Filistinliler neden karpuz emojisi etrafında birleşiyor?

Khaled Hourani'nin 2014'te Glasgow'da sergilenen The Colours of the Palestinian Flag (Filistin Bayrağının Renkleri) adlı çalışması (Khaled Hourani)
Khaled Hourani'nin 2014'te Glasgow'da sergilenen The Colours of the Palestinian Flag (Filistin Bayrağının Renkleri) adlı çalışması (Khaled Hourani)
TT

Filistinliler neden karpuz emojisi etrafında birleşiyor?

Khaled Hourani'nin 2014'te Glasgow'da sergilenen The Colours of the Palestinian Flag (Filistin Bayrağının Renkleri) adlı çalışması (Khaled Hourani)
Khaled Hourani'nin 2014'te Glasgow'da sergilenen The Colours of the Palestinian Flag (Filistin Bayrağının Renkleri) adlı çalışması (Khaled Hourani)

Sosyal medya platformlarının ve İsrail'in sansürünü atlatmak isteyen Filistinliler, karpuz emojisinin etrafında birleşiyor.
Siyah, beyaz, yeşil ve kırmızı… Filistin bayrağı, 1967'deki Altı Gün Savaşı'nın ardından Gazze ve Batı Şeria'da yasaklanmıştı. Bu yüzden pek çok tutuklama gerçekleşirken, aktivistler bayrakla aynı renkleri taşıyan karpuza yönelmişti.
Filistin Kurtuluş Örgütü'yle İsrail'in 1993'te imzaladığı Oslo Anlaşması'yla yasak kalksa da bayrağa yönelik baskı sürüyor.
Filistinlilerse bu tarihi karpuz sembolünü sosyal medyaya adapte etti. Zira mayısta İsrail-Hamas arasında yükselen tansiyon sebebiyle dijital ortamda da baskı artmıştı. İsrail'in internetteki denetimini ve sansürünü atlatmak isteyen kullanıcılar, karpuz emojisine yöneldi.
ABD'nin etkili gazetelerinden Washington Post da "geleneğin" dönüşerek çevrimiçi mecralarda devam ettiğini yazdı: Sosyal medya platformlarına güvenmeyen ve İsrail'in internetteki denetiminden korkan Filistinliler, bundan kaçmaya çalışıyor.

Örneğin mayısta Gazze'ye yönelik 11 gün süren ve 66'sı çocuk 250'den fazla Filistinlinin hayatını kaybettiği hava saldırıları sürerken Filistin'le ilgili milyonlarca gönderi Facebook ve Twitter'dan kaldırılmıştı.
Şirketler bunun bir hata olduğunu iddia edip özür dilese de Filistinlilerin öfkesi dinmemişti.
Batı Şeria'daki Ramallah'ta yaşayan ve internette sıkça paylaşılan karpuz görsellerinden birinin sahibi olan Khaled Hourani, sanatın "bazen siyasetin kendisinden daha politik olabileceğini" söyledi.

Sosyal medya analizleri yapan Hayfa merkezli 7amleh'ten Mona Şıtaya da İsrail makamlarının ve sosyal medya platformlarının "Filistinlilerin hikayelerini ve İsrail'in ihlallerini paylaşmayı engellediğini" ifade etti.
Şıtaya, Filistinlilerin sansürü atlatmak için karpuz sembolünün yanı sıra noktalama işaretlerini atlamak veya kelimelerdeki harfleri değiştirmek gibi yaratıcı yollar da bulduğunu söyledi. Örneğin İngilizce paylaşım yapanlar Palestine (Filistin) yerine P@lestine yazıyor.
Independent Türkçe, Washington Post, The National



Suriye Enformasyon Bakanı: Şam kırsalındaki olaylar geçiş döneminin gerilimlerini yansıtıyor

Şam yakınlarındaki Sahnaya'dan yükselen dumanlar (AP)
Şam yakınlarındaki Sahnaya'dan yükselen dumanlar (AP)
TT

Suriye Enformasyon Bakanı: Şam kırsalındaki olaylar geçiş döneminin gerilimlerini yansıtıyor

Şam yakınlarındaki Sahnaya'dan yükselen dumanlar (AP)
Şam yakınlarındaki Sahnaya'dan yükselen dumanlar (AP)

Suriye Enformasyon Bakanı Hamza el-Mustafa, Şam kırsalında yaşanan mezhepsel şiddet olaylarının ardından dün yaptığı açıklamada, devletin söyleminin çoğunluk ve azınlık ayrımı yapmadığını, vatandaşlık temeline dayandığını söyledi.

Hz. Muhammed'e hakaret içeren bir ses kaydının yayılmasının ardından salı ve çarşamba günleri Şam kırsalındaki Ceramana ve Sahnaya'da Müslüman ve Dürzi gruplar arasında çıkan çatışmalarda onlarca kişi hayatını kaybetti.

Suriye devlet televizyonuna verdiği demeçte, Suriye devlet kurumlarının Ceramana'nın içinde ve dışında yaşayanları herhangi bir saldırıdan korumaya çalıştığını ifade eden Enformasyon Bakanı, şehirdeki şiddet olaylarının Genel Güvenlik Dairesi mensuplarını da etkilediğini vurguladı.

El-Mustafa Şam kırsalındaki şiddet olaylarının ‘geçiş döneminin gerilimlerini yansıttığını’ söyledi. Suriye basınına göre en az 16 kişinin hayatını kaybettiği olayların ardından Ordu ve Genel Güvenlik Dairesi güçleri Eşrefiye Sahnaya bölgesinin kontrolünü ele geçirdi.

Yerel bir yetkili dün yaptığı açıklamada, İsrail'in Şam yakınlarındaki Sahnaya bölgesinde Dürzi militanlar ile Sünni Müslümanlar arasında çıkan çatışmalar sırasında düzenlediği hava saldırısında iki kişinin hayatını kaybettiğini bildirdi.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre Şam Kırsalı Valisi Amir eş-Şeyh düzenlediği basın toplantısında, “İşgalci İsrail savaş uçakları bir güvenlik devriyesini hedef aldı, devriyenin bir üyesini ve Eşrefiye Sahnaya kasabasının bir sakinini öldürdü, birkaç kişiyi de yaraladı” dedi.

Suriye resmi haber ajansı SANA bugün erken saatlerde Şam Kırsalı Emniyet Müdürü'ne dayandırdığı haberinde, Eşrefiye Sahnaya bölgesindeki güvenlik operasyonunun ölümle sonuçlanan şiddet olaylarının ardından sona erdiğini duyurdu.

Suriye devlet televizyonu askeri bir kaynağa dayandırdığı haberinde, Suriye ordusu ve asayiş güçlerinin Şam kırsalındaki Eşrefiye Sahnaya bölgesinin tamamında kontrolü sağladığını ve asayiş güçlerinin Sahnaya'da bir dizi ‘silahlı kanun kaçağını’ mahkemeye çıkarmak üzere gözaltına aldığını belirtti.

Suriye medyası Ceramana ve Sahnaya'da bir ön ateşkes anlaşmasına varıldığını ve ‘iki bölgede sükunetin sağlanması için pratik adımların belirlendiğini’ bildirdi.

Daha önce de Suveyda vilayetinden şeyhler ve Dürzi toplumu liderlerinden oluşan bir heyet gerginliği kontrol altına almak amacıyla Sahnaya'ya gelmişti.

Suriye medyasına göre, Dürzilerin çoğunlukta olduğu Şam yakınlarındaki Ceramana’da salı günü Dürzi militanlar ile Sünni Müslümanlar arasında mezhepsel şiddet olayları patlak verdi ve 12 kişi öldü.

Şiddet olayları Dürzilerin çoğunlukta olduğu Sahnaya’ya da sıçradı. Suriye medyası dün bir genel güvenlik merkezine düzenlenen silahlı saldırıda 16 kişinin yaşamını yitirdiğini bildirdi. Suriye devlet televizyonu daha sonra ülkenin güneyindeki Suveyda ve Dera'yı birbirine bağlayan bir otoyolun yakınında iki Genel Güvenlik Dairesi personelinin ‘kanun kaçağı gruplar’ tarafından öldürüldüğünü duyurdu.

Suriye İçişleri Bakanlığı, şiddet olaylarının Hz. Muhammed'e hakaret içeren bir ses kaydının yayılmasının ardından patlak verdiğini ve kaydın kaynağının araştırıldığını açıkladı.

Suriye yönetimi, Dürzi toplumu da dahil olmak üzere azınlıkları koruma konusundaki kararlılığını vurguladı.

Suriye Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada, her türlü yabancı müdahaleyi kategorik olarak reddettiğini ve ‘Suriye topraklarında şiddet eylemlerine katılan yasadışı grupların sözde uluslararası koruma talep etme çağrılarını gayrimeşru ve tamamen reddedilmiş olarak gördüğünü’ belirtti.

Bakanlık’tan yapılan açıklamada, “Suriye Cumhuriyeti, her zaman Suriye ulusal dokusunun ayrılmaz bir parçası olan Dürzi toplumu da dâhil olmak üzere, Suriye halkının istisnasız tüm bileşenlerini koruma konusundaki kesin kararlılığını teyit eder” denildi.