Ürdün Kralı 2’nci Abdullah yasamada reform komitesi kurdu

Ürdün Kralı, önceki gün Ürdün güvenlik güçlerinin 100’üncü yıl dönümü kutlamalarına katılımı sırasında (DPA)
Ürdün Kralı, önceki gün Ürdün güvenlik güçlerinin 100’üncü yıl dönümü kutlamalarına katılımı sırasında (DPA)
TT

Ürdün Kralı 2’nci Abdullah yasamada reform komitesi kurdu

Ürdün Kralı, önceki gün Ürdün güvenlik güçlerinin 100’üncü yıl dönümü kutlamalarına katılımı sırasında (DPA)
Ürdün Kralı, önceki gün Ürdün güvenlik güçlerinin 100’üncü yıl dönümü kutlamalarına katılımı sırasında (DPA)

Ürdün Kralı 2’nci Abdullah, eski Ürdün Başbakanı Samir er-Rifai'yi siyasi sistemi modernize etmek için siyasiler, parti ve gazetecilerin yanı sıra, aktivistler ve sosyal medya fenomenlerinden oluşan 92 üyeli bir Kraliyet Komitesi’ne başkanlık etmekle görevlendirdi.
Hükümetin komitenin sonuçlarını kabul edip bu yılın sonundan önce Ulusal Meclis’e sunacağına söz veren Kral Abdullah, aynı zamanda komitenin çalışmalarına herhangi bir müdahaleyi veya komiteyi etkilemeyi önleme taahhüdünde bulundu.
Ürdün Kralı açıklamasında, komitenin görevinin yeni bir seçim kanunu taslağı ve siyasi partiler için de yeni bir kanun taslağı hazırlamak, parlamenter çalışma yasaları ve mekanizmasıyla hukuken ilişkili anayasal değişiklikleri incelemek, yerel yönetime ilişkin mevzuatın geliştirilmesi ile ilgili tavsiyelerde bulunmak ve vatandaşların hedeflerine ulaşmaya ve adil bir şekilde temsil edilmesine yönelik kademeli bir geçişi garanti eden uzlaşıya dayalı yasa tasarıları oluşturarak karar alma süreçlerine katılımın tabanını genişletmek olduğunu bildirdi.
Ürdün Kralı, Rifai'ye gönderdiği mesajda, siyasi ve parlamenter yaşamda niteliksel bir sıçrama yapma kararlılığını vurgulayarak, tüm Ürdünlülerin önünde hükümetin komitenin çalışmalarının sonuçlarını kabul edeceğine ve Meclis’e sunacağına dair söz verdi. Ayrıca komitenin kararlarını değiştirmek veya etkilemek gibi her türlü müdahaleyi veya girişimi durdurmayı taahhüt ederken, müdahale edebilecek taraf veya kurumları belirtmedi.
Kral Abdullah, komiteye yasamalarla güvence altına alınan hak, görev ve özgürlüklere dayalı olarak vatandaşlık değerlerini güçlendirmek ve hukukun üstünlüğü ilkesine tam olarak bağlı kalmak için çalışma çağrısında bulundu. Kral ayrıca Meclis içerisinde parti blokları ve ittifaklara dayalı bir parlamento hedeflediğini belirtti.
Kral Abdullah, yürütme yetkisinin uygulanma biçiminde ileri bir aşama oluşturmak amacıyla seçmen iradesinin yasamaya daha etkin biçimde yansıması için çabaladığını belirtti.
Ürdün Kralı, komite başkanını ve üyelerini, anayasanın toplanma tarihini 1 Ekim olarak belirlediği Ulusal Meclis'in bir sonraki olağan parlamento oturumunun çalışmalarının başlamasıyla eş zamanlı olarak, bu yılın sonundan önce çalışmalarını tamamlayacakları bir zaman çizelgesi belirlemekle yükümlü tuttu. Aynı zamanda komitenin, geçtiğimiz yıllarda kendisinin kamuoyuna sunduğu tartışma metinlerini esas aldığını hatırlatan Kral, "Yıllar önce tartışmaya sunduğum ve kamuoyunda ilgiyle karşılanan yedi tartışma metni çalışmanız için yol gösterici bir belgedir" dedi.
Eski bakanlar, Ayan Meclisi (Üst Meclis) üyeleri ve eski milletvekilleri, oluşturulan Kraliyet Komitesi üyeliğinde en büyük payı alırken, komite hukukçular, gazeteciler, parti sekreterleri ve gençlik aktivistlerini de içeriyor. Ayrıca Rifai, sosyal medya platformları alanında görevlendirildi. Rifai, sonuçları etkileyen kapsamlı resmi müdahalelere tanık olan tek oy yasası kapsamında yapılan 2010 seçimlerinde seçildikten sonra 40 gün görevde kalarak 2011 yılının başlarında hükümetten ayrılmıştı.
Halihazırda Ayan Meclisi Birinci Başkan Yardımcısı (Kraliyet Konseyi) görevini yürüten Rifai, eski Başbakan Zeyd er-Rifai'nin oğlu ve 50’li ve 60’lı yıllarda başbakanlık görevini yürüten Samir er-Rifai'nin torunu olarak biliniyor.



Lübnan Ordusu: Güneyde bir UNIFIL devriyesine saldıran altı kişi yakalandı

Birleşmiş Milletler barış gücü güçleri, Marjeyoun'un Bouayda bölgesinde UNIFIL gücüne ait araçlarla devriye geziyor (AFP)
Birleşmiş Milletler barış gücü güçleri, Marjeyoun'un Bouayda bölgesinde UNIFIL gücüne ait araçlarla devriye geziyor (AFP)
TT

Lübnan Ordusu: Güneyde bir UNIFIL devriyesine saldıran altı kişi yakalandı

Birleşmiş Milletler barış gücü güçleri, Marjeyoun'un Bouayda bölgesinde UNIFIL gücüne ait araçlarla devriye geziyor (AFP)
Birleşmiş Milletler barış gücü güçleri, Marjeyoun'un Bouayda bölgesinde UNIFIL gücüne ait araçlarla devriye geziyor (AFP)

Lübnan Ordusu bugün, Lübnan'ın güneyindeki el-Tayri-Bint Cebeli yolunda Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Gücü'ne (UNIFIL) ait bir devriyeye saldıran altı kişinin yakalandığını duyurdu.

Ordu "X" platformunda yayınlanan bir açıklamasında, UNIFIL gücüne yönelik saldırıda bir UNIFIL aracının hasar gördüğünü, ancak personel arasında herhangi bir yaralanma bildirilmediğini ifade etti.

Ordu, UNIFIL'e yönelik herhangi bir saldırının ciddiyetini vurgulayarak, olaya karışanların cezalandırılmasında hiçbir hoşgörü ve müsamaha gösterilmeyeceğini belirtti.

Ayrıca, UNIFIL'in Litani Nehri'nin güneyinde bulunan bölgedeki temel rolünü, ordu ile yakın koordinasyonunu ve istikrarın yeniden sağlanmasına aktif katkısını vurguladı.

UNIFIL dün yaptığı açıklamada, Güney Lübnan'daki devriyelerinden birine ateş açıldığını, ancak herhangi bir yaralanma bildirilmediğini duyurdu.

Bint Cubeyl yakınlarında devriye gezen üç motosikletli altı kişinin barış gücüne yaklaştığını ve içlerinden birinin aracın arkasına yaklaşık üç el ateş ettiğini açıkladı. Olayda yaralanan olmadı.


Arap ve İslam dünyası, İsrail'in Gazzelileri Mısır'a sürme niyetinden endişe duyuyor

Mısır ile Filistin toprakları arasındaki Refah sınır kapısı (Arşiv- Reuters)
Mısır ile Filistin toprakları arasındaki Refah sınır kapısı (Arşiv- Reuters)
TT

Arap ve İslam dünyası, İsrail'in Gazzelileri Mısır'a sürme niyetinden endişe duyuyor

Mısır ile Filistin toprakları arasındaki Refah sınır kapısı (Arşiv- Reuters)
Mısır ile Filistin toprakları arasındaki Refah sınır kapısı (Arşiv- Reuters)

Suudi Arabistan, Mısır, Ürdün, Birleşik Arap Emirlikleri, Endonezya, Pakistan, Türkiye ve Katar, İsrail'in Gazze Şeridi sakinlerinin Mısır'a geçişine olanak sağlamak için Refah sınır kapısını tek yönlü açacağı yönündeki açıklamalarından derin endişe duyduklarını belirtti.

Sekiz ülkenin dışişleri bakanları yaptıkları açıklamada, Filistin halkını topraklarından çıkarma girişimlerini tamamen reddettiklerini vurgulayarak, ABD Başkanı Donald Trump'ın Refah sınır kapısının her iki yönde de açılması, bölge sakinlerine hareket özgürlüğünün garanti altına alınması, Gazze Şeridi halkından hiçbirinin ayrılmaya zorlanmaması, aksine topraklarında kalmaları ve vatanlarının inşasına katılmaları için uygun koşulların yaratılması, istikrarın yeniden sağlanması ve insani koşulların iyileştirilmesine yönelik bütünleşik bir vizyonun oluşturulması planına tam bağlılık gösterilmesi gerektiğini vurguladı.

Bakanlar, Başkan Trump'ın bölgede barışı sağlama konusundaki kararlılığına ilişkin takdirlerini yineleyerek, güvenlik ve barışın sağlanması ve bölgesel istikrarın temellerinin sağlamlaştırılması amacıyla, planının tüm yönleriyle, gecikme veya aksama olmaksızın uygulanmasının önemini vurguladılar.

Ateşkesin tam olarak sağlanması, sivillerin çektiği acılara son verilmesi, Gazze'ye insani yardımların kısıtlama veya engel olmaksızın ulaştırılmasının sağlanması, iyileştirme ve yeniden yapılanma çalışmalarına erken başlanması ve Filistin Yönetimi'nin sektördeki sorumluluklarını yeniden üstlenmesi için gerekli koşulların oluşturulması ve böylece bölgede yeni bir güvenlik ve istikrar aşamasının başlatılması gerektiğini vurguladılar.

Bakanlar, ülkelerinin, Güvenlik Konseyi'nin 2803 sayılı Kararı ve ilgili tüm Konsey kararlarının tam olarak uygulanmasını sağlamak ve uluslararası hukuk kararları ve iki devletli çözüm ilkesi uyarınca adil, kapsamlı ve sürdürülebilir bir barışa ulaşmak için elverişli bir ortam sağlamak amacıyla Amerika ve tüm ilgili bölgesel ve uluslararası taraflarla çalışmaya ve eşgüdüm sağlamaya hazır olduğunu teyit ettiler. Bu, işgal altındaki Gazze ve Batı Şeria toprakları da dahil olmak üzere 4 Haziran 1967 sınırlarında, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasıyla sonuçlanacaktır.


Katar: Gazze savaşını sona erdirme müzakereleri kritik bir aşamada

Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman el Sani, 23. Doha Forumu'nun ilk gününde konuşuyor (Reuters)
Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman el Sani, 23. Doha Forumu'nun ilk gününde konuşuyor (Reuters)
TT

Katar: Gazze savaşını sona erdirme müzakereleri kritik bir aşamada

Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman el Sani, 23. Doha Forumu'nun ilk gününde konuşuyor (Reuters)
Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman el Sani, 23. Doha Forumu'nun ilk gününde konuşuyor (Reuters)

Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman el Sani bugün yaptığı açıklamada, Gazze savaşıyla ilgili müzakerelerin kritik bir aşamada olduğunu açıkladı.

Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre Katar'daki Doha Forumu'nda düzenlenen bir panelde konuşan el Sani, arabulucuların ateşkesin bir sonraki aşamasına geçmek için birlikte çalıştıklarını ifade etti.

Başbakan, Gazze'de ateşkesin, İsrail'in Gazze Şeridi'nden tamamen çekilmesi olmadan tamamlanmayacağını açıkladı.

"Şu anda kritik bir noktadayız... Ateşkes olduğunu düşünemeyiz; ateşkes ancak İsrail'in tamamen çekilmesi ve Gazze'ye istikrarın geri dönmesiyle tamamlanır" ifadelerini kullandı.

Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Gazze'ye istikrar gücü kurulmasına ilişkin müzakerelerin sürdüğünü, gücün yetki ve angajman kurallarının da ele alındığını açıkladı.

Katar'daki Doha Forumu'nda konuşan Fidan, gücün temel amacının sınır boyunca İsrailliler ve Filistinliler arasında ayrım yapmak olduğunu belirtti.

Bugün Gazze'nin kuzeyinde, İsrail İHA'sının hedef alması sonucu bir Filistinli hayatını kaybetti, üç kişi de yaralandı. Filistin Bilgi Merkezi yerel kaynaklara dayanarak, "Gazze'nin kuzeyindeki el Atatra kavşağında İsrail'e ait bir İHA tarafından hedef alınanlardan bir şehit ve üç yaralının eş Şifa Hastanesi'ne getirildiğini" bildirdi.

Merkezden yapılan açıklamada, "10 Ekim'de ateşkes anlaşmasının başlamasından bu yana çoğunluğu çocuk, kadın ve yaşlılardan oluşan 369 vatandaşımız hayatını kaybetti, 920'den fazla kişi de yaralandı" denildi.