Trump'ın el yazılı gizli emri ortaya çıktı: Seçimi kaybedince 4 ülke ve Afrika'dan asker çekmek istemiş

9 Kasım tarihli mektubun el yazısıyla yazıldığı da bildirildi (AFP)
9 Kasım tarihli mektubun el yazısıyla yazıldığı da bildirildi (AFP)
TT

Trump'ın el yazılı gizli emri ortaya çıktı: Seçimi kaybedince 4 ülke ve Afrika'dan asker çekmek istemiş

9 Kasım tarihli mektubun el yazısıyla yazıldığı da bildirildi (AFP)
9 Kasım tarihli mektubun el yazısıyla yazıldığı da bildirildi (AFP)

ABD'nin prestijli haber sitelerinden Axios, Donald Trump'ın 3 Kasım 2020'deki başkanlık seçimini kaybettikten sonra Pentagon'a gönderdiği gizli mesajı ortaya döktü:
"Başkan şunları yapmanızı istiyor. 
1. Bizi Afganistan'dan çıkar.
2. Bizi Irak ve Suriye'den çıkar.
3. Almanya'dan çekilmeyi tamamla.
4. Bizi Afrika'dan çıkar."
Başkanlık ofisinin personel direktörü John McEntee'nin o günlerde Trump tarafından Savunma Bakan Vekili Christopher Miller'e başdanışman olarak atanan emekli Albay Douglas Macgregor'a ilettiği mektup, ABD askerlerinin Afganistan, Irak, Suriye, Almanya ve Afrika'dan tamamen çekilmesini talep ediyor. 
Axios'un özel haberine göre 9 Kasım tarihli gizli mesajı alan Macgregor, seçimi kazanan Joe Biden'ın 20 Ocak'ta görevi devralacağını ve Trump'ın iktidardaki son haftalarını yaşadığını göz önünde bulundurarak, McEntee'ye kısa sürede böylesine kapsamlı bir hamlenin yapılamayacağını belirtince şu cevabı almış:
"O zaman yapabildiğin kadarını yap!"
11 Kasım'da da Savunma Bakanı Vekili Christopher Miller, 30 Aralık 2020'ye kadar Somali'den, 15 Ocak 2021'e kadar da Afganistan'dan tüm Amerikan askerlerini çekmeyi emreden bir mesajı kuryeyle almış. 
Axios, başkanın yazışmalarını bilmesi gereken çalışanlarının da emirlerin kaynağını bilmezlikten gelmeleri davranmaları üzerine, ABD'nin ulusal güvenliğinden sorumlu isimlerin endişelendiğini, sonrasındaysa Trump'ın emirleri gizli tutmak için böyle bir yol izlediğini düşündüklerini aktardı. 
Habere göre, 48 saat içinde Oval Ofis'te gerçekleştirilen görüşmede bu isimlerle Trump yüz yüze geldi. Böylece Trump askerlerin bu kadar hızlı çekilmesinin ABD'ye ve politikalarına büyük zarar vereceğine ikna edildi. 
17 Kasım'da da ABD'nin Afganistan'daki asker sayısını ocak ortasında 4 bin 500'den 2 bin 500'e düşüreceği, başlıca müttefiklere ve önemli siyasetçilere önceden haber verilmeden açıklandı.
Yeni başkan Biden, 14 Nisan'da yaptığı açıklamada ABD'nin 11 Eylül'deki meşhur saldırıların 20. yıldönümünde Afganistan'dan bütün askerlerini çekmiş olacağını duyurdu. Trump da bunun üzerine askerlerin çekilmesini "Durdurulamayacak bir tren yaptım" diyerek kendine mal etti. 
74 yaşındaki Trump'ın ABD'nin yurtdışındaki askerleri çekmeye yönelik propagandasını, 2024'teki başkanlık seçimlerinde tekrar aday olması durumunda sürdürmesi bekleniyor.

Independent Türkçe, Axios
 



İran'ın füzeleri yakında tükenecek mi?

İran'dan İsrail'e fırlatılan balistik füzeler Kudüs semalarında görülüyor. (EPA)
İran'dan İsrail'e fırlatılan balistik füzeler Kudüs semalarında görülüyor. (EPA)
TT

İran'ın füzeleri yakında tükenecek mi?

İran'dan İsrail'e fırlatılan balistik füzeler Kudüs semalarında görülüyor. (EPA)
İran'dan İsrail'e fırlatılan balistik füzeler Kudüs semalarında görülüyor. (EPA)

İsrail Başbakanlık Ofisi'ne göre İran genişlettiği hava saldırılarına karşılık olarak, İsrail'e yüzlerce roket fırlattı. Cuma gününden bu yana devam eden saldırılar sonucu 24 İsrailli öldü.

Savaş Çalışmaları Enstitüsü (ISW), İran'ın saldırılarının hızının şimdilik yavaşladığını belirterek, İran'ın yakında füzelerinin tükenebileceğine dair şüpheleri arttırdı.

Şarku’l Avsat’ın Fortune dergisinden aktardığı habere göre ISW dün yayınladığı raporda, İran'ın ‘beklenenden daha az sayıda ve azalan bir oranda füze fırlattığını’ bildirdi. ISW bunu, İsrail'in İran'ın füze stokunu hedef almasına bağladı.

Raporda, “İsrail saldırısının başladığı 12 Haziran'dan bu yana İran'ın İsrail'i hedef alan füze saldırılarının sıklığı azaldı, bu da İsrail saldırılarının İran'ın İsrail'e füze atma hızını etkilediğini gösteriyor” değerlendirmesinde bulunuldu.

ISW'nin tahminlerine göre İran cuma ve cumartesi günleri 100-200 füze kullanarak altı saldırı dalgası başlattı. Ancak cumartesi gününden sonra İran her biri 35-40 füzelik sadece iki saldırı dalgası gerçekleştirdi.

Geçtiğimiz cumartesi günü, Tahran'ın İsrail'e bin balistik füze fırlatmayı planladığına dair çeşitli haberler geldi.

ISW'nin raporunda, “İran, İsrail'e verdiği karşılıkta başlangıçta planladığından çok daha az mühimmat kullandı. Bunun nedeni muhtemelen İsrail ordusunun İran'ın İsrail'e karşılık vermek için kullanmayı planladığı roketatarları ve siloları imha etmesi ve hasar vermesiydi” ifadeleri yer aldı.

Mevcut çatışma başlamadan önce ABD ve İsrail'in tahminlerine göre İran'ın füze stoku 2 bin civarındaydı. Ancak ISW'ye göre bunların hepsi İsrail'e ulaşacak kadar menzile sahip değil.

Fortune dergisine göre şayet ISW'nin verdiği rakamlar doğruysa, İran'ın İsrail'e yönelik mevcut füze atışları uzun sürmeyebilir. Bu da Tahran'ı füze atmadan karşılık vermenin yollarını aramaya zorlayabilir.

İran Meclisi Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu üyesi İsmail Kosari cumartesi günü yaptığı açıklamada, ülkesinin, küresel petrol tüketiminin yüzde 21'ine eşdeğer bir miktarın, yani günde yaklaşık 21 milyon varilin geçtiği stratejik Hürmüz Boğazı'nı kapatmayı ciddi olarak değerlendirdiğini söyledi.

İran füzeleri bugün şafaktan önce Tel Aviv ve İsrail'in liman kenti Hayfa'yı vurarak en az sekiz kişinin ölümüne ve çok sayıda evin yıkılmasına neden oldu.

İran bombardımanı, Tel Aviv'in yoğun nüfuslu mahallesindeki birkaç apartmanı yerle bir etti ve şehirdeki ABD Büyükelçiliği’ne sadece birkaç yüz metre mesafedeki otel ve evlerin camlarını kırdı. ABD Büyükelçisi binada küçük çaplı hasar meydana geldiğini, ancak personelden yaralanan olmadığını bildirdi.

İran Devrim Muhafızları Ordusu (DMO), son saldırıda İsrail'in çok katmanlı savunma sistemlerinin birbirini hedef almasını sağlayan ve İran'ın birçok hedefi başarıyla vurmasına olanak tanıyan yeni bir teknik kullanıldığını söyledi, ancak daha fazla ayrıntı vermedi.

DMO tarafından yapılan açıklamada, “ABD ve Batılı güçlerin kapsamlı desteğine ve İsrail'in en son savunma teknolojilerine sahip olmasına rağmen, bu operasyonda kullanılan girişimler ve yetenekler, füzelerin işgal altında bulunan topraklardaki hedefleri başarıyla vurmasına yol açtı” denildi.

İsrail ordusu saldırılarla ilgili yorum talebine henüz yanıt vermedi. İsrail'den önleyici füzelerin birbirlerini vurduğuna dair herhangi bir haber gelmedi.

İsrailli yetkililer defalarca Demir Kubbe savunma sisteminin yüzde 100 aşılmaz olmadığını söyledi ve önümüzdeki zor günler konusunda uyarıda bulundu.

Diğer yandan İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Tahran'ın kibirli diktatörü, İsrail'in sivil cephesini hedef alan ve İsrail ordusunun, kendi kabiliyetlerini yok eden saldırılarını sürdürmesini engellemek isteyen korkak bir katil haline geldi. Tahran halkı yakında bunun bedelini ödeyecek.”

İran Sağlık Bakanlığı Sözcüsü, İran'daki ölü sayısının en az 224'e ulaştığını ve bunların yüzde 90'ının sivil olduğunu açıkladı.