Spearsların aile dostu: Britney'in babası ona "şişman" ve "fahişe" diyordu

Spears'ın vesayetin bitirilmesi için açtığı davadaki tartışma yaratan ifadesine rağmen babasının vasilik rolüne son verilmedi. (AFP)
Spears'ın vesayetin bitirilmesi için açtığı davadaki tartışma yaratan ifadesine rağmen babasının vasilik rolüne son verilmedi. (AFP)
TT

Spearsların aile dostu: Britney'in babası ona "şişman" ve "fahişe" diyordu

Spears'ın vesayetin bitirilmesi için açtığı davadaki tartışma yaratan ifadesine rağmen babasının vasilik rolüne son verilmedi. (AFP)
Spears'ın vesayetin bitirilmesi için açtığı davadaki tartışma yaratan ifadesine rağmen babasının vasilik rolüne son verilmedi. (AFP)

Spears ailesinin yakın dostu, Britney Spears'ın babasının kızını "şişman", "fahişe" ve "korkunç bir anne" diye nitelediğini öne sürdü. Jacqueline Butcher vesayetin başlamasından kısa bir süre sonra Jamie Spears'ın, kızına destek olmak yerine kötü sözler sarf ettiğini ifade etti. 
Britney Spears'ın 2008'de yaşadığı zihinsel çöküntünün ardından babasına mahkeme kararıyla vasilik görevi verilmişti.
Page Six'in haberine göre Jacqueline Butcher, Jamie Spears'ın sahip olduğu kontrolle, "Ben Britney Spears'ım" diye pek çok kez bağırdığını da iddia etti. 
Butcher şu ifadeleri kullandı:
"Jamie söze ‘bebeğim' diye başlamıştı ve 'Seni seviyoruz fakat yardıma ihtiyacın var' diye sürdüreceğini düşünmüştüm. Ancak bunun yerine, 'Şişmansın. Baban sana diyet ve antrenman yaptıracak' dedi."
Ailenin yakın dostu Jamie Spears'ın kızına destek olmak yerine ona "fahişe ve korkunç bir annesin" dediğini söyledi. 
Butcher vesayet altında Britney Spears'ın yaşadıklarına dair şunları söyledi:
"Jamie kızına ancak emirlerine uyarsa çocuklarını görebileceğini söylerdi ve annesi Lynne Spears, 'Sadece babana itaat et, seni dışarı çıkaracaklar' der gibiydi."
Lynne Spears eşi Jamie'den 2002'de sözlü istismar da dahil kızına yaptıkları nedeniyle boşandığını belirtmişti. Butcher, Lynne Spears'ın vesayete birkaç ay süreceğini düşünerek destek verdiğini söyledi. 
Öte yandan Deadline'ın haberine göre Britney Spears'ın uzun süredir menajerliğini yapan Larry Rudolph görevinden ayrıldığını açıkladı. Rudolph şarkıcının "emekli olmak" istemesi nedeniyle böyle bir karar verdiğini söyledi. 
Independent Türkçe, Page Six, Deadline



Bütün canlıların ölünce sönen tuhaf bir parıltı yaydığı tespit edildi

Fotoğraf: Pexels
Fotoğraf: Pexels
TT

Bütün canlıların ölünce sönen tuhaf bir parıltı yaydığı tespit edildi

Fotoğraf: Pexels
Fotoğraf: Pexels

Tıbbi teşhiste güçlü bir yeni aracın önünü açabilecek yeni bir araştırmaya göre, tüm canlı varlıkların canlılıkla bağlantılı olarak yaydığı tuhaf parıltı, öldüklerinde kayboluyor.

Yaşam formları, esasen metabolizmanın yaşamı sürdüren süreçleri beslediği karmaşık biyokimyasal laboratuarlardır.

Bu metabolizmanın yan ürünlerinden biri, reaktif oksijen türleri yani ROS adı verilen, yüksek oranda reaktif oksijen içeren bir grup molekül.

Kanada'daki Calgary Üniversitesi'nden araştırmacılar aşırı ROS üretiminin, oksidatif stres diye bilinen sürece yol açabileceğini ve bunun da vücuttaki kimyasallar arasında, parıltıyla bağlantılı elektron transfer süreçlerini tetiklediğini söylüyor.

The Journal of Physical Chemistry Letters'ta yayımlanan çalışma, farelerde ultra zayıf foton emisyonu (UPE) veya biyofoton emisyonu diye adlandırılan tuhaf parıltıyı belgeliyor.

Araştırmacılar canlı farelerin, yakın zamanda ölen farelere kıyasla kayda değer derecede daha yüksek yoğunlukta UPE yaydığını saptadı.

Buna karşılık bitkilerdeki UPE, sıcaklık değişiklikleri, yaralanma ve kimyasal işlemler gibi stres faktörlerine maruz kalma durumuna göre değişiklik gösteriyor.

Önceki çalışmalar, insan gözüyle görülemeyen son derece düşük yoğunluklu ışığın kendiliğinden salınmasıyla tanımlanan bu parıltının kaynağının ROS olabileceğini öne sürüyor.

200 ila 1000 nanometre aralığındaki spektrumda yer alan bu soluk ışık, tek hücreli organizmalar ve bakterilerden bitkilere, hayvanlara ve hatta insanlara kadar tüm yaşam formlarında gözlemleniyor.

Ancak ölüm ve stresin UPE üzerindeki etkisi hakkında pek bir şey bilinmiyor.

Son çalışma, canlı ve ölü hayvanlardaki bu parıltıyı karşılaştırırken, bitkilerde sıcaklık, yaralanma ve kimyasal işlemlerin UPE üzerindeki etkilerini görselleştirdi.

Bilim insanları, çevredeki ışığın etkisini ortadan kaldırmak için karanlık bölmeler geliştirerek bitki ve hayvanları özel kamera sistemleriyle görüntüledi.

Her iki grup da 37 derece vücut sıcaklığına sahip olmasına rağmen canlı farelerin güçlü bir ışık yaydığını, ötenazi uygulanan farelerden gelen soluk parıltınınsa neredeyse söndüğünü tespit ettiler.

Bilim insanları çalışmada, "Araştırmamız, canlı ve ölü farelerin UPE'si arasında önemli bir fark olduğunu ortaya koydu" diye belirtiyor.

Bitkilerde sıcaklık ve yaralanmalardaki artışın, UPE yoğunluğunda yükselmeye neden olduğunu gözlemledik.

Kimyasal işlemler de bitkilerin ışık yayma özelliklerini değiştirdi.

Araştırmacılar, bitkilerin yaralı bölgelerine lokal anestezik benzokain uygulandığında, test edilen bileşikler arasında en yüksek emisyonun görüldüğünü söylüyor.

Bulgular, UPE'nin hayvanlarda canlılığın ve bitkilerde stres tepkisinin hassas bir göstergesi olabileceğini ortaya koyuyor.

Bilim insanları bu çalışmanın gelecekteki araştırmalar ve klinik teşhisler için UPE görüntülemenin geliştirilmesine katkı sağlamasını umuyor. Araştırmacılar, "UPE görüntüleme, hayvanlarda canlılığın ve bitkilerin strese verdiği tepkilerin invazif olmayan, etiket gerektirmeyen bir şekilde görüntülenmesine olanak sağlıyor" ifadelerini kullanıyor.

Independent Türkçe