Düğüne getirilen fil dehşet saçtı

Hindistan'da düğünlerde fil kullanımı epey yaygın (Twitter - @Benarasiyaa / Kolaj: Fresh Headline)
Hindistan'da düğünlerde fil kullanımı epey yaygın (Twitter - @Benarasiyaa / Kolaj: Fresh Headline)
TT

Düğüne getirilen fil dehşet saçtı

Hindistan'da düğünlerde fil kullanımı epey yaygın (Twitter - @Benarasiyaa / Kolaj: Fresh Headline)
Hindistan'da düğünlerde fil kullanımı epey yaygın (Twitter - @Benarasiyaa / Kolaj: Fresh Headline)

Hindistan'ın Uttar Pradeş eyaletinde cuma günü düzenlenen bir düğüne getirilen fil, töreni birbirine kattı.
Allahabad şehrindeki Amlapur köyünde yapılan düğünde Anand Tripathi adlı damat, etkinlik alanına at arabasıyla geldi. Ancak gelişini biraz daha çarpıcı hale getirmek isteyen Tripathi, beraberinde bir de fil getirdi.
Ancak damat tarafının mekana gelmesiyle atılan havai fişekler hayvanı korkuttu. Sükunetini kaybeden dev fil etrafa ve konuklara saldırmaya başladı.
Fil, düğün için hazırlanan geleneksel bir çadırı yıktı ve otoparktaki 4 araca zarar verdi.
Olay anında çekilen görüntüler sosyal medyada viral oldu. Videoda damadın ve konukların can havliyle tören alanından kaçtığı görülüyor.
Yaban hayatı görevlileri ve polis memurlarından oluşan bir ekip, bölgeye gelerek kızgın hayvanı zapt etti.
Sosyal medyada fil gibi hayvanların bu tür etkinliklere getirilmesinin "insanlık dışı" olduğu yönünde yorumlar yapıldı. Bazı kullanıcılar, hayvanın yüksek sesli müzikten ve havai fişeklerden korktuğunu söyleyerek fili savundu.
Independent Türkçe, Sputnik International, India Today, Geo News

 



Arizona'da tarihi keşif: 200 milyon yıllık uçan sürüngen fosili bulundu

Araştırmacılar, 200 milyon yıl önce dinozorlarla birlikte yaşamış kanatlı bir sürüngen olan yeni bir teruzor türü keşfetti (Smithsonian)
Araştırmacılar, 200 milyon yıl önce dinozorlarla birlikte yaşamış kanatlı bir sürüngen olan yeni bir teruzor türü keşfetti (Smithsonian)
TT

Arizona'da tarihi keşif: 200 milyon yıllık uçan sürüngen fosili bulundu

Araştırmacılar, 200 milyon yıl önce dinozorlarla birlikte yaşamış kanatlı bir sürüngen olan yeni bir teruzor türü keşfetti (Smithsonian)
Araştırmacılar, 200 milyon yıl önce dinozorlarla birlikte yaşamış kanatlı bir sürüngen olan yeni bir teruzor türü keşfetti (Smithsonian)

Araştırmacılar 200 milyon yıl önce dinozorlarla birlikte yaşamış kanatlı bir sürüngen olan yeni bir teruzor türü keşfetti.

Smithsonian Ulusal Doğa Tarihi Müzesi'nden bilim insanları 2011'de, fosilleşmiş çene kemiğini ortaya çıkardıkları bu canlının, artık Kuzey Amerika'da bilinen en eski teruzor türü olduğunu belirledi.

Arizona'daki Taşlaşmış Orman Milli Parkı'ndaki ücra bir kemik yatağında keşfedilen bu canlının çene kemiği 209 milyon yıl önce volkanik kül içinde korunmuş.

Yeni türün, bir insanın omzuna rahatça tüneyebilecek kadar küçük olduğu düşünülüyor.

Bu olağanüstü fosili, müzenin FossiLab bölümünde 18 yıldır gönüllü olarak çalışan Suzanne McIntire keşfetti.

McIntire şöyle diyor:

Bu örneği ortaya çıkarmanın heyecan verici tarafı, dişlerin hâlâ kemiğin içinde olmasıydı, bu yüzden hayvanı tanımlamanın çok daha kolay olacağını biliyordum.

Ekip, diş uçlarının aşınmış olmasından yola çıkarak teruzorun, çoğu zırh benzeri pullarla kaplı balıklarla beslendiği sonucuna vardı.

Ekip yeni teruzor türüne Eotephradactylus mcintireae adını verdi. "Kül kanatlı şafak tanrıçası" anlamına gelen bu isim, fosilin bulunduğu alandaki volkanik küle atıf yapıyor.

Arizona'nın kuzeydoğusundaki bu bölge, 209 milyon yıl önce Pangaea'nın ortasında ve ekvatorun hemen üzerinde yer alıyordu.

Küçük nehir kanallarının kesiştiği bölge muhtemelen mevsimsel sellere maruz kalıyordu; bu seller kanallara tortu ve volkanik kül taşıyarak muhtemelen kemik yatağında muhafaza edilen canlıları gömdü.

Ekip toplamda kemikler, dişler, balık pulları ve koprolitler yani fosilleşmiş dışkılar da dahil 1200'den fazla fosil ortaya çıkardı.

Araştırmacılar ayrıca sivri uçlu zırhı ve ayakkabı kutusuna sığabilecek kabuğuyla, eski bir kaplumbağanın fosillerini de tanımladı. Kara kaplumbağası benzeri bu hayvan, fosilleri daha önce Almanya'da keşfedilen, bilinen en eski kaplumbağayla aynı zamanlarda yaşamıştı.

Kligman, "Bu, kaplumbağaların Pangea genelinde hızla yayıldığını gösteriyor ki bu çok büyük olmayan ve muhtemelen yavaş bir tempoda yürüyen bir hayvan için şaşırtıcı" diyor.

Independent Türkçe