Minnesota Hayvanat Bahçesi havalar çok ısındığı için hayvanları öldürdü

Misk öküzü Pearl, 2021 baharının başlarında hayvanat bahçesindeki habitatını keşfediyor (Minnesota Hayvanat Bahçesi)
Misk öküzü Pearl, 2021 baharının başlarında hayvanat bahçesindeki habitatını keşfediyor (Minnesota Hayvanat Bahçesi)
TT

Minnesota Hayvanat Bahçesi havalar çok ısındığı için hayvanları öldürdü

Misk öküzü Pearl, 2021 baharının başlarında hayvanat bahçesindeki habitatını keşfediyor (Minnesota Hayvanat Bahçesi)
Misk öküzü Pearl, 2021 baharının başlarında hayvanat bahçesindeki habitatını keşfediyor (Minnesota Hayvanat Bahçesi)

ABD'de Minnesota Hayvanat Bahçesi'ndeki iki hayvan, orta batı eyaleti çok sıcak olduğu için kısa süre önce bakıcıları tarafından uyutuldu.
Ortalama sıcaklığın çok daha düşük olduğu Kuzey Kutbu tundrasına özgü bir tür olan misk öküzleri, Minnesota eyaletindeki Apple Valley'de bulunan hayvanat bahçesine ilk defa 1978'de getirilmişti.
Minnesota Hayvanat Bahçesi perşembe günü yaptığı açıklamada kalan iki misk öküzünün de yüksek sıcaklıkların yanı sıra nemlilik ve mevsimlerde görülen değişimler nedeniyle uyutulduğunu doğruladı.
Hayvanat bahçesine göre iki dişi "ilkbahar ve yaz sıcaklıklarıyla şiddetlenen" yaşla ilgili sorunlardan mustaripti.
Sürüyle ilgili, sıcaklıktan kaynaklanan "sorunlar" ilk olarak on yıl önce bildirildi.
Minnesota Hayvanat Bahçesi'nin misk öküzü sürüsünün giderek azaldığı bir on yılın ardından nisan ayında "yaşlı çifte merhametle ötanazi yapma yönünde zor bir karar alındı."
Hayvanların bakıcısı Cindy şunları söyledi:
"Sıcaklıklar daha düşükken serpilip büyüdüklerini görebilirdiniz. Sonra, sıcaklık ve nem başlar başlamaz izlemeye ve değişimleri fark etmeye başladım."
Ulusal Çevre Bilgi Merkezleri'ne (NCEI) göre Minnesota'da ortalama sıcaklık bugün 20. yüzyılın başlarına göre 1,1 santigrat derece daha yüksek.
Ve kurak batı ve güneybatıdan gelen sıcak havanın daha da kuzeye, ABD'nin Kanada sınırına doğru yükselmesiyle Minnesota gördüğü en sıcak 10 yılın 7'sini 2000 yılından bu yana yaşadı.
National Geographic'e göre misk öküzlerinin doğal ortamı olan Kuzey Kutbu tundralarında sıcaklıklar -34 ila -6 santigrat derece arasında değişiyor.
Minnesota Hayvanat Bahçesi Hayvan Sağlığı Departmanı Müdürü Dr. Taylor Yaw şunları ekledi:
"Bu hayvanlara karşı bir sorumluluğumuz var. Klinik sağlık sorunlarını yönetemeyeceğimiz noktaya gelince bu yapabileceğimiz en insani seçim."
Minnesota'daki misk öküzü sürüsü, Kanada'nın Calgary kentinden gelen iki dişiyle Winnipeg'den gelen iki erkekten doğan 65 buzağısıyla Kuzey Amerika'daki hayvanat bahçelerinin en başarılı sürüleri arasındaydı.

Independent Türkçe



Zehirli hayvan kavramı değişiyor, salyangozlar yılanlarla aynı sınıfa giriyor

Araştırmacılar, sümüklüböceklerin ve salyangozların çiftleşme amaçlı kur yapma sırasında potansiyel eşlerine zehir enjekte ettiğini saptadı (Unsplash)
Araştırmacılar, sümüklüböceklerin ve salyangozların çiftleşme amaçlı kur yapma sırasında potansiyel eşlerine zehir enjekte ettiğini saptadı (Unsplash)
TT

Zehirli hayvan kavramı değişiyor, salyangozlar yılanlarla aynı sınıfa giriyor

Araştırmacılar, sümüklüböceklerin ve salyangozların çiftleşme amaçlı kur yapma sırasında potansiyel eşlerine zehir enjekte ettiğini saptadı (Unsplash)
Araştırmacılar, sümüklüböceklerin ve salyangozların çiftleşme amaçlı kur yapma sırasında potansiyel eşlerine zehir enjekte ettiğini saptadı (Unsplash)

Bilim insanlarına göre bahçe salyangozları ve sümüklüböcekler artık zehirli kabul edilebilir.

Araştırmacılar zehir tanımını altüst eden bir çalışmada sadece yılan ve örümceklerin ısırıklarının değil, yaprak bitlerinin salyaları ve sümüklüböceklerin salgıladığı kimyasalların da zehirli sınıfına girdiğini açıkladı.

Bu tanım değişikliği, onbinlerce yeni türün zehirli olarak kabul edilebileceği anlamına geliyor.

Trends in Ecology & Evolution adlı hakemli dergide yayımlanan araştırmaya göre, salya gibi maddeler aynı evrimsel işlevi yerine getiriyor: başka bir organizmanın vücudunu onun çıkarlarına aykırı şekilde manipüle etmek.

Londra'daki Doğa Tarihi Müzesi'nin zehir uzmanı Dr. Ronald Jenner'ın liderliğini üstlendiği makale zehrin, bir organizmanın başka bir canlı organizmada fizyolojik bir değişiklik yaratmak için kullandığı, vücut içinden salgılanan herhangi bir madde olarak yeniden tanımlanması gerektiğini savunuyor.

Bu, bitkilerin özsuyunu emip zehirli salgılar enjekte ederek onların savunma mekanizmalarını devre dışı bırakan ağustosböcekleri, yaprak bitleri ve kalkan böcekleri gibi böceklerin ve toksinleri cinsel partnerlerini manipüle etmek için kullanan bahçe salyangozları ve sümüklüböceklerin, avlarına karşı zehir kullanan yılanlar ve akreplerin saflarına katılacağı anlamına geliyor.

Dr. Jenner "Bu yeniden tanımlama, zehri dar anlamıyla bir silah olarak değil, yaygın bir evrimsel strateji olarak anlamamızı sağlıyor" diyor.

Bir sivrisinek deriye girdiğinde hortumun ne yaptığını incelersek bağışıklık sistemini baskılayan toksinler enjekte ederek hayvanın, fark edilip kovalanmadan güvenli bir şekilde kan emmesini sağladığını görüyoruz. Moleküler düzeyde örneğin bir engerek yılanının tavşanı ısırmasıyla çok benzerlik taşıyor. Kavramsal olarak ikisi de tam anlamıyla aynı sistemle çalışıyor: iki organizma arasında, enjekte edilen toksinlerin aracılık ettiği bir çatışma alanı. Ve bu zehirdir.

Araştırmacılar ayrıca eşek arıları, arılar ve karıncaların yanı sıra böcekler ve yaprak bitlerindeki zehrin, başlangıçta hayvanlar yerine bitkiler üzerinde kullanıldığını da keşfetti.

Sümüklüböcekler ve salyangozlar da çiftleşme amacıyla kur yaparken potansiyel partnerlerine zehir enjekte ediyor. Örnekler, partnerlerini iradeleri dışında yönlendirmek için biyoaktif moleküllerle kaplı aşk okları atan salyangozlardan, dikenli falluslarıyla dişilerin tekrar çiftleşmesini engelleyen bir salgı enjekte eden erkek göksineklere kadar değişiyor.

Araştırmacılar bu çiftleşme salgılarının da zehir tanımına uyduğunu çünkü bu maddelerin evrimsel çıkar çatışmasında karşıdakini manipüle etmek için vücuda içeriden verildiğini savunuyor.

Yazarlar bu yeniden tanımlamanın, geleneksel olarak ayrı alanlarda çalışan bilim insanlarının güçlerini birleştirerek zehir biyolojisinin daha hızlı anlaşılmasını sağlayacağını umuyor.

Independent Türkçe