Paris: İran’la nükleer müzakerelerde ciddi anlaşmazlıklar var

UAEA Genel Müdürü Rafael Grossi, geçtiğimiz hafta UAEA Yönetim Kurulu toplantısı oturum aralarında (UAEA)
UAEA Genel Müdürü Rafael Grossi, geçtiğimiz hafta UAEA Yönetim Kurulu toplantısı oturum aralarında (UAEA)
TT

Paris: İran’la nükleer müzakerelerde ciddi anlaşmazlıklar var

UAEA Genel Müdürü Rafael Grossi, geçtiğimiz hafta UAEA Yönetim Kurulu toplantısı oturum aralarında (UAEA)
UAEA Genel Müdürü Rafael Grossi, geçtiğimiz hafta UAEA Yönetim Kurulu toplantısı oturum aralarında (UAEA)

İran’ın nükleer dosyasıyla ilgili Viyana’daki maraton görüşmeleri günlerdir yoğun bir şekilde devam ediyor. Ciddi anlaşmazlıkların halen çözülemediğini vurgulayan Fransa Dışişleri Bakanlığı, zamanın kimsenin lehine işlemediği uyarısında bulundu. Geçtiğimiz Cumartesi günü Tahran'dan gelen Abbas Arakçi başkanlığındaki İran heyetinin ise yarın yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde dönmeye acelesi yok gibi görünüyor.
Nitekim 18 Haziran, müzakerecilerin umduğu gibi artık bir anlaşma yönündeki son tarih değil. İran, acelesi olmadığını, acele edip önündekini kabul etmek yerine yavaşlayıp tüm taleplerini elde etmeyi tercih ettiğini vurguluyor.
En son tur sona ererken mevcut turda bir anlaşmaya varılacağına güveni olan Avrupa müzakere koordinatörü Enrique Mora dahi artık bu yönde bir tarih belirlemeye cesaret edemeyerek “Bugün bir anlaşmaya eskisinden daha yakınız” demekle yetiniyor. Şarku'l Avsat kendisine İran'daki cumhurbaşkanlığı seçimlerinin müzakerelerin ilerleyişi üzerindeki etkisine ilişkin endişelerini sorduğunda Mora, “Sanmıyorum. İran hükümeti ve Hamaney, müzakere için bir heyet göndermeye karar verdi. Viyana'da varılan herhangi bir anlaşmanın sadece mevcut hükümet tarafından değil, gelecekteki herhangi bir hükümet tarafından da benimseneceğini anladık” ifadelerini kullandı.
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Başkanı Rafael Mariano Grossi, “İran’da bir sonraki hükümet görevi devralana kadar müzakereleri ertelemek gerekir” dedi.
İtalyan La Repubblica gazetesine konuşan Grossi, “Bu noktada yeni İran hükümetini beklememiz gerektiğini herkes biliyor. Müzakerelerde haftalardır teknik konulara odaklanılıyor. Bu husus başlı başına çok karmaşık ve hassas; ancak tüm tarafların siyasi iradesini gerektiriyor” ifadelerine başvurdu.
Nitekim anlaşma taslağının son haline yaklaştığı, ancak hala üzerinde uzlaşılamamış bazı önemli noktaların olduğu görülüyor. Çin'in Birleşmiş Milletler (BM) Viyana Daimi Temsilcisi Wang Qun, turun başında yaptığı açıklamada İran'ın taahhütleriyle ilgili kısmın neredeyse hazır olduğunu söyledi. İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani dün Tahran'dan yaptığı açıklamada ABD yaptırımlarıyla ilgili kısmın ‘sonlarında olduğunu’ söyledi. ISNA’nın haberine göre Ruhani, “İki kelime ve bir nokta eksik” dedi.
Avrupa kaynaklarının Şarku'l Avsat'a bildirdiğine göre, Tahran’ın 2018'de Trump yönetimin yaptığı gibi ABD yönetiminin anlaşmadan bir daha çekilmesini önleme yönünde istediği güvence talebi, hala askıda olan hususlar arasında yer alıyor.
Anlaşmanın, İran'ı balistik füze programı ve bölgeye yönelik müdahaleleri konusunda yeni müzakerelere geri dönmeye zorlayan maddeler içermeyeceği öngörülüyor. Söz konusu kaynaklar, bu koşulların anlaşmaya yazılı olarak dahil edilmesinin ‘zor’ olduğunu, ancak hala tartışılan konunun ‘siyasi anlayış’ gerektirdiğini ifade etti. Aynı zamanda Viyana görüşmelerinin Biden yönetiminin bu müzakerelerin başında arzuladıklarının aksine, nükleer anlaşmaya olduğu gibi geri dönmeye odaklandığını söyledi.
İran hükümet sözcüsü, yeni hükümetin Ağustos ortasına kadar kurulacağının beklendiğini söyledi. Ruhani'nin görev süresi ise 3 Ağustos'ta sona eriyor.
Müzakerelere doğrudan dahil olmayan BM, görüşmelerde üzerinde anlaşmaya varılan adımları kontrol etmek ve İran’daki teftişlere devam etmek için çağrılıyor. UAEA, İran ile aralarındaki mevcut anlaşma 24 Haziran'da sona erene dek bir çözüm bulunmayacağından, İran’ın faaliyetleri üzerindeki gözetiminin daha da azalacağından korkuyor. Grossi, 10 gün önce yaptığı açıklamada ajansın söz konusu anlaşmayı uzatma müzakerelerinin giderek zorlaştığını söylemişti.
Şarku’l Avsat’ın Bloomberg’den aktardığı habere göre İran'ın UAEA’ya bağlı nükleer müfettişlerle yaptığı geçici izleme anlaşmasını yeniden canlandırma kararının ülkenin Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi'ne ait olduğunu belirten İran Cumhurbaşkanlığı Ofisi Başkanı Mahmud Vaizi, “Müzakerelerde taleplerimize yaklaşırsak yeniden hayata geçirilebilir” ifadelerini kullandı.
Reuters’ın haberine göre Fransa Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Agnes von der Mühll, bir basın toplantısında Grossi’nin açıklamalarına dair yaptığı yorumda müzakerelerin artık en zor konular etrafında döndüğünü, önemli anlaşmazlıkların sürdüğünü söyledi. Aynı zamanda “Bu durum, acilen alınması gereken cesur kararlar gerektiriyor. Zirâ zamanın kimsenin lehine olmadığı konusunda hepimiz hemfikiriz” ifadelerini kullandı.



Etiyopya, Mısır'ı Afrika Boynuzu'nda ‘istikrarsızlaştırma kampanyası’ yürütmekle suçluyor

Rönesans Barajı (Reuters)
Rönesans Barajı (Reuters)
TT

Etiyopya, Mısır'ı Afrika Boynuzu'nda ‘istikrarsızlaştırma kampanyası’ yürütmekle suçluyor

Rönesans Barajı (Reuters)
Rönesans Barajı (Reuters)

Etiyopya Dışişleri Bakanlığı dün yaptığı açıklamada, Mısır’ı Afrika Boynuzu bölgesinde ‘Etiyopya’yı hedef alan bir istikrarsızlaştırma kampanyası yürütmekle’ ve ‘gerilimi artırmaya zemin hazırlamakla’ suçladı.

İki ülke arasında Mavi Nil üzerindeki Rönesans Barajı konusunda süren anlaşmazlığa atıfta bulunan bakanlık, açıklamasında Mısır’ın ‘Afrika Boynuzu’nda Etiyopya’yı merkeze alan, ancak onunla sınırlı olmayan bir istikrarsızlaştırma kampanyası yürüttüğünü’ savundu.

Bakanlık, Mısır’ın ‘diyaloğu reddettiğini ve gerilimi artırma niyetini açıkça ortaya koyan düşmanca söylemini yoğunlaştırdığını’ iddia etti.

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati ise dün yaptığı açıklamada, ülkesinin Etiyopya’nın Rönesans Barajı’na ilişkin tek taraflı adımlarını reddettiğini yineleyerek, “Etiyopya’nın uygulamaları tüm Afrika kıtasının istikrarını tehdit eden ciddi bir tehlike oluşturuyor” dedi.

Mısır Su Kaynakları ve Sulama Bakanlığı da geçen ay yaptığı açıklamada, Etiyopya’nın baraj yönetiminde ‘tek taraflı ve kontrolsüz uygulamalarını’ sürdürdüğünü, bunun ‘havza ülkelerinin hak ve çıkarlarını tehdit eden ciddi riskler barındırdığını’ vurguladı.

Etiyopya, milyarlarca dolara mâl olan dev Rönesans Barajı’nın inşasına Nil Nehri üzerinde 2011 yılında başladı. Mısır ise projeyi, Afrika’nın en uzun nehrindeki tarihi su haklarını tehdit eden bir girişim olarak görüyor.

Afrika Birliği (AfB) arabuluculuğunda Mısır ile Etiyopya arasında yürütülen müzakereler Nisan 2021’de sonuçsuz kalmış; bunun üzerine Kahire, Addis Ababa’ya baskı uygulanması için konuyu Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’ne taşımıştı.


Macron ve Şi Cinping Ukrayna ve ticari İlişkileri görüştü

Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ve Fransız mevkidaşı Emmanuel Macron, Halkın Büyük Sarayı'ndaki tören kıtasını inceliyor (Reuters)
Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ve Fransız mevkidaşı Emmanuel Macron, Halkın Büyük Sarayı'ndaki tören kıtasını inceliyor (Reuters)
TT

Macron ve Şi Cinping Ukrayna ve ticari İlişkileri görüştü

Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ve Fransız mevkidaşı Emmanuel Macron, Halkın Büyük Sarayı'ndaki tören kıtasını inceliyor (Reuters)
Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ve Fransız mevkidaşı Emmanuel Macron, Halkın Büyük Sarayı'ndaki tören kıtasını inceliyor (Reuters)

Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, bugün (Perşembe) Pekin’de Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’u ağırladı. Macron’un ziyareti, Çin ile Avrupa arasındaki ticaret dengesizliğinin giderilmesi ve Pekin’in Rusya ile ilişkilerini kullanarak Ukrayna savaşının sonlandırılmasına katkı sağlaması amacıyla gerçekleşti.

Görüşmede konuşan Şi Cinping, Fransa ile “daha istikrarlı” ilişkilere ihtiyaç duyduklarını belirterek, Çin’in “her türlü dış müdahalenin önlenmesi ve Çin–Fransa kapsamlı stratejik ortaklığının daha istikrarlı hale getirilmesi” için birlikte çalışmaya hazır olduğunu söyledi.

gthy
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un Pekin'deki Büyük Halk Sarayı'nda düzenlenen resmi resepsiyonundan bir kare (Reuters)

Macron ise Çin ile iş birliğinin Ukrayna’daki savaşın sona erdirilmesi açısından “hayati öneme sahip” olduğunu vurguladı. “Dünyada, Ukrayna’da ve çatışmalardan etkilenen tüm bölgelerde barış ve istikrarı desteklemek için birlikte hareket etmeyi sürdürmeliyiz. Birlikte çalışma kapasitemiz kritik” dedi.

Şi Cinping ve eşi Peng Liyuan, Macron ve eşi Brigitte Macron’u başkentteki Halkın Büyük Salonu’nda resmî törenle karşıladı. Macron çifti, Pekin’e gelişlerinde Çin’in üst düzey diplomatı Wang Yi tarafından da karşılanmıştı.

Macron, 2017’den bu yana dördüncü Çin ziyaretinde Başbakan Li Qiang ile de görüşecek. Ardından, daha önce Fransa’ya gönderilen pandaların geri döndüğü Çengdu kentine geçmesi planlanıyor.

Ukrayna’da ateşkes için Çin’e baskı

Macron’un temaslarında Ukrayna’daki savaş da önemli yer tutuyor. Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noël Barrot, Pazartesi günü yaptığı açıklamada, Çin’in Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin daimi üyesi olarak “Moskova’ya baskı uygulayabileceğini” belirtti. “Rusya’nın, özellikle de Vladimir Putin’in ateşkesi kabul etmesi için Çin’e güveniyoruz” dedi.

fgthy
Çin Devlet Başkanı'nın eşi, Fransa Devlet Başkanı'nın eşiyle birlikte, Macron'un Büyük Halk Salonu'ndaki resepsiyonunda (Reuters)

Çin, tüm ülkelerin toprak bütünlüğüne saygı ve barış görüşmelerine dönülmesi çağrısı yapmasına rağmen, 2022’de başlayan işgal nedeniyle Rusya’yı hiçbir zaman açık şekilde kınamadı. Batılı ülkeler, Pekin’i Moskova’nın savunma sanayisi için gerekli askeri bileşenleri sağlayarak Rusya’ya ekonomik destek sunmakla suçluyor.

ju
Çocuklar Fransız cumhurbaşkanını karşılamak için bayrak ve çiçek salladılar (Reuters)

Fransız Cumhurbaşkanlığı, Macron’un görüşmede Şi Cinping’e “Çin’in Rusya’ya savaşı sürdürmesine yardımcı olacak herhangi bir imkân sağlamaktan kaçınması gerektiğini” aktaracağını bildirdi.

Macron’un ziyareti, bu hafta Paris’i ziyaret eden Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy’nin Avrupa’ya destek çağrısının ardından gerçekleşti. Zelenskiy, Macron ve Avrupalı liderlerle yaptığı görüşmeler sonrası “Savaşın adil bir şekilde sona ermesi gerektiği konusunda hemfikiriz” mesajı vermişti.

Ticaret gündemi

Macron’un Çin temaslarında ticaret de önemli bir başlık oluşturuyor. Avrupa Birliği, Çin ile 357 milyar dolarlık büyük bir ticaret açığı veriyor. Macron’un danışmanları, Çin’in daha fazla iç tüketim yapması, Avrupalıların ise daha fazla üretmesi gerektiğini belirtiyor.

Macron, daha önce AB’ye Çin’e olan bağımlılığı azaltma ve teknolojide Avrupalı şirketlere öncelik verilmesi çağrısında bulunmuştu. Geçen ay düzenlenen bir Avrupa teknoloji zirvesinde, “Avrupa’nın ABD ve Çinli teknoloji devlerine bağımlı olmak istemediğini” söylemişti.

Macron, üç gün sürecek Çin ziyaretinin son gününde Sichuan eyaletindeki Çengdu kentini ziyaret edecek. Çinli bir diplomat, Fransa’ya yeni pandaların gönderileceğini açıkladı.

Fransız tarafı, Çengdu ziyaretinin “Çin protokolünde son derece istisnai” olduğunu belirterek, Macron tarafından memnuniyetle karşılandığını ifade etti.


İngiltere, suçluları takip etmek için yüz tanıma teknolojisinin kullanımını artırıyor

Big Brother Watch, yüz tanıma teknolojisinin kullanımının artırılmasını ciddi bir gizlilik ihlali olarak nitelendirdi (Arşiv)
Big Brother Watch, yüz tanıma teknolojisinin kullanımının artırılmasını ciddi bir gizlilik ihlali olarak nitelendirdi (Arşiv)
TT

İngiltere, suçluları takip etmek için yüz tanıma teknolojisinin kullanımını artırıyor

Big Brother Watch, yüz tanıma teknolojisinin kullanımının artırılmasını ciddi bir gizlilik ihlali olarak nitelendirdi (Arşiv)
Big Brother Watch, yüz tanıma teknolojisinin kullanımının artırılmasını ciddi bir gizlilik ihlali olarak nitelendirdi (Arşiv)

İngiltere hükümeti tarafından bugün yapılan bir açıklamada, polislerin suçluları yakalamak için yüz tanıma teknolojisinin kullanımını artıracağını duyururken bu teknolojinin kullanımını denetlemek üzere yeni bir kurum kurulmasını önerdi.

Bu teknoloji, son iki yılda yüz tanıma teknolojisini kullanarak tecavüz, aile içi şiddet ve şiddet suçları dahil olmak üzere bin 300 tutuklama gerçekleştiren Metropolitan Polisi tarafından halihazırda kullanılıyor.

Ancak, İngiltere merkezli sivil özgürlükler örgütü Big Brother Watch, yüz tanıma teknolojisinin kullanımının artırılmasının ciddi bir mahremiyet ihlali olduğunu belirtti.

Avrupa'daki yasaların halkı toplu yüz tanıma gözetiminden koruduğunu söyleyen Big Brother Watch’a göre ancak İngiltere, demokratik dünyadan ayrı bir ülke ve burada halk artık bu kameralar tarafından izleniyor ve neredeyse her gün şüpheli muamelesi görüyor.

Metropolitan Polisi, futbol maçları gibi büyük etkinliklerde, izleme listesindeki kişileri tespit etmek için canlı yüz tanıma teknolojisini halihazırda kullanıyor.

Polis Bakanı Sarah Jones yaptığı açıklamada, yüz tanıma teknolojisinin DNA eşleştirmesinden bu yana suçluları yakalamaya yardımcı olan en büyük atılım olduğunu söyledi.

Jones, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu teknoloji, sokaklarımızdan binlerce tehlikeli suçluyu uzaklaştırmaya yardımcı oldu ve polisin güvenliğimizi sağlamasına destek olmak için muazzam bir potansiyele sahip.”

Hükümet, teknolojinin faydalarını ve gizlilik koruması da dahil olmak üzere halkın güvenliğini sağlamak için gerekli önlemleri incelemek üzere on haftalık bir danışma süreci başlatacağını açıklarken polisin yüz tanıma ve benzeri teknolojileri kullanımını denetlemek ve düzenlemek için tek bir kurum oluşturulmasını önerdi.