Tarantula zehri, huzursuz bağırsak sendromunun tedavisinde kullanılabilir

Reuters
Reuters
TT

Tarantula zehri, huzursuz bağırsak sendromunun tedavisinde kullanılabilir

Reuters
Reuters

Araştırmacılar kronik huzursuz bağırsak sendromu (IBS) hastaları için yeni bir muhtemel ağrı kesici kaynağı keşfetti: Tarantula zehrinden elde edilen bir molekül.
Avustralya, ABD ve Almanya'dan bilim insanlarının oluşturduğu uluslararası ekip, bir doz örümcek zehri aşılanmış tedavinin farelerde IBS ağrısıyla ilişkilendirilen semptomları azalttığını tespit etti.
Ekip, vücutta ağrıyı tanıma ve hissetmeden sorumlu sinyal yolları olan sodyum kanallarının faaliyetini değiştiren bilinen en zengin molekül kaynağını içerdiğinden çalışmada tarantula zehrine odaklandı.
The İndependent'ta yer alan habere göre, Birleşik Krallık Ulusal Sağlık Hizmeti'ne göre huzursuz bağırsak sendromu sindirim sistemini etkileyen, mide krampına, şişkinliğe, ishale ve kabızlığa neden olan yaygın bir rahatsızlık. Yaşam boyu süren rahatsızlığın epizodları gelip gitme eğiliminde olup bir seferde birkaç günle birkaç ay arasında değişen sürelerde devam edebilir.
Sebebi bilinmediği ve şu anda birkaç tedavi seçeneği olmasına rağmen tam bir çaresi bulunmadığından rahatsızlık hakkında çok az şey biliniyor. Genelde semptomları kontrol altında tutmaya yardımcı olması için beslenme düzeninde değişiklik ve ilaçlar öneriliyor ama kronik rahatsızlık için etkili bir tedavi bulunmuyor.
Mevcut ilaçların çoğu vücuttaki sodyum sinyali yollarını ayrım gözetmeden bloke ederek çalıştığından yalnızca kısa vadeli kullanılabiliyor. Bu yollar ağrının beyne iletilmesinden ve ağrı duyumunun oluşmasından sorumlu olmakla birlikte başka birçok işlevden de sorumlu.
Araştırmacılar, diğer vücut fonksiyonlarını etkilemeden kronik IBS ağrısıyla faaliyete geçen ağrı yollarını seçerek hedef almanın yolunu bulmak istiyordu.
IBS'e bağlı rahatsızlığı olan fareler, Peru tarantulasının zehrinden elde edilen Tsp1a molekülünden bir doz verilerek tedavi edildi. Tedavi farelerin bağırsaklarına uygulanırken araştırmacılar, farelerde IBS ağrısıyla ilişkilendirilen refleksi gözlemledi.
Tedaviyi takiben ağrı refleksinin oluşumunun önemli ölçüde azaldığını tespit ettiler, bu da tarantula zehri molekülünün farelerde etkili bir ağrı kesici görevi gördüğüne işaret ediyordu. Araştırmacılar tedavinin diğer vücut fonksiyonlarına müdahale etmediğini de buldu.
Bu bulgulara dayanarak araştırmacılar, zehirden elde edilen molekülün insan bağışıklık sisteminde nasıl etkileşime girdiğini inceleyen kapsamlı ek çalışmaların ardından Tsp1a'nın insanlarda kronik IBS ağrısı tedavisinde güvenle kullanılabileceğini düşünüyor.



Uçaklar için "köpekbalığı derisi" geliştirildi

MicroTau'nun köpekbalığı derisinden esinlenen film kaplaması ABD Hava Kuvvetleri'nin Lockheed Martin C-130J aracına uygulandı (MicroTau)
MicroTau'nun köpekbalığı derisinden esinlenen film kaplaması ABD Hava Kuvvetleri'nin Lockheed Martin C-130J aracına uygulandı (MicroTau)
TT

Uçaklar için "köpekbalığı derisi" geliştirildi

MicroTau'nun köpekbalığı derisinden esinlenen film kaplaması ABD Hava Kuvvetleri'nin Lockheed Martin C-130J aracına uygulandı (MicroTau)
MicroTau'nun köpekbalığı derisinden esinlenen film kaplaması ABD Hava Kuvvetleri'nin Lockheed Martin C-130J aracına uygulandı (MicroTau)

Köpekbalığı derisinden ilhamla uçaklara film kaplama geliştiren Avustralyalı bilim insanları, sürükleme kuvvetini azaltabileceklerini ve havayolu endüstrisinde milyarlarca dolarlık yakıt tasarrufu sağlayabileceklerini iddia ediyor.

Delta Air Lines, Avustralya merkezli havacılık şirketi MicroTau'yla işbirliği yaparak yakıt verimliliğini artırmak üzere uçaklara uygulanabilecek özel bir filmin kullanımını araştırdı.

Avustralya Ulusal İmalat Tesisi'yle (ANFF) birlikte geliştirilen teknoloji, köpekbalıklarının suda sorunsuzca süzülmesini sağlayan, üst üste binmiş binlerce küçük pula sahip derisini taklit ediyor.

Araştırmacılar yapay film kaplamanın da benzer şekilde uçakların türbülansı azaltmasına, uçuş hızını artırmasına ve yakıt maliyetlerini düşürmesine katkı sağladığını söylüyor.

Bir uçağın içinde ilerlediği hava, uçağın yüzeyini ovalayıp direnç yaratan, saç tokası girdabı (hairpin vortex) adlı küçük girdaplar oluşturur.

Yeni film kaplamasının üzerinde, bu girdaplardan daha dar olan ve girdapların uçak yüzeyinin yakınında oluşmasını engelleyen küçük oluklar var.

İşin zor kısmı filmi sürtünmeye dirençli hale getiren bu tür minik olukların olduğu bölümler oluşturmaktı.

Özel lazer üretim teknolojisini kullanan MicroTau, köpekbalığı derisi benzeri deseni hafif bir malzemeyle hızla üretip bunları kendinden yapışkanlı yamalar haline getirerek bu engeli aştı.

Şirket film kaplamanın, mevcut ulaşım araçlarına uyarlanabilen ölçeklenebilir bir çözüm sunarak taşımacılık endüstrilerinin karbon ayak izini en aza indirebileceğini belirtiyor.

Firma bu teknoloji sayesinde ticari havacılık ve nakliye şirketlerinin yakıt maliyetlerinde 34 milyar doların üzerinde tasarruf sağlayabileceğini ve yüzlerce milyon ton civarında karbondioksit emisyonunu azaltabileceğini iddia ediyor.

MicroTau, örneğin filmin Airbus A380 gibi bir uçağa uygulanması halinde, Sidney'den Los Angeles'a uçuş başına 5 bin dolardan fazla yakıt ve 18 tondan fazla karbondioksit emisyonu tasarrufu sağlanabileceğini ifade ediyor.

Şirket, bu rakamın bir uçağın ömrü boyunca milyonları bulabileceğini dile getiriyor.

MicroTau, kaplamayı Lockheed Martin'in devasa C-130J nakliye uçakları ve Boom Supersonic'in şık XB-1 prototipi de dahil bir dizi hava aracında halihazırda test ediyor.

New Scientist'e konuşan Boom Supersonic sözcüsü "Yamalar gözle görülür bir bozulma olmadan bu koşullara rahatlıkla dayandı" diyor.

Delta'nın Sürdürülebilir Gökyüzü Laboratuvarı Direktörü Sangita Sharma ise CBC News'a yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullanıyor:

Köpekbalığı derisini taklit eden teknoloji, bu mikro oluklardan yararlanarak yüzeydeki bir tür sürükleme kuvvetini azaltıyor. Yüzeydeki bu sürükleme kuvveti yüzde 4'e varan bir yakıt avantajı sağlayabilir.

Sharma'ya göre havayolu şirketleri bu sayede yılda 15 milyar litre yakıt tasarrufu yapabilir. 

Avustralya merkezli şirket, teknolojinin daha da geliştirilmesiyle havayolu şirketlerinin verimliliği yüzde 10'a kadar artırmasını sağlamayı umuyor.

Independent Türkçe