Hartum’un Paris Konferansı’ndan beklentisi: Borçlarının en az üçte ikisinin silinmesi

Hamduk, dün Paris’e vardı (Sudan Başbakanı)
Hamduk, dün Paris’e vardı (Sudan Başbakanı)
TT

Hartum’un Paris Konferansı’ndan beklentisi: Borçlarının en az üçte ikisinin silinmesi

Hamduk, dün Paris’e vardı (Sudan Başbakanı)
Hamduk, dün Paris’e vardı (Sudan Başbakanı)

Sudan Dışişleri Bakanı Meryem Sadık el-Mehdi, dün, Sudan’ın borçlarından en az üçte ikisinin silinmesi için, demokratik geçişi destekleme yönünde bugün Paris’te bölgesel ve uluslararası katılımla düzenlenen konferansa bel bağladığını açıkladı
Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan ve Başbakan Abdullah Hamduk, konferansa katılmak için Dışişleri, Maliye, Enerji, Maden, Yatırım, Sanayi ve Ticaret Bakanları, Sudan Merkez Bankası Başkanı, Sudan İşadamları ve İşverenler Federasyonu (SBEF) ve çok sayıda iş insanından oluşan bir heyet eşliğinde dün Fransa’ya gitti.
Sudan Dışişleri Bakanı, dün Hartum Havalimanı’nda yaptığı basın açıklamasında, Sudan’ın Ağır Borç Yükü Altındaki Yoksul Ülkeler Girişimi’nden (HIPC) faydalanması için dış borçlarının yüzde 70’inin affedilmesini beklediğini ifade etti. Aynı zamanda konferansın ilk oturumunda başta Sudan'ın ulaşım, altyapı, enerji, tarım ve yatırım alanlarında dünya ülkeleriyle ekonomik ve yatırım ortaklıkları kurma arzusu olmak üzere ana hedeflerin tartışılacağını da ekledi.
Hamduk'un yarın düzenlenecek Fransa-Afrika Zirvesi’ne Afrika kıtasından bir çok devlet başkanının katılacağını belirten Bakan Mehdi, Burhan ve Hamduk'un ‘Sudan Günü’ başlıklı Paris Konferansı’nın ilk oturumunda konuşma yapacağını bildirdi.
Hükümet Sözcüsü ve Kültür ve Enformasyon Bakanı Hamza Bellul, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, Paris konferansının Sudan'ın dış dünyaya açıldığı yolda önemli bir durak olduğunu, güçlü ve müreffeh bir ekonomi inşa etmeye yol açacağını söyledi. Aynı zamanda “Hükümet; ulaşım ve altyapı, tarım ve hayvancılık, enerji ve madencilik, iletişim ve dijital dönüşüm olmak üzere dört ana sektördeki uluslararası şirketler, kurumlar ve yatırımcılarla ortaklık ve yatırım projeleri sunacak” ifadelerine başvurdu.
Söz konusu sektörlerdeki birçok büyük projenin Maliye ve Ekonomi Planlama Bakanı Cibril İbrahim Muhammed tarafından, geri kalan projelerin ise hükümete ait web sitesi aracılığıyla yatırımcılara sunulacağını söyleyen Bakan Bellul, konferansta alacaklı ülkelerin de huzurunda Sudan’ın borçlarını erteleme konusu üzerine durulacağını açıkladı. Bunlar arasında Sudan'ın alacaklısı olan Paris Kulübü ülkeleri de yer alıyor. Bu adımın, borç erteleme taleplerini karşılamanın bir başlangıcı olduğunu not eden Bakan Bellul, Sudan hükümetinin ülkedeki demokratik geçişi destekleyen bazı arkadaşları ve Fransa yardımıyla bu dosyada büyük başarılar elde etmeye çalıştığını da sözlerine ekledi.
Söz konusu konferans dahilinde Sudan özel sektörü, şirketler ve iş insanları ile katılımcı ülkelerdeki muadilleri arasında ortaklıklar kurulması, özel sektör projelerine yatırım yapmaya teşvik edilmesi için ayrılan bir oturumun varlığından bahseden Bakan Bellul, “Sudan, ülkede ulusal ve yabancı yatırım için cazip bir ortam yaratmak amacıyla bir dizi yasa ve mevzuat çıkardı. Konferans çizelgesi dahilinde Başbakan'ın önde gelen Avrupalı ​​şirketlerden 15 yöneticiyle gerçekleştireceği toplantı da yer alıyor” ifadelerini kullandı.
Bakan Bellul’un ifade ettiğine göre, konferansa Sudan Merkez Bankası Başkanı ve Sudan Bankalar Birliği temsilcileri de katılacak. Bu yönde başta ikili bankacılık sistemi, Sudan bankacılık sektöründeki yatırım fırsatları ve diğer ilgili konular olmak üzere sektördeki gelişmeler ele alınacak.
Başbakan'ın ana oturumda gerçekleştireceği konuşmasında, ekonomideki yapısal bozulmaları gidermek için hükümetin son dönemde yürüttüğü ekonomik reformlar, aynı zamanda uluslararası kuruluşların destekleri artırma ve harcamaları standartlaştırma politikalarını uygulama yönündeki sonuçlar üzerinde durulacak.
Hükümet, konferansta devletlere, şirketlere ve yatırımcılara tüm ekonomik sektörlerde uygulanması için milyar dolarlar gerektiren projeler sunacak. Sudanlı ekonomistler, hükümetin başta Paris Kulübü (ABD, İngiltere, Almanya ve İtalya) olmak üzere alacaklıları ikna edeceğini, aynı zamanda HIPC çerçevesinde borçlardan muaf tutulacağını ya da hafifletileceğini bekliyor. Bu, Sudan’ın Uluslararası Para Fonu, Dünya Bankası ve Afrika Kalkınma Bankası dahil olmak üzere çeşitli uluslararası finans kurumları ve fonlarından düşük faizli krediler alarak gerekli finansman ve yardıma ulaşmasını sağlayacak.
Yatırım yasası ve kamu ile özel sektör arasındaki ortak yasayı onaylayan Sudan, aynı zamanda şeffaflığı artırma yönünde yolsuzlukla mücadele komisyonu kurmuştu.



İsrail Savunma Bakanı Katz: Suriye’deki silahlı gruplar Golan Tepeleri’ni ele geçirmeyi düşünüyor

Golan Tepeleri (Reuters)
Golan Tepeleri (Reuters)
TT

İsrail Savunma Bakanı Katz: Suriye’deki silahlı gruplar Golan Tepeleri’ni ele geçirmeyi düşünüyor

Golan Tepeleri (Reuters)
Golan Tepeleri (Reuters)

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, Knesset Dışişleri ve Savunma Komitesi toplantısında yaptığı açıklamada, Suriye’deki bazı silahlı grupların Golan Tepeleri’ni ele geçirmeyi düşündüğünü söyledi. Şarku’l Avsat’ın Times of Israel’den aktardığına göre Katz, İsrail’in Şam ile güvenlik anlaşması ya da normalleşme yolunda olmadığını belirterek, Suriye ordusu ya da ülkedeki farklı milislerin İsrail yerleşimlerine saldırma veya Suriye’deki Dürzi toplumunu yeniden tehdit etme ihtimaline karşı hazırlık yapıldığını ifade etti.

Katz, Husilerin de Golan Tepeleri’ne yönelik olası bir kara harekâtını değerlendirdiğini söyledi.

Öte yandan, İsrail güçleri Aralık 2024’te Beşşar Esad rejiminin çöküşünün ardından Suriye’nin güneyinde dokuz noktada konuşlandı. Bu noktaların büyük bölümü, iki ülke arasındaki sınırda Birleşmiş Milletler tarafından izlenen tampon bölgede yer alırken, konuşlanma alanları arasında Cebel Hermon’un (Şeyh Dağı) Suriye tarafındaki iki nokta da bulunuyor.

İsrail, bu birliklerin İsrail yerleşimlerini korumak ve düşman unsurların eline geçtiğinde tehdit oluşturabilecek silahları güvence altına almak amacıyla Suriye topraklarında yaklaşık 15 kilometre derinliğe kadar faaliyet yürüttüğünü açıkladı. Bu potansiyel tehdit unsurları arasında Lübnan Hizbullahı ile İran destekli diğer milis gruplar da yer alıyor.

Suriye’nin güneybatısında bulunan Golan Tepeleri, başkent Şam’ın yaklaşık 60 kilometre batısında yer alıyor ve toplamda 1.860 kilometrekarelik bir alanı kaplıyor. İsrail, Haziran 1967 Savaşı sırasında bölgenin yaklaşık 1.250 kilometrekarelik kısmını işgal etmiş, 1981’de ise fiilen ilhak etmişti. Ancak bu ilhak, bölgeyi hâlen işgal altındaki Suriye toprağı olarak kabul eden Birleşmiş Milletler tarafından tanınmıyor.


BM: İsrail–Hizbullah ateşkesi kırılgan, belirsizlik devam ediyor

İsrail askerleri, Güney Lübnan'daki Mays el-Cebel köyünde yıkılmış evler arasında hareket ediyor (EPA)
İsrail askerleri, Güney Lübnan'daki Mays el-Cebel köyünde yıkılmış evler arasında hareket ediyor (EPA)
TT

BM: İsrail–Hizbullah ateşkesi kırılgan, belirsizlik devam ediyor

İsrail askerleri, Güney Lübnan'daki Mays el-Cebel köyünde yıkılmış evler arasında hareket ediyor (EPA)
İsrail askerleri, Güney Lübnan'daki Mays el-Cebel köyünde yıkılmış evler arasında hareket ediyor (EPA)

Birleşmiş Milletler’in Lübnan Özel Koordinatörü Jeanine Hennis-Plasschaert, Perşembe günü yaptığı açıklamada, hükümetin aldığı önemli kararlar ve Lübnan Silahlı Kuvvetleri’nin güçlendirilmiş varlığına rağmen ülkenin güneyindeki belirsizlik ortamının devam ettiğini belirtti. Hennis-Plasschaert, bu iki unsurun “normalleşme yolunda temel bir zemin oluşturduğunu” söyledi.

Hennis-Plasschaert, “Birçok Lübnanlı için çatışma düşük yoğunlukla da olsa sürüyor. Mevcut durum devam ettiği sürece, düşmanlıkların yeniden tırmanma ihtimali ortadan kalkmış değil” ifadelerini kullandı.

BM yetkilisi, mevcut fırsatın değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayarak, “Diyalog ve müzakereler tüm sorunları çözemeyebilir; ancak taraflar arasında karşılıklı anlayışın oluşmasına katkı sağlar ve en önemlisi, istenen güvenlik ve istikrara giden yolu açar” dedi.

İsrail ile Hizbullah arasında geçen yıl Kasım ayında, Gazze’deki savaşın yol açtığı bir yılı aşkın karşılıklı bombardımanın ardından ABD arabuluculuğunda ateşkes sağlanmıştı. Ancak İsrail, anlaşmaya rağmen Güney Lübnan’daki bazı noktalarda varlığını sürdürürken, ülkenin güneyi ve doğusuna yönelik saldırılarına devam ediyor.


Irak’ta Koordinasyon Çerçevesi güçleri, başbakanlık için dokuz aday arasından hem yurtiçi hem de yurtdışından kabul gören kişiyi seçeceklerini açıkladı

Koordinasyon Çerçevesi güçleri liderleri kendilerini ‘en büyük blok’ ilan ettiler (Facebook)
Koordinasyon Çerçevesi güçleri liderleri kendilerini ‘en büyük blok’ ilan ettiler (Facebook)
TT

Irak’ta Koordinasyon Çerçevesi güçleri, başbakanlık için dokuz aday arasından hem yurtiçi hem de yurtdışından kabul gören kişiyi seçeceklerini açıkladı

Koordinasyon Çerçevesi güçleri liderleri kendilerini ‘en büyük blok’ ilan ettiler (Facebook)
Koordinasyon Çerçevesi güçleri liderleri kendilerini ‘en büyük blok’ ilan ettiler (Facebook)

Irak parlamentosunda şu anda ‘en büyük blok’ konumundaki (Şii) Koordinasyon Çerçevesi güçleri, dokuz aday arasından yeni bir başbakan seçmeye hazırlanıyor.

Şii ittifakının genel sekreteri Abbas Radi dün yaptığı açıklamada, adayın Irak’ta kabul görmesi, uluslararası gerekliliklerle başa çıkma becerisine sahip olması ve devlet kaynaklarını partizan amaçlarla kullanmayacağına dair taahhütte bulunması gerektiğini vurguladı. Radi, güvenlik ve ekonomi alanlarında başbakanın görevlerine ilişkin ayrıntılı bir programın, gelecek hükümetin bir parçası olabilecek bir ekip tarafından hazırlanmasının ardından, en olası adayın özelliklerini belirleyecek bir toplantının yapılacağını da sözlerine ekledi.

Koordinasyon Çerçevesi, siyasi normlara uygun olarak cumhurbaşkanlığı, başbakanlık ve meclis başkanlığı makamlarına getirilecek isimlere karar vermek için Kürt ve Sünni güçlerle müzakereler yürütürken, adayları değerlendiren önde gelen siyasi şahsiyetlerden oluşan bir komisyon aracılığıyla faaliyet gösteriyor.

Radi, rekabetin tanınmış önde gelen isimler arasında yaşandığını söyledi.

Radi, Şarku’l Avsat’ın Koordinasyon Çerçevesi güçlerinin yeni gündeminin bir parçası olarak milis grupların silahları sorununu ele almayı düşünüp düşünmediğine ilişkin sorusuna verdiği yanıtta, “Hükümet programı, yeni başbakan tarafından uygulanacak güvenlik reformlarını içerecek” ifadelerini kullandı.