Moskava, Hmeymim Üssü’nde füze gücünü sergiledi

Hmeymim Üssü’ndeki Kinzhal füzeleri taşıyan MİG-31K savaş uçağı. (Rusya’da Bugün)
Hmeymim Üssü’ndeki Kinzhal füzeleri taşıyan MİG-31K savaş uçağı. (Rusya’da Bugün)
TT

Moskava, Hmeymim Üssü’nde füze gücünü sergiledi

Hmeymim Üssü’ndeki Kinzhal füzeleri taşıyan MİG-31K savaş uçağı. (Rusya’da Bugün)
Hmeymim Üssü’ndeki Kinzhal füzeleri taşıyan MİG-31K savaş uçağı. (Rusya’da Bugün)

Moskova dün, Suriye topraklarındaki gelişmiş askeri göstergesi niteliğindeki açıklamasıyla Hmeymim Üssü’nde modern hipersonik füzelerin konuşlandırıldığını duyurdu. Rusya Savunma Bakanlığı, MIG-31 tarzı iki modern savaş uçağının gelişini gösteren bir video yayınladı. Video klipte, söz konusu iki uçağın Rusya’nın en modern füze sistemi olan hipersonik Kinzhal füzelerini taşıyabilecek kapasitede olduğu belirtildi.
Füzelerin Suriye’ye gelişinin duyurulması, Rus ordusunda henüz sahada kullanılmadıkları ve Rus muharebe birimlerinin füzeleri bu yıl teslim almaya başlaması beklendiği için son derece önemli bir gelişme olarak nitelendi. Rusya bu füzeleri henüz yabancı ülkelere de satışa sunmadı.
Bakanlığa göre füzeleri taşıyan iki uçak, Rus donanması ve hava kuvvetleri tarafından Akdeniz’de yürütülen tatbikatlar kapsamında Suriye’ye geldi. Tatbikatlar dün itibariyle başlandı.
Rusça’da “hançer” anlamına gelen “Kinzhal”, iki bin kilometre mesafe kat edebilen hipersonik bir sisteme sahip. Moskova bu füzenin şu an NATO’nun elinde bulunan tüm hava ve füze savunma sistemlerini devre dışı bırakmak için tasarladığını bildirdi.
Rus Hava Kuvvetleri’nden uzun menzilli havacılık biriminin komutanı olan Sergei Kobylash, Kinzhal füzelerinin dün başlayan tatbikatlarda üstün yetenekler sergilediğini ve Akdeniz’de isabetli atışlar yapmayı başardığını söyledi. Askeri yetkiliye göre savaş pilotları, belirlenen temsili hedefi tam isabetle vururken yeni coğrafi alanlarda misyonlar gerçekleştirme konusunda da pratik beceriler kazandılar.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Mart 2018’in başlarında Federal Meclis’e gönderdiği mesajda Batı ülkelerinin füze kalkanı ve hava savunma sistemlerini aşabilen son model hipersonik silahların geliştirildiğini duyurmuş ve bunlardan bazılarının fotoğraf ve videolarını sunmuştu. Bunlar arasında Kinzhal’a ek olarak Burevestnik Avangard sistemleri, Peresvit savaş lazer sistemi ve Poseidon insansız nükleer denizaltı da bulunuyor.
Kinzhal’ın yeteneklerinin Akdeniz’de sergilenmesi ve Hmeymim Üssü’ne ulaştığının duyurulmasıyla birlikte Moskova, geçtiğimiz yıllar içinde Suriye’de 200’den fazla modern silahın gelişmiş yeteneklerini sergilemiş oldu. Ayrıca Moskova’nın füze taşıyan iki savaş uçağının Hmeymim Üssü’ne indiğini açıklaması, Rusya’nın söz konusu üsse silah ve teçhizat sağlama konusunda daha önce yaptığı açıklamalarda değişime gittiğini gösteriyor.
Hmeymim Üssü geçen ay, uzun menzilli savaş ve nakliye uçakların inişinin sağlanması için genişletme çalışmaları tamamlanan yeni piste ilk ağır bombardıman uçaklarının indirilme testine tanık oldu. Rusya Savunma Bakanlığı, Suriye’de savaşın başlamasından bu yana ilk kez konuşlanacakları bu üsse üç adet Tupolev Tu-22M3 tarzı uçağın ulaştığını duyurdu.
Rusya bu türde bombardıman uçaklarını daha önce Suriye’de kullanmıştı. Ancak bu uçaklar Rus topraklarından havalanıp görevlerini yerine getirdikten sonra Rus topraklarına geri dönüyorlardı. Uzmanlara göre yeni pistin açılışı Rusya’ya, Akdeniz ve Kızıldeniz’deki hava faaliyetlerini genişletme yeteneği sağlayan dev ve uzun menzilli uçakların Hmeymim Üssü’ne yerleştirilmesi imkanı sağladı.
Rusya Savunma Bakanlığı, Hmeymim’de kalacak büyük uçakların sayı ve modellerine ilişkin ek bir bilgi vermedi. Söz konusu uçakların Akdeniz bölgesindeki hava sahasında pratik kazanmalarının ardından Rusya’daki kalıcı üslerine döneceklerini açıkladı. Bakanlık, hava üssündeki ikinci pistin yeniden inşasının, dış kaplamanın tamamen değiştirilmesi ve yeni aydınlatma ve iletişim ekipmanlarının monte edilmesiyle tamamlandığını belirtti. Pist uzunluğundaki artış sayesinde havalimanının kabiliyetleri, çeşitli sınıflardaki uçakları kabul edecek ve hizmet sağlayacak şekilde geliştirildi. Bu açıklama ile birlikte Rus Hava Kuvvetleri’ndeki ağır uçaklar da dahil tüm uçak modellerinin Hmeymim Üssü’nden kalkış yapabileceği vurgulandı.
Diğer yandan Kremlin dün Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yaptığı telefon görüşmesinde, Suriye’nin İdlib bölgesinde gerginliğin artmasını önlemek için iki ülkenin askeri güçleri arasında ortak çalışma konusunu görüştüğünü duyurdu. Rusya cumhurbaşkanlığından yapılan açıklamada, Putin ve Erdoğan’ın görüşmelerde Suriye’deki krizin çözümüne ilişkin konulara değindiği belirtildi.
Açıklamaya göre iki lider de Rus ve Türk ordularının Suriye’nin kuzeybatısındaki İdlib’de gerginliğin artmasını önlemek ve bu bölgedeki terörist oluşumlarla mücadele etmek için ortak çalışmanın önemli vurguladılar.
Kremlin, iki liderin de kişisel ikili ilişkilerde ve diğer düzeylerde ortak çalışma konusunda hemfikir olduğunu aktardı.
Bu arada Moskova’nın 16 Haziran’da Cenevre’de gerçekleştirilen ilk Rus-Amerikan zirvesinin ardından yaptığı açıklamalarla beliren sakin hava, Rusya Savunma Bakanlığı’nın Washington’ın Suriye’deki hamlelerini hedef almasıyla dağıldı.
Rus Ordusu Genelkurmay Başkanlığı Ana Operasyon Dairesi Başkan Yardımcısı Yaroslav Moskalik, Washington’ı Suriye’de yasa dışı petrol çıkarılmasına yardım etmekle suçladı. ABD’nin Suriye’de yasa dışı hidrokarbon çıkarma ve satma konusunda Kürtlere yardım etmeye devam ettiğini söyledi. Moskalik, Suriye Kürt Demokratik Güçleri ile Suriye’nin doğal kaynaklarının yağmalanmasına ve Arapların Kürt birliklerin saflarına zorla alınmasına karşı çıkan Arap aşiretleri arasındaki çatışmayı körüklediğini aktardı.
Türkiye de ABD’nin YPG’yi silahlandırmasına yönelik itirazını tekrarladı.
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, ABD’nin DEAŞ’a karşı verilen savaşta en büyük müttefiki olarak gördüğü YPG’ye verdiği desteğe atıfta bulunarak, ülkesinin, PKK’nın Suriye kanadı olarak nitelendirdiği YPG’nin silahlandırılmasına karşı çıktığını yineledi.  
Bu bağlamda hazırlanan raporlar, Özgür Suriye Ordusu’nun (ÖSO) YPG mevzilerini hedef alacak yeni bir askeri operasyon düzenlemeye hazırlandıklarını ortaya koyuyor.
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), ÖSO liderlerinin ve üyelerinin, teçhizat ve bilgi toplayarak hazırlıklarına devam ettiğini, Kurban Bayramı’nın ardından bir askeri operasyon gerçekleştirmeyi planladığını, bunun yanı sıra Ayn İsa ve Ayn al-Arab (Kobani) bölgelerine de askeri operasyon gerçekleştirme ihtimali bulunduğunu bildirdi.
SOHR ayrıca dün rejim güçlerinin İdlib’in doğusundaki Kamışlı köyünün çevresini bombaladığını, ayrıca İdlib’in güneyindeki el-Fetire, Felifel ve Benin köylerini yoğun ateşe tuttuğunu aktardı.
Dün Türk kuvvetleri ve Suriyeli grupların, Halep’in kuzeydoğusundaki Menbiç kırsalında YPG unsurlarının konuşlandığı alanlara ve Menbiç Askeri Meclisi güçlerine yoğun bombardıman gerçekleştirdiği bildirildi. Bombardımanda, Menbiç kırsalındaki Tokhar cephesinde 4 YPG üyesi öldürüldü.



Gazze'de İç Güvenlik yetkilisi Zemzem’e suikast: İçişleri Bakanlığı soruşturma başlattı

Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)
Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)
TT

Gazze'de İç Güvenlik yetkilisi Zemzem’e suikast: İçişleri Bakanlığı soruşturma başlattı

Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)
Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)

Filistin Enformasyon Merkezi, Gazze Şeridi'ndeki İç Güvenlik Teşkilatı yetkililerinden Yarbay Ahmed Zemzem’in bu sabah Gazze Şeridi'nin orta kesiminde yer alan Megazi Mülteci Kampı’nda silahlı kişiler tarafından düzenlenen silahlı saldırıda öldürüldüğünü bildirdi.

Gazze İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan kısa basın açıklamasında, ilgili makamların Yarbay Ahmed Zemzem suikastıyla ilgili ‘derhal soruşturma başlattığı’ ve suikasta karışan şüphelilerden birini tutukladığı, diğer şüphelilerin izini sürme çabalarının ise devam ettiği belirtildi. Açıklamada olayın arkasındaki koşulları ve nedenleri ortaya çıkarmak için çalışmaların sürdürüldüğü ifade edildi.

Olay, İsrail ordusunun dün akşam Gazze şehrinin batısındaki er-Raşid Caddesi’nde bir araca düzenlenen baskında Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları liderlerinden Raid Saad'ı öldürdüğünü açıklamasının üzerinden 24 saat geçmeden meydana geldi. İsrail, Saad'ın öldürüldüğü saldırıyla, Gazze'deki ateşkes anlaşmasını bir kez daha ihlal etti.


Cezayir’de Kabiliyeliler ‘MAK’ ayrılıkçı projesine karşı birleşti

Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)
Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)
TT

Cezayir’de Kabiliyeliler ‘MAK’ ayrılıkçı projesine karşı birleşti

Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)
Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)

Cezayir’de Kabiliye bölgesi, ayrılıkçı “MAK” hareketinin Fransa’da ilan etmeyi planladığı “bağımsız Kabiliye devleti” girişimine karşı dikkat çekici bir toplumsal mobilizasyona sahne oldu. Cezayir yönetiminin, ülkenin toprak bütünlüğünü hedef almakla suçladığı bu girişime karşı bölgede çeşitli protesto ve farkındalık faaliyetleri gerçekleştirildi.

Başkent Cezayir’in yaklaşık 250 kilometre doğusunda bulunan ve Kabiliye’nin en büyük kentlerinden biri olan Becaia (Bejaia) vilayetinde, vatandaşlar ve yerel aktörler ulusal birliğe zarar verecek her türlü projeye karşı olduklarını ortaya koyan çok sayıda inisiyatif gerçekleştirdi. Kent genelinde çok sayıda ev ve iş yerinin cephelerine Cezayir bayraklarının asıldığı gözlemlendi.

Becaia Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü tarafından “Cezayir tek ve bölünmezdir” sloganıyla düzenlenen, ulusal bayraklarla süslenmiş araçlardan oluşan bir konvoy, kent merkezinden hareket ederek çeşitli cadde ve köyleri dolaştı. Öte yandan Becaia Üniversitesi öğrencileri yayımladıkları bildiride, ayrılıkçı MAK hareketinin projesini reddettiklerini belirterek, “Cezayir’in birliği ve egemenliğine” olan bağlılıklarını vurguladı.


HDK, Güney Kordofan'daki BM karargahına saldırdı: Altı Bangladeşli asker öldürüldü

Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)
Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)
TT

HDK, Güney Kordofan'daki BM karargahına saldırdı: Altı Bangladeşli asker öldürüldü

Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)
Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)

Sudan’da Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) dün, kuşatma altındaki Güney Kordofan eyaletinin yönetim şehri Kadugli şehrine insansız hava aracı (İHA) ile düzenlediği bir saldırıyla şehirdeki Birleşmiş Milletler (BM) karargahını hedef aldı. Saldırıda en az altı Bangladeşli asker öldürüldü. Öte yandan şehirdeki bazı insani yardım kuruluşları ve BM ajansları, kötüleşen güvenlik durumu nedeniyle personelini tahliye etmeye başladı.

BM Abyei Geçici Güvenlik Misyonu (UNISFA) tarafından yapılan açıklamada, Kadugli'deki BM merkezine düzenlenen İHA’lı saldırıda ‘altı askerin öldürüldüğü ve altı askerin yaralandığı’ duyuruldu. UNISFA tüm kurbanların Bangladeşli olduğunu ekledi.

Öte yandan Bangladeş Başbakanı Muhammed Yunus, yaptığı açıklamada olaydan dolayı ‘derin üzüntüsünü’ dile getirdi.

BM Genel Sekreteri António Guterres ise Sudan'daki UNISFA askerlerine yönelik saldırıların ‘haksız ve savaş suçu niteliğinde’ olduğunu vurguladı.

Guterres, sosyal medya platformu X hesabından yaptığı paylaşımda, UNISFA askerlerini hedef alanlardan hesap sorulması çağrısında bulundu.

Sudan Egemenlik Konseyi saldırıyı kınadı

Öte yandan Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi, saldırıyı ‘uluslararası insani hukukun ciddi bir ihlali ve açık bir ihlali’ olarak nitelendirdi.

Konsey tarafından yapılan açıklamada, ‘korunan bir BM tesisini hedef almanın, organize terörizme eşdeğer tehlikeli bir tırmanış ve suç teşkil eden bir davranış olduğu, uluslararası hukuku kasıtlı olarak hiçe saydığı’ vurgulandı.

sd
Sudan ordusu komutanı Korgeneral Abdulfettah el-Burhan (AFP)

Saldırıdan HDK’yı sorumlu tutan konsey, BM ile uluslararası topluma BM tesislerinin korunması için ‘kararlı tutumlar ve caydırıcı önlemler almaları’ çağrısında bulundu.

HDK dün, kuşatma altındaki Güney Kordofan eyaletinin yönetim şehri Kadugli şehrine İHA’lı saldırı düzenleyerek BM karargahını hedef aldı ve en az altı sivili öldürdü. Bunun üzerine şehirdeki bazı insani yardım kuruluşları ve BM ajansları, kötüleşen güvenlik durumu nedeniyle personelini tahliye etmeye başladı.

Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi, saldırıyı ‘uluslararası insani hukukun ciddi bir ihlali ve açık bir ihlali’ olarak nitelendirdi. Konsey tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Korunan bir BM tesisini hedef almak, organize terörizme eşdeğer tehlikeli bir tırmanma ve suç teşkil eden bir davranış olup, uluslararası hukuku kasıtlı olarak hiçe sayma ve insani yardım ve uluslararası misyonların çalışmalarını doğrudan tehdit etme anlamına gelir.”

dfrgt
BM Genel Sekreteri António Guterres (Reuters)

HDK, bu saldırıyı, BM Genel Sekreteri António Guterres’in HDK’yı ‘kötü güçler’ olarak nitelendirdiği, HDK’nın ise BM'yi ‘çifte standart’ uygulamakla suçladığı açıklamasından iki sonra gerçekleşti.

Birçok kaynak, HDK'nın Kadugli şehrine İHA’lı saldırı düzenlediğini bildirdi. Şehirde dumanlar yükseldiği görüldü. Fransız Haber Ajansı AFP’ye konuşan bir sağlık kaynağı, BM karargahına düzenlenen İHA’lı saldırıda en az altı sivilin öldüğünü söyledi.

Bölge sakinleri kaçıyor

Sudan merkezli bir haber sitesi, HDK'ya bağlı Sudan Kurucu İttifakı’nın (Te’sis) perşembe günü Kadugli sakinlerine askeri çatışma ve operasyon bölgelerini terk etmeleri çağrısında bulunduğunu aktardı. Haberde, bu çağrının bölge sakinleri tarafından geniş çapta dikkate alındığı, bu göç dalgasının savaşın patlak vermesinden bu yana en büyük dalga olduğu ve bölgeden kaçanların çoğunluğunun kadınlar, çocuklar ve yaşlılar olduğu belirtildi.

Al Sudania News sitesi, Sudan Kurucu İttifakı liderinin yaptığı açıklamada, ittifakın ‘sivilleri korumaya ve Kadugli'den gönüllü tahliyeleri kolaylaştırmaya tam olarak kararlı olduğunu’ söylediğini aktardı.

İttifak lideri, ‘tüm vatandaşlara hayatlarını korumak için çatışmalardan uzak durmaları çağrısını’ yineledi.

Bu gelişmeler yaşanırken Güney Kordofan eyaletinde askeri çatışmalar daha fazla bölgeye yayılıyor ve bunların sivillerin insani durumuna etkisi konusunda endişeler artıyor.

Sudan Ordusu, Güney Kordofan eyaletindeki Kadugli, Dilling ve Abu Jubayhah olmak üzere son üç şehri kontrol ediyor.

Sudan Kurucu İttifakı, geçtiğimiz temmuz ayında, Muhammed Hasan et-Taişi liderliğinde paralel bir hükümetin kurulduğunu açıklayan HDK'nın da dahil olduğu bir siyasi ittifak.

Hartum'da kitlesel gösteriler düzenlendi

Öte yandan dün binlerce Sudanlı, başkent Hartum ve ülkenin diğer şehirlerinde kitlesel gösteriler düzenleyerek, HDK'ya karşı savaşan orduyu destekledi. HDK ise, ülkedeki savaşı sona erdirmek için gösterdiği çabaları boşa çıkarmak amacıyla uluslararası toplumun önünde vatandaşları istismar etmemesi konusunda uyarıda bulundu.

Yürüyüşler, Sudan ordusu ile birlikte savaşan silahlı gruplar ve İslamcı hareketlerle koordineli olarak Seferberlik ve Halk Direnişi Yüksek Komitesi’nin çağrısı üzerine düzenlendi.

efrgt
Cumartesi günü Port Sudan'da ordu yanlısı yürüyüş (AFP)

Seferberlik ve Halk Direnişi Yüksek Komitesi lideri Korgenereal Beşir Mekki el-Bahi, geçtğimiz ay, Kordofan’ın tüm cephelerinde orduyu desteklemek için genel seferberlik ilan edildiğini ve bazı eyaletlerde eğitim kamplarının açıldığını duyurdu.

Bahi, komite tarafından yayınlanan açıklamasında şunları söyledi:

“Bu yaygın halk ayaklanması, Sudan halkının gerçek iradesini yansıtıyor ve ulusal devlet kurumlarının üzerinde hiçbir meşruiyet olmadığını teyit ediyor.”

Şarku’l Avsat, aralarında Hartum, Port Sudan, Medeni, Dongola, Sennar ve Halfa’nın bulunduğu, Sudan ordusunun kontrolündeki eyaletlerin başkentlerinde düzenlenen yürüyüşleri yerinde takip etti.

HDK'nın yaygın ihlallerine tanık olan El Cezire eyaletinin merkezindeki onlarca belde ve küçük köyde de dayanışma gösterileri düzenlendi.

Protestocular, Sudan ordusuna destek çağrısı yapan pankartlar açarken ‘Tek ordu, tek halk’ sloganları attı. Bazı protestocular ise HDK'nın terör örgütü olarak sınıflandırılması çağrısında bulunan sloganlar attı.

Öte yandan başta Sivil Demokratik Devrimci Güçler İttifakı (Sumud) olmak üzere savaş karşıtı güçler, ‘Barışa ve demokrasiye evet. Savaşa, askeri yönetime hayır’ sloganıyla sosyal medyada yaygın olarak paylaşımların yapıldığı bir kampanya başlattı.