Almanya'nın Euro 2020'deki haline ağlayan kız çocuğu için 4 günde 400 bin lira toplandı

Sosyal medyada görüntülere ırkçı yorumlar da yapılmıştı (Arşiv)
Sosyal medyada görüntülere ırkçı yorumlar da yapılmıştı (Arşiv)
TT

Almanya'nın Euro 2020'deki haline ağlayan kız çocuğu için 4 günde 400 bin lira toplandı

Sosyal medyada görüntülere ırkçı yorumlar da yapılmıştı (Arşiv)
Sosyal medyada görüntülere ırkçı yorumlar da yapılmıştı (Arşiv)

Gallerli bir taraftar, Avrupa Futbol Şampiyonası'nda (EURO 2020) düzenlenen İngiltere-Almanya maçında takımı kaybedince gözyaşlarına boğulan genç kız adına bağış kampanyası başlattı.
Birleşik Krallık'taki Wembley Stadyumu'nda 29 Haziran'da oynanan maç İngiltere'nin 2-0'lık üstünlüğüyle sonlanmıştı.
Bunun üzerine Alman taraftarların bulunduğu tribündeki genç bir kızın üzüntüyle gözyaşlarına boğulduğu görüntüler sosyal medyada viral olmuştu.
Bazı İngiliz taraftarlar, babasının sarılarak sakinleştirmeye ve teselli etmeye çalıştığı kızın görüntüleriyle sosyal medyada dalga geçmişti.
Kullanıcılardan biri fotoğrafı paylaşıp "Damardan verin" yazarken, bir başkası da "Merhametim yok ve 60 yaşında olgun davranmayan bir İngiltere taraftarıyım" diyerek görüntülerle alay etmişti. Bir kullanıcı da "Ağla seni küçük Nazi" demişti.
Öte yandan, Gallerli bir taraftar sosyal medyadaki yorumlardan rahatsız olarak harekete geçmeye karar verdi ve görüntüdeki genç kız ve ailesi için para toplama kampanyası başlattı.
Joel Hughes, JustGiving adlı bağış toplama sitesinde 1 Temmuz'da açtığı kampanyada 500 sterlin (yaklaşık 6 bin TL) toplamayı hedeflemişti. Fakat bağış hızla internet kullanıcılarının dikkatini çekti ve şu anda 33 bin sterline (yaklaşık 400 bin TL) yakın para toplandı.  
Kampanya açıklamasında Hughes, "Ailesi parayı bu küçük kıza güzel bir şeyler ısmarlamak için kullanabilir diye düşünüyorum. Böylelikle genç kız da Birleşik Krallık'taki herkesin kötü olmadığını ve kendisini umursadığımızı bilmiş olur" ifadelerini kullandı.
Gallerli taraftarın bağış duyurusu karışık tepkiler aldı. Kimisi kampanyayı doğru bulup desteklerken, kimisi de bunun genç kız için zararlı olduğunu savundu.
Ronke Kawal adlı bir Twitter kullanıcısı, "Bu genç kıza, kendisini bir çocuk olarak zayıf hissettiği ve bunu sevdiği biriyle paylaştığı bir an tekrar tekrar hatırlatılıyor. Bunlara hiç gerek yok" yorumunda bulundu.



Yüzü dövmeli mumya bulan arkeologlar şaşkına döndü

(Temsili/Unsplash)
(Temsili/Unsplash)
TT

Yüzü dövmeli mumya bulan arkeologlar şaşkına döndü

(Temsili/Unsplash)
(Temsili/Unsplash)

Arkeologlar 800 yıllık bir And mumyasının yanaklarında ve kollarında daha önce hiç görülmemiş dövmeler bularak Güney Amerika'daki eski kültürel uygulamalara daha fazla ışık tuttu.

Tarih boyunca insanlar hakim güzellik standartlarına uymak, sosyal statü, grup aidiyeti ve hatta ritüel gibi nedenlerle vücutlarında değişiklikler yaptıkları yöntemleri benimsedi. Bu tür vücut modifikasyonları arasında dövme, hâlâ geniş çapta uygulanan bir kültürel pratik olarak varlığını sürdürüyor.

Ancak derinin yumuşak yapısı nedeniyle arkeolojik kayıtlarda günümüze ulaşan çok az dövmeli cilt örneği var.

Dövme izleri olan korunmuş ciltleri içeren mevcut kayıtların analizi, dünyadaki korunmuş dövmeli insan kalıntılarının en çok Güney Amerika'nın kıyı çöllerinde yer aldığını gösteriyor.

Bilim insanları bu nedenle Torino Üniversitesi Antropoloji ve Etnografya Müzesi'nde bulunan ve And Dağları'ndaki bir kazı alanında keşfedilen iyi korunmuş bir kadın mumyasını yakından inceledi.

Radyokarbon analizi, mumyanın 800 yıldan daha eski olduğunu ortaya çıkardı. Kadın MS 1215'le 1382 arasında bir dönemde yaşamış.

Araştırmacılar çıplak gözle görülemeyen dövmeleri tespit etmek için kızılötesi analiz yapan iki yeni teknik kullandı. Kulaktan ağza uzanan üç düz çizgi de dahil, mumyanın yüzünün her iki yanağında dövmeler bulunca şoke oldular.

Ayrıca el bileğinde S şeklinde bir dövme de saptadılar.

Görsel kaldırıldı.
Mumyanın sağ yanağı ve büyütülmüş hali (Journal of Cultural Heritage 2025)​​​​

X ışını floresansı ve Raman spektroskopisi gibi kimyasal analiz tekniklerini kullanarak dövmelerin demir minerali manyetit ve piroksen adlı başka bir mineralden geliştirilen pigmentlerle yapıldığını belirlediler. Analizler, literatürde en yaygın kullanılan dövme malzemesi olan odun kömürünün şaşırtıcı bir şekilde bulunmadığını ortaya koydu.

Araştırmacılar çalışmada şöyle yazıyor:

Sonuçlar hem nadir şekiller ve anatomik konumlar (yanaklardaki çizgiler ve bilekteki S benzeri işaret) hem de alışılmadık mürekkep bileşimini gösteriyor.

Öte yandan bu basit dövmeleri yorumlayıp belirli bir kültürle özdeşleştirmek zordu.

Güney Amerika dövmeleri genellikle eller, el bilekleri, ön kollar ve ayaklar üzerine yapılan daha karmaşık çizimler içeriyor. Yanak dövmelerine daha nadir rastlanıyor. Hatta bölgede bugüne kadar bulunan başka hiçbir antik dövme, mumyanın kolundaki "S" motifine benzemiyor.

Araştırmacılar dövmelerin genellikle giysilerle örtülmeyen vücut bölgelerinde yer aldığı düşünüldüğünde, bunların "dekoratif veya iletişim amacıyla" yapıldığından şüpheleniyor.

Ancak "şu anda, bunların tıbbi veya terapötik bir amacı ya da kültürel kökeni olduğunu söylemek mümkün değil" diye ekliyorlar.

Araştırmacılar şu ifadeleri kullanıyor: 

Sonuç olarak bu araştırma, özellikle Güney Amerika'da yaklaşık 800 yıl önceki antik dövme uygulamalarının incelenmesine aktif bir katkı sunuyor ve eski kültürlerin analizinde müze koleksiyonlarının rolünü vurguluyor.

Independent Türkçe