Uluslararası Kurtarma Komitesi Afrin’deki saldırıyı kınadı

Afrin’deki Şifa Hastanesi’nde saldırının ardından hasar alan bir bölüm (DPA)
Afrin’deki Şifa Hastanesi’nde saldırının ardından hasar alan bir bölüm (DPA)
TT

Uluslararası Kurtarma Komitesi Afrin’deki saldırıyı kınadı

Afrin’deki Şifa Hastanesi’nde saldırının ardından hasar alan bir bölüm (DPA)
Afrin’deki Şifa Hastanesi’nde saldırının ardından hasar alan bir bölüm (DPA)

Uluslararası Kurtarma Komitesi (IRC), Suriye’nin kuzeyindeki Afrin şehrinde geçtiğimiz Cumartesi günü siviller ile sağlık çalışanlarının ölümüne ve Şifa Hastanesi’nin hizmet dışı kalmasına yol açan saldırıyı güçlü bir şekilde kınadı.
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’ne (SOHR) göre, Cumartesi akşamı Türkiye destekli muhalif grupların kontrolü altındaki Afrin’de bulunan Şifa Hastanesi’ne Grad füzesi ve top atışlarıyla yapılan saldırı sonucu en az 21 kişi hayatını kaybetti.
Uluslararası Kurtarma Komitesi Suriye Direktörü Wolfgang Gressmann konuya dair yaptığı açıklamada, “Suriye’nin kuzeyindeki en büyük sağlık tesislerinden biri olan Şifa Hastanesi’ne yapılan bu ölümcül saldırıyı şiddetle kınıyoruz. Bu, sağlık hizmetlerine yönelik bu yıl şimdiye kadar kaydedilen 11. saldırı ve Ocak 2019’dan bu yana sağlık hizmetlerine yönelik toplam doğrulanmış saldırı sayısını 124’e çıkardı” dedi.
Sivil Savunma ekibi olan Beyaz Baretliler’den bir kaynak ise Şarku’l Avsat’a şunları söyledi;
“Afrin katliamında can kayıplarının bilançosu, rejim güçlerinin Ziyara ve Abyan’daki mevzilerinden fırlatılan füzelerin Afrin’e düşmesi sonucu daha fazla ölü ve yaralının bildirilmesiyle yükselmeye devam ediyor. Ölenlerin çoğu, Şifa Hastanesi’nin doğrudan hedef alınması esnasında hayatını kaybetti. Aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 23’ten fazla yaralı olduğu için şehit sayısının artması muhtemel.”
Şarku’l Avsat’a konuşan, Afrin’den isminin açıklanmamasını isteyen bir sağlık yetkilisi de, Afrin katliamında hayatını kaybedenlerin sayısının 21’e ulaştığını bildirerek, “Katliamın kurbanlarının çoğu sivildi. Bir kadın ve çocuğu da dahil olmak üzere 17 sivil, hastane personelinden üç kadın, bir doktor ve Suriye-Amerikan Tıp Derneği’nin (SAMS) dört çalışanı ve Şafak İnsani Örgütü’ndeki işçilerdi” ifadelerini kullandı.
Bir kaynağa göre, saldırıda sağlık personeli ve sivillerin yaşamını yitirmesinin yanı sıra, Suriye Milli Ordusu’na bağlı Süleyman Şah grubunun bir lideri, iki üyesi de hayatını kaybetti.
AA’ya göre, Türkiye saldırılardan YPG/PKK’yı sorumlu tutarken, Milli Savunma Bakanlığı, saldırıyı gerçekleştiren terör örgütüne ait Tel Rıfat’taki hedeflerin derhal ateş altına alındığını açıkladı.
SOHR, geçtiğimiz Cumartesi olaya ilişkin yaptığı ilk açıklamada, saldırının Halep vilayetinin kuzeyinde İran ve rejim güçlerine sadık milislerin konuşlandığı ve Kürt güçlerinin yakın olduğu bölgelerden geldiğini bildirmişti.
YPG’nin ana omurgasını oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri (SDG), saldırıyla herhangi bir ilgisi olduğunu reddederken, şimdiye kadar hiçbir taraf saldırının sorumluluğunu üstlenmedi.
Suriye Milli Ordusu Danışmanı Albay Ahmed Hamade ise, Milli Ordu’ya bağlı izleme ekiplerinin verdiği bilgiye göre, Halep’in batısındaki Kaştar köyünde konuşlu SDG’nin roketatarlar ve topçu atışları ile Afrin kentindeki Şifa Hastanesi ve yerleşim birimlerini hedef aldığını söyledi.
Hamade, SDG’nin Türk ordusu ve Suriye Milli Ordusu’nun kontrolündeki bölgelerde topçu ve füze saldırıları ile istikrarı baltalamak ve güvenliği bozmak için çok çalıştığına da vurgu yaptı.
SDG medya yetkilisi Ferhad Ahmed ise Afrin’de yaşanan son katliamı SDG’nin gerçekleştirdiğine ilişkin suçlamaları reddetti.
Ahmed Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, SDG’nin saldırının sorumluluğunu reddettiğini belirterek, medyayı haberleri yaparken güvenilir olmaya çağırdı.
SDG Başkomutanı Mazlum Abdi de, katliamı kınayarak, Rus güçlerini olaya karışmakla suçladı.
Rusya Savunma Bakanlığı, Afrin'in hedef alınmasına ilişkin herhangi bir kınama veya açıklama yapmadı.
Türkiye Dışişleri Bakanlığı ise, Afrin şehir merkezi, Suriye Amerikan Tıp Derneği destekli El Şifa Hastanesi ve Acil Bölümü’ne yönelik saldırının PKK/YPG/SDG tarafından yapıldığını bildirerek, saldırıyı kınadı.
Bakanlığın söz konusu açıklamasında, “Masum sivilleri ve Suriye halkına her koşulda hizmet vermek için yılmadan çalışan sağlık çalışanlarını top ve füzeyle hedef almaktan çekinmeyen PKK/YPG/SDG, terör örgütü kimliğini ve kanlı yüzünü bir kez daha göstermiştir” denildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise, NATO Zirvesi'ne katılmak üzere Belçika'nın başkenti Brüksel’e gitmeden önce Atatürk Havalimanı’nda açıklamada Afrin saldırısına değinerek, “Ülkemizde masumları, Suriye’de sivilleri, Irak’ta Kürt kardeşlerimizi katleden bu alçaklardan döktükleri her damla kanın hesabını soracağız” dedi.



Gazze’de bir kuvözde 4 bebek: Ölüm kalım mücadelesi veriliyor

Gazze'de yakıt kıtlığı nedeniyle bebekler tek kuvöze konuyor (@fnaim65/Twitter)
Gazze'de yakıt kıtlığı nedeniyle bebekler tek kuvöze konuyor (@fnaim65/Twitter)
TT

Gazze’de bir kuvözde 4 bebek: Ölüm kalım mücadelesi veriliyor

Gazze'de yakıt kıtlığı nedeniyle bebekler tek kuvöze konuyor (@fnaim65/Twitter)
Gazze'de yakıt kıtlığı nedeniyle bebekler tek kuvöze konuyor (@fnaim65/Twitter)

Gazze'deki doktorlar, yakıt kıtlığı nedeniyle tek kuvöze birden fazla bebek yerleştirmek zorunda kalıyor.

Gazze’deki El Ehli Hastanesi’nin direktörü Fadel Naim, X hesabından yaptığı paylaşımda, El Helou Hastanesi’nde çekilen ve aynı kuvöze birden fazla bebeğin yerleştirildiği bir fotoğrafa yer verdi.  

Naim, “Bu trajik durum, Gazze’deki acımasız savaşın ve sağlık sistemini felç eden kuşatmanın doğrudan bir sonucudur” ifadelerini kullandı. 

İsrail ablukasının prematüre bebekler için “rutin bakımı ölüm kalım mücadelesine çevirdiğini” söyleyen doktor, “Hiçbir çocuk, yaşamını bombalar ve ambargoların belirlediği bir dünyaya doğmamalı” dedi.

Gazze’nin kuzeyindeki El Şifa Hastanesi’nin direktörü Muhammed Ebu Silmiya da CNN’e açıklamasında, yakıt sağlanmazsa hastanenin birkaç saat içinde hizmet dışı kalacağını belirtti. 

Dr. Silmiya, aralarında 22’si kuvözde olan bebeklerin de bulunduğu yüzlerce hastanın ölüm riskiyle karşı karşıya olduğunu ifade etti.

Nasser Tıp Merkezi de sadece 24 saatlik yakıt kaldığını belirterek, elektriği doğum ve yoğun bakım gibi kritik bölümlere yönlendirdiklerini duyurdu.

Gazze Sağlık Bakanlığı’nın medya kuruluşuyla paylaştığı bilgilere göre yakıtın yanı sıra jeneratörleri çalıştıracak yedek parçalar da bulunulamıyor. 

Sınır Tanımayan Doktorlar (MSF), Gazze’de “eşi benzeri görülmemiş bir insani krizin” yaşandığını bildirerek, ateşkes çağrısı yaptı ve insani yardımın derhal artırılması gerektiğini söyledi.

New York Times’ın irtibata geçtiği Britanyalı cerrah Victoria Rose da Gazze’de gördüklerini şöyle anlatıyor: 

Hastaneye diz kapakları, ayakları ya da elleri kopmuş çocuklar getiriliyordu.

Gazze’de 21 gün gönüllü görev yaptığını belirten Dr. Rose, daha önce iki kez bölgede çalıştığını fakat bu sefer durumun daha da kötü olduğunu söylüyor. 

Rose, 1 Temmuz’da tedavi ettiği tüm hastaların, ABD-İsrail destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı’na (GHF) ait erzak dağıtım bölgelerinde vurulduğunu söylediğini aktarıyor:

İnsanlar o kadar yoksulluğa düşmüş durumda ki, bir çuval pirinç ve biraz makarna için ölmeye hazırlar.

Gazze Sağlık Bakanlığı’nın paylaştığı verilere göre, GHF’nin faaliyetlerini başlattığı 27 Mayıs’tan 2 Temmuz’a kadar en az 640 kişi erzak dağıtım merkezlerine giderken öldürüldü. 4 bin 500’den fazla kişinin de yaralandığı aktarılıyor. 

Filistinli yetkililer, Netzarim ve Refah bölgelerindeki GHF'ye ait erzak dağıtım noktalarının "insani yardım" kisvesi altındaki ölüm tuzaklarına dönüştüğünü ve İsrail'in sivilleri kasıtlı olarak hedef aldığını savunuyor. İsrail ordusuysa iddiaları reddederek kurallara uymayan kişilere "uyarı ateşi" açıldığını öne sürüyor.

Independent Türkçe, CNN, New York Times