Konferans, Libya'da genel seçimlerin bu yılın sonlarında yapılmasını ve ülkedeki yabancı güçler ile paralı askerlerin ülkeden çekilmesini amaçlıyor.
Birleşmiş Milletler (BM) himayesinde ve Libya, Muammer Kaddafi rejiminin 2011 yılında devrilmesinden bu yana on yılı aşkın süredir siyasi geçiş sürecini tamamlayamadı. Ülkedeki kaosu durdurmak için Birleşmiş Milletler gözetiminde kırılgan bir ateşkes anlaşmasına varılmıştı. Libya’daki iç çatışmaya dahil olan ülkelerin öncülüğünde, 19 Ocak 2020 tarihinde Almanya'nın başkentinde gerçekleştirilen ilk konferansın ardından dışişleri bakanları düzeyinde gerçekleştirilecek olan ikinci konferansa Libya geçiş hükümeti ilk kez katılacak.
Konferansa ev sahipliği yapan Alman Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre İkinci Berlin Konferansı’nda ilk konferanstan bu yana Libya’daki geçiş sürecinde kat edilen aşamalar ve kalıcı istikrarı sağlamak için ilerlenmesi gereken sonraki aşamalar ele alınacak. BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in konferansa telekonferans aracılığıyla katılması bekleniyor. Konferansta ABD'yi Avrupa turundaki Dışişleri Bakanı Anthony Blinken temsil edecek. İkinci Berlin Konferansı’nın ana gündem maddesi Abdulhamid ed-Dibeybe başkanlığındaki geçiş hükümetinin söz verdiği gibi cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerinin 24 Aralık'ta gerçekleşmesinin sağlanması olacak.
Başağa seçimlerin ertelenmemesi için uyardı
Ancak, geçiş hükümetinin söz konusu seçimlerin gerçekleşmesini sağlayabileceği konusunda bir takım şüpheler var. Bu bağlamda, cumhurbaşkanının ilk kez doğrudan halkın oylarıyla seçileceği cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olması beklenen eski Libya İçişleri Bakanı Fethi Başağa, 2 Haziran’da, geçiş hükümetini seçimlerin ertelenme ihtimaline karşı uyardı.
Başağa, Fransız Haber Ajansı’na (AFP) yaptığı açıklamada, “Elbette hükümet bu seçimlerin gerçekleşmemesini umuyor, ancak seçimlerin gerçekleşmesini desteklemekle yükümlü” dedi.
Düşünce kuruluşu Global Initiative’den Libya uzmanı Jalel Harchaoui ise yaptığı değerlendirmede, “İkinci Berlin Konferansı basit bir niyet bildirisiyle de sonuçlanabilir, seçimlerin anayasal temeli üzerinde Temmuz ayında bir anlaşmaya varılması olaslığı ile Aralık seçimlerinin düzenlenmesine yönelik ilerleme de kaydedilebilir” yorumunda bulundu.
Libya'yı kaostan çıkarmaya yönelik başarısız çabaların ardından 5 Şubat'ta Cenevre'de BM’nin desteğiyle düzenlenen Libya Siyasi Diyalog Forumu (LSDF), Libya’da Başkanlık Konseyi’nin yanı sıra Abdulhamid Dibeybe başbakanlığındaki Ulusal Birlik Hükümeti’nin (UBH) kurulmasıyla sonuçlandı. Libya Temsilciler Meclisi (TM) Mart ayında hükümete güvenoyu verdi. Bu gelişmeler, durumun düzelebileceğine dair kaybolan umutları yeniden yeşertti.
Avrupa Birliği (AB), Libya kıyılarından güvenli olmayan teknelerle Avrupa'ya geçen göçmenler sorununu çözmek için yeni geçiş yönetimine güvense de, Trablus yönetimi ile ülkenin doğusundaki Libya Ulusal Ordusu (LUO) Komutanı Halife Hafter arasındaki görüş ayrılıkları yeniden ortaya çıktı.
BM Libya Özel Temsilcisi ve Libya Destek Misyonu (UNSMIL) Başkanı Jan Kubis, Ekim ayından bu yana yürürlükte olan resmi ateşkese rağmen, yabancı güçlerin ülkeden geri çekilmesi meselesinin yanı sıra devlet kurumlarının ve askeri kurumların birleştirilmesi sürecinin ‘bir çıkmaza girdiği’ konusunda uyardı.
Almanya’dan Türkiye ve Rusya’ya gönderme
Libya’daki yabancı güçler, ülkedeki çatışmayı büyük ölçüde körüklediğinden, yabancı güçlerin geri çekilmesi konusu büyük öneme sahip. Bu bağlamda Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, Die Welt Gazetesi’ne yaptığı ve Rusya ile Türkiye’ye üstü örtülü olarak göndermede bulunduğu açıklamada, “Son Berlin Konferansı’nda güçlerini geri çekme sözü veren taraflar, sözlerini yerine getirmediler” dedi. Maas, “Libyalıların kendi kaderini tayin etme haklarını kullanmalarını istiyorsak, yabancı güçlerin ülkeden gitmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.
BM, geçtiğimiz Aralık ayında, Rus güvenlik şirketi Wagner'e bağlı paralı askerler, Sudanlı Cancavid Milisleri, Çadlılar, Suriyeliler ve diğer ülkelerden Libya’ya gelen paralı askerler ve yabancı savaşçıların sayısının yaklaşık 20 bini bulduğunun tahmin edildiğini açıkladı. Ayrıca Libya’da önceki Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) ile yapılan ikili anlaşmalar kapsamında görevlendirilen yüzlerce Türk askeri personeli bulunuyor. Arap Birliği (AL), BM, Avrupa Birliği (AB) ve Afrika Birliği (AfB) geçtiğimiz Nisan ayı sonlarında ortak bir açıklamayla yabancı güçlerin Libya'dan çekilmesini istediler. Ancak BM’deki diplomatlar, özellikle Çad Cumhurbaşkanı İdris Deby Itno'nun, Çadlı isyancıların geçtiğimiz Nisan ayında Libya topraklarından başlattıkları bir saldırı sırasında öldürülmesi sonrasında bu ağır silahlı adamların geri çekildiklerinde bölge için yaratacakları tehditten korktuklarını dile getirdiler.