Suudi Arabistan ve Kuveyt veliaht prensleri, bölgesel ve uluslararası gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Kralı, Kuveyt Emiri’nden bir mektup aldı.

Kuveyt Emiri’nin Suudi Arabistan Kralı’na yolladığı mektubu Suudi Arabistan Veliaht Prensi teslim aldı. (SPA)
Kuveyt Emiri’nin Suudi Arabistan Kralı’na yolladığı mektubu Suudi Arabistan Veliaht Prensi teslim aldı. (SPA)
TT

Suudi Arabistan ve Kuveyt veliaht prensleri, bölgesel ve uluslararası gelişmeleri görüştü

Kuveyt Emiri’nin Suudi Arabistan Kralı’na yolladığı mektubu Suudi Arabistan Veliaht Prensi teslim aldı. (SPA)
Kuveyt Emiri’nin Suudi Arabistan Kralı’na yolladığı mektubu Suudi Arabistan Veliaht Prensi teslim aldı. (SPA)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi, Savunma Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Muhammed bin Selman, Kuveyt Veliaht Prensi Şeyh Meşal el-Ahmed el-Cabir es-Sabah ile Riyad'da bir araya geldi. Bu, Kuveyt Veliaht Prensi Şeyh Meşal el-Ahmed el-Cabir es-Sabah’ın Suudi Arabistan’a düzenlediği ilk ziyaret oldu.
İki veliaht prens, ikili iş birliğinin gelişimini destekleyen fırsatların yanı sıra bölgesel ve uluslararası gelişmeler ile güvenlik ve istikrarı artırmaya yönelik çabaları ele aldılar.
Kuveyt Veliaht Prensi görüşmenin başında, Kuveyt Emiri Nevvaf el-Ahmed el-Cabir es-Sabah’ın Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz’e yolladığı mektubu Suudi Arabistan Veliaht Prensi’ne takdim etti.
SPA’nın haberine göre iki Veliaht Prens, ülkeleri arasındaki kardeşlik ilişkilerini, çeşitli alanlarda ikili iş birliğinin yönlerini ve bu ortaklığı destekleme fırsatlarını görüştüler.
Suudi Arabistan Veliaht Prensi, Kuveyt Veliaht Prensi’ni dün sabah erken saatlerde Riyad'daki Kral Halid Uluslararası Havalimanı'nda karşıladı. Kuveyt Veliaht Prensi, ziyaretinin bitişinde kendisi ve beraberindeki heyete gösterilen cömert misafirperverlik ve sıcak karşılama için Suudi Arabistan Kralı ve Veliaht Prensi’ne teşekkürlerini ve takdirlerini sundu. İki ülkeyi birbirine bağlayan özel ve güçlü ilişkilere ve kardeşlik bağlarına övgüde bulunan Kuveyt Veliaht Prensi, kendi deyimiyle; kardeşlik ve muhabbet ruhuna sahip Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile bir araya gelmekten son derece memnun olduğunu vurguladı.
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan bin Abdullah da yaptığı açıklamada Şeyh Meşal el-Ahmed’in Veliaht Prenslik görevini üstlenmesinin ardından gerçekleştirdiği bu ilk ülke dışı ziyaretini Suudi Arabistan Krallığı’na yaparak iki ülke arasındaki ilişkilerin önemini ortaya koyduğunu kaydetti.
Prens Faysal bin Abdullah, ziyaretin iki ülke arasındaki siyasi ilişkileri güçlendireceğine, bölgesel düzeydeki pek çok siyasi konuda koordinasyon düzeyini iki liderlik düzeyine çıkararak olumlu etkiler yaratacağına yönelik umudunu dile getirdi. Bu yönde bölgede güvenlik ve istikrarın sağlanması için Arap ve İslam milletleri çıkarlarına hizmet edecek ve gündemdeki meselelerini destekleyecek şekilde bölgesel ve uluslararası arenalarda ortak koordinasyonda bulunulmasının önemine dikkat çekti. İran’ın bölgedeki tehditlerine karşı yeni ABD yönetimi ile birlikte ortak koordinasyon sağlanması, İran’a yönelik ekonomik yaptırımların ve silah ambargosunun devam etmesinin gerekliliğin altını çizdi.
SPA'ya yaptığı açıklamada iki ülke arasındaki siyasi ilişkilerin son yıllardaki gelişimine, ekonomik ve ticari ilişkilerdeki ilerleme ve büyüme düzeyine dikkat çeken Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı, Krallığın Kuveyt ile Kral Abdulaziz bin Abdurrahman es-Suud dönemine uzanan güçlü ilişkileri olduğunu vurguladı.
Kral Abdulaziz bin Abdurrahman es-Suud, Suudi Arabistan Krallığı’nın kuruluşunun başlangıcında Riyad’ı geri almak için yola Kuveyt’ten çıkmıştı. Kuveyt'i Irak işgalinden kurtarmada da belirleyici bir rol oynayan Krallık, Kuveyt halkını, Krallığın tüm şehirlerinde ağırlıyor. Nitekim Suudi Arabistan ile Kuveyt arasındaki siyasi ilişkiler, iki ülke arasında iyi komşuluk ve karşılıklı saygı ilkesi, birçok siyasi konuda ortak koordinasyon ve çıkarlarına hizmet eden iş birliği üzerinden karakterize ediliyor.
Suudi Arabistan ve Kuveyt taraflarının karşılıklı ticaret seviyesini yükseltmeyi hedeflediklerini belirten Bakan, iki ülkenin Suudi Arabistan-Kuveyt Koordinasyon Konseyi çalışmalarını etkinleştirme yönünde birlikte çalıştıklarını, ilk toplantının en kısa sürede düzenleneceğini ifade etti.
Koronavirüs salgını yansımalarıyla karşı karşıya kalındığı bir dönemde iki ülkenin sağlık bakanları arasında bu yönde kalıcı, doğrudan ve sürekli bir koordinasyon sağlandığını vurgulayan Prens Faysal açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Krallık, piyasasının istikrara kavuşması için kardeş Kuveyt'i destekledi. Bu yönde Kuveyt'e giden yük kamyonlarının kendi topraklarından geçişi için Krallığın kara ve deniz limanlarını açık tuttu, Suudi ürünlerinin Kuveyt pazarına ihracatını da sürdürdü. Söz konusu karar memnuniyetle karşılandı. Kuveyt Kabinesi, Krallık hükümetine teşekkürlerini sundu.”
Suudi Arabistan Veliaht Prensi'nin Yeşil Orta Doğu girişimi hedeflerine ulaşılması yönünde Kuveyt’in Krallık ile birlikte çalışmadaki rolüne ve girişime resmi düzeyde verdiği desteğe de değinen Prens Faysal bin Ferhan, bu girişimin Kuveyt'te resmi ve halk seviyesinde olumlu tepkiler aldığını kaydetti.
Suudi Arabistan ile Kuveyt arasındaki güçlü tarihi bağları vurgulayan Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) Genel Sekreteri Nayif el-Hacraf da Kuveyt Veliaht Prensi'nin Krallığı ziyaretinin, Krallığın Kuveyt, liderleri ve halk nezdindeki konumunu yansıtan yüksek ve asil anlamlar taşıdığına dikkat çekti. Aynı zamanda bu ziyaretin istisnai ilişkileri ve ortak vizyonları pekiştireceğini vurguladı.
Kuveyt Veliaht Prensi'nin Krallığa yaptığı ziyareti memnuniyetle karşılayan Suudi Arabistan'ın Kuveyt Büyükelçisi Sultan bin Halid de iki ülke arasında var olan 130 yılı aşkın tarihi ilişkilerin özel ve güçlü olduğunun altını çizdi. İki ülke arasındaki ilişkilerin sevgi, kardeşlik ve ortak bir kader ile şekillendiğini kaydeden Büyükelçi Halid, ilişkilerin geleceğinin de vaat edici olduğunu vurguladı.
Kuveyt’in Riyad Büyükelçisi Şeyh Ali el-Halid el-Cabir es-Sabah da dün, Kuveyt Veliaht Prensi’nin Suudi Arabistan ziyaretinin iki ülke liderlerini bir araya getiren güçlü kardeşlik ilişkilerinin bir uzantısı olduğunu, tarihi bir önemi gözler önüne serdiğini kaydetti.
Her zaman üst düzey bir model olan Suudi-Kuveyt ilişkilerinin büyümeye ve güçlenmeye devam ettiğini vurgulayan Büyükelçi, iki ülkenin Kuveyt Emiri Nevvaf el-Ahmed el-Cabir es-Sabah ve Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz döneminde en parlak yıllarını yaşadığına dikkat çekti. Ayrıca iki ülkenin 2018'de aralarındaki mevcut ve büyüyen iş birliği kapsamında yeni bir başlangıç ​​olarak görülen Suudi Arabistan-Kuveyt Koordinasyon Konseyi'nin kurulması için attıkları imzanın ekonomik büyüme yönünde geniş perspektifler sağladığının altını çizdi.
Büyükelçi açıklamasında ekonomik çeşitliğin, ekonominin sürdürülebilirliğini sağlama yönündeki kalkınma planlarına eşlik ettiğine, Krallığın Vizyon 2030 ve Kuveyt'in Vizyon 2035 kapsamındaki iddialı planların tükenebilir kaynak olarak petrole olan bağımlılığı azaltma hedefiyle geldiğine dikkat çekti.
Kuveyt Büyükelçisi’nin aktardığına göre Yeşil Orta Doğu girişimi dolayısıyla Suudi Arabistan Veliaht Prensi’ne övgü ve takdirlerini sunan Kuveyt Emiri, bu girişimi kutsadığını, Kuveyt'in girişimin hedeflerine ulaşma yolunda Krallık ile birlikte çalışmaya hazır olduğunu söyledi.
Tarihsel derinlik, kardeşlik ve kader birliği ile karakterize edilen Suudi Arabistan-Kuveyt ilişkileri, uluslararası komşuluk kavramlarının ötesine geçmiş durumda. Hem resmi hem de halk düzeyinde yakınlığı ile bilinen bu ilişkiler, iki ülkedeki liderliğin ortak iş birliğini pekiştirme konusundaki isteği ile daha da güçlü hale geliyor. Suudi Arabistan-Kuveyt Koordinasyon Konseyi de halklarının refahı için iki ülkenin Körfez çalışma sistemindeki rolüne olumlu yönde yansıyacak ortak iş birliği sürecine güçlü bir şekilde destek olmayı hedefliyor.
Prens Muhammed bin Salman'ın iki yıl önceki Kuveyt ziyareti, ülkeler arasındaki yakın ilişkileri teyit eder nitelikteydi. Rahmetli Kuveyt Emiri Sabah el-Ahmed el-Cabir es-Sabah tarafından karşılanan Prens Muhammed bin Salman’ın bu ziyareti, iki ülke ve halkları arasındaki kardeş ilişki bağlarını pekiştirmiş, bölgedeki ortak sorunların çözümüne katkıda bulunmuştu.
Krallık ve Kuveyt'in ortak çabaları, iki ülkenin çeşitli ekonomik, güvenlik, kültürel alanlarda daha fazla iş birliği elde etmek ve yetenekleri yatırımlara dönüştürmek için Krallık 2030 Vizyonu ila Kuveyt 2035 Vizyonu çerçevesindeki iş birliğinin mevcut yönlerini güçlendirmeye devam ediyor. 2019 yılının aralık ayında bölünmüş bölgelerin ve bitişik sulak alanların paylaştırılmasına ilişkin anlaşmalar imzalanmış, her iki taraf da petrol üretimine yeniden başlamıştı.
İki ülkenin çeşitli bölgesel, Arap, İslami ve uluslararası siyasi meselelere yönelik çabaları, Riyad ile Kuveyt arasındaki tamamlayıcı rollere dayalı, ikili uyum ve anlayış ile birleşmiş durumda. KİK ve Birleşmiş Milletler’de yer alan iki ülke, İslam İşbirliği Teşkilatı'nın da kurucuları arasında bulunuyor.
Krallık ve Kuveyt’in tarih boyunca bölge ve dünyadaki krizler, iniş çıkışlar ve dönüşlerle ilgili tutumları, adalet ve barış davalarına hizmet etme yönündeki yakın dayanışmalarını gözler önüne seriyor.
Suudi Arabistan-Kuveyt ilişkileri stratejisi, kurucularının 1891'den bu yana temellerini atma konusundaki bilgeliklerine dayanıyor. 2 Aralık 1922'de sınırlarla ilgili Ukayr Antlaşması’nı imzalayan iki ülke, 20 Nisan 1942'de de siyasi, ekonomik ve güvenlik ilişkilerini düzenlemek için hazırlanan bir diğer anlaşmaya varmıştı.
Suudi Arabistan ve Kuveyt, bölgesel ve ilgili uluslararası meseleleri ele alma konusundaki ortak tutumlarını resmi mektuplar, telefon görüşmeleri ve karşılıklı ziyaretler ile pekiştirmeye devam ediyor. İki ülkenin görüşleri başta terörizm ve radikalizm ile mücadele ve bazı Arap bölgelerindeki çatışmalar olmak üzere bölgedeki birçok başlıkta uyumunu koruyor. Aynı zamanda terör örgütü DEAŞ, Lübnan’daki terörist Hizbullah milisleri, Yemen’deki muadilleri Husiler başta olmak üzere terör örgütleri faaliyetlerine karşı koyma yönünde de bir ortak görüş mevcut. Bu nedenle Kuveyt, Yemen'deki meşru hükümeti destekleyen Arap Koalisyonu ortak güçlerinde de yer alıyor.
Kuveyt resmi haber ajansı (KUNA), köklü ilişkileri pekiştirmek için düzenlenen bu ziyaretin iki ülke arasındaki iş birliğinin gücünü kanıtlar nitelikte olduğunu aktardı.



Suudi-Amerikan yapay zekâ ortaklığı yeni tıbbın yol haritasını çiziyor

Suudi Arabistan ile ABD arasındaki ‘silikon köprü’
Suudi Arabistan ile ABD arasındaki ‘silikon köprü’
TT

Suudi-Amerikan yapay zekâ ortaklığı yeni tıbbın yol haritasını çiziyor

Suudi Arabistan ile ABD arasındaki ‘silikon köprü’
Suudi Arabistan ile ABD arasındaki ‘silikon köprü’

Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın Beyaz Saray ziyareti, sadece geçici bir siyasi toplantı değil, Riyad ile Washington arasındaki diyaloğun geleneksel diplomasi dilinden geleceğin diline geçtiği önemli bir dönüm noktasıydı.

ABD’deki karar mekanizmalarında, yapay zekâ, ileri yarı iletken teknolojileri ve yüksek başarımlı bilişim üzerine kurulu yeni bir stratejik ortaklık döneminin temeli atıldı. Bu yeni çerçeve, yalnızca iki ülke arasındaki ittifakın şeklini belirlemekle kalmıyor, aynı zamanda önümüzdeki yıllarda küresel sağlık ekonomisini de yeniden şekillendirmeyi amaçlıyor; akıllı teşhisten niceliksel tıbba, tahmine değil veriye dayalı tedavilerin tasarlanmasına kadar uzanan geniş bir dönüşüm süreci öngörülüyor.

Yeni bir dönemin başlangıcı

Suudi Arabistan ve ABD, yapay zekâ alanında kapsamlı bir stratejik ortaklık anlaşması imzaladı. Anlaşma; ileri düzeyde ulusal modeller geliştirilmesini, veri merkezlerinin kapasitesinin artırılmasını, gelişmiş çip tedarik zincirlerinin desteklenmesini ve yeni teknolojiler için modern düzenleyici çerçevelerin oluşturulmasını hedefliyor.

Sağlık uygulamaları ve bilimsel araştırma, anlaşmanın en önemli başlıkları arasında yer alıyor. Bu adım, Suudi Arabistan’ın küresel bilgi ekonomisinde etkin bir rol üstlenme yönündeki ilerlemesini de yansıtıyor.

50 milyar dolar… Suudi Arabistan’ın silikon çağına girişi

Ziyaret kapsamında, Veliaht Prens Muhammed bin Selman, ABD Başkanı Donald Trump ile Beyaz Saray’daki görüşmesinde ülkenin teknolojik dönüşüm kararlılığını vurguladı. Veliaht Prens, Suudi Arabistan’ın yüksek bilişim kapasitesine yönelik büyük bir talebi olduğunu belirterek, kısa vadede yarı iletken ihtiyaçları için yaklaşık 50 milyar dolar harcayacaklarını söyledi.

İş birliğinden ortak gelişime

Ziyaret sırasında, yapay zekâ alanında iki ülke arasında bir mutabakat zaptı (MoU) imzalandı. Bu mutabakat zaptı, deneyimlerin paylaşılması, ortak bir düzenleyici ortamın geliştirilmesi, sağlık modeli eğitiminin desteklenmesi ve yapay zekaya dayalı tıbbi uygulamaların mümkün kılınması için pratik bir çerçeve oluşturuyor.

Bu adım, ortakların teknolojiyi kullanmaktan teknolojinin geleceğini şekillendirmeye geçme vizyonunu somutlaştırıyor.

Reuters, yapay zekâ ve mikroçiplerin savunma ve sivil nükleer enerji ile birlikte ABD-Suudi Arabistan görüşmelerinin ana temalarından biri olduğunu bildirdi.

xscdfrgt
Washington’dan Riyad’a uzanan yapay zekâ koridoru

Şarku’l Avsat’ın Reuters’tan aktardığına göre Washington, Suudi Arabistan’ın yatırım gücü ve büyük ulusal projelerini hızla hayata geçirme kapasitesi sayesinde bölgede ileri düzey bir silikon ekosistemi (Advanced Silicon Ecosystem) kurabilecek potansiyele sahip olduğuna inanıyor.

Silikondan hastaneye… Çip, sağlık hizmetlerinin geleceğini nasıl değiştiriyor?

Elektronik çipler, sağlık hizmetlerinin geleceğini dönüştürüyor; çünkü gelişmiş teknolojilerin çalışmasını mümkün kılıyor. Bunlar arasında:

* Yapay zekâ destekli radyolojik teşhis (AI-Enhanced Radiological Diagnosis)

* Genom analizleri (Genomic Analytics)

* Hastalık tahmin modelleri (Disease Prediction Models)

* Protein simülasyonu (Protein Simulation)

* İleri hesaplamalı ilaç tasarımı (Advanced Computational Drug Design)

Bu amaçla Suudi Arabistan, akıllı tıbbın (Smart Medicine) geleceğini destekleyecek teknolojik bir altyapı oluşturmak amacıyla, ileri elektronik alanında uzmanlaşmış ALAT ve ulusal yapay zekâ modelleri geliştiren HUMAIN gibi öncü teknoloji şirketlerini hayata geçirdi.

Kuantum tıbbı… Bu ortaklığın bir sonraki durağı

Küresel ölçekte henüz erken aşamada olsa da kuantum bilişim (Quantum Computing), sağlık alanındaki dönüşümün doğal bir uzantısı olarak görülüyor.

Bu teknoloji, şu imkânları sunuyor:

* Kuantum protein simülasyonu (Protein Quantum Simulation)

* Eşi görülmemiş doğrulukta tıbbi görüntüleme analizi (Ultra-High Precision Medical Imaging)

* Her hastaya özel tedavilerin tasarlanması (Personalized Therapeutics)

Bu uygulamaların önümüzdeki on yıl içinde Suudi sağlık sisteminin bir parçası haline gelmesi bekleniyor.

Beyaz Saray’dan NEOM’a… Küresel tıbbın yeni manzarası

NEOM projelerinin dijital tıp, dijital ikiz teknolojileri ve akıllı klinikler alanlarında küresel bir laboratuvara dönüşmesi; buna eşlik eden stratejik ortaklık anlaşması, mutabakat zaptı ve yatırımlarla birlikte, Suudi Arabistan-ABD ortaklığını teknoloji ile sağlık güvenliğini birleştiren yeni bir aşamaya taşıyor. Bu gelişmeler, Suudi Arabistan’ı akıllı tıp yarışının merkezine yerleştiriyor.

Isaac Newton’un dediği gibi, “Daha uzağı görebildiysem, bu devlerin omuzlarında durduğum içindir.”


Suudi Arabistan ve ABD... Fırsatlarla dolu toplantı, ilişkilerde yeni bir sayfa açıyor

TT

Suudi Arabistan ve ABD... Fırsatlarla dolu toplantı, ilişkilerde yeni bir sayfa açıyor

Suudi Arabistan ve ABD... Fırsatlarla dolu toplantı, ilişkilerde yeni bir sayfa açıyor

Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın Washington ziyareti, Suudi Arabistan-ABD ilişkilerinde ‘yeni bir sayfa’ açtı ve iki tarihi müttefik arasındaki ‘sınırsız ortaklığın’ temellerini güçlendirdi.

ABD Başkanı Donald Trump, Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ı, ikinci başkanlık dönemi sırasında Washington’ı ziyaret eden herhangi bir konuğa yapılan en üst düzey resepsiyonla sıcak bir şekilde karşıladı. Tören protokolü, F-16 ve F-35 savaş uçaklarının uçuş gösterisi ve ABD deniz piyadelerinin geçit törenini içeriyordu.

Trump, Veliaht Prens'e Beyaz Saray'ı gezdirdikten sonra, iki ülke arasındaki ilişkinin gücünü vurgulayarak, Muhammed bin Selman'ın ziyaretini ‘büyük bir onur’ olarak nitelendirdi. İki Kutsal Caminin Hizmetkarı Kral Selman bin Abdulaziz'e büyük saygı duyduğunu ve Veliaht Prens'in ‘uzun zamandır büyük saygı duyulan çok değerli bir dost’ olduğunu söyledi.

ABD Başkanı ayrıca, Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ın yaptığı çalışmalardan ‘gurur duyduğunu’ ifade ederek, Muhammed bin Selman'ın Suudi Arabistan’da yaptıklarını ‘muhteşem’ olarak nitelendirdi. Trump, “O her zaman ülkesini büyük yapmayı düşünür” dedi.

Veliaht Prens Muhammed bin Selman ise çeşitli alanlarda ‘Suudi Arabistan ile ABD arasındaki önemli örtüşmeyi’ överek, ‘Amerikan ekonomisine ve Suudi Arabistan'a değer katan birçok anlaşmanın’ imzalanmasını beklediğini belirtti.

Suudi Arabistan Veliaht Prensi, iki taraf arasında doksan yıl önce kurulan ilişkinin tarihini hatırlatarak, bunun ‘siyasi ve ekonomik çabalar ve güvenlik için çok önemli bir ilişki’ olduğunu bildirdi.

Veliaht Prens, her iki taraf için mevcut fırsatları ‘muazzam’ olarak nitelendirerek, bunların ‘önümüzdeki yıllarda daha da derinleşeceğini’ ve ‘Suudilere ve Amerikalılara değer katacak bu ilişkide yeni ve büyük bir sayfa açılacağını’ beklediğini kaydetti.

sadf
ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray'a gelen Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ı karşıladı, 18 Kasım 2025. (AFP)

Veliaht Prens Muhammed bin Selman, iki ülke arasındaki ilişkilerin sınırsız olduğunu belirterek, ‘ilerlemeye devam etme’ kararlılığını vurguladı. “Sınır yok. Bu yüzden elimizdeki tüm fırsatları değerlendirerek ilerliyoruz” şeklinde konuştu.

Suudi Arabistan, savunma, yapay zekâ ve yarı iletkenler gibi alanlarda ABD'ye 600 milyar dolarlık yatırım yapma niyetini doğruladı ve bu yatırımların önümüzdeki yıllarda 1 trilyon dolara ulaşma olasılığı olduğunu belirtti.

İki taraf geniş kapsamlı bir savunma anlaşması imzalamaya yakınken, ABD Başkanı Riyad'a ABD yapımı F-35 savaş uçaklarının satışını onayladığını doğruladı ve Suudi Arabistan ile sivil nükleer anlaşma yapma olasılığını da dışlamadı. Trump şunları söyledi: “Onlara F-35 uçakları satacağız, bu anlaşmanın bir parçası. Bunları Lockheed Martin aracılığıyla satın alıyorlar ve bu harika bir uçak.”

zxsad
Beyaz Saray'ın Güney Bahçesi'nde ABD Başkanı Donald Trump'ın Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman için düzenlediği karşılama töreninden, 18 Kasım 2025 (AFP)

F-35 savaş uçağı anlaşmasının özellikleri hakkındaki bir soruya yanıt olarak Trump, Suudi Arabistan'ın ‘büyük bir müttefik’ olduğunu ve ‘en iyi modeli hak ettiğini’ söyledi.

Ortadoğu’daki meselelere dair ise ABD Başkanı Trump, Suudi Arabistan’ın ‘Suriye'nin muazzam ilerlemesindeki’ çabalarını övdü. Veliaht Prens Muhammed bin Selman ise Trump’ın dünya barışını sağlama çabalarını takdir etti.

Veliaht Prens Muhammed bin Selman, Suudi Arabistan’ın iki devletli çözüm ve bölgede barışa giden net bir yol izleme taahhüdünü yineledi.

Yapay zekâ ve gelişmiş çipler

Suudi Arabistan ve ABD, yapay zekâ alanında milyarlarca dolarlık yatırımları duyurmaya hazırlanıyor. Veliaht Prens, “Suudi Arabistan'ın ihtiyaçlarına uygun ve yatırım stratejisine uyan birçok gerçek fırsat var” dedi.

Bu fırsatların niteliği hakkında konuşan Veliaht Prens Muhammed bin Selman şu ifadeleri kullandı: “ABD'yi memnun etmek için sahte fırsatlar yaratmıyoruz. Bunlar gerçek fırsatlar. Örneğin, yapay zekâ ve çipler hakkında soru sorduğunuzda, Suudi Arabistan'ın bilgi işlem gücü konusunda büyük bir talebi var ve kısa vadede yarı iletken ihtiyaçlarımız için yaklaşık 50 milyar dolar harcayacağız.”

Muhammed bin Selman, “Amerikalılarla imzalayacağımız anlaşma, kısa vadede ABD'den 50 milyar, uzun vadede ise yüz milyarlarca dolarlık tüketim kapasitesine odaklanmamızı sağlayacak” dedi.

Suudi Arabistan'a gelişmiş çipler ihraç etmek için ABD'nin onayını alma konusunda ise Başkan Trump, bu konuda çalışmaların sürdüğünü doğruladı.

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, iki tarafın bunu başarmanın yollarını araştırdığını belirterek, “Bu, daha geniş bir sürecin ve iki ülke arasındaki daha geniş bir iş birliğinin parçası” dedi.

Suriye'ye yönelik yaptırımların kaldırılması

Suriye meselesi sorulduğunda Trump şu cevabı verdi: “Veliaht Prens beni aradı ve Suriye'nin yükselişini görmek istediği için Suriye'ye yönelik yaptırımları kaldıracak mıyım diye sordu. Bildiğiniz gibi, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera yakın bir tarihte buradaydı ve harika bir görüşme yaptık. O güçlü bir adam ve bence Suriye’yi yönetmek için güçlü bir kişiye ihtiyaç var.”

frg
Beyaz Saray'da bir araya gelen Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ve ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)

Şam'ın kaydettiği ‘muazzam ilerlemeyi’ ve yaptırımların kaldırılmasının sonuçlarını öven Trump, bunları ‘şimdiye kadar çok iyi’ olarak nitelendirdi.

Barışa giden yol

Filistin-İsrail çatışması ve İbrahim Anlaşmaları ile ilgili bir soruya yanıt veren Trump, görüşmelerde iki devletli çözüm ve barış anlaşmalarının genişletilmesinin önünü açacak yolların ele alındığını doğruladı. Suudi Arabistan Veliaht Prensi, “Ortadoğu'daki tüm ülkelerle iyi ilişkiler kurmanın iyi bir şey olduğuna inanıyoruz... Ancak iki devletli çözüme giden yolu netleştirmek de istiyoruz” dedi. ABD Başkanı'na hitaben şöyle devam etti: “Bugün, Sayın Başkan, sizinle sağlıklı bir tartışma yürütüyoruz ve bunu mümkün olan en kısa sürede gerçekleştirmek için doğru koşulları yaratmak üzere çalışacağız… İsrailliler için barış istiyoruz, Filistinliler için barış istiyoruz. Bölgede barış içinde bir arada yaşamalarını istiyoruz ve bunu başarmak için elimizden geleni yapacağız.”

zxs
Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Beyaz Saray'da gazetecilere konuşuyor, 18 Kasım 2025 (Reuters)

ABD-İran anlaşması

Suudi Arabistan Veliaht Prensi, İran konusunda Riyad'ın ‘ABD ile İran arasında bir anlaşmaya varılması için elinden geleni yaptığını’ söyledi. “İran'ın geleceği için bölgeyi, dünyayı ve ABD'yi tatmin edecek iyi bir anlaşma yapılmasının daha iyi olacağına inanıyoruz. Bu yüzden bu konuda çalışacağız” ifadelerini kullandı.

Trump ise “İran bir anlaşma yapmak istiyor. Bence bunu çok istiyorlar. Ben tamamen açığım, onlarla görüşüyoruz ve süreci başlattık. İran ile bir anlaşma yapmak güzel olur... Bence bunu çok istiyorlar” dedi.

scdf
ABD Başkanı Donald Trump, Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ı Beyaz Saray'da ağırladı. (Reuters)

Suudi Arabistan’ın ABD Büyükelçisi Prenses Rima bint Bender bin Sultan, bugünü ‘Suudi Arabistan-ABD ilişkilerinde önemli bir gün’ olarak nitelendirdi. Sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı paylaşımda, Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile Başkan Trump’ın bir zirve gerçekleştirdiğini ve bu toplantıda iki ülke arasında birçok ikili anlaşmanın imzalandığını belirtti. Prenses Rima, söz konusu anlaşmaların ‘her iki ülkede yatırımları teşvik edeceğini, Suudi ve Amerikalılar için iş olanakları yaratacağını ve bölgesel ve küresel güvenliğe olan ortak taahhüdü güçlendireceğini’ vurguladı.

zxsdf
Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ve ABD Başkanı Donald Trump, dün Beyaz Saray'da düzenlenen Suudi Arabistan-ABD zirvesinde (SPA)

Veliaht Prens Muhammed bin Selman, İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Kral Selman bin Abdulaziz'in talimatı ve Başkan Trump'ın daveti üzerine dün sabah erken saatlerde resmi bir çalışma ziyareti için Washington'a geldi.

ABD Başkanı, Suudi Arabistan Veliaht Prensi’ni Beyaz Saray'a varışında karşıladı ve Güney Bahçesi'nde olağanüstü bir karşılama töreni düzenlendi. Ardından resmi bir resepsiyon düzenlendi ve ABD savaş uçakları hava gösterisi yaptı.

Suudi Arabistan Kraliyet Divanı pazartesi günü yaptığı açıklamada, Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın ziyareti sırasında Başkan Trump ile ikili ilişkileri ve çeşitli alanlarda iş birliğini güçlendirme yollarını, ayrıca ortak ilgi alanlarını görüşeceğini bildirdi.

Öte yandan Suudi Arabistan Bakanlar Kurulu, Kral Selman bin Abdulaziz başkanlığında dün Riyad’da yaptığı toplantıda, Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın ABD ziyareti kapsamında iki dost ülke arasındaki ikili ilişkilerin ve stratejik ortaklığın çeşitli alanlarda güçlendirilmesinin amaçlandığını vurguladı. Bakanlar Kurulu bu ziyareti, her iki ülkenin ortak vizyonu doğrultusunda Ortadoğu’da güvenlik ve istikrarın sağlanması çabalarıyla da bağlantılı olarak değerlendirdi.

Suudi Arabistan’ın ABD Büyükelçisi ise ziyareti ‘iki ülke ilişkilerinde yeni bir dönem’ olarak nitelendirerek, bunun stratejik ilişkiyi daha geniş bir perspektife taşıyacağını, küresel istikrara katkı sağlayacağını ve her iki halkın liderlerinin beklentilerini karşılayarak ortak çıkarları güçlendireceğini belirtti.

scdfv
Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ve ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray'daki Oval Ofis'e doğru yürürken (AFP)

Bölgesel değişiklikler ve her iki ülkenin beklentileri arasında, iki Suudi analist, doksan yıllık ilişkilerin tarihinde önemli bir döneme denk gelen Prens Muhammed bin Selman'ın Washington ziyaretinin önemli sonuçlar doğuracağını öngördü.

En öne çıkan başlıklar, ikili ilişkilerin güçlendirilmesi ve daha geniş ufuklara taşınması, her iki tarafın da son dönemde aralarında yaptıkları sayısız görüşmenin ardından gerçekleştirmeyi umdukları iddialı dosyalar ve her iki tarafın da barışçıl çözümlerle ele alınması gerektiği konusunda hemfikir olduğu bölgedeki krizler.

Buna ek olarak, ziyaretin arifesinde ABD Başkanı Donald Trump, ABD'nin Suudi Arabistan'a Amerikan yapımı F-35 savaş uçakları satacağını duyurdu. Pazartesi günü Beyaz Saray'da gazetecilere yaptığı açıklamada Trump, “Bunu yapacağız, F-35'leri satacağız... Onlar (Suudiler) harika bir müttefik oldular” dedi.


ABD-Suudi Arabistan İş Konseyi’nden Washington'da fırsatları gerçeğe dönüştürme toplantısı

ABD-Suudi Arabistan İş Konseyi, iki ülke arasındaki ticaret ortaklığının derinliğini vurguladı (Şarku’l Avsat)
ABD-Suudi Arabistan İş Konseyi, iki ülke arasındaki ticaret ortaklığının derinliğini vurguladı (Şarku’l Avsat)
TT

ABD-Suudi Arabistan İş Konseyi’nden Washington'da fırsatları gerçeğe dönüştürme toplantısı

ABD-Suudi Arabistan İş Konseyi, iki ülke arasındaki ticaret ortaklığının derinliğini vurguladı (Şarku’l Avsat)
ABD-Suudi Arabistan İş Konseyi, iki ülke arasındaki ticaret ortaklığının derinliğini vurguladı (Şarku’l Avsat)

ABD-Suudi Arabistan İş Konseyi dün Washington'da, her iki ülkede mevcut olan ekonomik ve yatırım fırsatlarını keşfetmek ve bunları gerçeğe dönüştürmek için bir grup seçkin yatırımcı ve üst düzey yöneticiyi ağırladı.

Bu etkinlik, ABD’nin başkenti Washington'da ABD Başkanı Donald Trump, Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman'ı ağırladığı olağanüstü toplantıyla eş zamanlı gerçekleşti.

ABD-Suudi Arabistan İş Konseyi Başkanı Charles Hallab, Başkan Trump ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ın himayesinde gerçekleştirilen ticaret görüşmelerin yanı sıra kurulan ortaklıklara ve yapılan anlaşmalara verilen olumlu tepkileri övdü.

The Olayan Group CEO’su ve ABD-Suudi Arabistan İş Konseyi’nin Suudi tarafının başkanı Lubna Olayan, iki taraf arasındaki ekonomik ilişkilerin derinliği ve mirası hakkında konuştu. Suudi Arabistan ile ABD arasındaki ticaret ortaklığı ve ikili ilişkilerin daha derin bir örneği olmadığını vurguladı.

Dün Beyaz Saray'da gerçekleşen önemli görüşmeye ve Suudi Arabistan’ın daha fazla yatırım yapmaya hazır olduğuna değinen Olayan, “Veliaht Prens bu sabah, Suudi Arabistan’ın ABD'ye büyük kısmı yeni ve gelişmekte olan teknolojilere olmak üzere 1 trilyon dolara kadar yatırım yapacağını duyurdu. İki ülke arasındaki ilişkilerin neredeyse her sektörü, endüstriyi, tüketim mallarını, kültürü ve güvenliği kapsıyor ve gelecek yapay zeka (AI), ileri üretim ve sivil nükleer iş birliği gibi yeni ufuklara doğru ilerliyor” ifadelerini kullandı.

Aile mirası

Kendisini bu ortaklığa bağlayan aile mirasına ve şahsi bağlara dikkati çeken Olayan, “ABD-Suudi Arabistan İş Konseyi eş başkanı olarak bu görevi üstlenmekten büyük onur duyuyorum. Şahsi olarak, babam Suleyman el-Olayan, George Shultz (eski ABD Dışişleri Bakanı) ile birlikte konseyin Suudi tarafının ilk eş başkanıydı. Onların çabaları, iki ülke arasındaki ticari yapının ve ikili ilişkilerin şekillenmesine yardımcı oldu” şeklinde konuştu.

rgthy
Dün ABD-Suudi Arabistan İş Konseyi tarafından düzenlenen etkinlikten bir kare (Şarku’l Avsat)

Lubna Olayan, 1980'lerin ortalarından itibaren babasının asistanı olarak ABD-Suudi Arabistan İş Konseyi’nin faaliyetlerine bizzat katıldığını, araştırma ve çalışmalar yürüttüğünü, 1993 yılında kurulan konseyin ‘iki ülke arasında özel sektör yatırımlarını ve ortaklıkları teşvik etmek için özel olarak kurulmuş ilk ve tek kurum’ olduğunu belirtti.

Kral Abdulaziz bin Abdurrahman ile Başkan Franklin Roosevelt'in USS Quincy gemisinde yaptıkları görüşmenin 80. Yıldönümü olduğunu hatırlatan Olayan, “Bu görüşme, stratejik ortaklığın temellerini attı ve ABD’nin 90 yıldır savunma, petrol ve finans alanlarından tıbba ve hatta Saudi Aramco'nun kuruluşuna kadar Suudi Arabistan üzerinde güçlü bir etkiye sahip olduğunu vurguladı” diye ekledi.

Fraser: Umut vaat eden fırsatların keşfedilmesi

Konuşmasının sonunda konseyin bu özel ilişkiyi güçlendirmedeki rolünü vurgulayan Lubna Olayan, özellikle Citigroup CEO'su ve ABD-Suudi Arabistan İş Konseyi ABD Eş Başkanı Jane Fraser ile çalışmayı sabırsızlıkla beklediğini belirtti. Riyad'da yönettiği grubun bölgesel ofisinin açılışını duyuran Jane Fraser, dinleyicilerden büyük alkış aldı.

Fraser, “Bu önemli bölge ofisi Afrika ve Ortadoğu'nun yanı sıra Asya'nın bazı bölgelerini de kapsıyor. Bunun, Suudi Arabistan’ın bölgedeki ve ABD’nin güçlü bir ortağı olarak artan rolünü ve önemini yansıttığına inanıyorum” dedi.

Lubna Olayan ile birlikte önlerindeki görevin özüne değinen Fraser, “Yeni atanan eş başkanlar olarak misyonumuzu net bir şekilde görebiliyoruz. Bunlar hırsı yetenekle birleştirmek, ABD’li ve Suudi liderleri ile iş dünyası arasında köprü olmak ve sermaye, fikirler ve altyapıyı gerçek bir etkiye dönüştürmektir” ifadelerini kullandı. İki ülke arasındaki yatırım koridorunun ‘her geçen gün daha da güçlendiğini’ vurgulayan Fraser, büyük sermaye akışının olduğu yeni sektörlere dikkati çekerken “Ama en öncelikli olan ileri teknolojili endüstriler” diye vurguladı.

Teoriden pratiğe geçişe değinen Fraser, “Şu an bizi en çok heyecanlandıran ‘ya olursa?’ sorusundan ‘sırada ne var?’ sorusuna geçmek. Ortam olgunlaşmış durumda. Suudi Arabistan bir vizyona sahip, kaynakları var ve fırsatlar artık ufukta değil masamızda duruyor. Bunları birlikte hayata geçirmek hepimizin ortak sorumluluğu” diye konuştu.