Filistin hükümetinin Gazze Şeridi’nin yeniden inşası için ekip kurma kararına itirazlar

İşçiler Gazze Şeridi’ndeki enkazları kaldırıyor. (AFP)
İşçiler Gazze Şeridi’ndeki enkazları kaldırıyor. (AFP)
TT

Filistin hükümetinin Gazze Şeridi’nin yeniden inşası için ekip kurma kararına itirazlar

İşçiler Gazze Şeridi’ndeki enkazları kaldırıyor. (AFP)
İşçiler Gazze Şeridi’ndeki enkazları kaldırıyor. (AFP)

Hamas tarafından yönetilen Gazze Şeridi’ndeki Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Müsteşarı Naci Sarhan, Filistin kabinesinin Gazze Şeridi’nin yeniden inşası için buradaki yetkililerle koordinasyon olmaksızın bir ekip oluşturma kararına karşı çıktıklarını bildirdi.
Sarhan, bu kararın Gazze’nin çeşitli alanlarda güçlendirmeye çalıştığı ortaklığın yokluğunu gösterdiğini vurgulayarak, “Filistin kabinesinin Gazze Şeridi’nin yeniden inşası için bize haber vermeden veya bizimle önceden koordinasyon kurmadan bir ekip kurma kararına şaşırdım” dedi.
Bakanlık Müsteşarı, Gazze’nin yeniden inşasına yönelik sorumluluğu üstlenecek, profesyonel ve üzerinde anlaşmaya varılmış milli bir ekip oluşturma gereğini vurguladı.
Filistin hükümeti, bu hafta başında Gazze Şeridi’nin yeniden inşası için 3 ekip oluşturduğunu duyurmuş, bu ekiplerin çalışmalarını Başbakanlık ile koordine edeceğini belirtmişti.
Hükümetin açıklamasında, “Başbakanlık, çalışmalarını Bayındırlık ve İskan Bakanı, Yerel Yönetim Bakanı, Ekonomi Bakanı, Tarım Bakanı, Çalışma Bakanı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Kurumu Başkanı’nın katılımıyla koordine edecek. Ayrıca sivil toplum ve özel sektörden bir danışma ekibi kurmaya ve yeniden yapılanma için teknik bir ekip oluşturmaya karar verildi” denilmişti.
Filistin Başbakanı Muhammed Iştiyye, Gazze’nin yeniden yapılanma sürecini yönetecek olanın hükümeti olduğunu söyleyerek, bu konunun Hamas hareketi ve diğer gruplarla bir anlaşmazlık noktası olduğunu vurguladı.
Filistin Demokratik Halk Kurtuluş Cephesi (FDHKC) Siyasi Büro üyesi Talal Ebu Zarife ise, yeniden yapılanmayı yavaşlatmak için Filistinliler arasındaki ihtilaftan yararlanmaya çalışmanın yolunu tıkamak amacıyla bu konuda herkesin katılacağı daha yüksek bir ulusal komite kurulmasını talep etti.
Filistin Sivil Toplum Kuruluşları Ağı da, Bakanlar Kurulu’nun Gazze’nin yeniden yapılanması için ekip oluşturulmasına ilişkin kararını reddettiğini ifade etti.
Sivil Toplum Kuruluşları Ağı, bu kararın, başta Gazze Şeridi’ndeki taraflar olmak üzere çeşitli taraflar ve sivil toplum kuruluşlarının gerçek katılımı olmadan, müzakere, istişare ve fikir birliği olmadan alındığına dikkat çekti. Aynı zamanda Gazze Şeridi’nin yeniden yapılanması konusunun anlaşmazlık ve siyasi bölünmeden uzak tutularak, çeşitli taraflar arasında ciddi bir diyalog başlatılması çağrısında bulundu.



Suriye’de Askeri Operasyonlar Dairesi Esed'le ilişkileri olan savaş ağalarını hedef alıyor

TT

Suriye’de Askeri Operasyonlar Dairesi Esed'le ilişkileri olan savaş ağalarını hedef alıyor

Suriye’de Askeri Operasyonlar Dairesi Esed'le ilişkileri olan savaş ağalarını hedef alıyor

Hama Merkez Hapishanesi’nde tutulan ve devrik Devlet Başkanı Beşşar Esed rejiminin düştüğü çatışmalarda Askeri Operasyonlar Dairesi güçlerine teslim olan yahut Askeri Operasyonlar Dairesi tarafından tutuklanan kişiler bugün yargılanacak. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’nin (SOHR) kaynaklarına dayandırdığı haberine göre bu kişiler gruplar halinde mahkeme karşısına çıkacak.

SOHR Direktörü Rami Abdurrahman, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, söz konusu kişilerin Heyet Tahrir Şam (HTŞ) tarafından kurulan geçici hükümetteki Adalet Bakanlığı'na bağlı bir yargı komitesi tarafından yargılanacağını söyledi.

SOHR'un aktardığına göre Askeri Operasyonlar Dairesi, Suriye'nin sahil bölgeleri, Hama ve Humus'ta ‘Suriye'nin evlatlarının kanıyla ticaret yapan savaş ağalarına, devrik Devlet Başkanı Esed’in eşi Esma Esed'le ilişkili kişiler ve önceki rejim döneminde insanlığa karşı suçlar ve savaş suçları işleyen eski yetkililer de dahil olmak üzere rejimin nüfuzlu liderlerine karşı’ baskınlar düzenliyor, tutuklama kampanyası yürütüyor.

Suriyelilere karşı suç işleyen subaylar, askeri personeller, Şebbahalar ve güvenlik hizmetleriyle ilişkili olan herkes de tutuklama kampanyasını hedefinde yer alıyor.

Eski rejimin çökmesi ve askeri operasyonların yoğunlaşmasıyla birlikte yüzlerce subay ve askeri personel silahlarını teslim etti. Birçoğu tutuklandı. Savaş esiri olarak muamele görecekler.

tg5hy
Şam'ın kuzeyindeki Sednaya Hapishanesi’nin ana kapısında asılı kayıp kişilerin fotoğrafları (AFP)

SOHR, Askeri Operasyonlar Dairesi’nden tutuklulara ‘uluslararası insancıl hukuk ve insan hakları hukukuna uygun olarak muamele etmesini, aileleriyle temas kurmalarını sağlamasını ve tutukluları bağımsız, tarafsız ve yasal olarak oluşturulmuş bir mahkeme karşısına çıkarmasını’ istedi. Ayrıca, ‘hüküm giymiş kişilerin mağduriyetlerinin giderilmesi için mevcut adli prosedürler ve her bir prosedür için zaman sınırları hakkında bilgi verilmesi’ talebinde bulundu.

htnyjumk
Suriye'de sivil savunma faaliyetleri yürüten Beyaz Baretliler ekipleri Şam'ın Seyyide Zeynep bölgesindeki bir ilaç deposunda kimliği belirsiz yaklaşık 20 cesede ait kalıntılar buldu (AFP)

Öte yandan Suriye Sivil Savunma Yönetim Kurulu Üyesi Ammar Selmo, Beyaz Baretliler ekiplerinin Şam'ın Seyyide Zeynep bölgesindeki bir ilaç deposunda kimliği belirsiz yaklaşık 20 cesede ait kalıntılar bulunduğunu açıkladı.

Şam'ın güneyinde yer alan Seyyide Zeynep bölgesi 2012 yılından bu yana ‘devrik Devlet Başkanı Beşşar Esed'e karşı halk ayaklanmalarının başlamasının ardından buradaki türbeyi savunmaya geldiklerini’ söyleyen Lübnan Hizbullah’ının ve İran destekli diğer grupların kalesiydi.

Fransız Haber Ajansı AFP'ye göre bölgede artık Hizbullah ve İran destekli milis gruplar tamamen ortadan kaybolurken yerlerini yerel silahlı unsurlar aldı.

Seyyide Zeynep türbesi yakınlarında AFP'ye konuşan Selmo, “Bu yerde cesetlerin, iskeletlerin ve kötü kokuların olduğuna dair bir ihbar aldık. Buradaki ceset sayısı 20’yi geçmez, ama kemikler her yere dağılmış durumda. İskeletleri toplayıp kurbanların sayısını belirlemeye çalışıyoruz” dedi.

AFP’nin olay yerine ulaşan foto muhabiri, Seyyide Zeynep türbesinin hemen yanındaki depoda gördüklerini şöyle aktardı:

İçeride küçük bir buzdolabının bulunduğu bir ilaç deposu vardı ve burada yaklaşık 10 cesedin yanı sıra yere saçılmış kafatasları ve kemikler bulundu. Yiyecek kutuları da yere saçılmıştı.

Sivil savunma ekipleri ceset kalıntılarını çıkararak kimlik belirleme işlemine başlamak üzere torbalara yerleştirdi.

Buranın bir ilaç deposu olması gerektiğini söyleyen Selmo, “Ancak depoda, kabaca iki ya da bir buçuk yıl önce ölmüş insanlara ait olduğu anlaşılan çürümüş cesetlerin ve iskeletlerin bulunduğu bir soğuk hava deposu bulduk” diye aktardı.

Üzerinde ‘Halep - Hraytan’ yazan torbalarda numaralar olduğunu söyleyen Selmo, “Bu cesetlerin kime ait olduğunu bilmiyoruz. Kimliklerini tespit etmemize yardımcı olabilecek her türlü detayı bulmaya çalışacağız” ifadelerini kullandı.

Selmo, şu an yapılabileceklerin, bu cesetlerin önce yaşlarını, daha sonra kimliklerini belirlemek amacıyla DNA testi için örnekler almak olduğunu söyledi.

AFP, bu cesetlerin neden orada olduğunu ve kimliklerini bağımsız olarak teyit etmeyi başaramadı.

Beşşar Esed, bu yüzyılın en kanlı savaşlarından birine yol açan demokrasi yanlısı protestoları 13 yılı aşkın bir süre bastırdıktan sonra, Heyet Tahri Şam (HTŞ) öncülüğündeki muhalif grupların ani saldırısının ardından 8 Aralık'ta Suriye'den kaçtı.

SOHR’un kaynakları, Askeri Operasyonlar Dairesi güçlerinin ‘halkın talepleri ve yargılananların ülkede kan dökülmesine karıştığına dair kanıtlar neticesinde suçlular hakkında soruşturma başlatılması ve ayrıca kişilerin önceki rejim döneminde kendilerine ya da aile üyelerine zarar verenlere karşı bireysel olarak intikam güdülü misillemede bulunmamaları için çeşitli bölgelerde istikrarı sağlamak’ amacıyla kampanyalar yürüttüğünü teyit ettiler.

Suriyelilerin attıkları sloganlarda ve söylemlerinde vurguladıkları gibi, Suriye devriminin temel taleplerinden biri, adaletin sağlanması. Katiller ve durumu kendi menfaatleri için kullanan suçlular da dahil olmak üzere, elleri masum insanların kanına bulanmış herkesin hesap vermesi gerekiyor.