Bilim insanları Delta varyantı dışında diğer mutasyonlardan dolayı da endişeli

Endonezya'da bir hastanenin yoğun bakım ünitesinde Kovid-19 hastasını muayene eden bir hemşire (AFP)
Endonezya'da bir hastanenin yoğun bakım ünitesinde Kovid-19 hastasını muayene eden bir hemşire (AFP)
TT

Bilim insanları Delta varyantı dışında diğer mutasyonlardan dolayı da endişeli

Endonezya'da bir hastanenin yoğun bakım ünitesinde Kovid-19 hastasını muayene eden bir hemşire (AFP)
Endonezya'da bir hastanenin yoğun bakım ünitesinde Kovid-19 hastasını muayene eden bir hemşire (AFP)

Koronavirüs mutasyonları, Washington eyaletinden Epidemiyolog Dr. Scott Lindquist'i bütün gece ayakta tutuyor. CNN’de yer alan habere göre Lindquist bu hafta basına yaptığı açıklamada, "Dürüst olmalıyım ki yatmadan önce düşündüğüm son şey mutasyonlar ve sabah aklıma gelen ilk şey de bu" dedi.
ABD’deki sağlık yetkilileri Delta varyantı (ilk olarak Hindistan'da görülen B1.617.2 suşu) hakkında uyarıda bulunurken, diğer varyantlar da ABD'nin bazı bölgelerinde güçlenmeye başladı. Bunların arasında Brezilya'da hızla yayılan P1 olarak da bilinen Gama varyantı yer alıyor.
Lindquist açıklamasında, “P1 varyantı hakkında çok endişeliyim. Elbette tüm eyalette tanık olduk. Ancak Washington'ın doğusundaki bazı bölgelerde ve aşılama oranlarının düşük olduğu ilçelerde sık görüyoruz. Bu varyantın oynadığı rol nedeniyle çok endişeliyim" dedi.
Şu ana kadar en yaygın varyantların hiçbirinde tam aşılamaya karşı önemli düzeyde bir etki tespit edilmedi. Ancak laboratuvarlarda ve sokaklarda gözlemlenen bazı türlerin orijinal koronavirüsten iyileşenleri ve yalnızca kısmen aşılanmış kişileri yeniden enfekte etme yeteneğine sahip olduğu kaydedildi.
Aşı uzmanları, güçlü ve geniş bir bağışıklık tepkisine sahip, tam olarak aşılanmış kişilerin varyantlar hakkında endişelenmesi gerektiği konusunda hemfikir.
Gama varyantı, ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi (CDC) tarafından endişe verici bir mutasyon olarak sınıflandırıldı. CDC’ye göre endişe verici bir varyant, artan bulaşıcılık, daha şiddetli hastalık, daha düşük antikor etkinliği, daha düşük tedavi etkinliği veya teşhis sorunlarına dair kanıtlar gösteriyor.

Gama varyantı aşılara ve antikor tedavilerine daha dirençli
Mevcut deliller, Gama varyantının antikor tedavilerinin etkilerine direnebileceğini gösteriyor.
ABD Sağlık ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, ABD'nin 9 eyaletinde Gama ve Delta varyantlarına karşı düşük etkinliği nedeniyle iki antikor tedavisinin dağıtımını durdurdu.
Bakanlık tarafından yapılan açıklamada, "Viral varyantların spesifik monoklonal antikorlara duyarlılığını değerlendirmek için yapılan laboratuvar testlerinden elde edilen sonuçlar, bazı tedavilerin birlikte kullanımının Gama (P1) ve Beta varyantlarına karşı etkisiz olduğunu gösterdi" bilgisi verildi.
CDD’ye göre Gama varyantı tedaviye duyarlılığı önemli ölçüde azaltıyor.
Prof. Dr. Peter Hotez, antikor direncinin bu varyantta önemli bir sorun olduğunu belirtti.
Baylor Tıp Fakültesi'ne bağlı Ulusal Tropikal Tıp Okulu'nun Dekanı Peter Hotez, CNN'e yaptığı açıklamada, "Aşılanmadıysanız veya yalnızca bir doz aşı aldıysanız risk altındasınız demektir” dedi.
New York Weill Cornell Tıp Fakültesi'​nden Mikrobiyoloji ve İmmünoloji Profesörü John Moore, "Antikorlara karşı daha dirençli olan varyantlar, aşı tarafından sağlanan korumaya ilişkin bazı sorunlara neden olma potansiyeline sahip” dedi.

 


Tahran: ABD zenginleştirmenin yasaklanmasında ısrar ederse müzakereler başarısız olur

İslami ve Pezeşkiyan geçen ay nükleer programla ilgili bir sergide santrifüj maketlerinin önünde (İran Cumhurbaşkanlığı)
İslami ve Pezeşkiyan geçen ay nükleer programla ilgili bir sergide santrifüj maketlerinin önünde (İran Cumhurbaşkanlığı)
TT

Tahran: ABD zenginleştirmenin yasaklanmasında ısrar ederse müzakereler başarısız olur

İslami ve Pezeşkiyan geçen ay nükleer programla ilgili bir sergide santrifüj maketlerinin önünde (İran Cumhurbaşkanlığı)
İslami ve Pezeşkiyan geçen ay nükleer programla ilgili bir sergide santrifüj maketlerinin önünde (İran Cumhurbaşkanlığı)

İran, Washington'un Tahran'ın uranyum zenginleştirmesini engellemekte ısrar etmesi halinde ABD ile yürütülen nükleer müzakerelerin başarısızlıkla sonuçlanacağı uyarısında bulundu.

İran Dışişleri Bakanı'nın Siyasi İşler Yardımcısı Mecid Taht Revançi bugün yaptığı açıklamada, Washington'un Tahran'ın uranyum zenginleştirmeyi tamamen durdurmasında ısrar etmesi halinde ABD ile nükleer müzakerelerin ‘hiçbir yere varamayacağını’ söyledi.

ABD’nin Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff dün yaptığı açıklamada, ABD ile İran arasında varılacak herhangi bir anlaşmanın uranyum zenginleştirmenin durdurulmasını da içermesi gerektiğini söyledi. Öte yandan Tahran nükleer programının amaçlarının tamamen barışçıl olduğunu iddia ediyor.

Şarku’l Avsat’ın Reuters’tan aktardığına göre Revançi, “Zenginleştirme konusundaki tutumumuz net. Bunun vazgeçmeyeceğimiz ulusal bir kazanım olduğunu defalarca vurguladık” dedi.

Revançi sözlerini şöyle sürdürdü: “Zenginleştirme konusunda asla taviz vermedik, bundan sonra da vermeyeceğiz. Başından beri söylediğimiz gibi, eğer onların pozisyonu sıfır zenginleştirme ise, pratikte işlerin yürümemesi doğaldır.”

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi dün yaptığı açıklamada, ülkesinin uluslararası güçlerle ‘anlaşma olsun ya da olmasın’ uranyum zenginleştirmeye devam edeceğini söyledi.

Arakçi X platformu üzerinden yaptığı paylaşımda, “Eğer ABD, İran'ın nükleer silah elde etmemesini sağlamak istiyorsa, bir anlaşmaya varmak mümkün. Biz bu sonucu sonsuza kadar garanti altına alacak bir çözüme ulaşmak için ciddi görüşmelere hazırız… İran'ın zenginleştirmesi anlaşma olsun ya da olmasın devam edecek” ifadelerini kullandı.

Witkoff dün ABC News'e verdiği demeçte, nükleer zenginleştirme konusunda ABD için net bir kırmızı çizgi olduğunu belirtti. Witkoff, “Yüzde 1 oranında bile zenginleştirmeye izin veremeyiz. Çünkü zenginleştirme nükleer silahlara olanak sağlar. Buraya bir bomba atılmasına izin vermeyeceğiz” şeklinde konuştu.

ABD elçisi Steve Witkoff (Arşiv- APABD elçisi Steve Witkoff (Arşiv- AP

Witkoff olası bir anlaşmanın bu temel üzerine inşa edilmesi gerektiğini vurgulayarak şunları söyledi: “Bizim açımızdan her şey zenginleştirmeyi içermeyen bir anlaşmayla başlar. Bunu asla kabul edemeyiz.”

İran, Fransa, Almanya, Birleşik Krallık, Rusya, Çin ve ABD ile birlikte 2015 yılında nükleer programına ilişkin bir anlaşma imzalamıştı.

2015 anlaşması uranyum zenginleştirmeyi yüzde 3,67 ile sınırlandırmıştı. Ancak Tahran şu anda askeri kullanım için gerekli olan yüzde 90'dan çok da uzak olmayan yüzde 60'lık bir seviyede zenginleştirme yapıyor.

Nükleer programının sadece sivil amaçlı olduğunu savunan Tahran, barışçıl amaçlarla uranyum zenginleştirmeye devam etme hakkının ‘müzakere edilemez’ olduğunu vurguluyor, ancak zenginleştirme oranı ve seviyesi konusunda geçici kısıtlamaları kabul etmeye hazır olduğunu söylüyor.

12 Nisan'dan bu yana Washington ve Tahran, Tahran'ın nükleer programına ilişkin olarak on yıl önce imzalanan uluslararası anlaşmanın yerine geçecek yeni bir anlaşma için Umman'ın arabuluculuğunda dört tur görüşme gerçekleştirdi.