Ürdün Devlet Güvenlik Mahkemesi fitne davasının duruşmalarına başladı

Amman'daki Ürdün Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde görülmeye başlanan ayaklanma davasına basının ilgilsi büyüktü. (AP)
Amman'daki Ürdün Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde görülmeye başlanan ayaklanma davasına basının ilgilsi büyüktü. (AP)
TT

Ürdün Devlet Güvenlik Mahkemesi fitne davasının duruşmalarına başladı

Amman'daki Ürdün Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde görülmeye başlanan ayaklanma davasına basının ilgilsi büyüktü. (AP)
Amman'daki Ürdün Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde görülmeye başlanan ayaklanma davasına basının ilgilsi büyüktü. (AP)

Ürdün eski Kraliyet Divanı Başkanı Basim Avadallah ve Şerif Hasan bin Zeyd, eski Veliaht Prens Hamza bin Hüseyin ile bağlantılı ‘fitne’ davasının ilk oturumunda dün Askeri Devlet Güvenlik Mahkemesi huzuruna çıktı.
Sanıklar ve savunma grupları huzurunda iddianamenin okunduğu oturumda söz alan Avadallah ve Şerif, ülkede geniş çaplı iç tartışmalara neden olan dava kapsamında kendilerine yöneltilen suçlamaları kabul etmediler. Dvaya konu olan olaylarda yerel hareketlenmeler doğrultusunda fitne ve kaos çıkarılacağına dair ardı ardına sızıntılar kaydedilmişti.
Güvenlik Mahkemesi Başsavcısı sanıklar aleyhindeki iddianameyi daha önce onaylamıştı. Sanıklar; Krallık'taki mevcut siyasi rejime karşı çıkmaya ve toplumun güvenliğini tehlikeye atan eylemlerde bulunmaya teşvik, iştirak ile fitne çıkarma ile suçlanıyorlar. Ayrıca, ikinci sanığa isnat edilen uyuşturucu madde bulundurma ve kullanma niyetiyle uyuşturucu taşıma da suçlamalar arasında yer alıyor.
Sanıklar aleyhindeki iddianamede Şerif Hasan vasıtasıyla Prens Hamza ve Basim Avadallah ile bağlantılı planın detayları yer aldı. Çeşitli illerde düzenlenen buluşmalardan ve sosyal medya aracılığıyla hükümete, Ürdün rejimine ve Kral 2. Abdullah’a karşı kışkırtmada bulunmak için yerel etkinliklerden yararlanıldığı belirtiliyor.
Avadallah’ın savunma ekibinin başındaki avukat Muhammed Afif, medyanın katılmasına izin verilmeyen ilk oturum sonrasında yaptığı kısa açıklamada, Avadallah’ın ‘suçsuz’ olduğunu vurguladı. Aynı zamanda söz konusu oturumda iki tanığın dinlendiğini, duruşmalara pazartesi günü kalınan yerden devam edileceği bilgisini paylaştı.
Tam karartmalı 4x4 araçlarla Devlet Güvenlik Mahkemesi'ne getirilen sanıklar, mavi cezaevi üniformalarıyla mahkeme salonuna alındı. Ülkeyi terk edeceği söylentilerinin ardından Avadallah’ın kelepçeli videoları yayınlanmıştı.
Ürdün Kralı 2. Abdullah'ın üvey kardeşi Prens Hamza ile bağlantılı bir komplonun ortaya çıkması ardından iktidar ailesinin üyesi olan Şerif Hasan ve Avadallah, 3 Nisan’da güvenlik yetkilileri tarafından tutuklanmıştı. Tutuklanmaların ardından Prens Hamza tutumundan geri adım attığını duyurmuş, Kral 2. Abdullah'a bağlılığını teyit ettiği, kendini onun ellerine bıraktığını söylediği bir mektuba imza atmıştı. Amcası Hasan bin Tallal’ın evinde imzaladığı mektupta şu ifadeleri kullanmıştı:
“Babalarımız ve dedelerimizin ahdi üzerine kalacak, atalarımızın bize verdiği emanete, onların yoluna, Kral'a ve Ürdün Haşimi Krallığı anayasasına sadık kalacağım. Kral'ın ve Veliaht Prens'in her zaman destekçisi olacağım.”
Mahkeme oturumları başlamadan önce sosyal medyada Prens ve Avadallah arasında Şerif’in arabuluculuğunda yapılan mesajlar paylaşılmıştı. Böylece son dönemdeki kötü ekonomik ve toplumsal koşullar karşısında halkın protestosunun beslenmesi yoluyla kaos yaratmak ve marjinalleşmeden şikayet eden bir dizi aşiret mensuplarının yardımını almak için Ürdün’ün güvenliğinin hedeflendiği plan ortaya çıkmıştı.



Sudan: Minawi, Hamideti ve Hamduk ile müzakereye hazır olduğunu açıkladı

Darfur Bölgesi Valisi ve Sudan Kurtuluş Hareketi lideri Mini Arko Minawi (AFP)
Darfur Bölgesi Valisi ve Sudan Kurtuluş Hareketi lideri Mini Arko Minawi (AFP)
TT

Sudan: Minawi, Hamideti ve Hamduk ile müzakereye hazır olduğunu açıkladı

Darfur Bölgesi Valisi ve Sudan Kurtuluş Hareketi lideri Mini Arko Minawi (AFP)
Darfur Bölgesi Valisi ve Sudan Kurtuluş Hareketi lideri Mini Arko Minawi (AFP)

Darfur Bölgesi Valisi ve Sudan Kurtuluş Hareketi lideri Mini Arko Minawi’nin Hızlı Destek Kuvvetleri’ne (HDK) karşı tutumunda açık düşmanlıktan uzlaşmaya doğru önemli bir değişiklik göze çarptı. Bu yeni tutum, Sudan ordusunun HDK’ye karşı savaşında ana müttefiki olan bu adamın ne istediği konusunda birçok spekülasyon ve tartışmaya yol açtı.

Minawi, ülkenin geçici idari başkenti Port Sudan'da pazartesi gecesi düzenlediği basın toplantısında, Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) liderliğindeki HDK ve Sudan'daki savaşa karşı çıkan Sivil Demokratik İttifak ile iletişim kurmaya karşı olmadığını belirtti. Minawi, “HDK'den olumlu ve makul bir görüş alırsak, onlarla iletişim kurmakta bir sorun görmüyoruz” dedi. Minawi ayrıca, eski Başbakan Abdullah Hamduk'un liderliğindeki Sivil Demokratik İttifak ile de iletişim kurmaya karşı olmadığını ifade etti.

sdf
Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) Komutanı Korgeneral Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) (Arşiv)

Minawi, Darfur bölgesindeki silahlı hareketler ortak gücünü oluşturan en büyük silahlı gruplardan biri olan Sudan Kurtuluş Hareketi’nin lideri. Bu grup, bir yıldan fazla bir süredir ordunun saflarında HDK’ye karşı savaşıyor. Sudan ordusunun yanında savaşan ortak gücün sayısı 5 binden fazla savaşçı olarak tahmin ediliyor ve bunların çoğu Minawi liderliğindeki Sudan Kurtuluş Hareketi ve Maliye Bakanı Cibril İbrahim liderliğindeki Adalet ve Eşitlik Hareketi güçlerinden oluşuyor.

Uzlaşma mı barış mı?

Minawi'nin önceki konuşmalarından farklı olarak uzlaşma ve barışa yakın bir dil kullandığı konuşmasının zamanlaması, HDK’nin Kuzey Darfur'un başkenti el-Faşir'e uyguladığı boğucu abluka ve buranın ortak güç için askeri ve sosyal açıdan önemli bir merkez olması nedeniyle oluşan büyük baskıdan ayrı düşünülemez. Bu şehrin düşmesi, Port Sudan'daki mevcut iktidar merkezindeki varlığının dengesini bozabilir.

suı
Eski Başbakan Abdullah Hamduk (Reuters)

Minawi, Sudan ordusu ve ona destek veren güçleri, tüm güçlerin, kendisi tarafından yönetilen ortak güç de dahil olmak üzere, başkent Hartum ve ülkenin ortasındaki el-Cezire eyaletinden HDK’yi püskürtmek için harekete geçtikten sonra el-Faşir'deki kuşatmayı kaldırmamakla eleştirdi. El-Faşir'in bir yıldan fazla süredir kuşatma altında olduğunu, kadınlar ve çocukların silaha sarıldığını, şu ana kadar direndiğini, ancak ‘devletin kendisinin dahi büyük bir kayıtsızlık içinde olduğunu’ söyledi. Bu, Sudan ordusu ve onun saflarında savaşan güçlere açık bir göndermeydi.

Öte yandan Minawi, Güney Darfur eyaletinin başkenti Nyala'da HDK liderliğindeki paralel hükümetin ilanını eleştirdi. Minawi, “Bunu, ülkenin işlerine açıkça müdahale eden ciddi bir tehdit olarak nitelendirmekten başka bir şey yapamayız. Ülkenin bölünmesine yol açacak veya Sudan'ın egemenliğini ve topraklarını ihlal edecek her türlü adımı reddediyoruz” ifadelerini kullandı.

Endişe ve memnuniyet

Daha önce ortak güç olarak bilinen silahlı hareketler, Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan üzerinde, yeni hükümette tam paylarını almak için baskı uygulamışlardı. Bu hareketler, HDK’ye karşı askeri alanda aktif olarak yer aldıkları ve bazı liderlerini dolaylı olarak isyan veya HDK’ye katılmakla tehdit ettikleri için bu baskıyı uygulamışlardı.

cd
Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan (AFP)

Bazıları Darfur Bölgesi Valisi’nin söyleminde büyük bir değişiklik olduğunu düşünerek bunu savaşı durdurmak için atılmış bir siyasi adım olarak nitelendirirken, valinin sözleri Sudan hükümeti destekçileri arasında öfke dalgası yarattı ve hükümete yakın sosyal medya hesapları valiyi hedef alan saldırılara yöneldi. Bazıları valinin HDK’ye katılacağından endişe duyduklarını belirtti.

Darfur Bölgesi Valisi’nin Kasım 2023'te ordu ile HDK arasında savaşın patlak vermesinden 5 ay sonra yaptığı ve HDK liderleriyle iletişimini sürdürdüğünü açıkladığı bir konuşmasının ardından da benzer bir süreç yaşanmıştı.

Sudan Kongre Partisi Genel Başkanı Ömer ed-Dakir ise, ‘ordunun müttefiki olan Sudan Kurtuluş Hareketi liderinin açıklamalarının, Sudan'daki mevcut ulusal krize barışçıl bir siyasi çözüm bulunması bağlamında olumlu bir gelişme’ olduğunu belirterek, “Bunu memnuniyetle karşılıyoruz” dedi.

Ed-Dakir, Facebook sayfasında yaptığı bir paylaşımda, ordu ve HDK liderlerine, ateşkes anlaşması sağlanması amacıyla müzakerelere geri dönmeleri çağrısını yineledi. Ed-Dakir, “Böylece, giderek kötüleşen insani felakete müdahale edilebilecek ve sivilleri korumak için etkili önlemler alınabilecektir” şeklinde konuştu.