Irak: Öldürülen aktivist Vezni’nin annesi katillerden hesap soruyor

Kerbela'da oturma eylemi için çadır kurmaya çalışan Samire el-Vezni Hanım'ın sosyal medyada dolaşan fotoğrafı
Kerbela'da oturma eylemi için çadır kurmaya çalışan Samire el-Vezni Hanım'ın sosyal medyada dolaşan fotoğrafı
TT

Irak: Öldürülen aktivist Vezni’nin annesi katillerden hesap soruyor

Kerbela'da oturma eylemi için çadır kurmaya çalışan Samire el-Vezni Hanım'ın sosyal medyada dolaşan fotoğrafı
Kerbela'da oturma eylemi için çadır kurmaya çalışan Samire el-Vezni Hanım'ın sosyal medyada dolaşan fotoğrafı

Irak güvenlik güçleri, öldürülen aktivist İhab el-Vezni’nin annesi Samire el-Vezni’nin Kerbela’da Valilik binası ve yerel mahkemesinin önünde, oğlunun katillerinden hesap sormak amacıyla yapacağı oturma eylemini ve çadır kurmasını engelledi. Samire el-Vezni’nin oğlu geçen Mayıs ayı başlarında kimliği belirsiz kişilerce susturuculu tabancayla suikasta uğramıştı.
Protestocu halk hareketi grupları tarafından başlatılan kampanyalara ve suikastın ilk gününden beri Samire el-Vezni’nin yaptığı güçlü eleştirilerin yanı sıra, oğlunun suikastına karışanlardan hesap sormalarını yetkililerden acil şekilde talep etmesine rağmen, Samire el-Vezni yerel yetkililerden veya resmi makamlardan ikna edici cevaplar alamıyor.
El-Vezni daha önce "Halk Seferberlik Güçleri" lideri Kasım Muslih ve kardeşini, oğlunun suikastını planlamak ve buna karışmakla suçlamış, ayrıca güvenlik liderlerini ve bölgenin yerel yönetimini failleri bilip göz yummakla suçlamıştı.
Yetkililer Kasım Muslih'i geçen Mayıs ayının sonunda terör suçlamasıyla tutuklamış ancak yargı onu “yetersiz kanıt” nedeniyle serbest bırakmıştı.
Üzücü ve dramatik bir olay olarak, bir video klipte yer alan Samire el-Vezni Hanım, oturma eylemi için çadır kurmasını engellemeye çalışan güvenlik güçlerine “Oğlumun kanı değerlidir. Ucuz değildir. Belki size göre değersiz olabilir ama bana göre değerli. Size rağmen bu çadırı kuracağım” diyor ve güvenlik güçlerinin derin sessizliğini bozup ekliyor: "Susturucuyu kimin kullandığını biliyorsunuz, yemin ederim onu ​​tanıyorsunuz. O sizin bilginiz dahilinde oğlumu öldürdü. Neden içerisinde yataktan başka hiçbir şey olmayan, içerisinde bomba da olmayan bir çadırdan korkuyorsunuz?” Samire Hanım sözlerini şöyle sürdürdü: “Siz Iraklısınız, neden bir Iraklının kanının boşa akmasına izin veriyorsunuz, neden bu kadar korkaksınız, gün gelir devran döner, bu dünyada ne olacağını bilemezsiniz, dünya değişkendir. Abdülkerim Kasım (eski başkan) ve diğerleri nerede şimdi?!"
Başka bir video görüntüsünde, Samire el-Vezni’nin, Birleşmiş Milletler Irak Yardım Misyonu'nun (UNAMI) konvoyunu bir aracın camına vurarak durdurmaya çalıştığı, ve oturma eylemi gerçekleştireceği sırada orada bulunan üyelerle konuştuğu ortaya çıktı, ancak BM konvoyu talebini görmezden geldi ve yoluna devam etti.



İsrail polisi: Filistinlilerin saldırısında iki kişi öldü

İsrail polis araçları, Batı Şeria'da düzenlenen bir baskın sırasında (Arşiv-Reuters)
İsrail polis araçları, Batı Şeria'da düzenlenen bir baskın sırasında (Arşiv-Reuters)
TT

İsrail polisi: Filistinlilerin saldırısında iki kişi öldü

İsrail polis araçları, Batı Şeria'da düzenlenen bir baskın sırasında (Arşiv-Reuters)
İsrail polis araçları, Batı Şeria'da düzenlenen bir baskın sırasında (Arşiv-Reuters)

İsrail yetkilileri bugün, kuzey İsrail'de bir Filistinli tarafından gerçekleştirilen bıçaklı ve araçla saldırıda iki kişinin öldüğünü açıkladı.

 İşgal altındaki Batı Şeria'da İsrail polisi (Reuters)Batı Şeria'da İsrail polisi (Reuters)

İsrail acil servisleri, yaklaşık 68 yaşında bir adamın araç çarpması sonucu hayatını kaybettiğini bildirdi.

İsrail kamu yayın kuruluşu Kan ise yaklaşık 20 yaşında bir kadının bıçaklanarak öldürüldüğünü duyurdu.

 Ayrıca, iki kişinin de hafif yaralandığı belirtildi.

İsrail polisi, şüpheli saldırganın işgal altındaki Batı Şeria'da yaşayan bir Filistinli olduğunu açıkladı.

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, orduya saldırganın memleketi olan Batı Şeria'daki Kabatiye kasabasında operasyon başlatma emri verdi.

Ofisinden yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı: "Savunma Bakanı Yisrael Katz, cani teröristin geldiği Kabatiye’ye karşı İsrail ordusuna güçlü ve derhal harekete geçme talimatı verdi. Amaç, tüm teröristleri tespit edip etkisiz hale getirmek ve kasabadaki terörist altyapıyı çökertmektir."


Suriye Dışişleri Bakanlığı: SDG ile yapılan görüşmeler somut sonuç vermedi

Kamışlı şehrinde düzenlenen askeri geçit töreninde SDG mensupları, (Arşiv- Reuters)
Kamışlı şehrinde düzenlenen askeri geçit töreninde SDG mensupları, (Arşiv- Reuters)
TT

Suriye Dışişleri Bakanlığı: SDG ile yapılan görüşmeler somut sonuç vermedi

Kamışlı şehrinde düzenlenen askeri geçit töreninde SDG mensupları, (Arşiv- Reuters)
Kamışlı şehrinde düzenlenen askeri geçit töreninde SDG mensupları, (Arşiv- Reuters)

Suriye Dışişleri Bakanlığı'ndan üst düzey bir yetkili bugün yaptığı açıklamada, Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile yapılan görüşmelerin henüz somut sonuç vermediğini belirterek, ülkenin kuzeydoğusundaki kurumların devlet kurumlarına entegre edilmesi konusundaki söylemlerin, icraat adımları atılmadan teorik ifadelerden ibaret kaldığını kaydetti.

Suriye Haber Ajansı'na (SANA) konuşan kaynak, Suriye'nin birliğine yapılan tekrarlanan vurgunun, ülkenin kuzeydoğusundaki gerçeklikle çeliştiğini, burada devlet çerçevesinin dışında ayrı ayrı yönetilen idari, güvenlik ve askeri kurumların bulunduğunu ve bunun da sorunu çözmek yerine "bölünmeyi sürdürdüğünü" söyledi.

 SDG mensupları, Suriye'nin kuzeydoğusunda (AFP)SDG mensupları, Suriye'nin kuzeydoğusunda (AFP)

Sözlerine şöyle devam etti: "SDG liderliğinin Suriye devletiyle diyaloğun devam edeceğine dair sürekli işaretlerine rağmen, bu görüşmeler somut sonuçlar vermedi. Bu söylemin, gerçek bir durgunluk ve uygulamaya geçme konusunda gerçek bir irade eksikliği ışığında, medya amaçlı ve siyasi baskıları absorbe etmek için kullanıldığı görülüyor."

Sözlerine şöyle sürdürdü: “Kuzeydoğu Suriye'deki kurumların devlet kurumlarına entegre edilmesiyle ilgili konuşmalar, somut adımlar veya net zaman çizelgelerinden yoksun, teorik ifadeler alanında kalmıştır. Bu durum, SDG ile imzalanan 10 Mart anlaşmasına olan bağlılığın ciddiyeti konusunda şüpheler uyandırıyor.”

Petrol dosyasına gelince, Dışişleri Bakanlığı'ndaki resmi kaynak, SDG liderliğinin petrolün tüm Suriyelilere ait olduğu yönündeki tekrarlanan iddialarının, “devlet kurumları içinde yönetilmediği ve gelirleri genel bütçeye dahil edilmediği sürece” güvenilirliğini kaybettiğini belirtti.

Şarku’l Avsat’ın SANA’dan aktardığına göre kaynak, görüşlerin yakınlaşmasından bahsetmenin, “zaman sınırlı uygulama mekanizmalarına sahip net, resmi anlaşmalara dönüştürülmedikçe anlamsız kaldığını” vurguladı.

Ayrıca, askeri dosyadaki anlaşmalardan bahsetmenin, "Suriye ordusu çerçevesinin dışında, bağımsız liderliğe ve yabancı bağlara sahip silahlı grupların varlığının devam etmesiyle bağdaşmadığını, bunun egemenliği zayıflattığını ve istikrarı engellediğini" ifade etti.

Suriye Dışişleri Bakanlığı kaynağı, aynı durumun "sınır geçişlerinin tek taraflı kontrolü ve bunların pazarlık kozu olarak kullanılması için de geçerli olduğunu, bunun da ulusal egemenlik ilkelerine aykırı olduğunu" belirtti.


Suriye'nin Humus kentindeki camide meydana gelen patlamada altı kişi hayatını kaybetti

Camide meydana gelen patlamadan  bir kare (SANA)
Camide meydana gelen patlamadan bir kare (SANA)
TT

Suriye'nin Humus kentindeki camide meydana gelen patlamada altı kişi hayatını kaybetti

Camide meydana gelen patlamadan  bir kare (SANA)
Camide meydana gelen patlamadan bir kare (SANA)

Reuters'ın haberine göre, yerel bir yetkili, Suriye'nin Humus vilayetindeki Alevi mahallesinde bulunan bir camide bugün meydana gelen patlamada altı kişinin öldüğünü ve 20 kişinin yaralandığını açıkladı.

Devlet medyası, güvenlik güçlerinin bölgeyi kordon altına aldığını ve soruşturma başlattığını bildirdi.

Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre yerel yetkililer, patlamanın intihar saldırısı veya bölgeye yerleştirilen patlayıcılar nedeniyle meydana gelmiş olabileceğini söyledi.