Haşdi Şabi örgütü kuruluşunun yıldönümünde askeri geçit töreni düzenledi

Tören, Irak Başbakanı ve üst düzey güvenlik liderlerinin katılımıyla gerçekleşti.

Irak Başbakanı Mustafa el-Kazımi, Haşdi Şabi örgütünün kuruluş yıldönümü münasebetiyle dün askeri geçit törenine katıldı. (AFP)
Irak Başbakanı Mustafa el-Kazımi, Haşdi Şabi örgütünün kuruluş yıldönümü münasebetiyle dün askeri geçit törenine katıldı. (AFP)
TT

Haşdi Şabi örgütü kuruluşunun yıldönümünde askeri geçit töreni düzenledi

Irak Başbakanı Mustafa el-Kazımi, Haşdi Şabi örgütünün kuruluş yıldönümü münasebetiyle dün askeri geçit törenine katıldı. (AFP)
Irak Başbakanı Mustafa el-Kazımi, Haşdi Şabi örgütünün kuruluş yıldönümü münasebetiyle dün askeri geçit törenine katıldı. (AFP)

Irak’ta 2014 yılında DEAŞ’ın yükselişi ve Irak'taki bazı vilayetleri kontrol etmesini müteakip Irak’taki Şiilerin en büyük dini otoritesi Ayetullah Ali Hüseyin Sistani tarafından verilen DEAŞ’a karşı cihad fetvasının (el-Kifai Cihadı Fetvası) ardından kurulan Haşdi Şabi örgütü, dün sabah kuruluşunun 7’inci yıldönümünde askeri geçit töreni düzenledi. Geçit töreninin başkent yerine Bağdat'ın kuzeydoğusundaki Diyala kentinde düzenlenmesi dikkat çekti.
 Haşdi Şabi Komitesi tarafından yapılan açıklamaya göre törene Irak Başbakanı ve Silahlı Kuvvetler Başkomutanı Mustafa el-Kazımi katıldı. Kazımi, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "Bugün Haşdi Şabi’deki oğullarımızın geçit törenine katıldık. Çalışmalarımız Irak bayrağı altında gerçekleşiyor. Görevimiz Irak’ın topraklarını ve halkını korumaktır” dedi.
 Törene Başbakan Kazımi'nin yanı sıra Savunma Bakanı Cuma İnad, İçişleri Bakanı Osman Ganimi, Haşdi Şabi Komitesi Başkanı Falih el-Feyyad, Haşdi Şabi Genelkurmay Başkanı Abdulaziz el-Muhammedavi, Irak Ortak Operasyonlar Komutanı Korgeneral Abdülemir Yarallah, Ulusal Güvenlik Danışmanı Kasım el-Araci ve Terörle Mücadele Teşkilatı Komutanı Abdulvehhab es-Saadi ve Bedir Örgütü Genel Sekreteri Hadi el-Amiri katıldı.
 Haşdi Şabi örgütü, kuruluşundan bu yana ilk kez bu türde bir geçit töreni düzenledi. Askeri geçit töreni, 2003 yılından sonra Irak'tan sınır dışı edilmeden önce İran rejimine karşı olan Halkın Mücahitleri Örgütü’nün bulunduğu ve eskiden Eşref Üssü olarak bilinen Şehit Ebu Muntezer el-Hamdavi Üssü’nde yapıldı.
 Geçit töreni, aralarında bazı askeri tekerlekler, toplar ve roketatarlarla birlikte Başbakan'ın bulunduğu geçit töreni sahnesinin önünden geçen Hristiyan ve Ezidi topluluk üyeleri de dahil olmak üzere askerler ve bağlı gruplarla sınırlı bir şekilde gerçekleşti. Geçit töreninde helikopterler veya savaş uçakları yoktu. Ancak yerel medya, insansız hava araçları da dahil olmak üzere silah ve teçhizatların bulunduğuna dair görüntüler yayınlayarak geçit töreninde mevcut olduğunu belirtti. Haşdi Şabi bunları reddederek amacının kağıtları karıştırmak ve silahlı kuvvetlerin birliğini vurmak olduğunu ifade etti.
 Komite, askeri geçit törenini düzenlemenin amacına ilişkin yaptığı açıklamada, "Güvenlik kurallarının oluşturulmasına büyük katkı sağladığını, bu şekilde Irak'ın ve Iraklıların güvenliği pahasına risk almak isteyenleri uyardığını, Irak’ın prestijini ve egemenliğini koruduğunu" belirtti. Ayrıca törenin, yurt içi ve yurt dışından tüm terör destekçilerine bu güçlü engeli (Haşdi Şabi) aşamayacaklarına dair bir mesaj olduğunu vurguladı.

Bazı gruplar, Kazımi ile şiddetli çatışmalara girdi
Haşdi Şabi’nin 2014'teki ilk kuruluş aşamasında kazandığı geniş itibara ve DEAŞ’a karşı savaşa katılmasına rağmen, İran'la açıkça bağlantılı olan bazı grupları bu tutumunu sürdürmeyerek Kazımi ile şiddetli çatışmalara girdi. Bu çatışmaların sonuncusu olarak söz konusu gruplar, Haşdi Şabi Komutanı Kasım Muslih'in terör suçlamalarıyla tutuklanmasının ardından Mayıs ayı başlarında Başbakanlık bölgesine (Yeşil Bölge) baskın girişiminde bulundu. Haşdi Şabi’ye bağlı olduğu düşünülen grupların Bağdat'taki Yeşil Bölge'deki büyükelçiliklere ve diplomatik kurumlara düzenlediği füze saldırıları, Erbil'e yönelik saldırılar ve ABD güçlerinin varlığı gerekçesiyle ordu üslerini hedef almaları, Haşdi Şabi içindeki gruplar arasında güvenin sarsılmasına katkıda bulundu. 
 İç anlaşmazlıklar ve Haşdi Şabi içindeki bazı grupların "istilası" olduğuna inanılan mevcut durum, Necef’e yakın grupların otoriteden ayrılarak Silahlı Kuvvetler Başkomutanı Mustafa el-Kazımi ile doğrudan irtibat kurmayı tercih etmesine yol açtı. Sistani yanlısı grup dünkü geçit törenine katılmazken, Sadr hareketi lideri Mukteda es-Sadr'a bağlı Seraya es-Selam grubu da törene katılmadı.



Gazze'de İç Güvenlik yetkilisi Zemzem’e suikast: İçişleri Bakanlığı soruşturma başlattı

Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)
Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)
TT

Gazze'de İç Güvenlik yetkilisi Zemzem’e suikast: İçişleri Bakanlığı soruşturma başlattı

Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)
Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)

Filistin Enformasyon Merkezi, Gazze Şeridi'ndeki İç Güvenlik Teşkilatı yetkililerinden Yarbay Ahmed Zemzem’in bu sabah Gazze Şeridi'nin orta kesiminde yer alan Megazi Mülteci Kampı’nda silahlı kişiler tarafından düzenlenen silahlı saldırıda öldürüldüğünü bildirdi.

Gazze İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan kısa basın açıklamasında, ilgili makamların Yarbay Ahmed Zemzem suikastıyla ilgili ‘derhal soruşturma başlattığı’ ve suikasta karışan şüphelilerden birini tutukladığı, diğer şüphelilerin izini sürme çabalarının ise devam ettiği belirtildi. Açıklamada olayın arkasındaki koşulları ve nedenleri ortaya çıkarmak için çalışmaların sürdürüldüğü ifade edildi.

Olay, İsrail ordusunun dün akşam Gazze şehrinin batısındaki er-Raşid Caddesi’nde bir araca düzenlenen baskında Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları liderlerinden Raid Saad'ı öldürdüğünü açıklamasının üzerinden 24 saat geçmeden meydana geldi. İsrail, Saad'ın öldürüldüğü saldırıyla, Gazze'deki ateşkes anlaşmasını bir kez daha ihlal etti.


Cezayir’de Kabiliyeliler ‘MAK’ ayrılıkçı projesine karşı birleşti

Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)
Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)
TT

Cezayir’de Kabiliyeliler ‘MAK’ ayrılıkçı projesine karşı birleşti

Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)
Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)

Cezayir’de Kabiliye bölgesi, ayrılıkçı “MAK” hareketinin Fransa’da ilan etmeyi planladığı “bağımsız Kabiliye devleti” girişimine karşı dikkat çekici bir toplumsal mobilizasyona sahne oldu. Cezayir yönetiminin, ülkenin toprak bütünlüğünü hedef almakla suçladığı bu girişime karşı bölgede çeşitli protesto ve farkındalık faaliyetleri gerçekleştirildi.

Başkent Cezayir’in yaklaşık 250 kilometre doğusunda bulunan ve Kabiliye’nin en büyük kentlerinden biri olan Becaia (Bejaia) vilayetinde, vatandaşlar ve yerel aktörler ulusal birliğe zarar verecek her türlü projeye karşı olduklarını ortaya koyan çok sayıda inisiyatif gerçekleştirdi. Kent genelinde çok sayıda ev ve iş yerinin cephelerine Cezayir bayraklarının asıldığı gözlemlendi.

Becaia Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü tarafından “Cezayir tek ve bölünmezdir” sloganıyla düzenlenen, ulusal bayraklarla süslenmiş araçlardan oluşan bir konvoy, kent merkezinden hareket ederek çeşitli cadde ve köyleri dolaştı. Öte yandan Becaia Üniversitesi öğrencileri yayımladıkları bildiride, ayrılıkçı MAK hareketinin projesini reddettiklerini belirterek, “Cezayir’in birliği ve egemenliğine” olan bağlılıklarını vurguladı.


HDK, Güney Kordofan'daki BM karargahına saldırdı: Altı Bangladeşli asker öldürüldü

Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)
Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)
TT

HDK, Güney Kordofan'daki BM karargahına saldırdı: Altı Bangladeşli asker öldürüldü

Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)
Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)

Sudan’da Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) dün, kuşatma altındaki Güney Kordofan eyaletinin yönetim şehri Kadugli şehrine insansız hava aracı (İHA) ile düzenlediği bir saldırıyla şehirdeki Birleşmiş Milletler (BM) karargahını hedef aldı. Saldırıda en az altı Bangladeşli asker öldürüldü. Öte yandan şehirdeki bazı insani yardım kuruluşları ve BM ajansları, kötüleşen güvenlik durumu nedeniyle personelini tahliye etmeye başladı.

BM Abyei Geçici Güvenlik Misyonu (UNISFA) tarafından yapılan açıklamada, Kadugli'deki BM merkezine düzenlenen İHA’lı saldırıda ‘altı askerin öldürüldüğü ve altı askerin yaralandığı’ duyuruldu. UNISFA tüm kurbanların Bangladeşli olduğunu ekledi.

Öte yandan Bangladeş Başbakanı Muhammed Yunus, yaptığı açıklamada olaydan dolayı ‘derin üzüntüsünü’ dile getirdi.

BM Genel Sekreteri António Guterres ise Sudan'daki UNISFA askerlerine yönelik saldırıların ‘haksız ve savaş suçu niteliğinde’ olduğunu vurguladı.

Guterres, sosyal medya platformu X hesabından yaptığı paylaşımda, UNISFA askerlerini hedef alanlardan hesap sorulması çağrısında bulundu.

Sudan Egemenlik Konseyi saldırıyı kınadı

Öte yandan Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi, saldırıyı ‘uluslararası insani hukukun ciddi bir ihlali ve açık bir ihlali’ olarak nitelendirdi.

Konsey tarafından yapılan açıklamada, ‘korunan bir BM tesisini hedef almanın, organize terörizme eşdeğer tehlikeli bir tırmanış ve suç teşkil eden bir davranış olduğu, uluslararası hukuku kasıtlı olarak hiçe saydığı’ vurgulandı.

sd
Sudan ordusu komutanı Korgeneral Abdulfettah el-Burhan (AFP)

Saldırıdan HDK’yı sorumlu tutan konsey, BM ile uluslararası topluma BM tesislerinin korunması için ‘kararlı tutumlar ve caydırıcı önlemler almaları’ çağrısında bulundu.

HDK dün, kuşatma altındaki Güney Kordofan eyaletinin yönetim şehri Kadugli şehrine İHA’lı saldırı düzenleyerek BM karargahını hedef aldı ve en az altı sivili öldürdü. Bunun üzerine şehirdeki bazı insani yardım kuruluşları ve BM ajansları, kötüleşen güvenlik durumu nedeniyle personelini tahliye etmeye başladı.

Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi, saldırıyı ‘uluslararası insani hukukun ciddi bir ihlali ve açık bir ihlali’ olarak nitelendirdi. Konsey tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Korunan bir BM tesisini hedef almak, organize terörizme eşdeğer tehlikeli bir tırmanma ve suç teşkil eden bir davranış olup, uluslararası hukuku kasıtlı olarak hiçe sayma ve insani yardım ve uluslararası misyonların çalışmalarını doğrudan tehdit etme anlamına gelir.”

dfrgt
BM Genel Sekreteri António Guterres (Reuters)

HDK, bu saldırıyı, BM Genel Sekreteri António Guterres’in HDK’yı ‘kötü güçler’ olarak nitelendirdiği, HDK’nın ise BM'yi ‘çifte standart’ uygulamakla suçladığı açıklamasından iki sonra gerçekleşti.

Birçok kaynak, HDK'nın Kadugli şehrine İHA’lı saldırı düzenlediğini bildirdi. Şehirde dumanlar yükseldiği görüldü. Fransız Haber Ajansı AFP’ye konuşan bir sağlık kaynağı, BM karargahına düzenlenen İHA’lı saldırıda en az altı sivilin öldüğünü söyledi.

Bölge sakinleri kaçıyor

Sudan merkezli bir haber sitesi, HDK'ya bağlı Sudan Kurucu İttifakı’nın (Te’sis) perşembe günü Kadugli sakinlerine askeri çatışma ve operasyon bölgelerini terk etmeleri çağrısında bulunduğunu aktardı. Haberde, bu çağrının bölge sakinleri tarafından geniş çapta dikkate alındığı, bu göç dalgasının savaşın patlak vermesinden bu yana en büyük dalga olduğu ve bölgeden kaçanların çoğunluğunun kadınlar, çocuklar ve yaşlılar olduğu belirtildi.

Al Sudania News sitesi, Sudan Kurucu İttifakı liderinin yaptığı açıklamada, ittifakın ‘sivilleri korumaya ve Kadugli'den gönüllü tahliyeleri kolaylaştırmaya tam olarak kararlı olduğunu’ söylediğini aktardı.

İttifak lideri, ‘tüm vatandaşlara hayatlarını korumak için çatışmalardan uzak durmaları çağrısını’ yineledi.

Bu gelişmeler yaşanırken Güney Kordofan eyaletinde askeri çatışmalar daha fazla bölgeye yayılıyor ve bunların sivillerin insani durumuna etkisi konusunda endişeler artıyor.

Sudan Ordusu, Güney Kordofan eyaletindeki Kadugli, Dilling ve Abu Jubayhah olmak üzere son üç şehri kontrol ediyor.

Sudan Kurucu İttifakı, geçtiğimiz temmuz ayında, Muhammed Hasan et-Taişi liderliğinde paralel bir hükümetin kurulduğunu açıklayan HDK'nın da dahil olduğu bir siyasi ittifak.

Hartum'da kitlesel gösteriler düzenlendi

Öte yandan dün binlerce Sudanlı, başkent Hartum ve ülkenin diğer şehirlerinde kitlesel gösteriler düzenleyerek, HDK'ya karşı savaşan orduyu destekledi. HDK ise, ülkedeki savaşı sona erdirmek için gösterdiği çabaları boşa çıkarmak amacıyla uluslararası toplumun önünde vatandaşları istismar etmemesi konusunda uyarıda bulundu.

Yürüyüşler, Sudan ordusu ile birlikte savaşan silahlı gruplar ve İslamcı hareketlerle koordineli olarak Seferberlik ve Halk Direnişi Yüksek Komitesi’nin çağrısı üzerine düzenlendi.

efrgt
Cumartesi günü Port Sudan'da ordu yanlısı yürüyüş (AFP)

Seferberlik ve Halk Direnişi Yüksek Komitesi lideri Korgenereal Beşir Mekki el-Bahi, geçtğimiz ay, Kordofan’ın tüm cephelerinde orduyu desteklemek için genel seferberlik ilan edildiğini ve bazı eyaletlerde eğitim kamplarının açıldığını duyurdu.

Bahi, komite tarafından yayınlanan açıklamasında şunları söyledi:

“Bu yaygın halk ayaklanması, Sudan halkının gerçek iradesini yansıtıyor ve ulusal devlet kurumlarının üzerinde hiçbir meşruiyet olmadığını teyit ediyor.”

Şarku’l Avsat, aralarında Hartum, Port Sudan, Medeni, Dongola, Sennar ve Halfa’nın bulunduğu, Sudan ordusunun kontrolündeki eyaletlerin başkentlerinde düzenlenen yürüyüşleri yerinde takip etti.

HDK'nın yaygın ihlallerine tanık olan El Cezire eyaletinin merkezindeki onlarca belde ve küçük köyde de dayanışma gösterileri düzenlendi.

Protestocular, Sudan ordusuna destek çağrısı yapan pankartlar açarken ‘Tek ordu, tek halk’ sloganları attı. Bazı protestocular ise HDK'nın terör örgütü olarak sınıflandırılması çağrısında bulunan sloganlar attı.

Öte yandan başta Sivil Demokratik Devrimci Güçler İttifakı (Sumud) olmak üzere savaş karşıtı güçler, ‘Barışa ve demokrasiye evet. Savaşa, askeri yönetime hayır’ sloganıyla sosyal medyada yaygın olarak paylaşımların yapıldığı bir kampanya başlattı.