Mısır'da Kovid-19 aşısına talep artıyor

Aşı olamayan vatandaşlar için evde aşı hizmeti veriliyor (Sağlık Bakanlığı Facebook Sayfası)
Aşı olamayan vatandaşlar için evde aşı hizmeti veriliyor (Sağlık Bakanlığı Facebook Sayfası)
TT

Mısır'da Kovid-19 aşısına talep artıyor

Aşı olamayan vatandaşlar için evde aşı hizmeti veriliyor (Sağlık Bakanlığı Facebook Sayfası)
Aşı olamayan vatandaşlar için evde aşı hizmeti veriliyor (Sağlık Bakanlığı Facebook Sayfası)

Mısır hükümeti yaptığı açıklamada, yeni tip koronavirüse (Kovid-19) karşı aşı talebinin arttığını belirterek, önümüzdeki aylarda ülke nüfusunun %40'ını aşılamayı hedeflediklerini belirtti.
Mısır Sağlık Bakanlığı, ülkede son 24 saatte 765 yeni tip koronavirüs vakası kaydedildiğini ve 34 kişinin daha virüs sebebiyle hayatını kaybettiğini açıkladı.
Sağlık Bakanlığı verilerine göre, Mısır’da dün akşam itibariyle kaydedilen toplam vaka sayısı 270 bin 292 olurken, bunların 198 bin 632’sinin hastalıktan iyileştiği ve 15 bin 471’inin ise hayatını kaybettiği ifade edildi.
Mısır Bakanlar Kurulu’na bağlı Bilgi ve Karar Destek Merkezi tarafından aşı yaptırmak isteyen vatandaşların yüzdesini öğrenmek için gerçekleştirilen ankete göre, Mart ayında ankette %33,5 olan oran Mayıs ayında %10'luk bir artışla %43,5'e yükseldi.
Mısır Sağlık Bakanlığı Şubat ayında yaptığı açıklamada, geçtiğimiz Aralık ayında başlatılan web uygulaması aracılığıyla Kovid-19 aşısını olmak isteyen vatandaşların kayıt yaptırmaya başladığını, doktorların, yaşlıların ve kronik hastalığı olan kişilerin öncülüğünde öncelikli grupları aşılamak için siteye kayıt yaptıran diğer vatandaşların aşılanmaya başlandığını duyurmuştu.
Mısır Sağlık ve Önleyici İşler Başkanlık Danışmanı Muhammed Abdulfettah, önümüzdeki birkaç ay içinde 40 milyon vatandaşın aşılanmasının tamamlanacağını ve ulusal projeler ile büyük sanayi merkezleri gibi farklı sektörlerde çalışanların en az %70’ini aşılamayı hedeflediklerini açıkladı. Abdulfettah, aşıların yerli ve yabancı herkes için tümüyle ücretsiz olacağını belirtti.
Çarşamba günü yaptığı açıklamada, ülkede düşüşe geçen vaka sayılarının Ağustos ayında daha da azalacağını belirten Abdulfettah, herkesin Kovid-19 aşısı olsa dahi, ihtiyati tedbirlerin uygulanmasına devam edileceğini belirtti.
Abdulfettah, "Ülkelere giriş ve seyahat için koronavirüs aşısı yapılmış olmasını şart koşan uluslararası bir anlaşmaya varılması halinde, Mısır'daki 179 uluslararası aşı merkezinin tümüne yurtdışı yolcuları için aşı sağlanacak" dedi.
Sağlık ve Önleyici İşler Başkanlık Danışmanı Dr. Muhammed Avad Taceddin ise yaptığı açıklamada "Mısır hükümeti şu anda aşı merkezlerinin sayısını arttırmak suretiyle vatandaşların aşılanması sürecini hızlandırmaya çalışıyor" dedi.
Vatandaşlara aşı konusunda güvence veren Taceddin, aşı yaptırmış kişilerde ateş, aşı yapılan bölgede hafif kızarıklık, kaşıntı veya hafif baş ağrısı gibi kendi kendine kısa sürede kaybolan belirtiler hariç vatandaşlar tarafından ciddi bir yan etki şikâyeti gelmediğini belirterek, salgını azaltmaya yardımcı olmak için vatandaşları aşı kaydı yaptırmaya çağırdı.
Öte yandan, dün Mısır Başbakanı Mustafa Medbuli, Mayıs ayında Kovid-19 tedavi protokolleri için gerekli tüm ilaçları sağlama çabalarına ilişkin raporu değerlendirdi.
Mısır Bakanlar Kuruluna göre, Başbakanlık Tıbbi Danışması Hussam el-Mısri rapor kapsamında çeşitli şirketler tarafından yerel pazarın ihtiyaçlarını karşılamak için arz edilen ilaç miktarına atıfta bulunarak, gereken tüm ilaçları temin etmek üzere Mısır İlaç Kurumu ile koordinasyonun ve işbirliğinin devam ettiğini vurguladı.



Hızlı Destek Kuvvetleri ile Güney Sudan güçleri arasında gerilim yaşanıyor

Nisan 2023'te Hızlı Destek Kuvvetleri tarafından dağıtılan bir videodan alınan ve Hartum'un Doğu Nil bölgesindeki savaşçıları gösteren bir fotoğraf (Arşiv- AFP)
Nisan 2023'te Hızlı Destek Kuvvetleri tarafından dağıtılan bir videodan alınan ve Hartum'un Doğu Nil bölgesindeki savaşçıları gösteren bir fotoğraf (Arşiv- AFP)
TT

Hızlı Destek Kuvvetleri ile Güney Sudan güçleri arasında gerilim yaşanıyor

Nisan 2023'te Hızlı Destek Kuvvetleri tarafından dağıtılan bir videodan alınan ve Hartum'un Doğu Nil bölgesindeki savaşçıları gösteren bir fotoğraf (Arşiv- AFP)
Nisan 2023'te Hızlı Destek Kuvvetleri tarafından dağıtılan bir videodan alınan ve Hartum'un Doğu Nil bölgesindeki savaşçıları gösteren bir fotoğraf (Arşiv- AFP)

Juba'daki haberler, Güney Kordofan eyaletinin Heglig petrol bölgesinde Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) ile Güney Sudan Savunma Kuvvetleri arasında gerginlik olduğunu doğrularken, HDK iki taraf arasında herhangi bir silahlı çatışma yaşandığını reddetti.

Juba Post gazetesi, cumartesi gecesi ile pazar sabahı arasında, Juba, Port Sudan ve Nyala arasında yapılan üçlü bir anlaşma uyarınca Heglig petrol sahalarını korumakla görevli Güney Sudan güçleri ile Sudan ordusunun komşu ülkeye çekilmesinin ardından bölgenin kontrolünü ele geçiren HDK arasında keskin bir gerginliğin arttığını bildirdi.

Ancak HDK komutanının danışmanı Paşa Tabik, Facebook'ta yaptığı bir paylaşımda, Sudan yanlısı gazete ve medya kuruluşlarında Heglig'deki çatışmalarla ilgili çıkan haberlerin asılsız olduğunu belirtti. Bu arada, Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre HDK’nin müttefiki Abdulaziz el-Hilu liderliğindeki Sudan Halk Kurtuluş Hareketi-Kuzey (SPLM-N) fraksiyonuyla birlikte kuşattığı Güney Kordofan eyaletinin başkenti Kadugli'den insani yardım ve BM çalışanlarının tahliyesi devam etti.


ABD, Hizbullah'ı yeniden silahlanmaya çalışmakla suçladı

Hizbullah üyeleri, Mayıs 2023'te Güney Lübnan'da düzenlenen bir askeri tatbikat sırasında (DPA
Hizbullah üyeleri, Mayıs 2023'te Güney Lübnan'da düzenlenen bir askeri tatbikat sırasında (DPA
TT

ABD, Hizbullah'ı yeniden silahlanmaya çalışmakla suçladı

Hizbullah üyeleri, Mayıs 2023'te Güney Lübnan'da düzenlenen bir askeri tatbikat sırasında (DPA
Hizbullah üyeleri, Mayıs 2023'te Güney Lübnan'da düzenlenen bir askeri tatbikat sırasında (DPA

Lübnan hükümetinin ordunun Litani Nehri'nin güneyindeki bölgeyi tamamen silahsızlandırma planını uygulamaya yakın olduğunu açıklamasından bir gün sonra, Cumhuriyetçi ABD Senatörü Lindsey Graham dün Hizbullah'ı yeniden silahlanmaya çalışmakla suçladı.

İsrail ziyaretinde, "Hizbullah'ın daha fazla silah üretmeye çalıştığını görüyorum... ve bu kabul edilemez" dedi. Bu arada, savaş ve İsrail'in ateşkes anlaşmasını sürekli ihlal etmesi nedeniyle yerlerinden edilen yaklaşık 90 bin kişi, Lübnan'ın güneyindeki sınır köylerinden iki yıl sonra yeni evlerine yerleşti ve iş yerlerini oraya taşıdı.

Yerlerinden edilenlerden bazıları güneydeki şehir ve köylerde, diğer bir grup ise Beyrut'un güney banliyölerine ve bölgelerine taşınmış, bir kısmı da başkente yakın Lübnan Dağı banliyölerinde yaşamayı tercih etmiştir.


Onuncu kez... Netanyahu hükümeti, yabancı basının Gazze'ye giriş yasağının uzatılmasını talep etti

Filistinli sivil savunma personeli, cumartesi günü Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta yıkılan bir evin enkazını kaldırarak Filistinli cesetleri arıyor (EPA)
Filistinli sivil savunma personeli, cumartesi günü Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta yıkılan bir evin enkazını kaldırarak Filistinli cesetleri arıyor (EPA)
TT

Onuncu kez... Netanyahu hükümeti, yabancı basının Gazze'ye giriş yasağının uzatılmasını talep etti

Filistinli sivil savunma personeli, cumartesi günü Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta yıkılan bir evin enkazını kaldırarak Filistinli cesetleri arıyor (EPA)
Filistinli sivil savunma personeli, cumartesi günü Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta yıkılan bir evin enkazını kaldırarak Filistinli cesetleri arıyor (EPA)

İsrail hükümeti, uluslararası medyanın Gazze Şeridi'ne özgür ve bağımsız erişimine izin verilmesi için Yabancı Basın Birliği tarafından verilen dilekçeye yanıt verme süresinin uzatılması talebini dün Batı Kudüs'teki Yüksek Mahkemeye üst üste onuncu kez resmi olarak iletti.

Gazze savaşının başlangıcından bu yana, İsrail'deki Yabancı Muhabirler Birliği'ni ve yüzlerce uluslararası medya kuruluşunu temsil eden Tel Aviv'deki Yabancı Basın Birliği, saha gazetecilerini Gazze Şeridi'ne ve savaştan etkilenen diğer Filistin ve hatta İsrail bölgelerine getirmeye çalıştı; ancak İsrail yetkilileri, yabancı gazetecilerin yanı sıra İsrailli gazetecilerin de girişinin ordu tarafından düzenlenen ve sıkı askeri refakat ve yayınlanmadan önce gazetecilik materyallerinin askeri sansüre tabi tutulması zorunluluğunu içeren koşullar altında gerçekleştirilen sınırlı turlarla sınırlandırıldığı istisnai durumlar dışında, sürekli olarak reddetti.

Savaşın başlamasından birkaç ay sonra, dernek İsrail mahkemelerine başvurmak zorunda kaldı ve hükümetten gazetecilerin askeri refakat olmadan Gazze'ye bağımsız olarak girmelerine izin vermesini talep etti. Ancak mahkeme, askeri operasyonları gerekçe göstererek bu talebi reddetti.

Geçtiğimiz ağustos ayında Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bulunan Nasır Hastanesi'ne düzenlenen İsrail baskınında öldürülen beş gazeteciden birinin naaşını taşıyanlar... (AFP)Geçtiğimiz ağustos ayında Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bulunan Nasır Hastanesi'ne düzenlenen İsrail baskınında öldürülen beş gazeteciden birinin naaşını taşıyanlar... (AFP)

Eylül 2024'te yeni bir dilekçe sunuldu ve bunun üzerine mahkeme hükümete gazetecilerin erişimine izin verecek bir plan sunması kararını verdi. Ancak hükümet, konuyu atlatmanın başka bir yolunu buldu ve mahkemeden kararın ertelenmesini ve daha fazla süre verilmesini defalarca talep etti.Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre bunu şimdiye kadar 10 kez yaptı.

Mahkeme, ertelemeyi kabul ederek İsrail'i yatıştırmaya çalışıyor gibi görünüyordu. Bu yaklaşım, İsrail politikasını bağımsız haberciliği engellemeye yönelik sistematik bir girişim olarak gören uluslararası medya çevrelerinde geniş çaplı öfkeye yol açtı.

ABD Başkanı Donald Trump'ın arabuluculuğuyla sağlanan ateşkesin 10 Ekim'de yürürlüğe girmesinin ardından eleştiriler yoğunlaştı ve yabancı basının erişim talebi daha da acil hale geldi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, konuyu yakın zamanda iki kez ele aldı. Fox News'e verdiği bir röportajda, orduya bu konuya "hazırlıklı olması" talimatı vereceğini söyledi.

İsrail Yabancı Basın Birliği, özellikle mahkemenin görünüşte "hoşgörülü" tavrından dolayı bu politikadan "derin hayal kırıklığı" duyduğunu ifade etti.

Filistinli Gazeteciler Sendikası bu yasağı "İsrail'in Gazze ve Batı Şeria'daki suçları hakkındaki gerçeği gizleme politikasının ayrılmaz bir parçası" olarak görüyor.

Sendika başkanı Nasır Ebu Bekir'e göre, 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze'de İsrail'in eliyle yaşananlar "tarihteki en büyük gazeteci katliamı"dır.

Açıklamasında, yaklaşık bin 500 Filistinli gazetecinin şu anda bombalamalar altında çalışmaya devam ettiğini, yüzlercesinin yaralandığını ve yaklaşık 200'ünün İsrail tarafından tutuklandığını, ayrıca birçok medya kuruluşunun da İsrail tarafından tahrip edildiğini belirtti.