Reuters: Ucuz Türk Lirası ve karantinasız seyahat, Arap turisti Türkiye'ye çekiyor

Suudi Arabistan Sağlık Bakanlığı, yaz tatili ve seyahat döneminde tedbirlere uyulması gerektiğini vurguladı (Fotoğraf- Abdullah el-Falih)
Suudi Arabistan Sağlık Bakanlığı, yaz tatili ve seyahat döneminde tedbirlere uyulması gerektiğini vurguladı (Fotoğraf- Abdullah el-Falih)
TT

Reuters: Ucuz Türk Lirası ve karantinasız seyahat, Arap turisti Türkiye'ye çekiyor

Suudi Arabistan Sağlık Bakanlığı, yaz tatili ve seyahat döneminde tedbirlere uyulması gerektiğini vurguladı (Fotoğraf- Abdullah el-Falih)
Suudi Arabistan Sağlık Bakanlığı, yaz tatili ve seyahat döneminde tedbirlere uyulması gerektiğini vurguladı (Fotoğraf- Abdullah el-Falih)

Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınından ekonomik olarak olumsuz etkilenen Türkiye, yaz turizmi ile birlikte toparlanmayı planlıyor.
Yurtdışından gelişler için koronavirüs önlemlerini de gevşeten Türkiye; Avrupa, Rusya ve Arap ülkelerinden gelecek turistlerle turizmi tekrar canlandırmak istiyor.
Reuters ise, konuyla ilgili “Ucuz TL, karantinasız seyahat, Arap turisti Türkiye’ye çekiyor” başlığını başlıklı bir analiz yayımladı.
İngiliz turistlerin Türkiye’ye gelmediğini fakat bu boşluğu Arap turistlerin doldurduğu vurgulanan analizde, pandemi döneminde havalimanlarındaki doluluk oranlarının bu ay en yüksek seviyede olduğu kaydedildi.
Analizde ayrıca, “Türk turizmi 2020’yi neredeyse kaybettikten sonra canlanıyor. Alman ve Rus tatilciler de Türkiye’ye geliyor” denildi.

Karantina yok Türk Lirası ucuz
İngilizlerin Türkiye’ye gelemediğinin vurgulandığı analizde, “Karantinasız seyahat ve TL’nin değer kaybı ile bölgeye gelen Arap turistler, İngilizlerin gelmemesi sebebiyle oluşan boşluğu doldurdu, Türkiye’nin turizm sektörünün canlanmasına katkıda bulundu” ifadesi kullanıldı.
Tercih sebebi Türkiye'de kısıtlamanın olmaması
Haberde ailesiyle Türkiye’ye gelen Ürdünlü 48 yaşındaki turist Omar Zahra’nın sözleri ise Türkiye’deki durumu gözler önüne serdi. Zahra, “Umman’dan diğer Körfez ülkelerine gitmek yerine Türkiye’ye gitmek daha iyi bir seçenek. Çünkü orada ya da AB ülkelerinde Kovid-19 testi pozitif çıkarsa zorunlu karantinaya alınıyorsun. Avrupa’ya gitmeye gerek yok. Orası daha pahalı ve halen yasaklar var. Burada Boğaz’da 9 Ürdünlüyle birlikte tekne gezisi yaptık. Türk kahvesi içtik, Osmanlı Devleti’nden kalan sarayları gezdik” dedi.

Ürdün'de harcamalar çok fazla
Reuters’a konuşan Zahra’nın kız kardeşi Muna Abuzahra ise, “Burası fiyat, kültür, tarih, yemek ve hava olarak gidilecek en iyi yer” dedi. Birkaç yıl önce Antalya’ya tatile geldiğini söyleyen Abuzahra, “İstanbul hakkında çok şey duymuştuk. Eğer Ürdün’de Ölü Denize, Bethany ya da Akabe’ye giderseniz burada harcadığınızdan çok daha fazla para harcarsınız. Burası iyi bir seçenek ve iyi bir fiyata” ifadesini kullandı.

TL'deki değer kaybı talebi artırdı
Analizde, Türkiye’de turizmin ülke ekonomisine katkısının yüzde 12 seviyesinde olduğu belirtiliken, bu yıl mayıs ayında getirilen koronavirüs kısıtlamaları sebebiyle beklenen durumun biraz daha altında seyrettiği aktarıldı.
Reuters, Rus ve Alman turistlerin de ülkeye gelmeye başladığını yazarken, “Karantinasız seyahat ve Türk Lirası'nın son 3 yılda dolar karşısında değer kaybetmesi Orta Doğu ülkelerinden talebin artmasına sebep oldu” yorumunu yaptı.
 
Inpendent Türkçe



Elektrikli otomobillerdeki şarj derdi tarihe mi karışıyor?

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Elektrikli otomobillerdeki şarj derdi tarihe mi karışıyor?

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Elektrikli araçların şarj edilmesi gerekiyor ve halka açık şarj cihazlarının sayısı, benzin pompalarıyla karşılaştırıldığında daha az, işlemi tamamlamak için de daha fazla zamana ihtiyaç duyuluyor.

Ancak The Automobile Association'ın yeni verileri, elektrikli araçların şarjının bitmesi ve arızalanma kaygılarının fazla büyütülmüş olabileceğini ortaya koyuyor.

Son istatistikler, 2024'te The Automobile Association'in aldığı yardım çağrılarından yalnızca yüzde 1,85'inin elektrikli araçların biten bataryalarıyla ilgili olduğunu gösteriyor. Bu oran, geçen sene yüzde 2,26'ydı.

Her 5 sürücüden 2'si aracın şarjının biterek arızalanmasından endişelenirken, veriler bu durumun çok az sayıda sürücüyü etkilediğine işaret ediyor.

The Automobile Association, günde yaklaşık 8 bin arızaya müdahale ettiğini aktardı. Batarya bittiği için çağırıldıklarında asıl sorun, genellikle aracın şarj edilememesi oluyor.

Kurum, arızaların çoğunun lastikler veya 12 voltluk batarya sorunları gibi hem benzinli hem de elektrikli araçlarda ortak olan problemlerden kaynaklandığını belirtti.

2015'ten bu yana boş batarya yüzünden yaşanan arızalar azalıyor. O yılda yardım çağrılarının yüzde 8'i, tükenmiş batarya hücreleri yüzünden yapılmıştı.

O zamandan beri, daha fazla şarj cihazı ve daha iyi menzile sahip araçlar, sürücülerin düşük şarj nedeniyle arıza yaşamasını önlemeye yardımcı oluyor.

The Automobile Association, çağrıların yüzde 1'inin benzin ve dizelle çalışan araçların yakıtının bitmesinden kaynaklandığını ve zamanla düşük şarj yüzünden yapılan çağrıların da bu seviyeye ineceğini söyledi.

The Automobile Association'in başkanı Edmund King şöyle dedi:

The Automobile Association'in son sayıları, elektrikli araç arızalarının yüzde 2'sinden azının 'şarjın bitmesi' nedeniyle olduğunu gösteriyor, bu da menzil kaygısının geçmişte kalacağına işaret ediyor. 'Şarjın bitmesi' arızalarının çoğu, şarjın sıfıra inmesinden değil, ya şarjın azalması ya da araçların şarj kapaklarının takılması gibi teknik sorunlardan kaynaklanıyor. Son 8 yılda şarjı biten elektrikli araçların oranı yaklaşık yüzde 80 azaldı, bunun nedeni şarj cihazlarının sayısının ve güvenilirliğinin artması, müşterilere şarj sonrası daha iyi destek verilmesi, yeni elektrikli araçların menzilindeki gelişme ve sürücü eğitimi ve bilgilendirme sürecinin iyileşmesi.

Birleşik Krallık'ta artık neredeyse 1 milyon elektrikli araba şarj cihazı var; bu sayı, sürücülerin ihtiyaçlarına yetişmeyi desteklese de otomobil endüstrisi, hâlâ piyasaya daha fazla ve daha hızlı modeller sürmekte istekli.

Ancak Zapmap'e göre, şarj cihazlarının çoğu evlere yerleştirilmiş halde ve sadece 65 bini halka açık.

Her halükarda bozuk şarj cihazları ve yüksek ücretlerin, elektrikli araç sürücüleri için sıkıntı yarattığı sıkça bildiriliyor.

Özel şarj şirketleri, istediği ücretlendirmeyi yapabiliyor ve ücrete KDV eklemek zorunda kalıyor, bu da kilovat saatlik ücretlerde büyük farklara yol açabiliyor.

Elektrikli araç satın alanların çoğu, filo işleten şirketler ya da sokak dışında park yerleri olan, araçlarını düşük maliyetle, kendileri şarj edebilen ev sahipleri.

Otomobil endüstrisi, araçların kitlesel olarak benimsenmesi için halka açık ucuz şarj imkanlarına ihtiyaç duyulduğu uyarısını yapıyor.

Independent Türkçe