Nükleer anlaşmanın tarafları, eski Başkan Donald Trump’ın geri çekilmesiyle 3 yıldır yoğun bakım odasına mahkûm ettiği nükleer anlaşmayı Mayıs 2018 yaptırımlarına geri döndürerek yeniden canlandırmak için Viyana’nın merkezindeki lüks bir otelde müzakerelerin altıncı turuna başladılar. İran, Joe Biden yönetiminin müzakere masasına dönmesine, nükleer taahhütleri kademeli olarak askıya aldığı ve uranyum zenginleştirmesinde %60’a ulaştığı bir hamle ile karşılık verdi.
Müzakerelerin altıncı turu, her zamanki gibi anlaşmanın tarafları olan İran, Rusya, Çin, Fransa, İlgiltere, Almanya ve Avrupa Birliği’nin bir araya gelmesiyle başladı. Kapsamlı Ortaklık Eylem Planı Komitesi olarak bilinen görüşmelere katılan ABD heyeti, İran’ın yüzyüze görüşmeyi reddetmesi nedeniyle caddenin karşısındaki başka bir otelde kalıyor.
İran ile ABD arasında mekik diplomasisini yöneten Avrupa Birliği elçisi ve müzakerelerin baş koordinatörü Enrique Mora, müzakerelerin bu turunda bir anlaşmaya varılmasını beklediğini söyledi. Ancak diğer elçiler daha temkinli davranarak hala çözülmemiş pek çok zor sorunun olduğunu ifade ettiler.
Reuters’ın haberine göre, Avrupa Birliği’nden bir sözcünün gazetecilere: “İlerleme kaydediyoruz ancak müzakereler hala çetin geçiyor ve üzerinde anlaşmaya varılan adımların nasıl uygulanacağı da dahil olmak üzere daha görüşülmesi gereken birçok konu var. Hedefimiz, önümüzdeki günlerde nihai bir anlaşmaya varmanın yollarını bulmak” şeklinde konuştu.
Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, tüm tarafları İran nükleer anlaşmasıyla ilgili müzakerelerde esneklik göstermeye çağırdı. Maas Reuters’a verdiği demeçte, “Bu, ilgili tüm tarafların esnekliği ve pragmatizmi ile ilgili. Erteleme, kimsenin çıkarına olmayacaktır” dedi.
Çin’in görüşmelerdeki elçisi, ABD yaptırımlarının çözümü zorlaştıran asıl nokta olduğunu belirtti. Çin’in Birleşmiş Milletler Uluslararası Atom Enerjisi Büyükelçisi Wang Chun, gazetecilere verdiği demeçte, “Onlara (ABD) mesajımız, yaptırımları kaldırmak için harekete geçmekten çekinmemeleridir” dedi. İran’ın anlaşmaya uyum sağlamak için atması gereken adımlarla ilgili olarak ise Wang, “Ana konular prensipte büyük ölçüde tamamlandı. Ancak hala çözülmesi gereken şeyler var” ifadesini kullandı.
Rusya’nın kıdemli temsilcisi Mihail Ulyanov, Twitter’dan yaptığı açıklamada, görüşmelerin katılımcılara, müzakereleri başarılı ve hızlı bir şekilde tamamlamak için daha fazla çalışmanın nasıl düzenleneceği konusunda görüş alışverişinde bulunmaları hususunda olanak sağlayacağını ifade etti.
Başkan Joe Biden yönetimi, yaptırımların genel olarak azaltılmasını ve İran’ın nükleer faaliyeti üzerinde, 2015 anlaşmasında yer alan kısıtlamalara geri dönmesini öngören şartlar altında anlaşmaya geri dönmek istiyor.
Diplomatlar, önerilen eylem dizisini karmaşıklaştıran, ABD’nin çekilmesinden bu yana İran’ın nükleer işleme kapasitesindeki ilerleme ve önümüzdeki hafta İran’da yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimleri gibi birçok faktörün bulunduğunu belirtiyor.
ABD, Perşembe günü, üç İranlı eski yetkiliye ve İran’la petrokimya ticareti yapan iki şirkete yönelik yaptırımları kaldırdı. Her ne kadar bir ABD’li yetkili bunu rutin bir adım olarak nitelendirse de bu, Washington’un, kendisini haklı çıkaran sebepler olduğunda yaptırımları hafifletmeye istekli olduğunu gösteriyor.
Cuma günü geç saatlerde açıklama yapan İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Said Hatibzade, “ABD’nin, seçtiği kimselerden yaptırımları kaldırması, nükleer müzakerelerle ilgili değildir. Özellikle de yenilenen ekonomik terörizm ile kıyaslandığında bunun bir iyi niyet göstergesi olduğu da söylenemez” değerlendirmesinde bulundu. Görünüşe göre Hatibzade, İran Devrim Muhafızlarına bağlı olan Kudüs Gücü’ne ve İran yanlısı Husi milislere fon sağladığı iddia edilen bir ağa Perşembe günü uygulanan yeni ABD yaptırımlarından bahsediyordu.
Hatibzade, Washington’a yaptırımları “etkili ve doğrulanabilir” bir şekilde kaldırması çağrısında bulunarak, İran’ın, Viyana görüşmelerinde 2015 nükleer anlaşmasının yeniden uygulamaya koyulması yönündeki ana taleplerinden birini yineledi.
Amerikan ve İran elçileri, altıncı tura katılmak için Viyana’ya gelmelerinden saatler önce, Twitter üzerinden birbirlerini eleştirdiler.
ABD’nin İran özel elçisi Rob Malley cuma akşamı twitter hesabından, siyasi tutuklu Sasan Nik Nafs’ın ölümüyle ilgili üzüntüsünü dile getirerek, onun, sosyal medyada görüşlerini ifade ettiği için tutuklanan 36 yaşında iki çocuk babası biri olduğunu ve sağlık izninden mahrum bırakıldığını belirtti. Tweet’inin sonunda ise insan haklarının gerekliliği çağrısında bulundu.
İran’ın başmüzakerecisi Abbas Arakçi, Malley’in tweetine üstü kapalı bir gönderme de bulunarak “Timsah gözyaşlarına gerek yok. Trump gitti ancak yasadışı ve cezai yaptırımlar devam ediyor. Korona salgınının ortasında ekonomik terörizm bir insanlık suçudur” şeklinde bir tweet paylaştı.
Tahran Üniversitelerinde siyaset bilimi profesörü olan Sadık Ziba, Arakçi’nin yanıt verme şeklini eleştirdi ve Twitter’da şunları yazdı: “Malley, Sasan Nik Nafs’ın ölümünden pişmanlık duyuyor. Ancak Arakçi, Amerika’yı timsah gözyaşı dökmekle suçluyor. Nik Nafs’ın ailesine taziyelerini ileterek ve yetkililerin ölüm nedenlerini araştırdığını söyleyip başka bir şekilde cevap verebilirdi. Hangisi okuyanların daha çok saygısını kazanırdı?”
İran insan hakları merkezleri, Nik Nafs’ın “rejime karşı propaganda yapmak ve birinci ve ikinci liderlere (Humeyni ve Hamaney) hakaret etmek” suçlamasıyla hapis cezasını çekerken kaldığı Feşuya hapishanesinde öldüğünü açıkladılar.
İran’ın Birleşmiş Milletler Daimî Büyükelçisi Mecid Takht Ravançi, yaptığı açıklamada, mevcut ABD yönetiminin nükleer anlaşmaya yönelik politikasını değiştirme “iddialarının” sadece laf olduğunu, pratikte ABD’nin İran’a karşı maksimum baskı politikasının devam ettiğini belirtti.
Devrim Muhafızlarına bağlı Fars haber ajansının konuşan Ravançi, "ABD'nin nükleer anlaşmaya dönüşündeki gerçek siyasi yönetimi, yaptırımların pratik olarak kaldırılması doğrulanana kadar belirlenmeyecek" değerlendirmesinde bulundu.
Almanya nükleer müzakerelerde taraflara esneklik çağrısında bulundu
Avrupalı bir yetkili, çözüm bekleyen çetin meseleler olduğunu ve çözüm bulmak için çabaladıklarını aktardı.
Almanya nükleer müzakerelerde taraflara esneklik çağrısında bulundu
لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة