Sinvar: Bir sonraki savaşta Ortadoğu haritasını değiştireceğiz

Sinvar, uzlaşmanın Filistin Kurtuluş Örgütü’nden (FKÖ) başladığını ve Hamas ile İslami Cihad Örgütü olmadan FKÖ’nün hiçbir kıymetinin olmadığını söyledi.

Yahya Sinvar (EPA)
Yahya Sinvar (EPA)
TT

Sinvar: Bir sonraki savaşta Ortadoğu haritasını değiştireceğiz

Yahya Sinvar (EPA)
Yahya Sinvar (EPA)

Filistin İslami Direniş Hareketi Hamas'ın Gazze Şeridi Sorumlusu Yahya Sinvar, “Kurtuluş için Direniş Ekseni” ile birlikte çalışmaktan söz etti.
Sinvar, İsrail ile yeni bir savaşın patlak vermesi durumunda Hamas’ın Orta Doğu’nun şeklini değiştireceği tehdidinde bulunarak “geçtiğimiz mayıs ayında meydana gelen Kudüs’ün Kılıcı Savaşı’ndan öncesi ile sonrasının aynı olmadığını” vurguladı.
Sinvar Gazze Şeridi’nde akademisyenlerin ve düşünürlerin önünde yaptığı konuşmada “Zamanımızın sadece bir kısmını kullandık... Düşman, direnişin gücünü yok etmekte başarısız oldu. 10 bin savaşçıyı öldürme planını uygulamaya koyamadı. Hamas’ın yeraltı tünellerini yıkmayı başaramadı. Sadece tünellerin en fazla yüzde üçünü yıkabildiler ve 90 savaşçıyı öldürebildiler. Direniş iyi bir durumda. Gazze istedikleri gibi gerilemedi. Dönerlerse biz de döneriz, ileri giderlerse biz de gideriz” ifadelerini kullandı.
Sinvar “Bu büyük zaferden sonra şöyle diyoruz: Mayıs 2021'den sonraki durumumuz önceki gibi değil” dedi. Sinvar açıklamasında İsrail’in Filistinlilerin gücünü test etme konusunda nasıl hata yaptığını ve bunun her yerde sağlanan uyumda kendini gösteren son savaştaki stratejik hedeflerin gerçekleştirilmesine izin verdiğini söyledi.
Sinvar İsrail içerisindeki Filistinlileri de kast ederek “Son turda Tel Aviv’i vurduk ve zarara uğrattık, ki bu buzdağının yalnızca görünen kısmı. Batı Şeria ve iç kesimlerdeki halkın ayaklanması, işgal gücü üzerinde roketlerden daha büyük bir baskı oluşturdu” dedi.
Sinvar’ın savaş sonrasının öncesi gibi olmamasına ilişkin görüşü sadece İsrail için geçerli değil. İç uzlaşmada da durum böyle.

FKÖ Hamas ve İslami Cihad ile değerli
Sinvar “Bölünmüşlüğü sona erdirmek ve Filistin iç siyasetini düzenlemek için bir fırsat var. 21 Mayıs'tan (Gazze'deki savaşın sona erdiği tarih) önce sunulan hiçbir şey artık geçerli değil. Filistin’in iç siyasetini yeniden düzenleme ve Filistin Kurtuluş Örgütü'nü (FKÖ) yeniden yapılandırma hakkı var. Kimsenin bu haktan kaçma şansı yok. Savaştan önce tüm arabuluculara söylediğimiz gibi, Fetih Hareketi ve FKÖ liderliği ile birlikte şunu idrak etmeliler; Hamas, İslami Cihad Örgütü ve diğer gruplar olmadan FKÖ hiçbir değeri olmayan siyasi bir salondan başka bir şey değil” dedi.

Sinvar sözlerini şöyle sürdürdü:
“Sahneyi sömürmeyi ve zaman kazanmayı amaçlayan hükümetler ve toplantılar hakkında konuşmak faydasız ve bu bizim kabul etmeyeceğimiz bir şey. Gerçek ve acil ulusal hak, Filistin Ulusal Konseyi'nin tüm etkili güçleri ve gruplarını içerecek şekilde sağlam bir temelde yeniden düzenlenmesi ile yerine getirilmeli. Herkesi temsil eden bir Filistin Ulusal Konseyi kurulmalı. Buradan herkesi temsil eden bir Filistin Merkez Konseyi ve oradan da herkesi temsil eden bir yürütme komitesi çıkmalı. Bu yürütmenin içerisinde de söz sahibi güçler olmalı. Askeri güç olarak biz, barış ve savaş kararını alıyoruz. Düşmanla mücadele ediyor ve ona karşı koyuyoruz. FKÖ’nün içerisinde yoksak FKÖ’nün bir değeri de kalmaz. FKÖ'yü bu şekilde tutmak isteyen kişiler düşmanın gündemine çalışıyor. FKÖ'yü herkesi temsil edecek şekilde yeniden düzenlemeli ve halkımızın hedeflerinin bir kısmına ulaşmak için çatışmayı nasıl yöneteceğimize dair ulusal stratejimizi belirlemeliyiz.”
Sinvar geçici ve uzun vadeli hedeflerden, kapsamlı bir ulusal stratejiden ve Hamas ait başka bir stratejiden bahsetti. Hamas’ın işgalci gücü uluslararası yasalara uymaya zorlamak için diğer gruplarla anlaşarak uluslararası bir ortam yaratmak istediğini belirterek bunun “halkının asgari hakkı” olduğunu söyledi. Bununla birlikte Sinvar Hamas’ın asıl ideolojisinin böyle olmadığını, aksine “silahlı mücadele yoluyla işgalci gücü tamamen yok etmek” olduğunu söyledi.
Sinvar “Ancak ulusal bir uzlaşı durumu için asgari haklarımız olarak genel sekreterler toplantısından çıkan sonuçları kabul ettik. Siyasi ideolojimiz böyle olduğu için değil. Siyasi ideolojimiz başka” dedi.
Sinvar “Filistin iç siyasetini bir yılı aşmayacak şekilde aylar içerisinde düzenlersek Filistinliler olarak önümüzde bir fırsat var. İşgalci gücü Kudüs ve Batı Şeria’dan geri çekilmesi, yerleşimciliğe son vermesi ve mültecileri ülkeye geri alması için uluslararası alanda baskıya maruz bırakabiliriz. Ya da İsrail’i sert bir yalnızlığa mahkum edip bölgede ve dünyanın tümündeki entegrasyon durumuna son verebiliriz” şeklinde sözlerini sürdürdü.
Sinvar Filistin Yönetimi liderliğine, “ılımlıların rolünü güçlendirme ve teröristlere kapıları kapatma” yönelimleri ile ilişkili olarak ABD’den gelen “yalan isteklere” kanmamaları konusunda uyarıda bulundu.

Sinvar sözlerini şöyle sürdürdü:
“Fetih ve Filistin Yönetimi liderliği, biz birlik olmadan ve Filistin iç siyasetini düzenlemeden ABD’nin size bir şey vereceğini sanmayın. Yoksa kendinizi kandırmış olursunuz. Bu bizim seçimimiz. Biz hazırız. Fetih'teki kardeşlerimiz ve tüm gruplarla birlikte Filistin iç siyasetini düzene sokmak ve asgari haklarımızı elde etmek için ulusal bir strateji oluşturmak amacıyla el ele vererek çalışıyoruz. Uzun vadede ise tereddüt etmedik ve kurtuluş ve dönüş için gücümüzü inşa edip toplamadan bir dakika ya da bir kuruş harcamaya niyetimiz yok. Kendimize bir hedef belirledik: Kurtuluş ve dönüş hazırlığını tamamlamak. Ne boş sözler söylüyoruz ne de sahte vaatlerde bulunuyoruz. Stratejik düzeyde kurtuluş ve geri dönüş projesinde gerçek bir öncü olabilmek için ilişkilerimizi düzenliyoruz. Giderek yaklaşan kurtuluş ve dönüş savaşına ortak olmak için Filistinliler ve Araplar ile her alandaki kardeşlerimizle, direniş ve Kudüs ekseninde ilişkilerimizi düzenliyoruz.”
Hamas’ın Gazze’deki lideri, önümüzdeki günlerin işgalci güç ve dünya için üzerinde uzlaşılan şeyleri değerlendirmek açısından gerçek bir sınav olacağını ifade ederek “Gazze Şeridi halkına dokunan büyük bir atılım olmadan hiçbir şeyi kabul edemeyiz. Kim Gazze Şeridi'ne yatırım yapmak isterse ya da Gazze'ye destek vermek isterse ona kapımız açık. Hamas ya da direniş için tek bir şey hatta tek bir kuruş bile almayacağız” dedi.



Netanyahu’dan Washington'ın Maliye Bakanı Smotrich’i boykotuna karşı arabuluculuk çabası

Batı Şeria'nın Ürdün'e açılan Kerame Sınır Kapısı (Sosyal medya siteleri)
Batı Şeria'nın Ürdün'e açılan Kerame Sınır Kapısı (Sosyal medya siteleri)
TT

Netanyahu’dan Washington'ın Maliye Bakanı Smotrich’i boykotuna karşı arabuluculuk çabası

Batı Şeria'nın Ürdün'e açılan Kerame Sınır Kapısı (Sosyal medya siteleri)
Batı Şeria'nın Ürdün'e açılan Kerame Sınır Kapısı (Sosyal medya siteleri)

Tel Aviv'deki siyasi kaynaklar, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun temsilcilerinin, ABD yönetimini, aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich’i Washington’ın onaylanmasını istediği önerilere karşı çıkmayı bırakması amacıyla boykot etmekten vazgeçirmeye çalıştıklarını söylediler.

Aynı kaynaklara göre Netanyahu, ABD’li yetkililere, İsrail tarafından Filistin Yönetimi'ne verilen borçların ödemelerini erteleme kararını verecek olan yetkilinin Maliye Bakanı Smotrich olduğunu hatırlatarak, aynı zamanda Savunma Bakanlığı'nda ikinci bakan ve Batı Şeria'daki sivil işlerden sorumlu olan Smotrich’in hem boykot edilip hem de ABD’nin taleplerini kabul etmesini beklemenin akla yatkın olmadığını vurguladı.

Kaynaklar, Netanyahu’nun Smotrich ile kapalı kapılar ardından görüşmeler yaptığını ve ABD’nin boykotunu sona erdirmenin Smotrich’in söz konusu önerilere yönelik muhalefetini azaltacağını bildiğini belirttiler.

sacdf
Itamar Ben-Gvir ve Bezalel Smotrich, geçtiğimiz ekim ayında İsrail'in güneyinde destekçileriyle bir araya geldikleri mitinge katıldılar (AFP)

Smotrich ve Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir'in onaylanmasına karşı çıktığı ve aralarında Filistin Yönetimi'nin çökmesini önlemek için sivil ve ekonomik kolaylıklar sağlanmasının da yer aldığı öneriler, Güvenlik İşleri İçin Küçültülmüş Bakanlar Kurulu (KABİNET) tarafından beş saat süren bir toplantıda sunuldu.

zxsc
10 Temmuz'da Lübnan sınırı yakınlarında düzenlenen tatbikata katılan İsrail askerleri (EPA)

KABİNET toplantısında, İsrail ile Hizbullah arasında yükselen tansiyona atıfla ‘kuzey cephesindeki son durum’ üzerinde duruldu. Bu konuda nasıl bir tutum sergileneceğine ilişkin fikir birliğine varılırken Filistin meselesine ayrılan bölümde Başbakan Netanyahu, Savunma Bakanı Yoav Gallant ve İsrail ordusu Golani Birlikleri Komutanı Gassan Alian ile Maliye Bakanı Smotrich ve Ulusal Güvenlik Bakanı Ben-Gvir arasında anlaşmazlıklar ve tartışmalar yaşandı. Smotrich ve Ben-Gvir, terörü teşvik ettiğini iddiasıyla Filistin Yönetimi’ne ekonomik kolaylıklar sağlanmasına karşı çıktılar.

Netanyahu, Smotrich'e kendisiyle özel olarak görüşeceğini söyleyerek konuyu oylamaya sunmayı reddetti. KABİNET, bu konuda karar verme yetkisini Netanyahu ve Gallant'a verdi.

İsrailli basını aktardığına göre toplantı sırasında Ben-Gvir, Filistin Yönetimi’ne ekonomik kolaylıklar sağlamanın mantığını anlamadığını söyledi. Kanal 13 televizyonunun haberine göre Ben-Gvir, toplantıda hazır bulunanlara dönerek, “Öldürmek üzere eğitildiklerini biliyorsunuz, İsrail Devleti'ni hedef aldıklarını biliyorsunuz” dedi. Ardından ekonomik kolaylıkların neden şimdi sağlamak istendiğini sorgulayan Ben-Gvir, “Neden tam olarak şimdi, eylemlerin sıklaştığı bir zamanda?” diye sordu. Netanyahu ise bu soruya, “Filistin Yönetimi’nin istikrarını pekiştirmeliyiz” yanıtını verdi.

Netanyahu’ya yakınlığıyla bilinen İsrail Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer, yaptığı açıklamada, , Filistin Yönetimi’ne sağlanması öngörülen ekonomik kolaylıkların, son dönemde Batı Şeria'da yerleşim birimlerinin inşasına hız verilmesinden sonra ABD yönetimine verilen sözlerden biri olduğunu söyledi.

dfer
Geçtiğimiz nisan ayında Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Hanun (Erez) Sınır Kapısı’ndan İsrail'e geçen Filistinli işçiler (AFP)

Siyasi kaynaklara göre söz konusu ekonomik kolaylıklar arasında el-Halil kentindeki Terkumiye ilçesinde (planlaması 2020'de yapılan) yeni bir sanayi bölgesinin kurulması, (eski bir karar olan) Allenby (el-Kerame) Sınır Kapısı’nın çalışma saatlerinin uzatılması ve aylık 500 milyon şekel (yaklaşık 145 milyon dolar) olarak tahmin edilen Filistin Yönetimi’nin ödenmemiş borçlarının yeniden planlanması ve ödemelerinin ertelenmesi yer alıyor.

İsrail'deki Filistinli işçilerin sayısını artırılması, Filistin Yönetimi yetkililerine uygulanan yaptırımları kaldırması ve hareket özgürlüğü için VIP kartlarının iade edilmesi gibi başka kolaylıkların sağlanması da planlanıyor. İsrailli kaynaklar, söz konusu kolaylıkların ABD yönetiminin detaylı talebi üzerine belirlendiğinin altını çizdiler.

Öte yandan Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) Yürütme Konseyi Genel Sekreteri Hüseyin eş-Şeyh, İsrail tarafından sağlanması planlanan kolaylıklarla ilgili olarak sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “İsrail hükümeti, gözlere kül atmaktan öteye gitmeyen adımlarla kendi imajını parlatmaya çalışan ırkçı bir hükümettir. Filistin Yönetimi'ni ablukaya alan, onu zayıflatmaya ve baltalamaya çalışan İsrail hükümetidir” ifadelerini kullandı.

Filistin halkının sorununun ‘gitmesi gereken işgalci olduğunu’ söyleyen Şeyh, ABD yönetimini uluslararası meşru kararlar ve anlaşmalar temelinde yaratıcı bir siyasi inisiyatif sunmaya ve İsrail işgalini sona erdirmek için ciddi müzakereleri başlatacak siyasi bir hedef belirlemeye çağırdı.

FKÖ Yürütme Konseyi Genel Sekreteri, sözlerini şöyle sürdürdü:

ABD Dışişleri Bakanlığı'nın İsrail-Filistin İşlerinden Sorumlu Bakan Yardımcısı Andrew Miller ile kısa bir süre önce yaptığım görüşmede kendisine ABD yönetiminin İsrail'i tek taraflı olarak attığı tüm adımlardan geri çekilmeye zorlamak için ciddi ve etkili şekilde baskı yapması gerektiğini söyledim. Akabe ve Şarm eş-Şeyh'teki toplantılarda bunun için çabaladım.

FKÖ Yürütme Konseyi Genel Sekreteri Şeyh, ABD’ye Filistinlilerin öldürülmesini savunan ve bunu da yapan Yahudi gruplarını terör örgütleri olarak sınıflandırması ve uluslararası terör örgütleri listesine alması çağrısında bulundu.