamid Dibeybe başbakanlığındaki Libya Ulusal Birlik Hükümeti (UBH), ülkenin güneyinde ilk resmi binasını açarken, İçişleri Bakanı göreve geldiğinden bu yana ilk kez Sirte’yi ziyaret etti. Bu gelişmeler yaşanırken Mareşal Halife Hafter liderliğindeki Libya Ulusal Ordusu’ndan (LUO) bir heyet şehre benzer bir ziyaret gerçekleştirdi.
Başbakan Dibeybe’nin Yardımcısı Ramazan Bucenah, el-Buvanis Belediye Meclisi binasının UBH’nin ülkenin güneyindeki merkezi olarak tahsis edildiğini açıkladı. Bucenah, binanın, bölgenin altyapısını iyileştirmek ve hizmet alanlarında durmuş bakım çalışmalarını tamamlamak için yapılacak çalışmaların merkezi olarak kullanılacağını vurguladı. Bucenah, UBH’nin bu çalışmaların yanı sıra Libya’da kapsamlı ve olumlu bir değişiklik yapmak istediğini de sözlerine ekledi.
Başbakan Yardımcısı ayrıca, hükümetin ayrıca Fizan şehrine yakıt tedarikini sağlamak ve şehrin yakıt ile ilgili sorunlarını çözmek için çalışacağını söyledi. Bucenah, Edri eş-Şatı kenti Belediye Meclisi ve kentin önde gelen isimleriyle akaryakıtın güneye ulaşmasını engelleyen engelleri ve yıllardır bu sorunun devam etmesinin nedenlerini görüştü.
Bucenah, ziyaret sırasında görüştüğü yetkililer ve bölgenin önemli isimlerine UBH’nin güney bölgesinin ihtiyaçlarının karşılanması için verdiği desteğe işaret ederken bölge yetkilileri ve önde gelen isimleri, genel olarak Libya ve özelde Fizan'ın birliğine herhangi bir müdahaleyi reddettiklerine dair tutumlarını bir kez daha yenilediler.
Başbakan Dibeybe ilgili bağlamda yaptığı bir açıklamada, Libya'nın gücünün ‘ülkenin tüm kesimlerinin birliğinde ve istikrarında yattığını’ vurguladı. Dibeybe, kalkınma, refah ve işsiz gençlere iş imkânları sağlama çabalarında son derece önemli bir adım olarak şirketlerin ve fabrikaların yeniden eski yerlerine geri dönmelerinin önemine işaret etti.
Öte yandan UBH İçişleri Bakanı Halid Mazin, göreve gelmesinden bu yana Sirte’ye gerçekleştirdiği ilk ziyarette yerel ve güvenlik yetkilileri ile birleşik bir güvenlik çabası çerçevesinde, tüm bölgelerde vatandaşların güvenliğini sağlama hedeflerine hizmet edecek şekilde, bakanlığın, kentte faaliyet gösteren güvenlik hizmetlerine destek verme araçlarını ve mekanizmalarını tartıştı.
Mazin’in Ofisi tarafından dağıtılan açıklamaya göre ayrıca polis ve askeri yetkililerden şehirdeki güvenlik çalışmaları ve bu çalışmalardaki ilerleyiş ile ilgili brifing alan Mazin, güvenlik güçlerini, güvenliğin sağlanmasındaki rollerini gerektiği gibi yerine getirebilmelerini sağlamak için ödüllendirecekleri ve işlerini yapmalarını engelleyen tüm zorlukların üstesinden gelecekleri sözü verdi. Açıklamada, ziyaretin, İçişleri Bakanlığı'nın güvenlik ve istikrarın sağlanması için tüm kurumlarının çalışmalarının takibi çerçevesinde gerçekleştiği belirtildi.
Mazin’in Sirte ziyareti, LUO Genel Komutanlığı’ndan bir heyetin, Sirte yakınlarında konuşlu güçlerini denetlemek amacıyla gerçekleştirdiği benzer bir ziyaretle aynı zamana denk geldi.
Bunun yanı sıra Sağlık Bakanı Ali Zanati de, vatandaşlara en iyi sağlık hizmetini verebilmek amacıyla kentteki sağlık kurumlarının ihtiyaçlarını yerinde tespit etmek amacıyla Sirte ziyaretine başladı.
Bir diğer gelişmede ise Temsilciler Meclisi'ndeki (TM) 91 milletvekili, Dibeybe hükümetini, İsrail işgal güçlerinin apaçık saldırganlığı karşısında Filistinlilere destek sağlamak için resmi bir kampanya başlatmaya çağırdı. Bu arada Başkent Trablus'taki Şehitler Meydanı’nda, üç gündür İsrail’in Filistinlilere yönelik saldırılarının protesto edildiği gösteriler düzenleniyor.



Halkın geçim kaynağı olan Libya petrolü ‘politikacıların arzularının rehinesi’

Güney Libya'da bir petrol sahası (Reuters)
Güney Libya'da bir petrol sahası (Reuters)
TT

Halkın geçim kaynağı olan Libya petrolü ‘politikacıların arzularının rehinesi’

Güney Libya'da bir petrol sahası (Reuters)
Güney Libya'da bir petrol sahası (Reuters)

Libya'da zaman zaman tekrarlanan petrol sahalarının kapatılma süreci, ‘halkın tek geçim kaynağı’ olduğu için vatandaşlar arasında birçok soruyu gündeme getiriyor. İktidar mücadelesi veren iki hükümet arasındaki bölünmüşlük ışığında, adeta ‘politikacıların rehinesi haline gelen üretimi aksatmanın faturasını kimin ödeyeceği’ sorusunun cevabı ise merak ediliyor.

Libya'nın 2014 yılından beri bir bütün olarak yaşadığı siyasi bölünme, petrol zenginliğine ve gelirlerine, ülke siyasetçilerinin siyasi arenada ve bu zenginliğin yönetim mücadelesinin perde arkasında pazarlık ettiği bir ‘koz’ olarak yansıyor.

Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Petrol ve Doğalgaz Bakanı Muhammed Avn, Güney Libya’daki eş-Şerara ve el-Fil sahalarının üretimi durdurulduktan sonra geçtiğimiz Cuma günü üretimin yeniden başlatılmasıyla ilgili ilk yorumunda “Kayıp 340 bin varil olarak gerçekleşti” ifadesini kullandı.

Cumartesi akşamı yerel basında yer alan açıklamalarında Avn, bir grup vatandaşın el-İntisar 103 sahasını ve Zuytine petrol limanını birbirine bağlayan hattaki 108 noktasının vanasını kapatmakla tehdit ettiğini söyledi. Avn, “Bu olsaydı, bir felaket yaşanırdı. O zaman onu ham petrol taşımak için kullanmak imkânsız olabilirdi” dedi.

Avn, “Petrol sahalarının ve tesislerinin tekrar tekrar kapanması durumunda bundan yalnızca halk etkilenecek” diyerek bunun ‘baskı için bir koz olarak kullanılmaması’ çağrısında bulundu.

Petrol alanındaki politikacılar ve uzmanlar, Libya'daki petrol üretiminin ‘büyük mali getirileriyle ilgili amaçlar için genellikle politikacılar tarafından pazarlığa tabi olduğuna, Libya'nın üç bölgesi arasında eşit olarak dağıtılmadığına ve Trablus’un en büyük payı denetimsiz olarak aldığına’ inanıyor.

Temsilciler Meclisi'ndeki (TM) Enerji Komitesi'nin bir üyesi, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada ‘petrol sahaları ve limanlarının kapatılmasının tehlikeli bir mesele olduğu ve bunun ülkenin geçimini tehlikeye atarak aslında herkesi riske attığını’ ifade etti.

Eski Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) Maliye Bakanı Farac Bumtari'nin de mensubu olduğu ez-Zaviye aşiretinin bazı mensupları, üç petrol sahasını kapatmalarının ardından Cumartesi akşamı serbest bırakılmadan önce, Libya Merkez Bankası Başkanı es-Sıddık el-Kebir'i Trablus'ta ‘Farac Bumtari'nin kaçırılmasının bilgisine sahip olmakla’ suçladı.

Libya'daki limanlar ve petrol sahaları, Libyalı siyasetçiler arasında ‘kaynakların dağılımında adaletsizlik’ gibi nedenlerle yaşanan anlaşmazlıklar dolayısıyla geçtiğimiz yıllarda birden fazla kez kapatıldı.

Geçtiğimiz yıllarda, Libya'daki bazı petrol tesisleri, kendileri ve aileleri için mali yardım talep eden protestocular tarafından ‘rehin’ alındı. Petrol Bakanlığı ve Libya Ulusal Petrol Kurumu’na göre, söz konusu protesto eylemleri, ‘günlük üretim oranlarında birkaç kez düşüşe neden olan’ bazı petrol tesislerindeki çalışmaları kasıtlı olarak kesintiye uğrattı.

Avn, daha önce petrol sahaların kapatılması sürecinin ardından ‘bunun sonucunda kamu gelirinin etkileneceği’ uyarısında bulunmuş ve bunu ‘Libya tarafının el-Fil ve eş-Şerara sahalarındaki payının yüzde 88'i geçmesine’ bağlamıştı.

Ez-Zaviye kabilesinden ve Ubari şehrinden bir grup vatandaş, eş-Şerara, el-Fil ve 108 petrol sahalarını kapattı.

dfrg
Kızgın gençler ‘108’ petrol sahasını kapattı. (Libya’nın güneydoğusundaki Petrol Tesisleri Muhafızları)

Başkent Trablus'un 750 km güneybatısında yer alan el-Fil petrol sahası günlük 70 bin varil üretim hacmine sahip. Saha, siyasi krizler nedeniyle geçtiğimiz yıllarda birden fazla kez kapatıldı. Eş-Şerara sahası ise günde yaklaşık 240 bin varil üretimle Libya'daki en büyük petrol sahalarından biri.

Denetim Bürosu Başkanı Halid Şakşak, TM üyeleriyle birlikte kamu harcamalarını takip etmek, mali kaynakların adil dağılımını sağlamak ve bunun sonuçlarını kavramsallaştırmak için bir ‘yüksek komite’ oluşturma kararının uygulanma olasılığını vurguladı.

Trablus şehrinde gerçekleştirilen toplantıda, Denetim Bürosu'nun önceki özelleştirme prosedürlerini takip etme deneyimi, harcamaları takip etme ve ‘dağıtımda adalet’ kriterlerinin mevcudiyetini doğrulama konusundaki istekliliği gözden geçirildi. Mekânsal kalkınma programlarına önem verilmesinin, tüm bölgelere hizmet eden stratejik programlara yönelmenin ve dağıtımda adaletin sağlanmasının önemine işaret edildi.

TM üyeleri, kamu harcamalarının denetimini artırmak için gözlemlerini ve tavsiyelerini dile getirdiler. Sürekli takip toplantıları düzenlemenin, ekonomik kaynakların dağılımı için adil kriterlerin mevcudiyetinin doğrulanmasının ve harcama için gerekli prosedürlerin bütünlüğünün sağlanmasının önemini vurguladılar.