عربي English Türkçe اردو فارسى
Logo
Son Haberler
ARAP DÜNYASI

İsrail, Hamas ve diğer Filistinli gruplara ait tünelleri vurdu

İsrail’in Gazze Şeridi’ndeki hedeflere yönelik saldırıları sonucu duman yükseliyor (EPA)
İsrail’in Gazze Şeridi’ndeki hedeflere yönelik saldırıları sonucu duman yükseliyor (EPA)
    Gazze/Şarku’l Avsat
TT
TT

İsrail, Hamas ve diğer Filistinli gruplara ait tünelleri vurdu

İsrail’in Gazze Şeridi’ndeki hedeflere yönelik saldırıları sonucu duman yükseliyor (EPA)
İsrail’in Gazze Şeridi’ndeki hedeflere yönelik saldırıları sonucu duman yükseliyor (EPA)

İsrail ile Filistinli gruplar arasındaki çatışma, uluslararası ateşkes çağrılarının gölgesinde bugün ikinci haftasına girerken, İsrail, Hamas ve diğer Filistinli grupların roket fırlatmak için kullandığı tünelleri vurdu.
İsrail ordusu ayrıca, Beerşeba ve Aşkelon şehirlerine roketler fırlatılmasının ardından savaş uçaklarının buna karşılık olarak Hamas’ın üst düzey 9 liderine ait evi hedef aldığını açıklayarak, bazı evlerin silah depolamak için kullanıldığını iddia etti.
Filistin medyası ise, İsrail’in Gazze Şeridi’nin kuzeyinde bir fabrikayı vurduğunu bildirdi.
İsrail’in dün Gazze Şeridi’nde sivillere ait bazı evleri hedef alarak yıkmasının ardından uluslararası endişeler arttı.
Gazze Şeridi’ndeki sağlık yetkilileri, İsrail’in dünkü hava saldırılarında 10’u çocuk 42 kişinin hayatını kaybettiğini belirtti.
Gazze’deki Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre, Gazze’de 58’i çocuk 34’ü kadın 197 Filistinli hayatını kaybetti. İsrail’de ise 2’si çocuk 10 kişi öldü.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Mısırlı mevkidaşı Samih Şukri ile Filistin’deki gelişmelerle ilgili yaptığı telefon görüşmesinin ardından Twitter hesabından yaptığı açıklamada, tüm taraflara tansiyonu düşürme ve şiddeti durdurma çağrısını yineledi.
ABD, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) dünkü toplantısında ateşkes istemeleri halinde İsrail ve Filistin’e destek vermeye hazır olduğunu ifade etti.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ise, Gazze Şeridi’ne yönelik operasyonun ‘tüm gücüyle’ devam edeceğini dile getirerek, İsrail’in, Hamas ile gelecekteki bir çatışmayı önlemek için caydırıcı gücünü yeniden tesis etmesi gerektiğini vurguladı.
Netanyahu ayrıca, “Sükuneti sağlamak için gerekli olduğu sürece devam edeceğiz. Bu biraz vakit alacak” dedi.
Diğer yandan, ABD Başkanı Joe Biden, yönetiminin kalıcı bir sükunet sağlamak için tüm taraflarla birlikte çalıştığını söyledi.
Biden, Beyaz Saray’da düzenlenen Ramazan Bayramı kutlamasına ilişkin yaptığı açıklamada, “Filistinliler ve İsrailliler eşit derecede onur ve güvenlik içinde yaşamayı hak ediyor” dedi.
Ürdün Kralı 2. Abdullah ise, ülkesinin şu anda kan dökülmesini durdurmak için yoğun diplomatik temaslarda bulunduğunu dile getirdi.

Daha fazlasını oku

 
 
ARAP DÜNYASI

Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nden oluşan bir ekip, Yemen'in doğusunda istikrarı sağlamak amacıyla Aden'de

Yemen'in geçici başkenti Aden, (Reuters)
Yemen'in geçici başkenti Aden, (Reuters)
TT
TT

Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nden oluşan bir ekip, Yemen'in doğusunda istikrarı sağlamak amacıyla Aden'de

Yemen'in geçici başkenti Aden, (Reuters)
Yemen'in geçici başkenti Aden, (Reuters)

Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nden oluşan bir askeri ekip, Yemen'in geçici başkenti Aden'e, Güney Geçiş Konseyi'ne bağlı güçlerin Hadramut ve Al-Mahra vilayetlerinden çekilmesi ve meşru yönetimi destekleyen Suudi liderliğindeki koalisyonun doğrudan gözetimi altında önceki konumlarına geri dönmeleri için yürütme mekanizmalarını kurmayı amaçlayan acil bir görevle geldi.

Ekip ayrıca, statüko öncesine dönüşü sağlamak amacıyla koordineli prosedürlere göre, bölgelerin "Vatan Kalkanı" güçlerine devredilmesi için düzenlemeler üzerinde de çalışıyor. Bu adım, Suudi Arabistan'ın Doğu Yemen'deki gerilimi sona erdirmek için yoğun çabalarının ve koalisyon liderliğinin Hadramut'taki Güney Geçiş Konseyi'nin tek taraflı eylemlerini reddetmesinin bir devamı niteliğinde. Koalisyon liderliği bu eylemleri, zorla yeni bir gerçeklik dayatma veya vilayeti barış ve istikrarı tehdit eden iç çatışmalara sürükleme girişimi olarak değerlendirmektedir.

Şarku’l Avsat'a konuşan özel kaynaklara göre askeri birliğin gelişi, Riyad'ın Yemen'deki meşru kurumlar içinde güvensizlik ortamı yaratacak veya bölünmeyi derinleştirecek adımları reddetme tutumunu güçlendiriyor.

ARAP DÜNYASI

Lübnan, İsrail'den gelecek büyük çaplı bir saldırı endişesi ile yaşıyor

İşgal altındaki Golan Tepeleri'nde, Suriye'nin güneyini gören bir gözetleme noktasında duran İsrail askeri, 25 Mart (AFP)
İşgal altındaki Golan Tepeleri'nde, Suriye'nin güneyini gören bir gözetleme noktasında duran İsrail askeri, 25 Mart (AFP)
TT
TT

Lübnan, İsrail'den gelecek büyük çaplı bir saldırı endişesi ile yaşıyor

İşgal altındaki Golan Tepeleri'nde, Suriye'nin güneyini gören bir gözetleme noktasında duran İsrail askeri, 25 Mart (AFP)
İşgal altındaki Golan Tepeleri'nde, Suriye'nin güneyini gören bir gözetleme noktasında duran İsrail askeri, 25 Mart (AFP)

İsrail’in geniş çaplı bir saldırı hazırlığında olduğu yönündeki iddiaların gölgesinde yaşayan Lübnan’da, Mısır gerilimi düşürmek ve ülkenin İsrail kaynaklı herhangi bir askeri tırmanıştan korunmasını sağlamak amacıyla diplomatik girişimlerini yoğunlaştırdı. Bu çerçevede Mısır Başbakanı Mustafa Medbuli’nin gelecek hafta Beyrut’u ziyaret etmesi öngörülüyor.

Mısır’ın Beyrut Büyükelçisi Ala Musa, Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüşmesinin ardından yaptığı açıklamada, “Üzerinde çalıştığımız konu, gerilimin azaltılması ve Lübnan’ın saldırıların şiddetinde herhangi bir artıştan korunmasıdır. Asıl hedef budur. Sürecin, birçok engelin aşılmasında kullanılabilecek bir ivme yaratmak için adım adım ilerlemesi gerekiyor” dedi.

Öte yandan İsrail, diplomatik çabalara sahadaki gerilim ve geniş çaplı savaş tehditleriyle karşılık verdi. İsrail medyası, Lübnan hükümeti ve ordusunun yıl sonuna kadar belirlenen süre içinde Hizbullah’ın silahsızlandırılmasında başarısız olması halinde, İsrail ordusunun Lübnan genelinde Hizbullah hedeflerine yönelik kapsamlı bir saldırı planladığını yazdı.

Aynı zamanda İsrail, Lübnan’ın güneyindeki askeri gerilimi artırdı. İsrail güçleri, sivil müzakerelerin iki hafta önce başlamasından bu yana ilk kez, sınırdan yaklaşık 40 kilometre uzaklıktaki Zahrani bölgesinin de aralarında bulunduğu Litani Nehri’nin kuzeyindeki bölgeleri hedef aldı.

ARAP DÜNYASI

BM raporu: Batı Şeria'daki yerleşim faaliyetleri 2017'den bu yana en yüksek seviyesine ulaştı

İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, Batı Şeria'daki Ma'ale Adumim yerleşiminin genişletilmesine ilişkin bir haritayı gösteriyor (AFP)
İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, Batı Şeria'daki Ma'ale Adumim yerleşiminin genişletilmesine ilişkin bir haritayı gösteriyor (AFP)
TT
TT

BM raporu: Batı Şeria'daki yerleşim faaliyetleri 2017'den bu yana en yüksek seviyesine ulaştı

İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, Batı Şeria'daki Ma'ale Adumim yerleşiminin genişletilmesine ilişkin bir haritayı gösteriyor (AFP)
İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, Batı Şeria'daki Ma'ale Adumim yerleşiminin genişletilmesine ilişkin bir haritayı gösteriyor (AFP)

AFP'nin dün gördüğü BM Genel Sekreteri'nin raporuna göre, İsrail'in işgal altında bulunan Batı Şeria'daki yerleşim genişlemesi, BM'nin 2017'de izlemeye başlamasından bu yana 2025'te rekor seviyeye ulaştı.

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, Güvenlik Konseyi üyelerine gönderdiği belgede, "İşgal altındaki Batı Şeria'da, Doğu Kudüs de dahil olmak üzere, İsrail yerleşimlerinin devam eden genişlemesini kınıyorum. Bu durum gerilimleri körüklemeye, Filistinlilerin topraklarına erişimini engellemeye ve bağımsız, demokratik, bütünleşik ve tam egemen bir Filistin devletinin kurulma olasılığını tehdit etmeye devam ediyor" ifadelerini kullandı.

İsrail'in 1967'de işgal edip ilhak ettiği Doğu Kudüs'te yaklaşık üç milyon Filistinli yaşıyor; bunların yanı sıra Birleşmiş Milletler'in uluslararası hukuka göre yasadışı saydığı yerleşim yerlerinde de yaklaşık 500 bin İsrailli bulunuyor.

Batı Şeria'daki yerleşim faaliyetleri hem sağcı hem de solcu çeşitli İsrail hükümetleri döneminde devam etmiştir.

Bu yerleşim faaliyetleri, özellikle 7 Ekim 2013'te Hamas'ın güney İsrail'de gerçekleştirdiği benzeri görülmemiş saldırının ardından Gazze'de savaşın başlamasından bu yana, mevcut hükümetin döneminde önemli ölçüde yoğunlaştı.