Suudi - Kuveyt Koordinasyon Konseyi’nin ilk toplantısı, iki ülke arasındaki ilişkileri güçlendirme ve koordine toplantısı yapıldı.
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ile Kuveytli mevkidaşı Şeyh Meşal el-Ahmed arasında Salı günü Riyad’da yapılan görüşmeden bir görüntü. (SPA)
Riyad/ Şarku’l Avsat
TT
TT
Suudi - Kuveyt Koordinasyon Konseyi toplandı
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ile Kuveytli mevkidaşı Şeyh Meşal el-Ahmed arasında Salı günü Riyad’da yapılan görüşmeden bir görüntü. (SPA)
Suudi Arabistan - Kuveyt Koordinasyon Konseyi’nin ilk toplantısı, Kral Selman bin Abdülaziz ve Kuveyt Emiri Şeyh Nevvaf el-Ahmed es-Sabah’ın direktifleri uyarınca kardeş ülke halklarının güvenlik, refah ve mutluluğunu sağlama noktasında iki ülke arasındaki ilişkileri güçlendirme ve koordine etme hedefiyle bugün gerçekleşti.
Temmuz 2018’de Konseyi oluşturmak için anlaşma imzalayan iki ülke, Körfez İşbirliği Konseyi’nin hedefleri doğrultusunda ülkeler arasındaki ilişkilerin derinleştirilmesi ve sürdürülebilmesi için ortak bir vizyon ve entegre bir ekonomik sistem geliştirmeyi, kaynakların kullanımı noktasında yenilikçi çözümler bulmayı ve iki ülkeyi karakterize eden güçlü yönlere dayalı etkili ve entegre bir eğitim sistemi kurmayı hedefliyor.
Konsey ayrıca Suudi Arabistan ve Kuveyt arasında siyasi, güvenlik ve askeri alanlarda işbirliği ile entegrasyonu geliştirmeyi, işbirliği ve ortaklık fırsatlarının etkin bir şekilde uygulanmasını sağlamayı ve çeşitli ekonomi, insani gelişme, siyasi entegrasyon ve askeri güvenlik alanlarında iki ülkenin durumunu vurgulamayı amaçlamakta.
Suudi Arabistan-Kuveyt ilişkilerinin şekillenmesindeki en büyük etki iki ülkenin kurucu babalarının attıkları temellere dayanıyor. İki ülke arasındaki ilişkiler İmam Abdurrahman el-Faysal Al Suud’un iktidara geldiği 1891 yılındaki büyük tarihsel derinliklerle öne çıkıyor. Kral ve oğlu Abdulaziz bin Abdurrahman, 1902’de Abdulaziz’in Riyad’ı geri almasından önce Kuveyt’e misafir olmuştu. Taraflar coğrafyanın bir araya getirdiği iki komşu ülke arasındaki ilişkilerin boyutlarını kardeşlik, akrabalık bağları ve genel olarak Körfez bölgesini etkileyen her konuda ortak bir kader ile kavramların ötesinde birleştirdi.
İmam Abdurrahman el-Faysal ile kardeşi Mübarek el-Kebir lakaplı Şeyh Mübarek Sabah el-Sabah’ı bir araya getiren güçlü ilişkiler Suudi-Kuveyt ilişkilerine de güç kattı. Özellikle de babasının Kuveyt ile olan ilişkilerini güçlendirme noktasındaki yaklaşımını sürdüren Kral Abdulaziz bin Abdurrahman tarafından krallığın birleştirilmesinin ardından ilişkiler daha da güçlendi. Kral Abdulaziz ilişkileri siyasi, ekonomik ve kültürel alanlarda geliştirmeye çalıştı. Bu alanlarda çoklu işbirliği yollarına gitti. Bu yaklaşım Kral Abdulaziz’in oğulları tarafından da devam ettirildi.
Suud, Halid, Faysal, Fahd, Abdullah da dahil olmak üzere tüm liderler Suudi- Kuveyt ilişkilerini daha iyiye götürme noktasında hiçbir çabadan kaçınmadan çalıştı. Kral Selman bin Abdulaziz Kuveyt Emiri Şeyh Nevvaf Ahmed el-Cabir es-Sabah ile işbirliği içinde iki ülkenin kalkınması noktasında her alanda çalışmalar yaptı.
Suudi Arabistan ve Kuveyt, iki ülke arasındaki ticaret hacmini daha yüksek bir seviyeye çıkarmayı hedefliyor. 2019 yılında Krallığın Kuveyt’e olan ihracatı yaklaşık 7,83 milyar Riyal, ithalatı ise yaklaşık 1,56 milyar Riyal olmak üzere, iki ülke arasındaki ticaret hacminin yaklaşık 8,39 milyar Riyal olduğu açıklanmıştı. İki ülke mümkün olan en kısa süre içerisinde görüşerek Suudi- Kuveyt Koordinasyon Konseyi’nin çalışmalarını harekete geçirme noktasında çalışmalar yapmayı planlıyor.
Pademi sürecinde, Suudi Arabistan ve Kuveyt arasındaki iş birliği yolları ve bunlarla yüzleşme çabaları noktasında iki ülke bakanlıkları arasında doğrudan ve sürekli bir koordinasyon sağlanıyor.
Suudi Arabistan Kuveyt pazarlarının istikrara kavuşması için kendi toprakları üzerinden Kuveyt’e giden yük kamyonlarının geçişi noktasında krallığın kara ve deniz limanlarının açılmasını ve Suudi ürünlerinin ihracatına devam edilmesini engelleyerek Kuveyt’i bu noktada destekledi. Karar memnuniyetle karşılandı. Kuveyt Suudi Arabistan hükümetine teşekkür etti.
Öte yandan Kuveyt, Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’ın Yeşil Ortadoğu girişimini hedeflerine ulaştırma ve onu resmi düzeyde desteklemek için Krallık ile iş birliği içerisinde çalışıyor. Bu durum Kuveyt’teki resmi makamlardan ve halk tarafından olumlu tepkiler alıyor.
Suudi Arabistan, Pakistan'da polis memurlarının hedef alınmasını kınadıhttps://turkish.aawsat.com/k%C3%B6rfez/5222726-suudi-arabistan-pakistanda-polis-memurlar%C4%B1n%C4%B1n-hedef-al%C4%B1nmas%C4%B1n%C4%B1-k%C4%B1nad%C4%B1
Suudi Arabistan, Pakistan'da polis memurlarının hedef alınmasını kınadı
Pakistan polisi (AP)
Suudi Arabistan, Pakistan'ın Hayber Pahtunhva eyaletine bağlı Karak bölgesinde Pakistan polis memurlarını hedef alan saldırıyı kınadığını ifade etti.
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı tarafından yayınlanan açıklamada, tüm terörist ve aşırılıkçı eylemleri tamamen reddettiğini, Pakistan'ın ve kardeş halkının güvenliğini ve istikrarını baltalama girişimlerini kınadığını yineleyerek, bu acı trajedide kurbanların ailelerine, Pakistan hükümetine ve halkına en içten taziyelerini ve başsağlığı dileklerini iletti ve herkes için güvenlik ve huzur diledi.
Suudi Arabistan, Pakistan'da polis memurlarının hedef alınmasını kınadıhttps://turkish.aawsat.com/arap-d%C3%BCnyasi/ortado%C4%9Fu/5222702-suudi-arabistan-pakistanda-polis-memurlar%C4%B1n%C4%B1n-hedef-al%C4%B1nmas%C4%B1n%C4%B1-k%C4%B1nad%C4%B1
Suudi Arabistan, Pakistan'da polis memurlarının hedef alınmasını kınadı
Pakistan polisi (AP)
Suudi Arabistan, Pakistan'ın Hayber Pahtunhva eyaletine bağlı Karak bölgesinde Pakistan polis memurlarını hedef alan saldırıyı kınadığını ifade etti.
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı tarafından yayınlanan açıklamada, tüm terörist ve aşırılıkçı eylemleri tamamen reddettiğini, Pakistan'ın ve kardeş halkının güvenliğini ve istikrarını baltalama girişimlerini kınadığını yineleyerek, bu acı trajedide kurbanların ailelerine, Pakistan hükümetine ve halkına en içten taziyelerini ve başsağlığı dileklerini iletti ve herkes için güvenlik ve huzur diledi.
Uluslararası Futbol Federasyonları Birliği (FIFA) Başkanı Gianni Infantino, Suudi Arabistan’ın küresel futbol sahnesinde önemli bir merkez hâline geldiğini söyledi. Son yıllarda yaşanan farklı ve hızlı dönüşümün, uluslararası düzeyde etkili bir varlık ortaya çıkardığını belirten Infantino, Suudi Arabistan'da dünyanın önde gelen futbol yıldızlarını bünyesinde barındıran küresel nitelikte bir yerel lig oluştuğunu ifade etti. Infantino, söz konusu ligin dünyadaki en iyi üç lig arasına girme yolunda ilerlediğini kaydetti.
FIFA Başkanı Gianni Infantino, Suudi Arabistan liginin dünyanın en iyi üç liginden biri olma yolunda ilerlediğini iddia etti. (Şarku’l Avsat)
Infantino, Şarku’l Avsat’a verdiği röportajda, Suudi Arabistan Milli Takımı’nın 2022 Dünya Kupası’nda Arjantin karşısında elde ettiği çarpıcı sürprizin ardından, 2026 Dünya Kupası’nda da İspanya karşısında benzer bir başarıyı tekrarlayabilecek kapasiteye sahip olduğunu söyledi. Infantino, Suudi futbolunun yalnızca A Milli Takım düzeyinde değil, alt yaş grupları seviyesinde de dikkat çekici bir gelişim gösterdiğini vurguladı. Aynı zamanda ülkedeki kadın futbolunun da, son yıllarda futbol otoritelerinin bu alana verdiği ilgi sayesinde daha güçlü bir büyüme potansiyeline sahip olduğunu ifade etti.
Öte yandan Infantino, Suudi Arabistan’ın 2034 Dünya Kupası’na ev sahipliği yapacak olmasının kendisine kişisel bir mutluluk verdiğini belirterek, Suudi Arabistan’ın misafirperver bir ülke olduğunu, köklü bir kültüre, zengin bir mutfağa ve özgün bir halka sahip bulunduğunu, tüm bu unsurların büyük futbol organizasyonunun başarısına katkı sağlayacağını dile getirdi.
FIFA Başkanı Gianni Infantino, Suudi Arabistan milli takımının Dünya Kupası'ndaki sürprizlerini tekrarlayabilecek kapasitede olduğunu söyledi. (Şarku’l Avsat)
* Son yıllarda Suudi Arabistan'daki spor hareketinin, özellikle Ronaldo ve Benzema gibi büyük yıldızların transferiyle birlikte, küresel futbol haritası üzerindeki etkisini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bugün Suudi Arabistan, Cristiano Ronaldo ve daha birçok yıldızın varlığıyla modern futbolun güçlü bir merkezi haline geldi. Ancak sadece yıldız transferlerini değil, yerel futbolun ve Suudi Arabistan Milli Takımı’nın gücünü de unutmamak gerekiyor. Son Dünya Kupası’nda Arjantin’e karşı alınan zafer de bunun önemli bir göstergesi. Tüm bunlar, Suudi Arabistan’ı küresel futbol arenasında etkili bir güç haline getirdi ve bu son derece olumlu bir gelişme. Dünyanın her yerinde futbola ihtiyaç var ve ben Suudi futbolunun büyümeye devam etmesini, her geçen gün daha da iyi hale gelmesini sabırsızlıkla bekliyorum.
Suudi Arabistan'da düzenlenecek 2034 Dünya Kupası, tüm dünyanın konuşacağı bir turnuva olacak. (Şarku’l Avsat)
* Sizce Suudi Arabistan Milli Takımı, 2026 Dünya Kupası'nda elde ettiği başarıyı İspanya'ya karşı tekrarlayabilecek mi?
Bu gerçekten ilginç bir soru. Bence her şey mümkün. Elbette grup zorlu, ancak Suudi Arabistan, herhangi bir rakibi yenebileceğini gösterdi. Bu nedenle taraftarlar, oldukça heyecanlı ve çekişmeli bir mücadele izlemeyi bekleyebilir.
* Suudi Arabistan Ligi'ni bugün dünya genelindeki en iyi liglerle kıyasladığınızda hangi seviyede görüyorsunuz?
Bugün geldiğimiz nokta, Suudi Arabistan Ligi’nin dünyanın en iyi üç ligi arasında yer alma yolunda olduğunu söylememizi sağlıyor. Bu hedefler yüksek, ama kesinlikle mümkün. Taraftarların coşkusunu görüyoruz, modern futbol stadyumlarını görüyoruz. Ayrıca 2034 Dünya Kupası ve Asya Kupası hazırlıkları kapsamında inşa edilen yeni altyapıyı da gözlemliyoruz. Çok sayıda oyuncu Suudi Arabistan’da oynamak için geliyor.
Genç yeteneklerin gelişimini ve Suudi Arabistan Ümit Milli Takımı’nın her geçen gün güçlendiğini görüyoruz. Ülkedeki futbol kültürü zaten oldukça güçlü. Bu nedenle lig büyüyor ve etkisi artıyor; sadece Suudi Arabistan’da değil, Avrupa, Amerika ve Asya’da da varlığı hissediliyor. Herkes Suudi Arabistan Ligi’nden söz ediyor. Bu durum, dünyanın pek çok diğer ligi için geçerli değil. Lig sürekli gelişiyor ve giderek daha iyi hâle geliyor.
Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, 2034 Dünya Kupası'na ev sahipliği yapmak üzere hazırlanan sözleşmeyi imzalarken (Şarku’l Avsat)
* Suudi Arabistan’ın 2034 Dünya Kupası’na ev sahipliği yapacak olması hakkında ne düşünüyorsunuz?
FIFA’nın, Suudi Arabistan’a 2034 Dünya Kupası’nı verme kararını geçen yıl oybirliğiyle almış olmasından dolayı çok mutluyum. Bu karar, tüm futbol dünyasının Suudi Arabistan’da Dünya Kupası düzenlenmesini onayladığı anlamına geliyor. Bu organizasyon, Suudi Arabistan’ı tamamen yeni bir seviyeye taşıyacak ve elbette hem ülkedeki topluma hem de Suudi Arabistan’ın uluslararası imajına güçlü bir etki yapacak.
Suudi Arabistan, misafirperver bir ülke, köklü bir kültüre, zengin bir mutfağa ve özel bir halka sahip. Dünya, Suudileri tanımak ve Suudi misafirperverliğini deneyimlemek istiyor; işte bu tam olarak gerçekleşecek. Ülkenin şimdi hazırlık için sekiz yılı var ve yapılacak çok iş bulunuyor. Ancak Suudi Arabistan kesinlikle dünyanın gelişine hazır olacak ve dünya 2034’te Suudi Arabistan’da bulunmaktan büyük keyif alacak.
FIFA Başkanı Gianni Infantino, Suudi Arabistan’ın ev sahipliğinin açıklandığı törende (Şarku’l Avsat)
* Suudi Arabistan’ın, uluslararası büyük spor organizasyonlarına ev sahipliği yapması ve yıldız oyuncuları çekmesiyle yaşadığı büyük dönüşümü nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bu, Suudi Arabistan’da birkaç yıldır devam eden gerçek bir dönüşüm. Ülke, sadece futbolda değil, sürekli olarak farklı spor etkinliklerine ev sahipliği yapıyor; bunlar arasında boks, tenis ve çok sayıda diğer organizasyonlar yer alıyor. Bu etkinlikler yalnızca Suudiler, Ortadoğu veya Arap dünyası tarafından değil, tüm dünya tarafından takip ediliyor.
Bu durum, Suudi Arabistan gibi büyük bir ülkenin sadece bölgesel değil, küresel çapta ne kadar etkili olabileceğini gösteriyor. Bu nedenle, Suudi Arabistan’ın tarihi bir adım attığını düşünüyorum. Bu vizyon, elbette Kral Selman, Veliaht Prens Muhammed bin Selman ve onların ekibi tarafından şekillendirildi. Amaç, ülkeyi dünyaya açmak ve Suudi Arabistan’ı sadece politik ve ekonomik alanda değil, spor alanında da istikrarlı ve etkili bir konuma taşımak.
FIFA Başkanı Gianni Infantino, Suudi Arabistan'da kadın futbolunun gelişimini övdü. (AFP)
* Suudi Arabistan kadın futbolunun son dönemde elde ettiği başarıları nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bu durumdan gerçekten çok mutluyum ve bence insanlar bu konuyu yeterince konuşmuyor. Suudi Arabistan’ın kadınlar futbol ligi kurma kararı çok önemli bir adım. İki yıl önce Suudi Arabistan Kadınlar Ligi maçlarından birine bizzat katıldım; maçta 4 bin kişi vardı. Maç çok iyiydi ve milli takım artık uluslararası maçlara katılabilecek düzeyde. Takım, sadece birkaç yıl önce dördüncü maçını oynuyordu ve o zamandan bu yana 40’tan fazla karşılaşma yaptı. Şu anda, sanırım, FIFA sıralamasında 161. sırada yer alıyor ve sürekli yükseliyor.
Dünyanın, Suudi Arabistan gibi bir ülkenin kadın futboluna ev sahipliği yapmasının ne kadar büyük bir etki yarattığını fark edip etmediğini bilmiyorum. Bu çok önemli, cesur bir adım ve Suudi Arabistan Futbol Federasyonu ile ülke için büyük bir kazanım. Kadın futbolu Suudi Arabistan’da daha da büyüme potansiyeline sahip. FIFA olarak biz de bu ülkede kadın futbolu turnuvaları ve etkinlikleri düzenlemeyi arzu ediyoruz.
* Suudi Arabistan Milli Takımı’nın maçlarını izlediniz; taraftarlar ve stadyum atmosferi hakkında neler söyleyebilirsiniz?
Muhteşem. Gerçekten muhteşem ve olağanüstü bir atmosfer vardı. Suudi Arabistan, köklü bir futbol kültürüne sahip ve bu yeni bir durum değil; yılların birikimi sonucu oluşmuş bir gelişim. Milli takım ve kulüp maçlarında taraftarları izlediğinizde, 90 dakika boyunca tezahürat yaptıklarını ve coşkuyla maçı takip ettiklerini görüyorsunuz.
* Suudi Arabistan Kalkınma Fonu, FIFA aracılığıyla stadyumların geliştirilmesi için 1 milyar dolara kadar kredi sağlayacak. Hangi ülkeler bu girişimden yararlanacak ve koşullar neler olacak?
Elbette birçok ülke bu destekten faydalanacak. Lübnan, senin bir Lübnanlı gazeteci olman vesilesiyle özel bir örnek; kesinlikle modern, gelişmiş ve yüksek standartlarda yeni bir stadyuma sahip olmalı. Bu, Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn’a verdiğim bir söz. Bu destek, Suudi Arabistan Kalkınma Fonu veya başka bir proje aracılığıyla olabilir, detayları daha sonra göreceğiz.
Dünya genelinde birçok ülke, bir stadyuma bile sahip değil. Sadece Afrika’da 20’den fazla ülke milli takım maçlarını kendi topraklarında oynayamıyor. Lübnan, Asya’da kendi sahasında maç oynayamayan ülkelerden biri; başka ülkeler de benzer sorunlar yaşıyor.
FIFA Başkanı olarak benim hedefim, her ülkede en az bir stadyumun uluslararası maçlara ev sahipliği yapabilmesini sağlamak. İşte bunu başarmak istiyoruz ve Suudi Arabistan Kalkınma Fonu ile doğru ortaklığı bulduk. Bu bir kredi; yani geri ödeyeceğiz, ancak bu, stadyum inşasına yatırım yapmamıza imkân tanıyor. Toplamda 1 milyar dolara kadar yatırım yapılacak ve düzenlemeler ile rehberler gelecek yıl başında ilan edilecek.
FIFA’nın önceliği, maçlarını kendi sahasında oynayamayan ülkelere yönelmek olacak. Bu sayede her ülkenin çocukları ve halkı, kahramanlarını kendi ülkelerinde futbol oynarken izleyebilecek. Bu çok özel bir durum ve futbolun gelişimi üzerinde büyük bir etki yaratacak.
FIFA Başkanı Gianni Infantino, dünyanın Suudi Arabistan'da düzenlenecek 2034 Dünya Kupası'nı keyifle izleyeceğine inanıyor. (Reuters)
* Bu projeden yararlanacak ülkelerin yerine getirmesi gereken koşullar neler? FIFA’ya araziyi mi tahsis etmeleri gerekiyor?
Evet. Biz stadyumun inşasını finanse edeceğiz. Tek ihtiyacımız olan arazi. Arazi ücretsiz olarak sağlanmalı. Ayrıca stadyuma ulaşım yolları, su ve elektrik bağlantıları da temin edilmeli. Geri kalan her şeyi biz sağlayacağız. Böylece her ülkede bir futbol mücevheri yaratacağız.
* Gianni Infantino’nun kaç pasaportu var ve Lübnan pasaportu sizin için ne ifade ediyor?
(Gülerek) Birkaç pasaportum var; Lübnan, İtalya ve İsviçre. Lübnan pasaportu benim için kalben Lübnanlı olmak demek. En önemli husus bu.
* Bu röportajın sonunda Arap dünyasındaki futbolseverlere bir mesajınız var mı?
Arapçam çok iyi değil… “Ben Lübnanlıyım, biraz Arapça konuşuyorum, mutlu bir yıl dilerim.” Başka ne söylememi istersiniz?
* İngilizce olarak Arap dünyasındaki futbolseverlere bir mesaj verebilir misiniz?
Tabii. Belki Arap taraftarların farkında olmadığı bir konu var: Gelecek yıl Dünya Kupası’na 7 Arap ülkesi katılacak. Bu, şimdiye kadar bir dil açısından en yüksek sayı. Irak’ın da katılma şansı hâlâ var; eğer katılırsa, Arapça konuşan ülke sayısı 8 olacak. Bu da demek oluyor ki, Dünya Kupası’nda Arapça konuşulacak. Arapça, gelecek yıl Kuzey Amerika’da en çok konuşulan dillerden biri olacak. Bunu dört gözle bekliyorum; çünkü Araplar oyuna eşsiz bir tutku getiriyor. Çok teşekkür ederim. Beni takip edin, ben Gianni Infantino.
لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة