Ruhani’den uluslararası izolasyon uyarısı

Reisi’nin mitinginde sosyal mesafenin göz ardı edilmesine hükümetten tepki geldi.

İbrahim Reisi, seçim kampanyası kapsamında Ahvaz’daki destekçilerine seslendi. (AP)
İbrahim Reisi, seçim kampanyası kapsamında Ahvaz’daki destekçilerine seslendi. (AP)
TT

Ruhani’den uluslararası izolasyon uyarısı

İbrahim Reisi, seçim kampanyası kapsamında Ahvaz’daki destekçilerine seslendi. (AP)
İbrahim Reisi, seçim kampanyası kapsamında Ahvaz’daki destekçilerine seslendi. (AP)

İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, cumhurbaşkanlığı seçim kampanyalarının sona ermesine bir hafta kala muhafazakar muhaliflerini eleştirmeye devam etti. Uluslararası izolasyon uyarısında bulunan Ruhani komşularla daha yakın ilişkiler kurulması çağrısı da yaptı. Müttefiki ve cumhurbaşkanı adayı Abdunnasır Himmeti ise İranlıların karşı karşıya kaldığı krizin üstesinden gelinmesi için ekonomik büyümeye engel olan yaptırımların kaldırılmasını istedi.
Ruhani, seçim kampanyalarında koronavirüs salgınıyla ilgili sağlık protokolünü göz ardı eden adaylarla sert ve ciddi bir biçime mücadele edilmesi ve alınan tedbirler hakkında halkın da bilgilendirilmesi yönünde İran İçişleri Bakanı Abdurrıza Rahmani Fazli’ye talimat verdi. Adayların sorumsuzluğunu eleştirdi.
Bu yöndeki açıklamalar, İbrahim Reisi’nin ülkenin güneybatısındaki Ahvaz şehrindeki bir spor stadyumunda yaptığı seçim mitinginde sosyal mesafeye dikkat edilmemesinin ve maske takılmamasının ardından geldi.
İranlılar, nispeten ılımlı Cumhurbaşkanı Ruhani'nin ardından göreve gelecek ismi seçmek için 18 Haziran'da sandık başına gidecek. 1979 yılındaki devrimin ardından gerçekleştirilecek 13’üncü seçimler, ABD’nin İran’ı yaptırımlara tabi tuttuğu, salgın, ekonomik ve sosyal krizin arttığı bir dönemde düzenlenecek.
Önümüzdeki hafta yapılacak seçimlerde çoğu muhafazakar yedi aday yarışacak. Hiçbir aday tek başına çoğunluğu elde edemezse en çok oyu alan iki aday 25 Haziran'da ikinci tur oylamaya girecek.
Ruhani’den izolasyon çıkışı
Hükümetin daima yapıcı etkileşimi vurguladığını belirten Ruhani, “Ülkeyi inşa etme yönünde dahili yeteneklerimize güvenmemiz gerektiği doğru. Ancak dünyayla iletişimde bulunmadan izolasyonda yaşayamayız. Komşular bu konuda çok önemli” ifadelerini kullandı.
Ardından üstü kapalı bir şekilde Suudi Arabistan Büyükelçiliği’ne yönelik saldırıya atıfta bulunan Ruhani, “Diplomatik merkezlere saldırmak gibi aptalca ve çocukça davrananları, bazı komşularla iyi ilişkiler kurulmasına izin vermeyenleri Allah affetmesin” dedi.
Ruhani'nin bu ifadeleri, müttefiki eski Merkez Bankası başkanı Abdunnasır Himmeti’nin Suudi Büyükelçiliği’ne saldıranları eleştirmesinden iki gün sonra geldi. Salı günü cumhurbaşkanı adaylarının ikinci televizyon tartışmasında konuşan Himmeti, “Beyaz Saray'da Hüseyniye (Şiilerin Muharrem ayında matem törenlerini icra ettikleri yerlerin genel adı) kurmaya çalışan akımın, Suudi elçiliğine saldıranların karşısında duruyorum” ifadelerini kullanmıştı.
Ruhani çarşamba günü yaptığı açıklamada, 2015 yılı sonrasında Tahran ile ABD arasında Viyana’da devam eden müzakerelerde bile birçok baskıyla karşı karşıya kalması ardından muhafazakar muhaliflerinin nükleer anlaşmaya açık olmasına duyduğu şaşkınlığı dile getirmişti. Eski ABD Başkanı Donald Trump, İran’ı bölgesel davranışını değiştirmeye zorlamak ve füze programını kontrol altına almak amacıyla 2018 yılında anlaşmadan geri çekilmiş, İran’ı yaptırımlara tabi tutmuştu.
AFP’de yayınlanan dünkü analizde, ilk dereceden muhafazakarların anlaşma gibi müzakerelerin de kamu politikalarında son sözü söyleyen Dini Lider Ali Hamaney'in onayından geçmesini desteklediği ifade edildi.
Anayasa Koruma Konseyi’nin Reformist Cephe’nin seçimler için öne çıkardığı dokuz ismin tümünü dışlaması ardından hem Himmeti hem de Muhsin Mihralizade tarafları reformist eğilime ikna etmeye çalışıyor.
Ancak muhafazakar hareketin ana adayı İbrahim Reisi’nin karşısında iki adayın da şansı olmadığı yorumları yapılıyor. 60 yaşındaki Reisi, yargının çeşitli düzeylerindeki yaklaşık 30 yıllık kariyerinn ardından 2019 yılında, doğrudan Hamaney'in talimatıyla siyasi sistemin önemli dayanaklarından olan Yargı Erki başkanlığına geçmişti.
2016’da yıldızı parlayan Reisi, 2017'de cumhurbaşkanlığı seçimlerine girmiş, oyların yüzde 38'ini aldı ancak Ruhani ikinci dönemini kazandı. Bu yıl yolsuzlukla mücadelede sloganını yeniden dile getiren Reisi, devletin yürütme organındaki görevlerin ihlalini sınırlamaya odaklandı.
Adayların uygunluğuna karar verilmesi süreci sonuçları belli oluncaya dek siyasi eğilimlerini açıklamayan 66 yaşındaki Himmeti ise muhafazakar adaylar tarafından Ruhani’nin vekili olarak tanınıyor. Önemli bir ekonomist olan Himmeti, 2018 yılında Merkez Bankası Başkanı olmuş, geçtiğimiz mayıs ayında seçimlere adaylığını açıklamasının ardından görevden alınmıştı. AFP’ye göre liberal ekonomik reformların savunucusu olarak kabul edilen Himmeti, Merkez Bankası'nın bağımsızlığını, devletin ekonomiye müdahalesinin azaltılmasını ve ekonomik büyümeye katkıda bulunan Doğu ve Batı ile aktif diplomaside bulunulmasını savunuyor.
Seçimlere bağımsız olarak katılan 64 yaşındaki Mihralizade, reformistlere yakın duruyor. Reformist Muhammed Hatemi’nin ikinci döneminde Başkan Yardımcısı olarak görev yapan Mihralizade, 2001-2005 yılları arasında spor organizasyonlarının idaresinden sorumluydu.
Seçim kampanyasında çevre sorunlarını da dile getiren Mihralizade, su kıtlığı sorununu çözmek için tarımsal modernizasyon önerisinde bulundu. Aynı zamanda politik şeffaflığı artırmayı ve uygun fiyatlı konut inşa etmeyi vaat etti.
Reformist hareketin seçim elini güçlendiremediğini yazan reformist Şark Gazetesi, reformist akımın bugünlerde İran sokaklarındaki popülerliğinin çöküşünden çektiği “acıya” dikkat çekti. Yazıda şu ifadeler yer aldı:
 “Himmeti ya da Mihralizade bireysel özellikleri doğrultusunda kendi lehlerinde bir sosyal dalga yaratabilseydi Reformist Cephe’nin onları desteklemesi mümkündü. Kaydedilen iki tartışmanın ardından Himmeti ve Mihralizade’nin seçimlerdeki elini güçlendirmediği görülüyor.”
IRNA’nın haberine göre İranlıların karşı karşıya kaldığı krizin üstesinden gelinmesi için ekonomik büyümeye engel olan yaptırımların kaldırılması çağrısında bulunan Himmeti ise “Ekonomik ortama dair öngörü olmaması iç ve dış yatırımlar için ölümcül bir zehirdir” ifadelerini kullandı.
Enflasyonu düşürmedeki başarısızlığın İranlıların günlük yaşamını etkileyeceği uyarısında bulunan Himmeti sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bugün kamuoyu yoklamaları, ülke sorunlarının en az yüzde 60 ila 70'inin canlı ve ekonomik kaynaklı olduğunu gösteriyor. Dolayısıyla gelecekteki hükümet iktisadi bir yapıda olmalı.”
İran'da son 30 yıldaki kronik enflasyon oranının yüzde 20 olduğuna dikkati çeken Himmeti, ‘kaldırılması gereken yaptırımların artırılmasıyla bunun arttığını’ kaydetti.
Fransız Uluslararası ve Stratejik İlişkiler Enstitüsü'nden (IRIS) araştırmacı Thierry Coville, AFP'ye verdiği demeçte İran’ın şu an yaşadığı durumun ülkede son 42 meydana gelen ve ekonomiyi etkileyen “en şiddetli kriz” olduğunu, buna İranlıların büyük bir bölümünün satın alma gücünün çöküşü dolayısıyla derin bir sosyal krizin eşlik ettiğini söyledi. Coville yaptığı açıklamada ayrıca işsizlik oranının yüzde 20 oranında olduğu tahmininde bulundu.
Ekonomik sicilini savunan İran hükümeti ise krizden ABD yaptırımlarını ve Trump yönetimini suçlu tutuyor. Ancak hayati ve ekonomik durum önceki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de mevcuttu. Ruhani söz konusu dönemde ekonomiyi nükleer anlaşma yoluyla canlandırma vaadinde bulunmuştu. Ancak İranlılar, Ruhani'nin ikinci görev süresinin ilk aylarında piyasaları vuran yüksek fiyat dalgasının ardından, Aralık 2017 yılı sonlarında protesto amacıyla sokaklara döküldü. Beş ay süren kapsamlı protestoların ardından Donald Trump'ın Tahran'ın davranışını değiştirmek için maksimum baskı stratejisini benimsediğini açıklaması ile ekonomik durum daha da kötüleşti. Ekonomik baskılar ve İran hükümetinin verdiği kararlar, benzin fiyatlarını da yükseltti.
Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) bildirdiğine göre gayri safi yurtiçi hasıla 2018’de en az yüzde 6, 2019’de ise en az 6,8 oranında düştü. 2020 yılında olumlu bir seviyeye dönmüş olsa da gayri safi yurtiçi hasıla şu an 2015 yılındaki seviyelerine yakın durumda.
İran aynı zamanda enflasyon sorunuyla da karşı karşıya. Cumhurbaşkanı Ruhani hükümeti enflasyonu yüzde 10'un altına indirmeyi başarsa da yenilenen yaptırımlar, IMF’nin tahminlerine göre enflasyonu bu yıl yüzde 39’a ulaştıracak.



Kolombiya’da cumhurbaşkanı adayı seçim mitingi sırasında vuruldu

Kolombiya cumhurbaşkanı adayı Miguel Uribe vurulup yaralanmadan dakikalar önce destekçilerine sesleniyor. (YouTube)
Kolombiya cumhurbaşkanı adayı Miguel Uribe vurulup yaralanmadan dakikalar önce destekçilerine sesleniyor. (YouTube)
TT

Kolombiya’da cumhurbaşkanı adayı seçim mitingi sırasında vuruldu

Kolombiya cumhurbaşkanı adayı Miguel Uribe vurulup yaralanmadan dakikalar önce destekçilerine sesleniyor. (YouTube)
Kolombiya cumhurbaşkanı adayı Miguel Uribe vurulup yaralanmadan dakikalar önce destekçilerine sesleniyor. (YouTube)

Kolombiya hükümeti, sağcı senatör ve gelecek yılki cumhurbaşkanlığı seçimleri adayının dün Bogota'daki bir miting sırasında vurulduğunu açıkladı.

Sosyal medyada yayınlanan bir videoda 39 yaşındaki aday Miguel Uribe'nin başkentin batısındaki bir seçim etkinliği sırasında konuşma yaptığı esnada silah sesleri duyulduğu ve silahlı bir kişinin Uribe'yi iki kez kafasından ve bir kez de dizinden vurduğu görülüyor.

Bir başka karede ise kanlar içindeki Uribe, bir grup insan tarafından yoldan geçen bir arabaya taşınmadan önce bir aracın ön tarafında yatarken görülüyor.

Güvenlik görevlileri 15 yaşında olduğu sanılan şüpheliyi yakalamayı başarırken, polis şefi Carlos Fernando Triana saldırganın olay sırasında yaralandığını ve tedavi gördüğünü belirtti.

Biri erkek biri kadın iki kişi daha yaralanırken, olay yerinde bir Glock marka silah bulundu.

Bogota Belediye Başkanı Carlos Fernando Galan bugün yaptığı açıklamada, Uribe'nin durumunun kritik olduğunu ve hastaneye kaldırıldıktan sonra başarılı bir ameliyat geçirdiğini söyledi.

Galan, medya kuruluşlarına yaptığı açıklamada, Uribe'nin ‘ilk cerrahi müdahaleyi atlattığını’ bildirdi.

hyjuı
Kolombiyalı Senatör Miguel Uribe (AFP)

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığı habere göre saldırının nedeni henüz bilinmiyor. Kolombiya Savunma Bakanı Pedro Sanchez Suarez, ordu, polis ve istihbarat servislerinin olayın nedenlerinin ne olduğunu bulmak için ‘tüm imkânlarını’ kullanacağı sözü verdi.

Suarez ayrıca, saldırının arkasında kimin olduğuna dair bilgi verenlere yaklaşık 725 bin dolar ödül verileceğini açıkladı.

Kınama

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio'nun ‘demokrasiye doğrudan bir tehdit’ olarak nitelendirdiği ve solcu Cumhurbaşkanı Gustavo Petro'ya ‘kışkırtıcı söylemi durdurma’ çağrısında bulunduğu saldırı, uluslararası arenada geniş çapta kınandı.

Rubio, Miguel Uribe'nin vurulmasının ardından yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Bu olay demokrasiye yönelik doğrudan bir tehdittir ve Kolombiya hükümetinin en üst kademelerinden gelen şiddet yanlısı solcu söylemin bir sonucudur. Başkan Petro kışkırtıcı söylemleri durdurmalı ve Kolombiyalı yetkilileri korumalıdır.”

Petro hükümeti Uribe'ye yönelik saldırıyı kınadı. Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan açıklamada, “Bu şiddet eylemi sadece onun şahsına değil, aynı zamanda demokrasiye, düşünce özgürlüğüne ve Kolombiya'da siyasetin meşru uygulamasına yönelik bir saldırıdır” denildi.

Petro daha sonra X platformu üzerinden yaptığı açıklamada, “Yaşama saygı kırmızı çizgidir. Kolombiya kendi çocuklarını öldürmemelidir” ifadelerini kullandı.

Kolombiya'daki Birleşmiş Milletler (BM) ofisi yaptığı açıklamada saldırıyı kınadı. Ofisten yapılan açıklamada, “Yetkililerin gerçekleri ortaya çıkaracağından ve sorumluları cezalandıracağından eminiz” ifadesi yer aldı.

Ekvador Devlet Başkanı Daniel Noboa ve Venezuela muhalefet lideri Maria Corina Machado da X üzerinden yaptıkları açıklamada, senatörün ailesine desteklerini ifade ettiler.

Mumlar ve dualar

Uribe, Petro'nun sert bir eleştirmeni ve Kolombiya'yı 2002'den 2010'a kadar yöneten eski Cumhurbaşkanı Alvaro Uribe'nin liderliğindeki Demokratik Merkez Partisi'nin bir üyesi.

Yetkililer, silahlı saldırıdan önce Uribe'ye yönelik özel bir tehdit olmadığını kaydetti. Kolombiya'daki pek çok tanınmış kişi gibi Uribe'nin de kişisel koruması vardı.

Ülkede çok sayıda silahlı grup, güçlü uyuşturucu kartelleri ve uzun bir siyasi şiddet geçmişi var.

fgthyu
Kolombiyalı Senatör Miguel Uribe’ye başkent Bogota'da yaralandıktan sonra bir ambulansta ilk müdahale yapılıyor. (AFP)

Uribe, Pablo Escobar'ın Medellin Karteli tarafından kaçırıldıktan sonra öldürülen ünlü Kolombiyalı gazeteci Diana Turbay'ın oğlu. Dedelerinden biri ise 1978-1982 yılları arasında ülkeyi yöneten eski Kolombiya Cumhurbaşkanı Julio Cesar Turbay.

Uribe, yoğun bakımda tutulduğu Santa Fe kliniğine hava yoluyla nakledildi. Tıbbi tesisin dışında toplanan destekçileri mumlar yakarak ve haçlar taşıyarak Uribe'nin iyileşmesi için dua etti.

Uribe'nin partisi dün yaptığı açıklamada ‘silahlı bir kişinin’ senatörü arkadan vurduğunu bildirdi. Parti lideri ve eski Kolombiya Cumhurbaşkanı Alvaro Uribe, silahlı saldırıyı ‘ülkenin umuduna’ yapılmış bir saldırı olarak nitelendirdi.

Miguel Uribe 2022'den beri senatörlük yapıyordu. Daha önce Bogota'nın hükümet sekreteri ve belediye meclisi üyesi olarak görev yaptı. Ayrıca 2019 yılında belediye başkanlığına adaylığını koymuş ancak seçimi kaybetmişti.