Viyana’daki müzakereler daha karmaşık bir hale geliyor

UAEA: Tahran, bazı tesislerdeki uranyum izlerinin nedenini açıklamadı

Avrupa Birliği Siyasi Direktörü Enrique Mora, geçtiğimiz hafta Viyana'da İran Başmüzakerecisi Abbas Arakçi ile el sıkışıyor (EPA)
Avrupa Birliği Siyasi Direktörü Enrique Mora, geçtiğimiz hafta Viyana'da İran Başmüzakerecisi Abbas Arakçi ile el sıkışıyor (EPA)
TT

Viyana’daki müzakereler daha karmaşık bir hale geliyor

Avrupa Birliği Siyasi Direktörü Enrique Mora, geçtiğimiz hafta Viyana'da İran Başmüzakerecisi Abbas Arakçi ile el sıkışıyor (EPA)
Avrupa Birliği Siyasi Direktörü Enrique Mora, geçtiğimiz hafta Viyana'da İran Başmüzakerecisi Abbas Arakçi ile el sıkışıyor (EPA)

Viyana’da İran ile bir anlaşmaya ulaşmak yakın olduğu kadar uzak da görünüyor. Müzakerelerdeki katılımcıların hızlı ilerlenmesi yönündeki ısrarlarına rağmen, devam eden istişarelerin daha karmaşık bir hale geldiği anlaşılıyor.
Müzakerelerin gidişatı hakkında Şarku’l Avsat’a konuşan Batılı iki kaynak, önceden bu turda daha hızlı ilerleme sağlanacağı, mevcut beşinci turun sonuncu olacağını düşündüklerini, ancak anlaşmanın hala çok uzak gözüktüğünden bahsetti.
İran müzakere heyeti başkanı Abbas Arakçi de dün İran televizyonunda bu yönde açıklamalarda bulundu. Müzakerelerin çok karmaşık olduğunu söyleyen Arakçi, “Bir anlaşma duyurmak için henüz çok erken. Müzakerelerde şu anda en tartışmalı konulara odaklanılıyor” ifadelerini kullandı. Bu tur müzakerelerden sonuç alınabileceğinden emin olmadığını, daha fazla istişare için başkentlere geri dönme ihtiyacının doyabileceğini de sözlerine ekledi.
İran Devrim Muhafızları'na bağlı Tasnim haber ajansının Arakçi’yi eleştirir gibi görünen haberinde ise devam eden müzakerelere aşina olan kaynakların İran halkı için uygun ve iyi bir anlaşmadan uzak olduğunu aktardıkları belirtildi. Haberde aynı zamanda “İran hükümeti mevcut müzakerelere devam etmek, İran halkına nükleer anlaşma adıyla bir anlaşma sunmak isteseydi, bu kesinlikle iyi bir anlaşma olmazdı. Görünen o ki, kötü anlaşmalarda uzman bir siyasi akım, İran'daki siyasi farklılıklar masasına mümkün olan her şekilde başka bir kötü anlaşma koyma niyetinde” ifadelerine yer verildi.
Şarku'l Avsat'a konuşan Avrupalı ​​diplomatik kaynaklar ise İranlı ve ABD’li heyetlerin dördüncü turun tamamlanması ardından Tahran ve Washington'dan aldıkları siyasi kararların henüz bir anlaşmaya varmak için ‘yeterli’ olmadığını bildirdi. Yeni kararlara ihtiyaç duyulan siyasi meselelerin olduğu, bunların Viyana’da halledilemediğini de ekledi. Viyana'daki İran heyetinin ‘çok fazla müzakere gücüne sahip olmadığını, İran Dini Lideri’nden aldıkları açık talimatlar olduğunu belirten kaynaklar, nitekim tekrar tekrar Tahran'a dönmeden önemli bir ilerleme kaydetmenin zor olduğunu belirtti. Ancak ilerlemeyi engelleyenin sadece siyasi kararlar değil, aynı zamanda bilhassa İran'ın nükleer taahhütleriyle ilgili teknik detaylar olduğunu söyleyen söz konusu kaynaklar, bu detayların müzakerelere öncülük eden birçok diplomatın sahip olmadığı doğru teknik bilgiye ihtiyaç duyduğunu, bu alanda uzman görüşü almaları gerektiğini ifade etti.
Avrupa Birliği (AB) Siyasi Direktörü Enrique Mora, müzakerelerdeki dördüncü turda Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (UAEA) Genel Müdürü Rafael Grossi ile bir araya gelmiş, nükleer alandaki uzmanlığından yararlanmak için onu müzakere oturumlarından birine davet etmişti. Ancak Grossi'nin devam eden oturumlara henüz katılmamış olması, nükleer taahhütlerin öne çıkan kilit konulardan biri olmaya devam ettiğini gösteriyor.
UAEA tarafından üç ayda bir yayınlanan raporda, İran'ın 2015 nükleer anlaşmasında bildirilmeyen bir dizi tesiste görülen işlenmiş uranyum izlerinin nedenini açıklamadığı belirtildi. Reuters’ın haberine göre Grossi’nin üye ülkelere aktardığı raporda, “Aylar geçmesine rağmen İran, UAEA’nın ek denetimler gerçekleştirdiği üç bölgeden hiçbirinde nükleer madde parçacıklarının varlığına ilişkin gerekli açıklamayı yapmadı” ifadelerine yer verildi.
UAEA tarafından yayınlanan bir diğer raporda Grossi’nin UAEA ile İran arasındaki teknik görüşmelerde istenen sonuçlara varılamayacağından endişeli olduğu belirtildi. AFP’nin haberine göre söz konusu raporda, İran'ın düşük düzeyde zenginleştirilmiş uranyum stokunun 2015 yılında imzalanan uluslararası anlaşma kapsamında izin verilen sınırı en az 16 kat aştığı ifade edildi.
Grossi, özellikle de uranyum zenginleştirme oranının yüzde 60'a çıkarılmasıyla ilgili olarak iki raporu önümüzdeki hafta UAEA Yönetim Kurulu toplantısında tartışmayı planlıyor.
Grossi geçen hafta yaptığı açıklamada İran'ın ‘bomba üreten ülkeler’ seviyesine kadar uranyum zenginleştirdiğini bildirmişti.
Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre Grossi, İran ile yapılan teknik anlaşmanın UAEA’nın temel denetimlerini tamamlayabilmesi için sadece bir ay uzatmaktan memnun değil. Söz konusu anlaşmanın son tarihi geçtiğimiz hafta 21 Mayıs’tan 24 Haziran’a uzatılmıştı.
UAEA Yönetim Kurulu’nun İran’ı eleştiren bir karar alıp almayacağı henüz belli olmasa da, nükleer müzakerelere katılan müzakerecilerin gözleri bu toplantıda olacak. Şarku'l Avsat'a konuşan diplomatik kaynak, söz konusu toplantıya paralel olarak yeni bir müzakere turunun düzenlenmesi olasılığından emin olmadığını, UAEA genel merkezindeki görüşmelerin Viyana’daki istişareleri etkileyeceğinden endişelendiğini dile getirdi.



ABD Rehine İşleri Özel Temsilcisi Boehler: Hamas ile görüşme çok faydalı oldu

ABD Başkanı Donald Trump'ın rehine işlerinden sorumlu özel temsilcisi Adam Boehler (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump'ın rehine işlerinden sorumlu özel temsilcisi Adam Boehler (Reuters)
TT

ABD Rehine İşleri Özel Temsilcisi Boehler: Hamas ile görüşme çok faydalı oldu

ABD Başkanı Donald Trump'ın rehine işlerinden sorumlu özel temsilcisi Adam Boehler (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump'ın rehine işlerinden sorumlu özel temsilcisi Adam Boehler (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump'ın rehine işlerinden sorumlu özel temsilcisi Adam Boehler dün yaptığı açıklamada, ABD'nin Gazze Şeridi’nde tutulan rehinelerin serbest bırakılması konusunda Filistin İslami Direniş Hareketi Hamas ile yaptığı görüşmelerin ‘çok faydalı’ olduğunu söyledi.

Boehler, Hamas'la başka görüşmeler yapılabileceğini de vurguladı.

Reuters'ın haberine göre Boehler, son birkaç gün içinde Hamas liderleriyle yaptığı görüşmelerde hareketin çatışmaları sona erdirmeye yönelik nihai hedefini belirlemeye çalıştığını söyledi.

Boehler, televizyon kanalı CNN’in ‘State of the Union’ programına verdiği röportajda, “Çok faydalı bir toplantı olduğunu düşünüyorum. Bazı karşılıklı konuşmaları duymak çok faydalı oldu” ifadelerini kullandı.

İsrail Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer'in Hamas'la doğrudan temas konusunda dile getirdiği ‘şaşkınlık ve endişeyi’ anladığını söyleyen Boehler, ancak görüşmelerin de net bir hedefi olduğunu vurguladı.

ABD Rehine İşleri Özel Temsilcisi Boehler, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Biz Amerika Birleşik Devletleri’yiz, İsrail'in ajanları değiliz. Bu oyunda belirli çıkarlarımız var. İletişim kurduk. Son derece kırılgan olan bir durumda bazı müzakereleri başlatmayı başarmak istiyorum. Hamas'a ‘nereye varmak istiyorsunuz?’ diye sormak istedim.”

Boehler ile Hamas arasındaki görüşmeler, Washington'ın ABD'nin terör örgütü olarak tanımladığı gruplarla müzakere edilmesine karşı onlarca yıldır sürdürdüğü politikayla ters düştü.

ABD’li temsilcilerin Gazze'de ateşkes için müzakereleri sürdürmek üzere bu hafta bölgeye gelmesi bekleniyor.

Gazze'de tutulan rehineler konusunda birkaç hafta içinde bir sonuca ulaşılabileceğine inandığını söyleyen, ancak ayrıntı vermeyen Boehler, sadece Gazze'de tutulan ABD’li rehinelerin değil, tüm rehinelerin serbest bırakılmasını sağlayacak bir anlaşmaya varmanın mümkün olduğuna inandığını ifade etti.

Ayrıca Suriye'de kaybolan ABD'li gazeteci Austin Tice'ın halen hayatta olup olmadığını bilmediğini belirten Boehler, “Suriye'ye gideceğim ve bunu öğrenmek için elimden geleni yapacağım. Eğer oradaysa, onu eve getireceğim” şeklinde konuştu.