Biden-Putin görüşmesi ve Suriye’ye insani yardım sağlama dosyası

Rusya Devlet Başkanı Vlademir Putin, Suriye’deki Hmeymim Hava Üssü’nü Aralık 2017’de ziyaret etmişti. (AP)
Rusya Devlet Başkanı Vlademir Putin, Suriye’deki Hmeymim Hava Üssü’nü Aralık 2017’de ziyaret etmişti. (AP)
TT

Biden-Putin görüşmesi ve Suriye’ye insani yardım sağlama dosyası

Rusya Devlet Başkanı Vlademir Putin, Suriye’deki Hmeymim Hava Üssü’nü Aralık 2017’de ziyaret etmişti. (AP)
Rusya Devlet Başkanı Vlademir Putin, Suriye’deki Hmeymim Hava Üssü’nü Aralık 2017’de ziyaret etmişti. (AP)

ABD Başkanı Joe Biden bu hafta Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile gerçekleştireceği  görüşmede Rus liderden Suriye’deki tek yardım sınırını kapatma yönündeki tehdidinden geri adım atmasını isteyecek. AP’nin verdiği bilgilere göre Biden’ın hedefinde Suriyelilerin çektiği acıları önlemek var.
Rus ordusu, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed rejiminin 10 yıldan uzun bir süredir devam eden çatışmalarda ayakta kalmasına yardımcı olurken Putin de ülkenin yeniden yapılanması için gösterilen uluslararası çabalarda Esed için arabuluculuk yapmayı amaçlıyor. Rusya, 2014 yılından bu yana BM yardımlarının Suriye’ye Türkiye üzerinden ulaşmasını sağlayan ve geçerlilik süresi 10 Temmuz’da dolacak olan kararı veto etme hakkına sahip.
Putin, Biden'ın göreve başlamasından bu yana ilk kez bugün kendisiyle Cenevre'de bir araya gelecek. Rus lider, Suriye'deki diğer tüm uluslararası insani yardımların geçişini önlemek için sınırların kapatılmasında başarılı olmuştu. Putin, ülkeye yapılacak yardımların dağıtımını Esed’in üstlenmesi gerektiğini savunuyor.
Türkiye üzerinden muhaliflerin kontrolündeki Suriye'nin kuzeybatısına gönderilen yardımlar, Suriye'de muhalefetin son kalesi olan bölgede 4 milyon kişiye ulaşıyor.
Gelinen noktada bilanço ise ağır. On yıldır süre ve 500 bin kişinin ölümüne yol açan savaş ülke nüfusunun yarısının yerinden edilmesine den oldu. Yabancı orduların ve aşırılık yanlısı grupların hamlelerinin yanı sıra çöken ekonomi de ülkeyi derinden sarstı.
Uluslararası yardım koridorunun kapatılması ve insani yardımların dağıtım görevinin Şam rejimine devredilmesi, Esed’i savaşın galibi ve tüm bu yaşananlardan sonra Suriye'nin meşru hükümdarı olmasına yardımcı olacak. Bu da Rusya'nın Suriye'yi yeniden inşa etme girişiminde Esed’in müttefiki olarak bölgesel nüfuzunu derinleştirecek.
Putin, Biden ile görüşmesinin öncesinde NBC’ye yaptığı açıklamada, "Yardımlar merkezi hükümet aracılığıyla sağlanmalı" dedi. Ayrıca endişelere cevaben yardım kuruluşlarının denetim yapabileceklerini belirtti. 
Muhaliflere göre Esed rejimi sivilleri aç bırakma ve kuşatma silahını savaşta bir araç olarak kullanmaktan çekinmedi. Muhalifler ayrıca sınırın kapatılması halinde Türkiye'ye yönelik mülteci akınının istikrarı bozmasından endişe ediyor.
ABD'nin Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Linda Thomas Greenfield, bu ayın başlarında isyancılar tarafından ele geçirilen, Türkiye ile kuzeybatı Suriye arasında tehdit altında olarak görülen  Bab el-Heva Sınır Kapısı’nı ziyaret ederek kapatmanın ‘haksız bir zulme yol açacağı’ konusunda uyarıda bulunmuştu.
Halihazırda yaklaşık dört milyon Suriyeli mülteciye ev sahipliği yapan Türkiye, sınırın kapatılmasına karşı ABD ile aynı tutumu benimsiyor.
Merkezi Washington'da bulunan ABD Barış Enstitüsü'nün kıdemli danışmanı Mona Yacoubian, Bab el-Heva Sınır Kapısı’nın kapatılmasının ülkedeki insani felaketi artırabileceğini ve mülteciler konusunda istikrarsızlığa yol açabileceğini belirtti. Biden'ın Putin ile görüşmesinde, Suriye'de sivil alanda yaşanacak yeni acıların Rusya'nın imajına vereceği zararlara değinmesi gerektiğini belirten Yacoubian, Rusya’nın Suriye'yi yeniden inşa etmek amacıyla beklenen Arap ve uluslararası yardımları denetleme konusunda arabulucu pozisyonunda olduğuna dikkati çekti. Yacoubian görüşmede ayrıca insani yardımların, ABD ve diğer ülkelerin Esed rejimine uyguladığı yaptırımlardan muaf tutulması konusunun gündeme getirilmesi gerektiğini vurguladı.
Ancak Rusya, Suriye'de barışçıl olarak başlayan ve Arap Baharı sırasında Esed’i ve diğer baskıcı hükümetleri kınayan ABD’nin desteğinin istikrarsız olduğunu, şiddeti körüklediğini ve aşırı İslamcı grupları desteklediğini savunuyor. Biden’ın yanı sıra eski Obama yönetiminden de birçok kişi, Esed'in sivillere yönelik kimyasal saldırılarını durdurmak için askeri müdahaleden yanaydı. Ancak her iki yönetim de bundan çekinerek söz konusu dönemden bu yana ABD'nin çatışmaya karşı kapsamlı mücadelesinin kan dökülmesini engelleyememesi nedeniyle üzüntülerini dile getirmekle yetindi.



Faşir’den kaçanlar: Ağaçlara asılı cesetler gördük

HDK’nın saldırısından kaçan yerinden edilmiş kişiler için kurulan et-Tavile Mülteci Kampı’ndaki Sudanlı bir kadını, 15 Kasım 2025 (Reuters)
HDK’nın saldırısından kaçan yerinden edilmiş kişiler için kurulan et-Tavile Mülteci Kampı’ndaki Sudanlı bir kadını, 15 Kasım 2025 (Reuters)
TT

Faşir’den kaçanlar: Ağaçlara asılı cesetler gördük

HDK’nın saldırısından kaçan yerinden edilmiş kişiler için kurulan et-Tavile Mülteci Kampı’ndaki Sudanlı bir kadını, 15 Kasım 2025 (Reuters)
HDK’nın saldırısından kaçan yerinden edilmiş kişiler için kurulan et-Tavile Mülteci Kampı’ndaki Sudanlı bir kadını, 15 Kasım 2025 (Reuters)

Faşir’deki saldırılardan sağ kalanlar, geçtiğimiz ekim ayında Sudan'ın Kuzey Darfur eyaletinin yönetim şehri Faşir'in Hızlı Destek Kuvvetleri’nin (HDK) eline geçmesinden bu yana maruz kaldıkları veya tanık oldukları korkunç ihlalleri anlattılar.

Yedi yakın aile üyesiyle birlikte Faşir’den kaçan, ancak beraberindekilerin başlarına ne geldiğini bilmeyen Ahmed Cibril, “O gece çıplak ayakla ve pijamalarımızla yola çıktık ve yolda HDK üyelerinin yoğun ateşi altında kaldık... Birçoğu öldü ve yaralandı” dedi. Faşir’den yaklaşık 60 kilometre uzaklıktaki et-Tavile Mülteci Kampı’na giderken onlarca kişinin açlık ve susuzluktan öldüğünü, diğerlerinin ise aldıkları ağır yaralar nedeniyle hayatını kaybettiğine tanık olduğunu ekledi.

Telefonla Şarku’l Avsat’a konuşan sağ kalanlar, HDK’nın yüzlerce aileyi gözaltı merkezlerinde ve barınaklarda zorla alıkoymaya devam ettiğini ve birçoğunun açlıktan öldüğünü veya vurulduğunu söyledi.

Sağ kalanlardan biri şöyle dedi:

Ağaçlara asılmış kadın ve erkeklerin cesetlerini gördük, kimse onlara yaklaşamadı.

Faşir'in HDK’nın eline geçmesinden birkaç gün sonra şehirden ayrılan Avukat Adam İdris şöyle konuştu:

“HDK bizi camilere gitmeye zorladı, orada bizi videoya aldı ve ardından her şeyin normal seyrinde gittiğini söyleyen videolar yayınladı, oysa gerçekte silahsız vatandaşları gözaltına alıyor ve serbest bırakılmaları karşılığında büyük miktarlarda para talep ediyordu.”

İki çocuk annesi bir kadın ise şöyle anlattı:

“Kadınları sıraya dizip silahlarını bize doğrulttular ve sonra para ve altın var mı diye bakmak için giysilerimizi aradılar. HDK üyeleri tarafından cinsel şiddete ve insanlık dışı muameleye maruz kaldık. Bize ırkçı hakaretler ettiler.”

Sudan’da 2023 yılının nisan ayı ortalarında, tüm güçleri tek bir ordu altında birleştirme çabaları sırasında ordu ile HDK arasında başlayan anlaşmazlık silahlı çatışmaya dönüştü.


Suriyeliler, Suriye'nin kurtuluşu ve Beşşar Esed’in kaçışının yıldönümünü kutluyor

Dün Şam’da Beşşar Esed rejiminin düşüşünü kutlayan törenlere katılırken ülkelerinin bayraklarını sallayan Suriyeliler (AP)
Dün Şam’da Beşşar Esed rejiminin düşüşünü kutlayan törenlere katılırken ülkelerinin bayraklarını sallayan Suriyeliler (AP)
TT

Suriyeliler, Suriye'nin kurtuluşu ve Beşşar Esed’in kaçışının yıldönümünü kutluyor

Dün Şam’da Beşşar Esed rejiminin düşüşünü kutlayan törenlere katılırken ülkelerinin bayraklarını sallayan Suriyeliler (AP)
Dün Şam’da Beşşar Esed rejiminin düşüşünü kutlayan törenlere katılırken ülkelerinin bayraklarını sallayan Suriyeliler (AP)

Şam, bugün ‘kurtuluşunun’ birinci yıldönümünde Suriyelilerin ülkelerine dönüşünü, eski rejimin çöküşünü ve lideri Beşşar Esed'in ülkeden kaçışını kutluyor.

Adeta bir tatil havasının hakim olduğu başkentte, geri dönüş hakkının sevinci, hatıraların ağırlığıyla iç içe geçmiş durumda. Sokaklar ise ‘karanlık dönemin’ sembollerinin yerini alan yeni bir kimliği yansıtıyor. Silahlı grupların üyeleri yeni devletin güvenlik kurumlarına entegre edilirken Şamlılar gelecekleriyle ilgili endişelerinin bir kısmından kurtulmuş durumdalar.

Süslemelerin, kalabalıkların, dolu otellerin ve yıllarca süren sürgünün ardından geri dönenlerin ardında, hala kayıp olanların aileleri ve yıkılmış bölgelerin sakinleri arasında hiç bitmeyecek bir hüzün var. Yine de insanlar, sanki ‘duvarların artık kulakları yokmuş’ gibi, açıkça konuşma cesaretini yeniden kazandılar ve bireysel karar verme gücünü ve geri dönme hakkını yeniden kazandıklarına dair genel duygularını ifade ettiler.

Bu değişim, 8 Aralık 2024 tarihinde Beşşar Esed'in ülkenden kaçışının ardından yaşanan hareketli gecenin hatıralarını silebilmiş değil. O gece, güvenlik kurumları çöktü, silahlı gruplar kritik öneme sahip karargahları yağmalamak için acele etti ve eski rejimin üyeleri üniformalarını sokaklarda bıraktı. Şam kaosun eşiğine gelmişti.

Ancak Cisr el-Ebyad, Bab Tuma ve el-Kassa gibi mahalleler, doktorlar, öğrenciler ve tüccarlardan oluşan geçici mahalle komiteleri sayesinde kendilerini korumayı başardılar. Bu girişimler sayesinde 200'den fazla hırsız tutuklandı ve mezhep çatışmaları önlerken halkın durumun kontrolden çıkmasını engelleme yeteneğini ortaya koydu.

Öte yandan Tahran'da bugün, İran'ın Suriye'deki dayanak noktasını kaybetmesi, İran Dini Lideri Ayetullah Ali Hamaney’in ‘dış komplo’ hakkındaki konuşması, Devrim Muhafızları Ordusu’nun (DMO) Suriye'yi ‘35. Eyalet’ olarak görmesi, diplomasinin savunulması ve milletvekillerinin on milyarlarca doların israf edildiği yönündeki suçlamaları arasında ‘direniş çadırının ana direğinin’ çöküşüyle ilgili çelişkili haberler basında yer alıyor.


Caca: Hizbullah Lübnan’ın en büyük sorunudur

Lübnan Kuvvetleri Partisi lideri Samir Caca, partinin 2025 genel konferansına katıldı (LK)
Lübnan Kuvvetleri Partisi lideri Samir Caca, partinin 2025 genel konferansına katıldı (LK)
TT

Caca: Hizbullah Lübnan’ın en büyük sorunudur

Lübnan Kuvvetleri Partisi lideri Samir Caca, partinin 2025 genel konferansına katıldı (LK)
Lübnan Kuvvetleri Partisi lideri Samir Caca, partinin 2025 genel konferansına katıldı (LK)

(Maruni Hristiyan) Lübnan Kuvvetleri Partisi (LK) lideri Samir Caca, Hizbullah'ın askeri kanadının Lübnan'ın en büyük sorunu olduğunu söylerken Hizbullah’ın askeri yapısının tasfiyesini geciktirmek için hiçbir neden olmadığını savunuyor.

Caca, LK’nin ilk genel konferansında, Cumhurbaşkanı Joseph Avn ve Başbakan Nevvaf Selam'a açık bir mesaj göndererek şunları söyledi:

“Hizbullah'ın askeri kanadının, yaşadığımız büyük sorunun merkezinde olduğu artık açıkça ortada. Herkes, bu sorunun çözülmesinin mali durumu hafifletmek için bir ön koşul olduğu konusunda hemfikir.”

Caca ayrıca, önümüzdeki bahar için planlanan parlamento seçim yasası ile ilgili olarak Meclis Başkanı Nabih Berri'ye bir mesaj gönderdi. Ona, iç düzenlemelerin uygulanmak için oluşturulduğunu, partizan amaçlara ulaşmak, parlamentonun işleyişini bozmak ve parlamento seçimlerini sekteye uğratmaya çalışmak için kullanılmak üzere oluşturulmadığını söyledi.