Dibeybe ve  Hafter arasındaki anlaşmazlık derinleşiyor

Askeri kolejin mezuniyet töreninde Bingazi milisleri de yer aldı.

Dibeybe ve Lafi askeri mezuniyet törenine katıldılar. (Ulusal Birlik Hükümeti)
Dibeybe ve Lafi askeri mezuniyet törenine katıldılar. (Ulusal Birlik Hükümeti)
TT

Dibeybe ve  Hafter arasındaki anlaşmazlık derinleşiyor

Dibeybe ve Lafi askeri mezuniyet törenine katıldılar. (Ulusal Birlik Hükümeti)
Dibeybe ve Lafi askeri mezuniyet törenine katıldılar. (Ulusal Birlik Hükümeti)

Libya Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Abdulhamid Dibeybe’nin Misrata’da düzenlenen askeri mezuniyet törenine katılması, Libya Ulusal Ordu (LUO) lideri Halife Hafter ile anlaşmazlığını derinleştirdi. Törende, milislere bağlı unsurlar da yer aldı.
Dibeybe bir süre önce, 2014 yılında, milislere karşı düzenlenen ‘el-Kerame Devrimi’ operasyonunun yedinci yıl dönümü münasebetiyle Bingazi’de LUO tarafından düzenlenen askerî geçit törenine katılım göstermemişti. Ancak Dibeybe teoride Libya ordusunun başkomutanı olması nedeniyle Başbakanlık Konseyi üyesi Abdullah el-Lafi, birlik hükümetindeki bakanlar ve askeri liderlerle birlikte 51’inci askeri kolej öğrencilerinin mezuniyet törenine katıldı. Savunma Bakanlığı görevini de üstlenen Dibeybe hükümetinin ‘vatanını savunma yolculuğunu tamamlamak isteyen cesur gençleri Libya ordusunu modernize etmek, entegrasyonu sağlamak, eğitim vermek, profesyonel olarak orduya liderlik etmek, halkı ve vatanı savunmaya hazırlamak için gerçek bir proje olarak gördüğünü belirtti. Abdulhamid Dibeybe, istenilen istikrar ve gelişmeyi sağlama yolunda milletin ordusunun lideri olmak için gerekli vasfı taşımak şartıyla gençleri mümkün olan en kısa sürede lider pozisyonlarda görme arzusunu dile getirdi.
Aktivistler ve yerel medya organları tarafından yapılan haberlerde daha önce Bingazi Devrimcileri Şura Konseyi olarak bilinen radikalizm yanlısı unsurların askeri törenine katılım sağlandığı aktarıldı.
Lafi açıklamasında Libya’nın farklı şehirlerinden nitelikli gençlerin askeri kuruma dahil edilmesinin devam ettiğini vurguladı. Başkanlık Konseyi’nin ‘askeri kurumları birleştirmek, desteklemek ve onları Libya ulusunun kalkanı ve aşılmaz kalesi haline getirmek için’ çok çalıştığını belirten Abdullah el-Lafi  “Önce Allah ve sonra vatana bağlılığı olan askeri kurumu birleştirmek, güvenlik ve istikrarın sağlanması için çalışıyoruz” ifadesini kullandı.
Dibeybe ve Lafi, yemin eden ve ülkeyi yurtiçinde ve yurt dışındaki tehlikelerden koruma sözü veren mezunlara madalya takdim etti.
Törende Dibeybe ve Lafi’nin yanı sıra Burkan el-Gadab (Öfke Volkanı) Operasyonu milislerinin da bulunması, Temsilciler Meclisi’nde Savunma ve Ulusal Güvenlik Komitesi Başkanı Talal el-Mihub da dahil olmak üzere Hafter’e bağlı isimlerin eleştirilerine yol açtı. Mihub, geçen cumartesi akşamı bir televizyon kanalına yaptığı açıklamada, Dibeybe ve Lafi’nin katılımının Bingazi’deki görkemli askerî geçit töreninde yer almamaları  nedeniyle kabul edilemez ve kınanacak bir durum olduğunu dile getirdi. Mihub ayrıca Fayiz es-Serrac başkanlığındaki önceki Ulusal Mutabakat Hükümeti’nin (UMH) ayak izlerini takip eden ve adından başka hiçbir ulusal birliğe sahip olmayan hükümetin kışkırtıcı eylemlerine karşı da uyarıda bulundu.
Hafter, Dibeybe ve Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed el-Menfi’ye geçen cumartesi günü Bingazi kentinde LUO güçlerinin askeri geçit törenine katılmaları için resmi bir davette bulunmuştu. Ancak iki yetkili törene katılmak yerine Tunus ve Cezayir’e sürpriz ziyaretler gerçekleştirmişlerdi.

Terör operasyonları sürüyor
Trablus’taki Terörizm ve Organize Suçlarla Mücadele İçin Caydırıcı Birlik, DEAŞ’a mensup bir savaşçının yakalandığını duyurdu. Birlik, unsurun birçok terör eylemine karıştığı ve çeşitli suçlardan dolayı başsavcılık tarafından arandığı bilgisini paylaştı. Söz konusu şahıs 2016 yılına ait bir videoda, silahlı çetelerin bir kampında bir kadına bağırırken görüntülenmişti. Yapılan açıklamada kaçak olan başka bir şüphelinin de kovuşturulduğu kaydedildi.
Diğer yandan ABD’nin Trablus Büyükelçiliği, yakın zamanda kaçırılan Libya Kızılayı’nın Ecdebiye Başkanı Mansur el-Mağribi’nin serbest bırakılmasını talep etmek için 6 Haziran’da kriz hattına dahil oldu. Büyükelçilik tarafından yapılan kısa açıklamada, Mağribi’nin derhal serbest bırakılması konusunda Birleşmiş Milletler (BM) misyonuna destek verildiği vurgulandı.



Halkın geçim kaynağı olan Libya petrolü ‘politikacıların arzularının rehinesi’

Güney Libya'da bir petrol sahası (Reuters)
Güney Libya'da bir petrol sahası (Reuters)
TT

Halkın geçim kaynağı olan Libya petrolü ‘politikacıların arzularının rehinesi’

Güney Libya'da bir petrol sahası (Reuters)
Güney Libya'da bir petrol sahası (Reuters)

Libya'da zaman zaman tekrarlanan petrol sahalarının kapatılma süreci, ‘halkın tek geçim kaynağı’ olduğu için vatandaşlar arasında birçok soruyu gündeme getiriyor. İktidar mücadelesi veren iki hükümet arasındaki bölünmüşlük ışığında, adeta ‘politikacıların rehinesi haline gelen üretimi aksatmanın faturasını kimin ödeyeceği’ sorusunun cevabı ise merak ediliyor.

Libya'nın 2014 yılından beri bir bütün olarak yaşadığı siyasi bölünme, petrol zenginliğine ve gelirlerine, ülke siyasetçilerinin siyasi arenada ve bu zenginliğin yönetim mücadelesinin perde arkasında pazarlık ettiği bir ‘koz’ olarak yansıyor.

Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Petrol ve Doğalgaz Bakanı Muhammed Avn, Güney Libya’daki eş-Şerara ve el-Fil sahalarının üretimi durdurulduktan sonra geçtiğimiz Cuma günü üretimin yeniden başlatılmasıyla ilgili ilk yorumunda “Kayıp 340 bin varil olarak gerçekleşti” ifadesini kullandı.

Cumartesi akşamı yerel basında yer alan açıklamalarında Avn, bir grup vatandaşın el-İntisar 103 sahasını ve Zuytine petrol limanını birbirine bağlayan hattaki 108 noktasının vanasını kapatmakla tehdit ettiğini söyledi. Avn, “Bu olsaydı, bir felaket yaşanırdı. O zaman onu ham petrol taşımak için kullanmak imkânsız olabilirdi” dedi.

Avn, “Petrol sahalarının ve tesislerinin tekrar tekrar kapanması durumunda bundan yalnızca halk etkilenecek” diyerek bunun ‘baskı için bir koz olarak kullanılmaması’ çağrısında bulundu.

Petrol alanındaki politikacılar ve uzmanlar, Libya'daki petrol üretiminin ‘büyük mali getirileriyle ilgili amaçlar için genellikle politikacılar tarafından pazarlığa tabi olduğuna, Libya'nın üç bölgesi arasında eşit olarak dağıtılmadığına ve Trablus’un en büyük payı denetimsiz olarak aldığına’ inanıyor.

Temsilciler Meclisi'ndeki (TM) Enerji Komitesi'nin bir üyesi, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada ‘petrol sahaları ve limanlarının kapatılmasının tehlikeli bir mesele olduğu ve bunun ülkenin geçimini tehlikeye atarak aslında herkesi riske attığını’ ifade etti.

Eski Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) Maliye Bakanı Farac Bumtari'nin de mensubu olduğu ez-Zaviye aşiretinin bazı mensupları, üç petrol sahasını kapatmalarının ardından Cumartesi akşamı serbest bırakılmadan önce, Libya Merkez Bankası Başkanı es-Sıddık el-Kebir'i Trablus'ta ‘Farac Bumtari'nin kaçırılmasının bilgisine sahip olmakla’ suçladı.

Libya'daki limanlar ve petrol sahaları, Libyalı siyasetçiler arasında ‘kaynakların dağılımında adaletsizlik’ gibi nedenlerle yaşanan anlaşmazlıklar dolayısıyla geçtiğimiz yıllarda birden fazla kez kapatıldı.

Geçtiğimiz yıllarda, Libya'daki bazı petrol tesisleri, kendileri ve aileleri için mali yardım talep eden protestocular tarafından ‘rehin’ alındı. Petrol Bakanlığı ve Libya Ulusal Petrol Kurumu’na göre, söz konusu protesto eylemleri, ‘günlük üretim oranlarında birkaç kez düşüşe neden olan’ bazı petrol tesislerindeki çalışmaları kasıtlı olarak kesintiye uğrattı.

Avn, daha önce petrol sahaların kapatılması sürecinin ardından ‘bunun sonucunda kamu gelirinin etkileneceği’ uyarısında bulunmuş ve bunu ‘Libya tarafının el-Fil ve eş-Şerara sahalarındaki payının yüzde 88'i geçmesine’ bağlamıştı.

Ez-Zaviye kabilesinden ve Ubari şehrinden bir grup vatandaş, eş-Şerara, el-Fil ve 108 petrol sahalarını kapattı.

dfrg
Kızgın gençler ‘108’ petrol sahasını kapattı. (Libya’nın güneydoğusundaki Petrol Tesisleri Muhafızları)

Başkent Trablus'un 750 km güneybatısında yer alan el-Fil petrol sahası günlük 70 bin varil üretim hacmine sahip. Saha, siyasi krizler nedeniyle geçtiğimiz yıllarda birden fazla kez kapatıldı. Eş-Şerara sahası ise günde yaklaşık 240 bin varil üretimle Libya'daki en büyük petrol sahalarından biri.

Denetim Bürosu Başkanı Halid Şakşak, TM üyeleriyle birlikte kamu harcamalarını takip etmek, mali kaynakların adil dağılımını sağlamak ve bunun sonuçlarını kavramsallaştırmak için bir ‘yüksek komite’ oluşturma kararının uygulanma olasılığını vurguladı.

Trablus şehrinde gerçekleştirilen toplantıda, Denetim Bürosu'nun önceki özelleştirme prosedürlerini takip etme deneyimi, harcamaları takip etme ve ‘dağıtımda adalet’ kriterlerinin mevcudiyetini doğrulama konusundaki istekliliği gözden geçirildi. Mekânsal kalkınma programlarına önem verilmesinin, tüm bölgelere hizmet eden stratejik programlara yönelmenin ve dağıtımda adaletin sağlanmasının önemine işaret edildi.

TM üyeleri, kamu harcamalarının denetimini artırmak için gözlemlerini ve tavsiyelerini dile getirdiler. Sürekli takip toplantıları düzenlemenin, ekonomik kaynakların dağılımı için adil kriterlerin mevcudiyetinin doğrulanmasının ve harcama için gerekli prosedürlerin bütünlüğünün sağlanmasının önemini vurguladılar.