Kongo'da silahlı saldırı: 10 kişi öldü

Önceki gün terör saldırılarının gerçekleştiği Kongo Demokratik Cumhuriyeti'nin doğusundaki Beni kentinin girişinden bir görüntü (AFP)
Önceki gün terör saldırılarının gerçekleştiği Kongo Demokratik Cumhuriyeti'nin doğusundaki Beni kentinin girişinden bir görüntü (AFP)
TT

Kongo'da silahlı saldırı: 10 kişi öldü

Önceki gün terör saldırılarının gerçekleştiği Kongo Demokratik Cumhuriyeti'nin doğusundaki Beni kentinin girişinden bir görüntü (AFP)
Önceki gün terör saldırılarının gerçekleştiği Kongo Demokratik Cumhuriyeti'nin doğusundaki Beni kentinin girişinden bir görüntü (AFP)

Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nin doğusundaki Beni kentinde önceki gün Müttefik Demokratik Güçler ile ilişkili silahlı bir grup tarafından düzenlenen saldırıda 10 kişi hayatını kaybetti. ABD’ye göre ise saldırının sorumlusu Kongo ordusunun açıkladığı gibi DEAŞ’la bağlantılı.
Teğmen Anthony Mualushayi yaşananlarla ilgili AFP’ye verdiği demeçte şunları söyledi “Önceki gün Müttefik Demokratik Güçler içindeki radikal bir grup tarafından bir saldırı gerçekleştirildi ve 10 sivili kaybettik.”
Bir AFP muhabiri, Kuzey Kivu eyaletine bağlı Beni'deki hastane morgunda en az 10 kişinin cesedini gördüğünü bildirdi. Şok halini üzerinden atamayan saldırının gerçekleştiği şehrin güneydoğusundaki Rwangoma semtinin sakinleri konuşmaya cesaret edemiyorlardı. Öte yandan kurbanlardan birinin cesediyle sokaklarda yürüyen öfkeli gençler, Kongo Devlet Başkanı Felix Tshisekedi tarafından 6 Mayıs'tan bu yana uygulanan kuşatma durumuna karşı sloganlar attılar. Kuzey Kivu ve Ituri illerinde yürürlükte olan bu istisnai kararla sivilleri tehdit eden terör gruplarının faaliyetlerine son verilmesi amaçlanıyor. Kongo Katolik Kilisesi’nin verilerine göre Beni ve çevresi, 2013'ten beri en az 6 bin kişinin ölümüyle sonuçlanan bir dizi katliamdan sorumlu olan Müttefik Demokratik Güçler grubunun hedefi oldu.
Öte yandan geçtiğimiz hafta sonu Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nin doğusunda gerçekleşen ve Washington'un terör örgütüyle bağlantılı olduğunu söylediği Müttefik Demokratik Güçler üyelerine atfedilen ev yapımı bombalı saldırıların sorumluluğunu DEAŞ üstlendi. Cihatçı faaliyetleri izleyen SITE adlı web sayfasının DEAŞ'ın Orta Afrika Vilayeti açıklamalarına dayandırdığı haberine göre Demokratik Kongo Cumhuriyeti'ndeki ilk intihar saldırısı, Beni'deki bir barda Hristiyanları ve aynı şehirdeki bir kiliseyi hedef alan patlamaydı. Örgütten yapılan açıklamada “Kardeş Ebu Hatice, Beni şehrindeki bir barda üzerindeki bomba yüklü kemerini patlatmayı başardı” denildi. IŞİD, Cumartesi günü meydana gelen başka bir bombalı saldırının da sorumluluğunu üstlendi. Kongo ordusuyla devam eden çatışmalar, sayısı doğrulanmayan ölümlerle sonuçlandı.
Bu arada; Mozambik silahlı kuvvetleri dün, ülkenin kuzeyindeki Palma kasabası yakınlarındaki güvensiz bölge Cabo Delgado'da teröristlerle çıkan çatışmalarda 156 militanın öldürüldüğünü düzinelerce aşırılık yanlısının da yakalandığını söyledi.
Güney Afrika Kalkınma Topluluğu (SADC) geçen hafta artan sayıda terör saldırısına karşı Mozambik'e asker göndermeyi kabul etti. Geçen Mart ayında kuzey sahil kasabası Palma'da meydana gelen saldırıların ardından yaklaşık 50 bin kişi ülkeyi terk etmişti.

 


Netanyahu: İsrail'in esirleri kurtarabilmesi için Hamas'ı tamamen yenilgiye uğratması gerekiyor

Gazze Şeridi'ndeki Nuseyrat Mülteci Kampı’na bırakılan havadan yardımların ardından kuma karışmış baklagilleri toplayan Filistinli bir kadın (AFP)
Gazze Şeridi'ndeki Nuseyrat Mülteci Kampı’na bırakılan havadan yardımların ardından kuma karışmış baklagilleri toplayan Filistinli bir kadın (AFP)
TT

Netanyahu: İsrail'in esirleri kurtarabilmesi için Hamas'ı tamamen yenilgiye uğratması gerekiyor

Gazze Şeridi'ndeki Nuseyrat Mülteci Kampı’na bırakılan havadan yardımların ardından kuma karışmış baklagilleri toplayan Filistinli bir kadın (AFP)
Gazze Şeridi'ndeki Nuseyrat Mülteci Kampı’na bırakılan havadan yardımların ardından kuma karışmış baklagilleri toplayan Filistinli bir kadın (AFP)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu bugün yaptığı açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi'nde tutulan esirleri kurtarmak için Hamas'ı tamamen yenilgiye uğratması gerektiğini vurguladı. Bu açıklama, İsrail medyasında ordunun Gazze Şeridi'nin tamamını işgal edebileceğine dair haberlerin yayınlanmasının ardından geldi. Netanyahu, bir askeri eğitim tesisini ziyaretinde şunları söyledi: “Gazze Şeridi'ndeki düşmanı yenilgiye uğratmak, tüm esirlerimizi kurtarmak ve Gazze Şeridi'nin artık İsrail için bir tehdit oluşturmamasını sağlamak için gerekli.”

Netanyahu bugün, Gazze Şeridi'nde devam eden savaş için yeni bir plan sunmak üzere bir güvenlik toplantısı düzenleyecek. Bu plan, Gazze Şeridi'nin tamamen işgal edilmesini içerebilir. Öte yandan İsrail, kuşatma altında harap olmuş Gazze Şeridi’ne ticari malların kısmen girişine izin verdi.

yuıo
İsrail ordusuna ait bir araç, İsrail'in Gazze Şeridi ile olan güney sınırında hareket ediyor. (AFP)

Netanyahu'nun Kudüs'te güvenlik yetkilileriyle bir araya gelerek yeni talimatlar vermesi bekleniyor. Bu toplantı, Gazze Şeridi'nde tutulan esirlerin acılarına dikkat çekmek için New York'ta düzenlenen Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi toplantısıyla eş zamanlı olarak gerçekleştirilecek.

İsrail Kanal 12 televizyonu, Başbakan’ın Genelkurmay Başkanı ve Savunma Bakanı ile bir araya geleceğini bildirdi. Kanal, Netanyahu'nun ofisindeki üst düzey yetkililerin, açıklanacak kararlar arasında Gazze Şeridi'nin tamamen işgal edilmesinin de yer alacağını söylediğini aktardı.

Şarku’l Avsat’ın İsrail Kamu Yayın Kuruluşu KAN’dan aktardığına göre Netanyahu, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin tamamını kontrol etmesini istiyor.

Haberde, “Başbakanla görüşen bazı hükümet üyeleri, Netanyahu'nun esirlerin tutulduğu bölgeleri de kapsayacak şekilde savaşı genişletmeye karar verdiğini doğruladı” denildi.

Maariv ise “Karar verildi. Gazze Şeridi'ni tamamen işgal etmek üzereyiz” diye yazdı.

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz bugün, “Gazze Şeridi'nde Hamas'ı yenmek ve esirlerin geri dönmesi için gerekli koşulları sağlamak, savaşın iki ana hedefi. Bunları gerçekleştirmek için ne gerekiyorsa yapmalıyız” ifadelerini kullandı.

sdfrgtyh
Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta gıda yardımı almak için kamyonlara binen Filistinliler (Reuters)

Medyada tartışılan plan, Gazze Şeridi'ndeki Hamas hükümetinin öfkeli tepkisine neden oldu. Hükümet, ateşkes görüşmeleri konusundaki tutumunu değiştirmeyeceğini vurguladı.

Hamas Siyasi Büro Üyesi Husam Bedran AFP’ye yaptığı açıklamada, “Top işgalcilerin ve ABD'nin sahasında. Ne yazık ki ABD işgali desteklemeye devam ediyor. Bu da ateşkes ve esir takası anlaşmasına varılmasını fiilen geciktiriyor” dedi.

Baskılar

22 Ekim 2023'te Hamas'ın İsrail'in güney sınırına düzenlediği saldırının ardından başlayan 22 aylık çatışmanın ardından Netanyahu, birçok cephede baskı altında.

İsrail'de, Gazze Şeridi'nde kalan 49 esirin aileleri, onların geri getirilmesi için ateşkes talep ediyor.

Uluslararası alanda ise insani yardım kuruluşları, ‘kitlesel açlık’ tehdidi altındaki Filistinlilere gıda yardımının ulaştırılması için baskı yapıyor. Batılı başkentler ise ABD ve İsrail'in şiddetli muhalefetine rağmen Filistin devletini tanıma planlarını açıkladı.

Netanyahu'nun aşırı sağcı koalisyonundaki müttefikleri, savaşı, Gazze Şeridi'ni işgal etmek ve Batı Şeria üzerindeki kontrolünü sıkılaştırmak için kullanmaya çalışıyor.

7 Ekim’deki Hamas saldırısında çoğu sivil olmak üzere bin 219 kişi öldü. O zamandan beri İsrail, BM tarafından güvenilir olarak kabul edilen Gazze Şeridi’ndeki Sağlık Bakanlığı'nın verilerine göre çoğu sivil olmak üzere en az 61 bin 20 kişinin hayatını kaybetmesine yol açan bir askeri harekatla karşılık verdi.

Savaşın hedefleri

Netanyahu dün yaptığı açıklamada, İsrail'in savaş hedeflerinin halen ‘düşmanı yenmek, esirleri kurtarmak ve Gazze Şeridi'nin artık İsrail için bir tehdit oluşturmamasını sağlamak’ olduğunu vurguladı.

Bu açıklamaları, aralarında eski istihbarat teşkilatı başkanlarının da bulunduğu 550 eski İsrail güvenlik yetkilisinin, ABD Başkanı Donald Trump'a Netanyahu'ya baskı yapması ve Gazze Şeridi'ndeki savaşı sona erdirmesi çağrısında bulunmasının ardından geldi.

Bu yetkililer Trump'a hitaben yazdıkları açık mektupta şu ifadeleri kullandılar: “Mesleki görüşümüz, Hamas'ın artık İsrail için stratejik bir tehdit oluşturmadığı yönündedir... Tüm askeri hedefleri gerçekleştirdik ve bu savaş artık adil değil... İsrail'in güvenliğini ve kimliğini kaybetmesine yol açıyor.”

Öte yandan esir aileleri yaptıkları açıklamada, “22 aydır kamuoyuna, askeri baskı ve yoğun çatışmaların esirleri geri getireceği söylendi... Gerçek şu ki, savaşın genişlemesi esirlerin hayatını tehlikeye atıyor… Onlar zaten doğrudan ölüm tehlikesiyle karşı karşıya. Netanyahu, İsrail'i ve esirleri yıkıma sürüklüyor” ifadeleri yer aldı.

Temel gıda maddeleri

İsrail Savunma Bakanlığına bağlı Filistin Topraklarındaki Hükümet Aktiviteleri Koordinasyon Birimi (COGAT) bugün, İsrail'in Gazze Şeridi'ne ticari malların girişine kısmen izin vereceğini ve böylece bölgenin BM ve diğer uluslararası kuruluşların sağladığı insani yardıma olan bağımlılığını azaltacağını duyurdu.

COGAT tarafından yapılan açıklamada, “Mekanizmanın oluşturulması kapsamında, savunma kurumu, çeşitli kriterlere uymak ve sıkı güvenlik denetimlerinden geçmek şartıyla sınırlı sayıda yerel tüccarı kabul etti” denildi.

İsrail, mart ayı başından itibaren Gazze Şeridi'ne abluka uyguladıktan sonra mayıs ayında ablukayı kısmen hafifleteceğini duyurdu ve Washington ile koordineli olarak, uluslararası kuruluşların eleştirilerine maruz kalan tartışmalı Gazze İnsani Yardım Vakfı aracılığıyla yardım dağıtım sistemi kurdu. Son dönemde Gazze Şeridi'nde insani kriz ve temel ihtiyaç maddelerinin eksikliği daha da kötüleşti.

Geçen ay yardım konvoyları ve havadan yardım atma operasyonları yeniden başladı. Ancak BM, bölgeye giren gıda miktarının kıtlığı önlemek için yeterli olmadığını düşünüyor.

COGAT'ın açıklamasında, teslim edilecek malların ödemesinin denetimli banka havalesi yoluyla yapılacağı, sevkiyatların ise ‘Hamas'ın müdahalesini önlemek’ için Gazze Şeridi'ne girmeden önce İsrail ordusu tarafından denetleneceği belirtildi.

Yeni mekanizma kapsamında izin verilen malların temel gıda maddeleri, meyve ve sebzeler, bebek maması ve sağlık ürünlerini içereceği belirtildi.

COGAT, dün 300'den fazla yardım kamyonunun Gazze Şeridi'ne girdiğini ve ‘şu anda dağıtılmayı beklediğini’ duyurdu. Ayrıca bölgeye, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Mısır, Ürdün, Almanya, Kanada ve Belçika ile iş birliği içinde 120 yardım paketi bırakıldı.