İkinci Berlin Konferansı: Libya’da kota paylaşımı mı yoksa çözüm için fırsat mı?

ABD Dışişleri Bakanı, G7 Zirvesi’nin sona ermesinin hemen arından İngiltere’den ayrıldı. (AFP)
ABD Dışişleri Bakanı, G7 Zirvesi’nin sona ermesinin hemen arından İngiltere’den ayrıldı. (AFP)
TT

İkinci Berlin Konferansı: Libya’da kota paylaşımı mı yoksa çözüm için fırsat mı?

ABD Dışişleri Bakanı, G7 Zirvesi’nin sona ermesinin hemen arından İngiltere’den ayrıldı. (AFP)
ABD Dışişleri Bakanı, G7 Zirvesi’nin sona ermesinin hemen arından İngiltere’den ayrıldı. (AFP)

Libya siyasi çevreleri, ayın 23'ünde yapılması planlanan ikinci Berlin  Konferansı’nda açıklanacak olan uluslararası planları ve kararları bekliyorlar. Bazı kesimler, konferansı ‘mevcut durumu çözmek için bir fırsat’ olarak değerlendirirken bazıları ise ‘Libya sorunuyla örtüşen yabancı güçlerin paylarını yeniden bölüştürecek toplantının uzlaşmacı bir çözüm bulma konusunda başarılı olamayacağı görüşünde.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Fransa, Almanya ve İtalya ile ilişkileri güçlendirmek ve ayrıca Berlin'in ev sahipliğinde Libya konulu konferansa katılmak amacıyla önümüzdeki hafta Avrupa'ya gitmeyi planlıyor.
Merkezi Trablus’ta bulunan Devlet Yüksek Konseyi üyelerinden Abdulkadir Ahvali konuyla ilgili Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Tarafların her biri çıkarlarını yeni bir anlaşma yoluyla güvence altına almaya çalışıyor. Bu bir kriz değil. Gerçek kriz farklılık ve çıkar çatışmalarında ısrar edenlerdir. Bu nedenle konferansın mevcut siyasi krize ortak bir çözüm bulma konusunda başarılı olmasını beklemiyoruz.”
Ahvali açıklamasında, konferansın başarısız olmaması ve Libya’nın durumu üzerinde olumlu etkileri olabilecek tek konunun Rusya ile Türkiye arasında uzlaşma sağlanması olduğunu dile getirdi.
Yetkili, Libyalıların konferansın askeri kurumları birleştirmeye yönelik adımları sabırsızlıkla beklediğini ancak pratik olarak petrol şirketleri arasındaki şiddetli çatışma ve olumsuz dış müdahalelerle bunu başarmanın zorluğuna dikkat çekti.
Almanya Dışişleri Bakanlığı önümüzdeki çarşamba günü Berlin’de Libya görüşmelerinin yeni turunun düzenlenmesi çağrısında bulunarak Libya'da sürdürülebilir istikrarı sağlamak için atılması gereken sonraki adımların ele alınmasının gerekli olduğunu bildirdi. Almanya Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre görüşmenin odak noktası 24 Aralık'ta yapılması planlanan ulusal seçimlere hazırlık ile Libya’daki yabancı güçlerin ve paralı askerlerin çekilmesi olacak. Tartışmaların Libya güvenlik güçlerini birleştirmeye yönelik adımlara kadar sürmesi bekleniyor.
Libyalı siyasi analist İsmail eş Şerif, Ocak 2020'de düzenlenen ilk Berlin Konferansı’nın sponsorlarının ülkedeki çatışan tarafların çıkarlarına rağmen, Libyalılar arasında yıllarca süren çatışmalardan sonra mevcut barış süreci için nasıl bir başlangıç ​​​​noktası oluşturduğuna atıfta bulundu. Şerif açıklamasında, ikinci konferansın Libya treninin raylara geri dönmesine katkıda bulunacağını ve bunun önümüzdeki aralık ayında yapılacak genel seçimlerle nihai hedefe ulaşmayı sağlayacak güçlü bir olasılık anlamına geldiğini bildirdi.
Konuyla ilgili Şarku’l Avsat’a açıklamalarda bulunan Şerif, ikinci Berlin Konferansı’nın seçimlerin yapılması için gerekli anayasal temeli benimsemek adına siyasi diyalog forumuna başvurmaya kapı araladığına dikkat çekti. Temsilciler Meclisi ve Danıştay’a dair de açıklamada bulunan Şerif bugüne kadar uygulamada başarısız olunan seçim yasalarının baskı aracı olduğunu vurguladı.
Temsilciler Meclisi üyesi Muhammed Amir el-Abani, Ulusal birlik hükümetinin katılacağı konferansın çalışmalarına parlamento heyetinin de katılım sağlaması gerektiğini söyleyerek Libya halkının sunulacak çözüm önerilerinden ayrı tutulmaması gerektiğini, bu neden tüm Libyalıların seçilmiş meşru otoriteyi temsil eden bir heyetle katılım sağlamak zorunda olduğunu bildirdi. Abani Libyalıların yabancı güçlerin tahliyesi, paralı askerlerin sınır dışı edilmesi, milislerin silahsızlandırılması ve adil seçimlerin zamanında yapılması gibi talepleri olduğunu vurguladı.



Husilere karşı İsrail ve Batı'nın ağır saldırıları

Sana'ya dün düzenlenen hava saldırılarının ardından yükselen siyah dumanlar (AP)
Sana'ya dün düzenlenen hava saldırılarının ardından yükselen siyah dumanlar (AP)
TT

Husilere karşı İsrail ve Batı'nın ağır saldırıları

Sana'ya dün düzenlenen hava saldırılarının ardından yükselen siyah dumanlar (AP)
Sana'ya dün düzenlenen hava saldırılarının ardından yükselen siyah dumanlar (AP)

Husiler dün , İsrail ve Batı'nın koordineli hava saldırılarının en ağır dalgasına maruz kaldı. Sana, Amran ve Hudeyde'deki iki limanda bir elektrik santrali ve askeri tesisler hedef alındı. Husilerin ilk açıklamalarına göre söz konusu saldırılarda bir kişi öldü, dokuz kişi de yaralandı.

İran destekli örgütün medya organlarına göre saldırılar, Sana'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı ve şehrin güneyindeki Haziz elektrik santralinin yanı sıra, kuzeydeki komşu Amran vilayetindeki müstahkem askeri mevkiler ile Hudeyde ve Ras İsa limanlarını vurdu.

İsrail'in dünkü saldırıları, geçtiğimiz temmuz ayından bu yana Husilere yönelik düzenlenen beşinci saldırı olurken, örgütün gemilere saldırma kabiliyetini kısıtlamak amacıyla bir yıl önce ABD ve İngiltere tarafından gerçekleştirilen saldırılarla koordineli olarak düzenlenen ilk saldırı olma özelliğini taşıyor.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığına göre İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Husilerin ‘İsrail’e karşı saldırganlıklarının bedelini ağır ödediklerini ve ödemeye devam edeceklerini’ söyledi. Savunma Bakanı Yisrael Katz da ‘İsrail'in uzun elinin Husi liderlerini her yerde kovalayacağı’ tehdidini yineledi.

Husilerin Askeri Sözcüsü Yahya Seri, ABD uçak gemisi Harry Truman ve beraberindeki askeri birliklere saldırdıklarını ve Tel Aviv'e üç insansız hava aracıyla (İHA) operasyon düzenlediklerini iddia etti.