Marvel, Tom Holland ve Zendaya'nın ilişkisinden rahatsızlık duymuş

Tom Holland ve Zendaya'nın set aşkının gerçeğe dönüşmesi hayranları heyecanlandırmıştı. (IMDb)
Tom Holland ve Zendaya'nın set aşkının gerçeğe dönüşmesi hayranları heyecanlandırmıştı. (IMDb)
TT

Marvel, Tom Holland ve Zendaya'nın ilişkisinden rahatsızlık duymuş

Tom Holland ve Zendaya'nın set aşkının gerçeğe dönüşmesi hayranları heyecanlandırmıştı. (IMDb)
Tom Holland ve Zendaya'nın set aşkının gerçeğe dönüşmesi hayranları heyecanlandırmıştı. (IMDb)

Örümcek Adam filmlerinin genç yıldızları Tom Holland ve Zendaya'nın ilişki yaşadığının ortaya çıkması görünüşe göre Marvel'ı rahatsız etmiş. 
Marvel Sinematik Evreni'nin sevilen oyuncuları kısa süre önce bir arabanın içinde birbirlerini öperken görüntülenmişti. 
Örümcek-Adam: Eve Dönüş (Spider-Man: Homecoming) ve Örümcek-Adam: Evden Uzakta'da (Spider-Man: Far From Home) birlikte rol alan oyuncular filmlerde de genç aşıkları canlandırmıştı. 
We Got This Covered'ın içeriden bir kaynağa dayandırdığı haberde Marvel'ın, ikilinin birlikteliğinden endişe duyduğu ve çifti yakından takip ettiği iddia edildi.
Kaynağın iddiasına göre Marvel, ilişkilerin genellikle inişli çıkışlı olması nedeniyle ikilinin setteki uyumunun bozulmasından kaygılanıyor. Her ne kadar birliktelikleri iyi giderken sorun yaratmasa da Tom Holland ve Zendaya'nın ayrılması durumunda işler sarpa sarabilir.

Söz konusu durum hem 25 yaşındaki Holland hem de 24 yaşındaki Zendaya açısından ciddi bir baskı gibi görünebilir. Ancak Marvel'ın set dışında yaşanabilecek herhangi bir aksiliğin Örümcek-Adam'ı etkilemesini istememesi de anlaşılabilir. 
İkilinin birlikte beyazperdeye yer alacağı Spider-Man: No Way Home, 17 Aralık 2021'de vizyona girecek.
Kısa süre önce son filmde Dr. Octopus'un Örümcek-Adam'a karşı kurduğu "Belalı Altılı"nın (Sinister Six) görülebileceği öne sürülmüştü. Electro ve Doctor Octopus'a eklenebilecek 4 kötü karakterin hayranların karşısına çıkabileceği belirtilmişti. 
Independent Türkçe, We Got This Covered, Page Six



İlk kuşların nasıl uçmaya başladığı tartışması noktalandı

UV ışığı altında incelenen fosil, daha önceki Arkeopteriks örneklerinde görülmeyen yumuşak dokuları açığa çıkardı (Delaney Drummond/Field Müzesi)
UV ışığı altında incelenen fosil, daha önceki Arkeopteriks örneklerinde görülmeyen yumuşak dokuları açığa çıkardı (Delaney Drummond/Field Müzesi)
TT

İlk kuşların nasıl uçmaya başladığı tartışması noktalandı

UV ışığı altında incelenen fosil, daha önceki Arkeopteriks örneklerinde görülmeyen yumuşak dokuları açığa çıkardı (Delaney Drummond/Field Müzesi)
UV ışığı altında incelenen fosil, daha önceki Arkeopteriks örneklerinde görülmeyen yumuşak dokuları açığa çıkardı (Delaney Drummond/Field Müzesi)

Dinozorlar ve kuşlar arasındaki bağlantıyı ortaya koyan Arkeopteriks cinsine ait fosil, uzun zamandır devam eden bir tartışmayı noktaladı. Bilim insanları Arkeopteriks'in uçabildiğini tespit etti. 

İlk örnekleri 1861'de Almanya'da keşfedilen Arkeopteriks, tüyleri nedeniyle ilk başta kuş sanılmıştı. Ancak keskin dişlere sahip çenesi ve uzun kemikli kuyruğu gibi dinozorlara benzeyen özellikleri de vardı. 

"İlk kuş" diye de bilinen bu cins, kuşlar ve dinozorlar arasındaki bağlantıyı ortaya çıkarmasıyla tanınıyor. 

Öte yandan yaklaşık 150 milyon yıl önce yaşayan Arkeopteriks'in uçup uçamadığı uzun zamandır tartışma konusuydu. Bilim insanları bu dinozora ait fosilleri inceleyerek kuşların ilk nasıl uçmaya başladığını anlamaya çalışıyordu. 

ABD'nin Şikago kentindeki Field Müzesi'nde tutulan son derece iyi korunmuş fosil örneği, bu soru işaretinin giderilmesini sağladı. Yıllarca özel koleksiyoncuların elindeki örnek 2022'de müze tarafından alınmıştı. 

Müzede çalışan Dr. Jingmai O'Connor ve ekip arkadaşları, bilgisayarlı tomografiyle fosili tarayarak iskeletin dijital bir haritasını oluşturdu. Araştırmacılar UV ışığı kullanarak yumuşak doku kalıntılarını açığa çıkarmayı da başardı.

Diğerlerinin aksine bu örnekteki kemiklerin üç boyutlu olarak korunması sayesinde hayvanın kafatası daha detaylıca incelendi. Ekip böylece tarih öncesi kuşların kafatasından modern kuşlarınkine geçişin ilk işaretlerini saptadı.

Önde gelen hakemli dergi Nature'da dün (14 Mayıs) yayımlanan çalışmadaki en kritik bulguysa Arkeopteriks'in kanatlarında gizliydi. 

Cinsin önceki örneklerinde sadece iki kat kanat tüyü varken, bu örnekte üç kat vardı. Üst kol kemiği üzerindeki bu tüyler kanattan vücuda doğru düzgün bir aerodinamik hat oluşturarak modern kuşların uçmasını sağlıyor. 

Bilim insanları uçamayan tüylü dinozorlarda olmayan bu tüylerin, Arkeopteriks'in uçmasını sağladığını belirtiyor. 

Dr. O'Connor "Arkeopteriks tüyleri olan ilk dinozor ya da 'kanatları' olan ilk dinozor değil. Ancak tüylerini uçmak için kullanabilen bilinen en eski dinozor olduğunu düşünüyoruz" diyerek ekliyor:

Kuşlarla yakın akraba olan ancak tam olarak kuş olmayan tüylü dinozorlarda bu tüyler eksik. Onların kanat tüyleri dirsekte bitiyor. Bu da bize kuş olmayan bu dinozorların uçamadığını, ancak Arkeopteriks'in uçabildiğini gösteriyor.

Öte yandan hayvanda göğüs kemiğinin olmamasından dolayı çok iyi uçamadığı düşünülüyor. Araştırmacılar Arkeopteriks'in tavuklar gibi kısa süren uçuşlar yaptığını ancak çoğunlukla yerde kaldığını tahmin ediyor.

Bilim insanları iyi korunmuş son örnek üzerine çalışmayı sürdürerek Arkeopteriks hakkında daha fazla bilgi edinmeyi planlıyor.

O'Connor "Vücudun koruduğumuz hemen hemen her parçasından heyecan verici ve yeni bir şeyler öğreniyoruz. Ve bu çalışma gerçekten de buzdağının sadece görünen kısmı" diyor.

Independent Türkçe, Science Alert, New York Times, Guardian, Nature