Libya siyasi diyaloğundaki durgun suların hareket ettirilmesine yönelik uluslararası çabalar

Batı Sirte'deki askeri çevreler, zamanlamaları ve hedefleri hakkında soru işaretleri uyandıran hamleler yaptı ve uluslararası taraflar kriz hattına giriyor

Libya'daki siyasi sürecin tıkanması, ülkedeki krizin çözümüne dahil olan uluslararası tarafların endişelerini artırıyor (AFP)
Libya'daki siyasi sürecin tıkanması, ülkedeki krizin çözümüne dahil olan uluslararası tarafların endişelerini artırıyor (AFP)
TT

Libya siyasi diyaloğundaki durgun suların hareket ettirilmesine yönelik uluslararası çabalar

Libya'daki siyasi sürecin tıkanması, ülkedeki krizin çözümüne dahil olan uluslararası tarafların endişelerini artırıyor (AFP)
Libya'daki siyasi sürecin tıkanması, ülkedeki krizin çözümüne dahil olan uluslararası tarafların endişelerini artırıyor (AFP)

Zayed Hediyye
Siyasi ve askeri çatışma tarafları arasındaki uzlaşma yolundaki tıkanıklığın devam etmesi, genel seçimlere giden yol haritasındaki önemli dosyaların çözülmesindeki gecikme ve seçimlerin hazırlanması ve vaktinde yapılması için gittikçe zamanın daralması ile birlikte son haftalarda Libya’daki siyasi sahneye hakim olan durgunluk, kamuoyunu ve uluslararası gözlemcileri endişelendiriyor.
Son zamanlardaki gelişmeler ve müzakere yolunun engellenmesi karşısında duyulan bu endişe, Libya dosyası ile ilgilenen uluslararası taraflara da yayıldı. Bu da başlangıç noktasına dönülmesini ve Libya krizinin tekrar raydan çıkmasını engellemek için siyasi sürece yeni bir ivme kazandırmak amacıyla ulusal taraflara ve yurtdışındaki müttefiklerine baskı yapılmasına yönelik uluslararası hareketliliğin hızlanmasına yardımcı oldu.
Ulusal ve uluslararası tarafların geçmiş dönemde Libya Siyasi Diyalog Forumu’nun (LSDF) yolunda biriken olumsuz işaretler karşısında dile getirdiği endişeler, Sirte’deki yeni askeri hareketlerle birlikte arttı. Bu hareketlerin tam bu dönemde gelmesi, amacının ne olduğuna ilişkin kafalarda soru işaretleri uyandırdı.

Yabancı güçler uluslararası toplumu endişelendiriyor
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, genel seçimlerin yapılması için belirlenen tarihten yedi ay önce yabancı güçlerin ülkeden çıkarılmasına ilişkin Libyalı taraflarının anlaşmasının uygulanmasının aksaması ile ilgili endişeli raporlar geldiğini teyit etti. Libya genel seçimlerinin yapılması, siyasi ve askeri çatışma taraflarının anlaşmalarının tamamlanması ile ilişkili. Yabancı güçlerin ülkeden çıkarılması anlaşmaların oldukça önemli ve belirleyici bir parçasını oluşturuyor.
Guterres BM Güvenlik Konseyi’ne sunduğu bir raporda bu konuyu tekrar gündeme getirerek özellikle ülkenin merkezindeki paralı askerlerin ve yabancı savaşçıların sayısında veya faaliyetlerinde herhangi bir azalma olmadığını vurguladı. Guterres raporunda “Ateşkes anlaşması halen yürürlükte olmasına rağmen, BM Libya Destek Misyonu’na (UNSMIL), Libya’nın merkezindeki Sirte-Cufra hattı boyunca yabancı unsurların varlığını korumasının yanı sıra tahkimat ve savunma mevzilerinin oluşturulduğuna ilişkin raporlar geldi” dedi.
Guterres “Ulusal tarafların taahhütlerine rağmen, Libya’daki çeşitli askeri üslere hava sevkiyatları yapılmaya devam ediyor. Bir kez daha üye ülkeleri ve Libyalı yetkilileri silah ambargosu ihlallerine son vermeye ve yabancı savaşçıların ve paralı askerlerin ülkeden çekilmesini kolaylaştırmaya çağırıyorum. Ulusal seçimlerin yıl sonunda belirlenen tarihte yapılabilmesi için siyasi, güvenlik ve ekonomik düzeylerde ilerleme kaydedilmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.
Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) Başsavcısı Fatou Bensouda, Libya Siyasi Anlaşması’nın maddelerini ihlal edenleri caydırmaya yönelik uluslararası çabalar çerçevesinde siyasi süreci engellemeye çalışan bazı kişilere yaptırım uygulanmasına yol açabilecek bir adım atarak, bugün Libya ile ilgili yapılacak bir BM Güvenlik Konseyi oturumunda Libya’daki durum ile ilgili ofisinin 21’inci raporunu sunacak.

Guterres ve Putin arasındaki görüşmeler
Analistler Guterres ve Putin’in görüşmesini, yabancı güçlerin Libya’dan çıkarılması ile ilgili dosyadaki durgun suları hareketlendirmek ve ülkedeki krizi çözmek için siyasi süreci desteklemeye yönelik çabaların bir parçası olarak değerlendirdi. Kremlin Sarayı’ndan görüşmeye ilişkin yapılan açıklamada “BM Genel Sekreteri, Başkan Vladimir Putin ile Libya’daki siyasi duruma ilişkin son gelişmeleri ve siyasi süreci desteklemenin ve önümüzdeki aralık ayında seçimlerin yapılmasının yollarını tartıştı” ifadelerine yer verildi.
Söz konusu açıklamaya göre Guterres Moskova Devlet Uluslararası İlişkiler Enstitüsü’nde (MGIMO) yaptığı açıklamada “Bu konuların tartışılması istikrarın yeniden tesis edilmesi için uygun ortamı yaratmanın yanı sıra, BM ve Rusya’nın krizleri çözmek ve halkı daha etkin bir şekilde desteklemek için nasıl birlikte çalışabileceklerini gözden geçirmeyi hedefliyor” ifadelerini kullandı.

Berlin 3
Diğer taraftan Alman hükümeti, Libya konulu yeni bir uluslararası konferans düzenlemek, yeni yetkilileri desteklemek ve geçiş sürecini başarılı bir şekilde kapatıp bu yıl sonunda yapılması planlanan seçimlere doğru ilerlemek için yeni hazırlıklar yapıldığını açıkladı.
Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas Paris'te yaptığı basın açıklamasında “Libya hükümeti ile koordinasyon sağlayarak aşılması gereken birçok sıkıntı olduğu için Almanya böyle bir adım attı. Siyasi toparlanmaya ve Libya’da ulusal birlik hükümeti kurulması ile yeşeren umutlara rağmen, hükümeti bekleyen büyük sıkıntılar hala varlığını koruyor. Görünen o ki hükümetin ülkeyi 10 yıllık bir kaostan çıkarma görevi tehlikeyle karşı karşıya” dedi.
Maas “Libya yeniden bir belirsizliğe kapılabilir. Bir kez daha Libya topraklarını terk etme taahhüdü vermesi gereken Rusya veya Türkiye gibi bu çatışmaya dahil olan ülkelerin katılımıyla yeni bir uluslararası konferans düzenlemenin önemi buradan kaynaklanıyor” şeklinde konuştu.
Libyalı gazeteci Muhammed el-Kuvaş “Son zamanlarda hızlandırılan bu uluslararası hamleler, Libya’da yaşanan son gelişmelerden ötürü geliyor. Bu, ülkedeki siyasi süreci baltalamaya çalışan siyasi grupların olduğunu gösteriyor” dedi.
Kuvaş açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Libya uzlaşı projesinin resmi gözetmeni olarak BM, diyaloğun ve ulusal uzlaşı projesinin başarısız olması amacıyla imzalanan bazı anlaşmaların uygulanmasını geciktirip, krizler çıkarıp bazı şeyleri dayatmak için silah kullanarak ülkedeki siyasi süreci engellemeye çalışan siyasi güçlere baskı yaparak bu çabalara öncülük etmeye çalışıyor.”

Sirte'de askeri gerginlik
Libya krizindeki taraflar arasında siyasi ve askeri gerilimin artığına ilişkin yeni işaretler geliyor. Ülkenin batısındaki askeri tarafı temsil eden Libya Öfke Volkanı Operasyonu Basın Merkezi “Libya'nın merkezindeki Sirte şehri semâlarında uçan helikopterlerle birlikte Gardabiya Hava Üssü'ne yabancı bir askeri kargo uçağının indiğini” duyurdu. Merkez “ateşkes anlaşmasının ardından Halife Hafter için Suriye’den Libya’nın doğu bölgesine asker taşıyan Cham Wings(Şam Kanatları) Havayolları tarafından 67 uçuş gerçekleştirildiğini tespit ettiklerini” bildirdi.
Merkez resmi web sitesinden yaptığı açıklamasında “Şam Kanatları Havayolları’na ait uçaklar, Şam havalimanlarından ve Lazkiye’deki Rus Hmeymim Hava Üssü’nden kalkarak Bingazi’deki Benina Uluslararası Havalimanı’na veya doğu Libya’daki el-Merc şehrindeki üsse iniyor. Genelde Libya ordusu, uçağın rotasını ülkenin hava sahasına girer girmez radardan gizliyor. Doğu bölgesine yapılan bu uçuşlar, 5+5 Ortak Askeri Komite tarafından imzalanan ateşkes anlaşmasını ciddi şekilde ihlal ediyor” ifadelerini kullandı.
Bu haberler, doğuda Libya ordusunun üst düzey subaylarından oluşan bir heyetin, Sirte’nin batısındaki Batı Sirte Kurtuluş Operasyonu Odası Komutanı Tümgeneral Ahmed Salem önderliğindeki Libya ordusu askerlerini ziyaret etmesiyle eş zamanlı olarak geldi. Ordu Komutanlığı'na bağlı medya kaynakları, ziyaretin amacının "Sirte'nin batısındaki mevzilerde konuşlanan kuvvetleri teftiş etmek" olduğunu belirtti.
Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre, ülkenin doğusu ve batısındaki çatışma taraflarına bağlı güçleri ayıran hat olarak kabul edilen şehrin batısında yeni askeri çatışmaların patlak vermesine ilişkin endişelerin gittikçe artması ve çatışma taraflarını temsil eden askeri komiteler arasındaki anlaşmanın, yabancı güçlerin ülkeyi terk etmesi ve sahil yolunun açılması gibi konularda tıkanmasıyla birlikte bu ziyaret, zamanlaması ve amaçları ile ilgili büyük spekülasyonlara yol açtı.

 


Hafter, AFRICOM ile güvenlik ve askeri iş birliğini görüştü

Libya Ulusal Ordusu (LUO) Komutanı Mareşal Halife Hafter ve oğulları, LUO karargâhında AFRICOM Komutanı General Dagvin Anderson ile görüştü, 2 Aralık 2025. (LUO Genel Komutanlığı)
Libya Ulusal Ordusu (LUO) Komutanı Mareşal Halife Hafter ve oğulları, LUO karargâhında AFRICOM Komutanı General Dagvin Anderson ile görüştü, 2 Aralık 2025. (LUO Genel Komutanlığı)
TT

Hafter, AFRICOM ile güvenlik ve askeri iş birliğini görüştü

Libya Ulusal Ordusu (LUO) Komutanı Mareşal Halife Hafter ve oğulları, LUO karargâhında AFRICOM Komutanı General Dagvin Anderson ile görüştü, 2 Aralık 2025. (LUO Genel Komutanlığı)
Libya Ulusal Ordusu (LUO) Komutanı Mareşal Halife Hafter ve oğulları, LUO karargâhında AFRICOM Komutanı General Dagvin Anderson ile görüştü, 2 Aralık 2025. (LUO Genel Komutanlığı)

Kahire: Halid MahmudABD Afrika Komutanlığı (AFRICOM) Komutanı General Dagvin Anderson, Libya ziyaretine devam ederek ülkenin doğusuna geçip Libya Ulusal Ordusu (LUO) Komutanı Mareşal Halife Hafter ile bir araya geldi. Anderson, başkent Trablus’ta Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) yetkilileriyle yaptığı görüşmelerde Washington’un askeri kurumların birleştirilmesi ve iki tarafın katılımıyla ilk kez düzenlenecek ortak askeri tatbikatların önemine vurgu yaptığını belirtmişti.

LUO Komutanlığı dün yaptığı açıklamada, Hafter’in Bingazi’de Anderson ile yaptığı görüşmede, ikili bağların güçlendirilmesi ve askeri iş birliği konularının ele alındığını bildirdi. Görüşmede özellikle terör ve aşırılık, insan kaçakçılığı ve yasadışı göçle mücadele alanlarında koordinasyon sağlanması, ayrıca ordu birliklerinin kapasitelerini artırmaya yönelik ortak eğitim programlarının geliştirilmesi konuları değerlendirildi. Bunun yanı sıra ekonomik ve ticari alanlardaki iş birliği fırsatları da görüşüldü.

Toplantıda Hafter, Libya ile ABD arasında çeşitli alanlardaki özel ortaklık ilişkilerini övdü.

Hafter’in ofisi, Anderson’un görüşmede taraflar arasındaki ilişkilerin derinliğine vurgu yaptığını ve ordunun, Libya’da güvenlik ve istikrarı artırmadaki başlıca rolünün bölge üzerinde olumlu etkileri olduğunu ifade ettiğini aktardı.

acdfgt
AFRICOM Komutanı General Dagvin Anderson, pazartesi günü Trablus'ta Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Muhammed el-Haddad ile bir araya geldi. (ABD Büyükelçiliği)

Anderson, Trablus’ta UBH Başbakanı Abdulhamid Dibeybe ile yaptığı görüşmede, ikili güvenlik iş birliğinin güçlendirilmesi, bölgesel istikrarın sağlanması ve ABD’nin Libya ordusunun birleştirilmesine yönelik çabalarının desteklenmesi konularını ele aldı. Anderson, birleşik, egemen ve istikrarlı bir Libya’nın ABD ve diğer ortaklarla ekonomik iş birliğini artıracağını ve bunun Libya halkının yararına olacağını vurguladı.

ABD Büyükelçiliği, resmi X hesabından yaptığı açıklamada, Anderson’un Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Muhammed el-Haddad ve Savunma Bakan Vekili Tuğgeneral Abdusselam ez-Zubi ile ayrı ayrı toplantılar yaptığını bildirdi. Toplantılarda, ortak askeri iş birliğinin genişletilmesi, Libya güvenlik güçlerinin profesyonelliğinin artırılması ve Libya’nın askeri kurumları birleştirme çabaları ele alındı. Anderson ayrıca, AFRICOM tarafından nisan ayında Sirte’de düzenlenecek Flintlock 26 tatbikatının, ülke genelindeki Libya güçlerini Afrika ve Avrupa’daki ortaklarla bir araya getirerek terör ve diğer tehditlere karşı kapasitelerini güçlendireceğini belirtti. Anderson, ABD’nin, Libya’nın bölünmüşlükleri aşarak güvenlik güçlerini birleştirme çabalarını desteklemeye devam edeceğini de taahhüt etti.

gty
Libya Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Başbakanı Abdulhamid Dibeybe, belediye başkanlarıyla bir araya geldi. (UBH)

Diğer yandan Dibeybe, pazartesi akşamı belediye başkanlarıyla yaptığı toplantıda, yürütülen projelerde belirlenen takvimlere uyulmasının ve uygulamaların yüksek verimlilikle takip edilmesinin önemine vurgu yaptı. Dibeybe, bunun vatandaşların yaşamına olumlu yansıyacağını ve hükümetin kalkınma hedeflerine ulaşmasını sağlayacağını belirtti.

Dibeybe, toplantıda ayrıca yeni projelerin uygulanması talimatını verdi; bunların başında okul inşaatları yer alıyor. Yürütme birimlerinin başkanlarına, salı günü itibarıyla belediyelerle doğrudan toplantılar yaparak projelerin ilerleyişini takip etmeleri ve planlanan şekilde uygulanmasını sağlamaları talimatı verildi.

Toplantıya katılanların, hükümetin kalkınma ve hizmet dosyalarını yönetme çabalarını tam olarak desteklediğini, hükümet yaklaşımına bağlı kalacaklarını ve projelere desteğin süreceğini ilettikleri aktarıldı. Bu tutumun, vatandaşlara sunulan hizmetlerin iyileştirilmesine ve tüm sektörlerde yerel kalkınmanın güçlendirilmesine katkı sağlayacağı vurgulandı.

rtt
Önceki belediye seçim kampanyasından (Libya Yüksek Seçim Komisyonu)

Öte yandan Libya Yüksek Seçim Komisyonu, belediye meclisi seçimlerinin üçüncü aşamasının oylamasını bu ayın 13’ünde gerçekleştirme tarihini açıkladı. Bu aşama, ağırlıklı olarak ülkenin doğu ve güney bölgelerinde yer alan dokuz belediyeyi kapsıyor.

Yüksek Seçim Komisyonu, şu ana kadar 120 belediye meclisinden 60’ının seçimlerini tamamladı. Kalan belediyelerdeki seçimleri ise önümüzdeki yıl içinde tamamlamayı planlıyor.


Sudan, Rusya'ya silah karşılığında deniz üssü ve altın teklif ediyor

TT

Sudan, Rusya'ya silah karşılığında deniz üssü ve altın teklif ediyor

Sudan, Rusya'ya silah karşılığında deniz üssü ve altın teklif ediyor

Amerikan yönetimi Sudan’daki çatışmanın taraflarına ülkedeki savaşı durdurmaya yönelik bir yol haritasını kabul ettirmeye çalışırken, ABD ve Sudanlı kaynaklar, Port Sudan yönetiminin Rusya’dan silah desteği almak için Moskova ile temas kurduğunu bildirdi. Kaynaklara göre Port Sudan, gelişmiş silahlar karşılığında Rusya’ya Kızıldeniz kıyısında deniz üssü kurma imkânı ve maden ile altın yatırımları teklif etti. Bu durum, Sudan’daki savaşın, küresel ölçekte kritik öneme sahip deniz geçişlerinden birinde, ABD baskıları ile Rusya’nın cazip teklifleri arasında daha geniş bir güç mücadelesine dönüşmesi riskini artırıyor.

Bu gelişmelerle eş zamanlı olarak, ABD’nin Sudan’da ateşkes için hazırladığı yeni öneriye ilişkin daha fazla ayrıntı ortaya çıktı. Teklifin, İslamcı akım ve Müslüman Kardeşler’i dışarıda bırakan, askeri, insani ve siyasi alanları kapsayan üç paralel yol haritası içerdiği belirtildi.

Rusya için deniz üssü ve altın

ABD’nin yoğun diplomatik girişimleri sürerken, Wall Street Journal dün yayımladığı haberinde, geçici başkent olarak Port Sudan’ı kullanan hükümetin Rusya’ya Kızıldeniz kıyısında deniz üssü kurma ve maden ile altın alanlarında yatırım yapma teklifinde bulunduğunu aktardı. Habere göre bu teklif, Sudan ordusunun Rusya’dan gelişmiş silahlarla yeniden donatılması karşılığında yapıldı.

fvbg
Kızıldeniz'deki Port Sudan limanı (Getty Images)

Gazetenin adını vermediği Sudanlı yetkililere dayandırdığı habere göre, Sudan’ın Rusya’ya ilettiği teklif, 25 yıllık bir anlaşmayı kapsıyor. Buna göre Rusya, Port Sudan Limanı’nda veya Kızıldeniz kıyısındaki başka bir deniz tesisinde, aralarında nükleer güçle çalışan savaş gemilerinin de bulunduğu dört deniz unsurunu ve en fazla 300 askeri konuşlandırabilecek.

Amerikan gazetesi, böyle bir üssün Rusya’ya Süveyş Kanalı üzerinden geçen ve küresel ticaretin yaklaşık yüzde 12’sini oluşturan deniz hattını izleme imkânı vereceğine dikkat çekti.

ABD uyarısı

Gazete ayrıca, üst düzey bir ABD yetkilisinin, Port Sudan ya da Libya’da kurulacak bir Rus askeri üssünün Moskova’nın güç kullanma kapasitesini artırabileceği ve daha az kısıtlamayla hareket etmesine yol açabileceği uyarısında bulunduğunu aktardı. Emekli Tümgeneral Mark Hicks’in değerlendirmesine göre ise böyle bir deniz üssü, Rusya’nın uluslararası konumunu güçlendirecek ve bölgedeki nüfuz alanını genişletecek.

fv
Sudan Ordusu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan (AFP)

Bu gelişme, Port Sudan’daki askeri yönetimin yeni silah kaynakları arayışını sürdürdüğü bir dönemde ortaya çıktı. Gazetenin adını açıklamadığı bir Sudanlı yetkili, ülkenin gelişmiş silah sistemlerine ve hava savunma kapasitesine ihtiyaç duyduğunu, ancak bu tür bir anlaşmanın ABD ve Avrupa Birliği (AB) ile sorun yaratabileceğini belirtti.

Gazetenin değerlendirmesine göre Washington, savaşı durduracak ve sivil yönetime geçiş sürecini başlatacak bir yol haritasına odaklanırken, Port Sudan yönetimi ise Rusya ile yakınlaşmanın getireceği askeri ve ekonomik kazanımları önceliklendiriyor.

Ateşkes ve uluslararası mekanizma

Bu çerçevede, ABD’nin Sudan’da ateşkese yönelik yeni önerisine ilişkin ayrıntılar da ortaya çıkmaya devam ediyor. Al Arabiya’ya konuşan kaynaklar, teklifin askeri, insani ve siyasi başlıklardan oluşan üç paralel süreci kapsadığını ve İslamcı akım ile Müslüman Kardeşler’in bu süreç dışında tutulduğunu aktardı.

Mısır kaynaklarına dayandırılan habere göre, askeri başlık, ülke genelinde kapsamlı bir ateşkesi öngörüyor. Buna göre ateşkesten sonra geniş ölçekli bir insani operasyon başlatılacak, yardım kuruluşlarının erişimi sağlanacak ve temel hizmetler yeniden tesis edilecek. Ayrıca ateşkesi denetlemek üzere, sahada gözetim mekanizmalarına sahip bir uluslararası komite kurulması planlanıyor. Bu komite, insani koridorların güvenliğini sağlamak, sivilleri korumak ve olası ihlalleri takip etmekle görevlendirilecek.

cdfrgt
ABD Başkanı Donald Trump’ın Arap ve Afrika İşlerinden Sorumlu Başdanışmanı Massad Boulos (AFP)

İnsani sürecin başarısı, ateşkesin kalıcılığına ve yardımın ülke geneline etkin biçimde ulaşmasına bağlanıyor. Buna göre sağlam bir ateşkes, insani operasyonların başlaması için temel koşul olacak; bu da yardım ekiplerinin erişimini kolaylaştırarak yerinden edilmiş kişiler ile mültecilerin güvenli dönüşü için gerekli ortamın hazırlanmasına katkı sağlayacak.

Siyasi sürece ilişkin öneri ise eski rejim mensupları ve İslamcılar hariç, sivil güçlerin öncülüğünde bir geçiş süreci öngörüyor. Bu süreç, ordunun ve Hızlı Destek Kuvvetleri’nin (HDK) ateşkese onay vermesiyle eş zamanlı olarak başlayacak ve savaşın sonlandırılmasına giden yolun ilk adımını oluşturacak.

Askeri alanda kapsamlı reform

Yol haritası ayrıca kapsamlı bir askeri reform sürecini de içeriyor. Buna göre Sudan İslami Hareketi ve Müslüman Kardeşler çizgisine yakın isimlerin ordu ve güvenlik kurumlarından çıkarılması, silahlı grupların entegrasyonu ve iki tarafla birlikte savaşan milis yapılanmalarının tasfiyesi planlanıyor. Amaç, sivil otoriteye tabi, birleşik ve profesyonel bir ordu ile yeniden yapılandırılmış güvenlik kurumları oluşturmak. Bu süreçte karar merciinin ordu veya HDK olmayacağı özellikle vurgulanıyor.

Öte yandan, eylül ayında ABD’li arabulucu Massad Boulos tarafından sunulan planın, Sudan hükümeti ile HDK temsilcilerine ateşkes ve kapsamlı bir insani süreç önerdiği biliniyor. Ancak Boulos 25 Kasım’da her iki tarafın da plana henüz onay vermediğini açıklamıştı.

Boulos o dönemde yaptığı açıklamada, tarafların ateşkesi ‘ön koşul olmadan’ kabul etmesinin önemine dikkat çekmiş; bunun can kayıplarını azaltmak, siyasi sürecin yeniden başlamasını sağlamak ve ülkenin sivil yönetime geçişi için gerekli koşulları oluşturmak açısından kritik olduğunu ifade etmişti.


Netanyahu, ABD elçisiyle Lübnan'daki durumu görüştü

Beyrut'un güney banliyölerinde son İsrail saldırısının gerçekleştiği yer (Şarku'l Avsat)
Beyrut'un güney banliyölerinde son İsrail saldırısının gerçekleştiği yer (Şarku'l Avsat)
TT

Netanyahu, ABD elçisiyle Lübnan'daki durumu görüştü

Beyrut'un güney banliyölerinde son İsrail saldırısının gerçekleştiği yer (Şarku'l Avsat)
Beyrut'un güney banliyölerinde son İsrail saldırısının gerçekleştiği yer (Şarku'l Avsat)

Papa 14. Leo'nun uçağı Beyrut'tan ayrılır ayrılmaz İsrail'e ait insansız hava araçlarının (İHA) yeniden şehrin semalarında uçmaya başlaması, ziyarete eşlik eden sakinliğin hesaplanmış, geçici ve ziyaretle ilgili kaygılarla dayatılan bir durum olduğunu gösteriyor.

İsrail Yayın Kurumu, Başbakan Binyamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Yisrael Katz'ın, Lübnan'a yönelik İsrail tehditleri arasında, ABD elçisi Morgan Ortagus'la, Lübnan'ın başkenti Lübnan'a yapacağı ziyaret öncesinde bir araya geldiğini bildirdi.

Ayrıca İsrail ordusu sözcüsü Avichay Adraee, "X" hesabından paylaştığı videoda, "Hizbullah"ın 121. Birimi'nin, 2020'deki Beyrut limanı patlamasıyla ilgili ipuçlarını ortaya çıkarmak üzere oldukları için Joseph Skaff, Munir Ebu Racili, Joe Bejjani ve Lokman Slim olmak üzere dört önemli Lübnanlı ismin öldürülmesinin arkasında olduğunu söyledi.

Papa Leo, liman patlamasının yaşandığı yeri ziyaret ederek, patlamada hayatını kaybedenlerin ruhları için sessizce dua etti ve kendisini gözyaşlarıyla karşılayan, ellerinde sevdiklerinin fotoğrafları olan çok sayıda vatandaşla tokalaştı.