BTS'in en zengin üyesi hangisi?

Dünyaca ünlü K-pop grubu Siyahilerin Hayatı Önemlidir (Black Lives Matter) hareketine yaptığı yüklü bağışla dikkat ekmişti. (AFP)
Dünyaca ünlü K-pop grubu Siyahilerin Hayatı Önemlidir (Black Lives Matter) hareketine yaptığı yüklü bağışla dikkat ekmişti. (AFP)
TT

BTS'in en zengin üyesi hangisi?

Dünyaca ünlü K-pop grubu Siyahilerin Hayatı Önemlidir (Black Lives Matter) hareketine yaptığı yüklü bağışla dikkat ekmişti. (AFP)
Dünyaca ünlü K-pop grubu Siyahilerin Hayatı Önemlidir (Black Lives Matter) hareketine yaptığı yüklü bağışla dikkat ekmişti. (AFP)

Piyasaya sürdükleri albüm ve şarkılarla rekor üstüne rekor kıran K-pop grubu BTS müzikal başarılarının yanı sıra ciddi bir servetin de sahibi. 
Forbes'un 2020 verilerine göre Güney Koreli pop grubu dünyanın en çok kazanan ünlüleri arasında 47. sırada yer almıştı. Bununla birlikte BTS üyelerinin albüm, ürün ve tur gelirlerinin yanı sıra plak şirketleri Hybe'da da hisseleri bulunuyor. 
Her bir üyenin hissesi 19 Haziran itibarıyla yaklaşık 17 milyon dolara yükselmişti. 
South China Morning Post'un haberine göreyse grubun en zengin üyesi, Mart 2018'de yayımlanan "Hope World" albümünün başarısı sayesinde J-Hope. Önemli bir satış geliri elde eden şarkıcının servetinin 24 ila 26 milyon dolar (yaklaşık 207 ila 225 milyon TL) olduğu tahmin ediliyor. 
Şarkı sözleri yazan, parçaların prodüksiyonunu üstlenen, IU'nun Eight şarkısı ve Lee So-ra'nın Song Requst parçası gibi birçok popüler çalışmada yer alan Suga, J-Hope'un hemen arkasında yer alıyor. Müzisyenin 23 ila 25 milyon dolar (yaklaşık 199 ila 216 milyon TL) serveti olduğu düşünülüyor. 
Grubun lideri RM'inse tahminen 20 ila 22 milyon dolar (yaklaşık 173 milyon ila 190 milyon TL) serveti bulunuyor. 
BTS'in geri kalan üyeleri Jimin, Jungkook, V ve Jin'in servetleriyse 20 milyon dolar (yaklaşık 173 milyon TL) civarında. 
V daha önce 30'undan sonra aktörlük yapmak isteyebileceğini söylemişti ve Jin'in de kardeşiyle birlikte işlettiği bir Japon restoranı bulunuyor. Bu da K-pop grubunun üyelerinin farklı projelerle servetlerini katlayabileceklerine işaret ediyor. 
Ancak pop yıldızları genç yaşlarında elde ettikleri servetleri kadar yaptıkları yardımlarla da biliniyor. Yakın zamanda J-Hope ve Jimin'in okullara ve yardıma muhtaç çocuklara yaptıkları yüklü yardımlar gündem olmuştu. 
Independent Türkçe, South China Morning Post, Forbes



"İlk vampir" turistik cazibe unsuru oldu

Köylüler su arama çubuğuyla Petar Blagojevic'in mezarını bulduklarını iddia ediyor (AFP)
Köylüler su arama çubuğuyla Petar Blagojevic'in mezarını bulduklarını iddia ediyor (AFP)
TT

"İlk vampir" turistik cazibe unsuru oldu

Köylüler su arama çubuğuyla Petar Blagojevic'in mezarını bulduklarını iddia ediyor (AFP)
Köylüler su arama çubuğuyla Petar Blagojevic'in mezarını bulduklarını iddia ediyor (AFP)

Sırbistan'ın başkenti Belgrad'ın yaklaşık 100 kilometre doğusundaki Kisiljevo, turistlerin köye gelmesi için sıradışı bir yol seçti. 

300 yıl önce gömülmüş bir kişinin mezarı, turistik cazibe unsuru oldu. Zira köylülerin iddiasına göre bu mezar, kayıtlı ilk vampire ait. 

"Vampirlerin babası" diye de bilinen Petar Blagojevic'in cesedi, gece uyanıp köylüleri öldürdüğü iddiasıyla 1725 yazında mezardan çıkarılmış. 

Ailesi 11 kuşaktır köyde yaşayan eski muhtar Mirko Bogicevic, "Ceset hiç bozulmamıştı. Ona kazık sapladıklarında kulakları ve ağzından taze kan akmıştı" diyor. 

Petar Blagojevic'in hikayesi üzerine uzmanlaşan Bogicevic sözlerine şöyle devam ediyor:

Muhtemelen vampir olma şansına ya da şanssızlığına sahip sıradan bir adamdı. Kisiljevolu olduğunu ve 1700'deki kayıtlarda adının geçtiğini biliyoruz.

Mezardan çıkarıldıktan sonra yakılan cesedin külleri yakındaki bir dereye atılsa da köylüler, Blagojevic'in hikayesinin turistleri çekmesini bekliyor. 

Görsel kaldırıldı.
Viyana merkezli Wienerisches Diarium gazetesinin 21 Temmuz 1725'e ait sayısında Blagojevic'in hikayesi anlatılıyor (AFP)

Diğer yandan Trinity College Dublin'in Avrupa Çalışmaları Merkezi Direktörü Clemens Ruthner, Avusturyalı doktorlar ve askerlere dayandırılan haberin bir yanlış anlaşılma ürünü olduğunu savunuyor:

Bulgarca'daki eski kelimelerden "upior", "kötü kişi" anlamına geliyor. Bence köylüler bu kelimeyi gevelerken doktorlar yanlış anlayıp "vampir" yazdı. Cesedin ağzından kan geldiğini duyunca da kan içtiğini sandılar ama bu yanlış, köylüler böyle dememişti.

Ruthner, şarbon hastalığının bölgedeki gizemli ölümleri açıklayabileceğini söyleyip ekliyor:

Cadılık gibi vampirlik de insanların anlamadığı şeyleri, özellikle salgın gibi toplumsal olayları açıklamak için yaygın olarak kullanılmış.

Independent Türkçe, France24, AFP