Irak İstihbarat Teşkilatı’ndan üst düzey bir subay suikasta uğradı

Irak Dürüstlük Komisyonu, yolsuzluk suçlamasıyla bazı yetkililer hakkında tutuklama emri çıkardı.

Irak Özel Kuvvetleri'nden bir subay pazar günü nöbetçi vardiyası sırasında ve arkasında Bağdat'taki güvenliği artırılmış Yeşil Bölge (EPA)
Irak Özel Kuvvetleri'nden bir subay pazar günü nöbetçi vardiyası sırasında ve arkasında Bağdat'taki güvenliği artırılmış Yeşil Bölge (EPA)
TT

Irak İstihbarat Teşkilatı’ndan üst düzey bir subay suikasta uğradı

Irak Özel Kuvvetleri'nden bir subay pazar günü nöbetçi vardiyası sırasında ve arkasında Bağdat'taki güvenliği artırılmış Yeşil Bölge (EPA)
Irak Özel Kuvvetleri'nden bir subay pazar günü nöbetçi vardiyası sırasında ve arkasında Bağdat'taki güvenliği artırılmış Yeşil Bölge (EPA)

Iran İstihbarat Teşkilatına mensup üst düzey bir subay dün sabah (Pazartesi) Bağdat’ta kimliği belirsiz silahlı kişilerce öldürüldü. Bu, birkaç ay içinde yaşanan ikinci suikast vakası. Subayın öldürülmesi son iki yılda, halk hareketindeki aktivistlere yönelik bir dizi suikastın ardından geldi. Subayın öldürülmesine dair yapılan araştırmalar neticesinde  suikastı düzenleyen faillerle ilgili henüz resmi bir açıklama yapılmadı.
Milli İstihbarat Teşkilatı’ndan yapılan açıklamada, öldürülen subayın adının Nibras Ferman Şaban, künyesinin Ebu Ali olduğu ve albay rütbesine sahip olduğu belirtildi. Daha önce Bağdat’ın doğusundaki Rusafa’da İstihbarat Direktörü olarak görev yapan subayın, suikasttan önce “İstihbarat Teşkilatı İzleme Direktör Yardımcılığı” pozisyonuna atandığı ifade edildi. Açıklamada söz konusu subayın kendisine suikast düzenleyen silahlı gruba direnmeye çalıştığı ve karşılıklı ateş açıldığı, ancak gruba ait ikinci bir araçta bulunan bir kişi tarafından açılan kalaşnikof ateşi ile olay yerinde şehit olduğu aktarıldı. İstihbarat Teşkilatı, yapılan bu saldırıyı, kendi görevlerini yapmamaları için bir yıldırma girişimi olarak kabul ediyor. Açıklamada ayrıca, merhumun ülkesine ve halkına hizmet etmek için gösterdiği özveri ve samimiyetle örnek alınması gereken bir kimse olduğu, hizmet yılları boyunca terör ve organize suçlarla mücadelede çok önemli rol oynadığı vurgulandı. Milletin iradesini gasp etmeye ve vatandaşların kararlığını zayıflatmaya çalışan cani katillerden hesap sorulacağı ve merhum subayın intikamının alınacağı ifade edildi.
2016 yılında, Eski Başbakan Haydar el-İbadi döneminde İstihbarat Teşkilatı’nın başına geçen, geçen yıl başbakanlık görevini üstlenmesine rağmen İstihbarat teşkilatını idare etmeye devam eden Irak Başbakanı Mustafa el-Kazımi, İstihbarat Teşkilatı’na, subayın öldürülmesi ve cinayetin arkasındakilerin aydınlatılması için “üst düzey” bir soruşturma açılması emri verdi.
Suikasta dair, silahlı grupların kaçmasından sonra subayın evinde mi yoksa sokakta mı ölü bulunduğu hususunda çelişkili bilgiler bulunsa da resmî açıklamalar subayın evinin yaklaşık 10 metre yakınında arabasından indikten sonra suikasta uğradığını belirtiyor.  
Şarku’l Avsat’ın elde ettiği bilgiye göre geçtiğimiz Mart ayında da Irak’ın Mansur şehrinde bir Irak istihbarat subayı suikasta uğramış ancak o zaman olayın göreviyle ilgili olmadığı, ailevi anlaşmazlıklardan kaynaklandığı açıklanmıştı.
Suikastların arkasında uluslararası istihbarat teşkilatları var
Bağdat’ta (feshedilmiş) İl Güvenlik Konseyi üyesi Saad el-Muttalibi, Irak istihbarat subaylarının, uluslararası istihbarat teşkilatları tarafından, Irak istihbarat teşkilatı içinde, ilişikleri bulunan bir grup aracılığıyla öldürüldüğünü ileri sürdü. El-Muttalibi, yaptığı açıklamada, “İstihbarat subaylarına yönelik suikastların arkasında Irak istihbarat servisi içindeki bir grubu tasfiye etmek isteyen uluslararası istihbarat teşkilatlarının olduğu göz ardı edilemez. Endişe verici çok şey var. Irak’ın en önemli güvenlik teşkilatındaki görevlilere suikast düzenleniyor ve failler ortaya çıkarılamıyor. Bu olabilecek en tehlikeli şey” değerlendirmesinde bulundu.
Yolsuzluk suçlamasıyla tutuklamalar
Alman haber ajansının (DPA) haberine göre Irak Dürüstlük Komisyonu, yapmış olduğu soruşturmalar neticesinde, idari ve mali yolsuzluk suçlamasıyla ülkede üst düzey yetkililer hakkında dün dokuz adet tutuklama, alıkoyma ve celp emri çıkardı. Irak’taki Federal Dürüstlük Komisyonu, basın açıklamasında “bir dizi önemli dosya ve davada yapmış olduğumuz soruşturma neticesinde, aralarında Kerkük İl Meclisi Eski Başkanı, eski bir parlamenter, bir Cumhurbaşkanlığı Danışmanı, Kerkük İl Meclisi Üyesi, Kuzey Teknik Üniversitesi Rektörü ve Ninova vilayeti Petrol Ürünleri Dağıtım Dairesi Müdürü’nün de olduğu Irak’ın çeşitli vilayetlerindeki yetkililer hakkında dokuz tutuklama emri çıkardık” dedi.
Komisyon yetkilisinin açıklamasına göre, tutuklama emri çıkarılanlar arasında Reşid Bankası’nın Zi Kar şehrindeki şubesinin eski müdürü ve eski Babil Valisi de bulunuyor. Komisyon yetkilisi, tutuklama kararlarının kamu parasıyla yapılan yolsuzluk davalarıyla ilgili olduğuna dikkat çekti.



Humus'ta protestocuları dağıtmak için ateş açıldı 1 kişi öldü

TT

Humus'ta protestocuları dağıtmak için ateş açıldı 1 kişi öldü

Halep'te bir türbeye saldırı yapıldığı iddiasıyla düzenlenen gösterilerin ardından Humus sokaklarında güvenlik güçleri konuşlandı  (SANA)
Halep'te bir türbeye saldırı yapıldığı iddiasıyla düzenlenen gösterilerin ardından Humus sokaklarında güvenlik güçleri konuşlandı (SANA)

Suriyeli yetkililer Çarşamba günü gösterilerin ardından Humus'ta akşam 18:00 ile sabah 08:00 arasında sokağa çıkma yasağı ilan ederken, Suriye İnsan Hakları Gözlemevi SOHR güvenlik güçlerinin bir Alevi türbesine saldırı yapıldığı iddiasının ardından olayı protesto etmek için toplanan göstericileri dağıtmak için ateş açması sonucu Humus'ta bir göstericinin öldüğünü ve beş kişinin de yaralandığını açıkladı.

Suriye Haber Ajansı (SANA) “Genel Güvenlik Dairesi ve Askeri Operasyonlar Dairesi'nden grupların Humus'taki El Hadhra Caddesi'nde güvenliği kontrol etmek için” geldiklerini gösteren fotoğraflar yayınladı.

Gözlemevi Başkanı Rami Abdurrahman AFP'ye yaptığı açıklamada “Humus kentinde güvenlik güçlerinin türbeye yapılan saldırıyı protesto eden göstericileri dağıtmak için ateş açması sonucu bir gösterici öldü, beş kişi de yaralandı” dedi.

İçişleri Bakanlığı'dan bugün (çarşmba) yapılan açıklamada türbeye yapıldığı iddia edilen saldırının videosunun “eski ve Kasım ayında Halep'in kurtarılmasından öncesine dayandığı” belirtildi.

Gözlemevi, ülkenin sahil ve orta kesimlerinde Alevilerin çoğunlukta olduğu bölgelerde kitlesel gösteriler yapıldığını söyledi. AFP'ye konuşan görgü tanıkları gösterilerin Tartus, Lazkiye ve Akdeniz kıyısındaki Cableh'te gerçekleştiğini söyledi. Humus'un merkezi de protestolara sahne oldu.

Abdurrahman:Videonun tam olarak hangi tarihte çekildiği bilinmiyor

Gözlemevi Başkanı Abdurrahman , “Bugün, birkaç gün önce Halep'in Meyselun bölgesindeki Ebu Abdullah el Hüseyin el Hasibi türbesine saldıran, türbenin beş hizmetlisini öldüren ve cesetlerini parçalayan, türbeyi tahrip eden ve ateşe veren silahlı kişileri gösteren bir video viral oldu” dedi. Abdurrahman videonun tam olarak hangi tarihte çekildiğinin bilinmediğini söyledi.

Yayınlanan görüntülerde videonun bu ayın başlarında, Tahrir el Şam liderliğindeki muhalif savaşçıların yıldırım taarruzu başlatarak 1 Aralık'ta Halep dahil büyük şehirleri ele geçirmelerinden ve Esad'ı devirmelerinden sonra çekildiğini söyledi.

Suriye İçişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Halep vilayetindeki bir tarikatın dini türbelerinden biri olan Şeyh Ebu Abdullah el-Hüseyin el-Hasibi'nin türbesine zorla girildiğini ve saldırı düzenlendiğini gösteren videolar yakın zamanda meydana gelmiş gibi lanse edildi. Dolaşıma sokulan video, Halep şehrinin bilinmeyen gruplar tarafından kurtarıldığı döneme ait eski bir videodur. Kurumlarımız mülkleri ve dini mekanları korumak için gece gündüz çalışmaktadır ve bu tür videoların yeniden yayınlanmasının amacı Suriye'nin içinden geçtiği bu hassas aşamada Suriye halkı arasına nifak sokmaktır.”