Hac mevsiminde yapay zeka ve ileri seviye teknolojik çözümler kullanılıyor

Hizmet verimliliğini artırmak ve hacıların yolculuklarını kolaylaştırmak amaçlanıyor.

Hacılara hizmet veren robotlar sterilizasyon işlemlerinden su dağıtımına kadar birçok alanda kullanılıyor. (Şarku’l Avsat)
Hacılara hizmet veren robotlar sterilizasyon işlemlerinden su dağıtımına kadar birçok alanda kullanılıyor. (Şarku’l Avsat)
TT

Hac mevsiminde yapay zeka ve ileri seviye teknolojik çözümler kullanılıyor

Hacılara hizmet veren robotlar sterilizasyon işlemlerinden su dağıtımına kadar birçok alanda kullanılıyor. (Şarku’l Avsat)
Hacılara hizmet veren robotlar sterilizasyon işlemlerinden su dağıtımına kadar birçok alanda kullanılıyor. (Şarku’l Avsat)

Bu yıl Hac mevsiminde başta robotlar olmak üzere entegrasyonu tamamlanan çeşitli teknolojik çözümlerle ileri düzeyde hizmet verilmesi planlanıyor. Bu adım, Suudi Arabistan’ın hacıların manevi yolculuğunu kolaylaştırmaya ve ibadetlerini huşu dolu manevi bir atmosferde kolaylıkla gerçekleştirmelerini sağlamaya yönelik yürütülen çalışmalar çerçevesinde atıldı. Hacılara sağlanan hizmetin verimliliğini artırmak için yapay zeka, teknoloji, yenilikler ve verilere yönelik yatırımlar yapıldı.
Bugün Hac ibadetlerini yerine getirmek için Mekke şehrine akın eden hacılar, teknoloji ile bir arada yaşamanın faydalarından yararlanacaklar. Söz konusu teknolojiler arasında şehrin batı girişinde yer alan eş-Şemisi’de gruplandırma ve teftiş konusunda akıllı sistemlerle desteklenen güvenlik kontrol merkezinin yanı sıra Hac mevsimlerinde ve yoğun saatlerde gelenler için bekleme süresini 6 dakikaya indiren, 16 şerit üzerinden trafiği kolaylaştıran dijital kapıdaki sistemleri kapsıyor.
Yapay zeka ile çalışan robotlar, Mescid’i Haram’da da hacıları karşılamaya hazırlanıyor. Zemzem sularının dağıtımı, sterilizasyon ve salgınla mücadele kapsamında hizmet verecek olan robotlar salgın kontrolü için termal kameraların yanı sıra sterilizasyon için cihaz ve ekipmanlarla donatılmış durumda. Birçok bakanlık, devlet kurumu ve özel kuruluşlar, hacılara verilen hizmetin kalitesini yükseltmek ve kolay, güvenli ve sağlıklı bir Hac mevsimi geçirmelerini sağlamak için birçok uygulama ve program başlattılar.
Suudi Arabistan Din İşleri, İrşad ve Davet Bakanı Dr. Abdullatif bin Abdulaziz bin Abdurrahman Al Şeyh, 31 milyon riyalden (8,2 milyon dolar) fazlaya mal olan bakım ve yatırım projeleri başlattı. Bakanlığın Vizyon 2030 planlarıyla uyumlu  elektronik servislerin sağlanmasına ilişkin hedefleri çerçevesinde başlatılan girişimler arasında, hacıları bilgilendirmek ve yönlendirmek üzere akıllı telefon uygulamaları, Nimra Cami’de internet hizmeti, uluslararası dillerde eğitim ve bilinçlendirme içeriklerinin yayınladığı televizyon (62 tane) kurulumu da dahil olmak üzere kutsal mekanlarda interaktif ekranlar bulunuyor. İslami elektronik kütüphane için etkileşimli ekranlar (30 tane) ve uzaktan fetva veren “Fetva robot” hizmeti de yer alıyor.
Hacılar için dijital hizmetlerin geliştirilmesine yönelik Akıllı Hac Kartı, kamplara giriş, ulaşım araçlarının kullanımı, satış noktalarında ve ATM’lerden ödeme yapılması, toplanma noktalarının, hacıların gruplanma ve seyahat tarihlerinin öğrenilmesi gibi tüm hizmetlerde kullanılıyor. Kart aynı zamanda hacıların kişisel, konaklama ve sağlık bilgilerini taşıyan dijital bir kimlik olarak da kullanılıyor. Böylece kaybolanların yolu bulmasını sağlıyor. Kart Yakın Alan İletişim (NFC) teknolojisi ile çalışıyor ve self servis cihazlarda da kullanılabiliyor.
Hac ve Umre Bakanlığı Müsteşarı Dr. Amr el-Meddah, Şarku’l Avsat’a verdiği demeçte akıllı kartın, kayıt dışı hacıların girişini engelleme ve kişilerin izin verilen yerler dışında bulunmasını önleme konusunda katkı sağladığını belirtti.
Meddah kartın tüm dünyanın koronavirüs pandemisiyle mücadele ettiği bir dönemde, istisnai şartlar altında düzenlenen Hac mevsiminde hacıların güvenliğini ve sağlığını korumak için alınan ihtiyati tedbirlere uygun olarak, şeytan taşlanırken veya Kabe’yi tavaf ederken yoğunluk yaşanmasını önlemeye yardımcı olacağını söyledi. Hacıların doğru şekilde ilerlemelerinin sağlanmasına katkıda bulunacağına dikkat çekti.
Meddah, Hacıların söz konusu kart sayesinde kutsal mekanlardaki konaklama yerlerine gidiş ve dönüş zamanlarını ve toplanma noktalarını öğrenmelerinin yanı sıra günlük yemeklerini seçmelerini sağlayacağını bildirdi. Ayrıca kontrol merkezinden uyarılar almalarını, açıklanan kriterlere göre hizmet sağlanmasını, Hac yolculuğunu ve hizmetlerini değerlendirmesini ve bir ihmal söz konusu olması durumunda hizmet sağlayıcıya yönelik karar alınmasını sağladığını da sözlerine ekledi. Dr. Meddah kartın yoğunluk yaşanmadan bilgi edinilmesine olanak sağladığını, ayrıca hacıların deneyimlerinin iyileştirilmesinin kolaylaştırıldığını vurguladı.
Hac ve Umre Bakanlığı Müsteşarı her kartın yeşil, kırmızı, sarı ve mavi olmak üzere dört renge sahip olduğunu belirtti. Söz konusu renkler kart sahibinin kutsal alanda ikamet ettiği yer ile bağlantı sağlanan, kampların girişlerindeki akıllı kapılardan giriş yapmak için kullanılıyor. Kart ayrıca hacının sağlık bilgilerini kaydetmesine, grup programlarını gözden geçirmesine ve Hac programını öğrenmesine de yardımcı oluyor.
Meddah akıllı bunun sadece üzerinde kişinin bilgilerinin yazılı olduğu bir kart olmadığını vuurguladı. Hizmet kalitesini artırmak, hacıların hareketini kolaylaştırmak ve verilen hizmetleri yönetmek konusu7nda aktif olarak kullanıldığını belirtti. Ayrıca evrak işlerinin ve hacıların bilgilerinin, binecekleri otobüslerin ve gruplanmalarının öğrenilmesine yönelik bekleme süresinin kısaltılması için çalışan entegre bir dijital hizmet platformu olması itibariyle sadece bir karttan daha fazlası olduğunu kaydetti.
Mescid-i Haram ve Mescid-i Nebevi İşleri Genel Başkanlığı’na bağlı İdari İşlerden Sorumlu Teknik ve Hizmet İşleri Genel Müdür Yardımcısı Mansur el-Mansuri da, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada robotların, zemzem dağıtımı ve sterilizasyon için kullanılmasının yanı sıra Mescid’i Haram’daki hizmet sisteminin iyileştirilmesine katkıda bulunduğunu vurguladı. Söz konusu adımın teknolojik gelişmelerin her alanda kullanması ve ihtiyati tedbirlerin uygulanması yönündeki kararlılık kapsamında atıldığını bildirdi.
Mansuri zemzem suyu dağıtan robotların soğutulmuş ve sterilize edilmiş 30 şişeyi bir turda, 10 dakikadan daha kısa sürede dağıttığı bilgisini verdi. Bir robotun kesintisiz 8 saat çalıştığına, hacıların rahat bir şekilde su şişelerine ulaşabilmesi için 20 saniye durma gibi özelliklerinin olduğuna, ayrıca insanların hareketlerini engellemediğine dikkat çekti.
Mansuri, sterilizasyon robotunun da önceden ayarlanan bir harita üzerinde, 6 seviyede çalıştığını bildirdi. Şarj edebilme kabiliyetine sahip olan robotun insan müdahalesi olmadan 5 ila 8 saat arası çalışabildiğini ve 600 metrekarelik bir alandaki bakterileri yok etmek için saatte iki litreden toplam 23,8 litre su tükettiğini açıkladı.
Hacıların kutsal alanlar arasındaki geçiş aşamalarına, hacılara hizmet verecek çalışan kadroları hazırlanması ve güvenliğin sağlanması için koruyucu tedbirleri içeren bir paket eşlik edecek.
Suudi Arabistan Vizyon 2030 hedeflerine ulaşmak için yürütülen teknik gelişmeler ve yüksek kalitede hizmet vermek amacıyla sunulan akıllı hizmetler ile hacılara gerekli olanakları sağlayacak.
Akıllı Hac platformunun yanı sıra yakın zamanda başlatılan Hacılar İçin Akıllı Bileklik (NESC) uygulaması da sunulan hizmetler arasında yer alıyor. Sunulan diğer hizmetler arasında  konaklamaya yönelik “Hizmetler kontrolü” girişimi ve kalabalığın yönetilmesine ilişkin “el-Tefvic” programı da bulunuyor.
Hac ve Umre Bakanlığı söz konusu teknolojik sistemi pandemi nedeniyle istisnai şartlar altında düzenlenen Hac mevsiminde, hazırlanan stratejik plan doğrultusunda yerine getirilmesi için kullanıyor. Bakanlık bu adımı koronavirüsün sosyal mesafenin korunmasının zor olduğu büyük kalabalıklar arasında yayılmasını önlemek amacıyla atıyor. Çalışmalarını İslam hukukunun insan canını korumaya yönelik kuralları doğrultusunda gerçekleştiriyor.
Suudi Arabistan’dan yapılan açıklamalar tüm dünyanın koronavirüs pandemisiyle mücadele ettiği bir dönemde hacıların sağlığını ve güvenliğini korumaya yönelik önleyici tedbirler üzerinde sıkı kontroller gerçekleştirileceği yönünde. Açıklamalarda ayrıca kalite seviyesini yükselten ve hizmette çeşitli seviyelerde teknik gelişme sağlayan yenilikçi, akıllı çözümler ile hacıların Hac ve Umre yapmalarını sağlama konusundaki kararlılık da vurgulandı.



Suudi Arabistan’dan Netanyahu'nun Filistinlilerin yerlerinden edilmesine ilişkin açıklamalarına ret

Savaş sırasında güneye göç etmek zorunda kalan ve Gazze'nin kuzeyindeki evlerine doğru dönüşe geçen Filistinliler (Reuters)
Savaş sırasında güneye göç etmek zorunda kalan ve Gazze'nin kuzeyindeki evlerine doğru dönüşe geçen Filistinliler (Reuters)
TT

Suudi Arabistan’dan Netanyahu'nun Filistinlilerin yerlerinden edilmesine ilişkin açıklamalarına ret

Savaş sırasında güneye göç etmek zorunda kalan ve Gazze'nin kuzeyindeki evlerine doğru dönüşe geçen Filistinliler (Reuters)
Savaş sırasında güneye göç etmek zorunda kalan ve Gazze'nin kuzeyindeki evlerine doğru dönüşe geçen Filistinliler (Reuters)

Suudi Arabistan, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun Filistinlilerin topraklarından sürülmesine ilişkin açıklamalarını ‘kategorik olarak reddettiğini’ vurguladı. Netanyahu'nun Filistin halkının topraklarından sürülmesine ilişkin açıklamalarını kınayan Suudi Arabistan, bu açıklamaların ihbar edilmesini ve tamamen reddedilmesini takdirle karşıladı. Suudi Arabistan ayrıca bu aşırılık yanlısı işgalci zihniyetin, Filistin topraklarının kardeş Filistin halkı için ne anlama geldiğini ve bu topraklarla olan duygusal, tarihi ve hukuki bağlarını anlamadığının altını çizdi.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Netanyahu'nun Filistin halkının topraklarından sürülmesine ilişkin açıklamalarının kınanması, ihbar edilmesi ve tamamen reddedilmesinin takdirle karşılandığını ifade edildi. Suudi Arabistan ayrıca Filistin davasının Arap ve İslam ülkeleri için merkezi önemini vurgulayan bu tutumlara takdirlerini ifade etti.

Bakanlığın açıklamasında şu ifadeler yer aldı:

“Suudi Arabistan, işgalci İsrail’in Gazze'deki Filistinli kardeşlerimize karşı işlediği, etnik temizlik de dahil olmak üzere, art arda işlenen suçlardan dikkatleri başka yöne çekmeyi amaçlayan bu tür açıklamaları kategorik olarak reddettiğini vurgulamıştı.”

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı açıklamasında, ‘bu aşırılık yanlısı ve işgalci zihniyetin, Filistin topraklarının kardeş Filistin halkı için ne anlama geldiğini ve bu topraklarla olan duygusal, tarihi ve hukuki bağlarını anlamadığını, Filistin halkının yaşamayı hak ettiğini düşünmediğini, Gazze Şeridi'ni tamamen yok ettiğini, en ufak bir insanlık ve ahlaki sorumluluk duygusu taşımadan çoğu çocuk ve kadın 160 binden fazla insanı öldürdüğünü ve yaraladığını’ belirtti.

Kardeş Filistin halkının kendi toprakları üzerinde hak sahibi olduğunu ve acımasız işgalci İsrail tarafından istenildiği zaman kovulabilecek yabancılar ya da mülteciler olmadığını vurgulayan açıklamada, “Barış içinde bir arada yaşamayı ve Arap ülkelerinin kabul ettiği barış girişimlerini reddederek, 75 yılı aşkın bir süredir Filistin halkına karşı hak, adalet, hukuk ve kendi topraklarında onurlu bir şekilde yaşama hakkı da dahil olmak üzere Birleşmiş Milletler (BM) Şartında yer alan değerleri gözetmeksizin sistematik olarak adaletsizlik uygulayarak İsrail'in barışı kabul etmesini engelleyenler bu aşırılık yanlısı fikirlerin sahipleridir” denildi.

Açıklamada ayrıca, kardeş Filistin halkının haklarının sağlam bir şekilde tesis edilmeye devam edeceği ve ne kadar uzun sürerse sürsün kimsenin bu hakları ellerinden alamayacağı, kalıcı barışın ancak akl-ı selim bir tutum ile ve iki devletli çözüm yoluyla barış içinde bir arada yaşama ilkesini kabul ederek sağlanabileceği vurgulandı.

Öte yandan Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) Genel Sekreteri Casim Muhammed el-Budeyvi, İsrail Başbakanı Netanyahu’nun açıklamalarını en sert ifadelerle kınadı. Budeyvi, ‘tehlikeli ve sorumsuzca’ dediği açıklamaların, işgalci İsrail güçlerinin uluslararası hukuka, BM ilkelerine, anlaşmalarına ve devletlerin egemenliğine yönelik saygısız yaklaşımının bir göstergesi olduğunu söyledi.

Suudi Arabistan ve KİK üyesi ülkelerin Filistin halkının meşru haklarını geri kazanmasını destekleyen kararlı ve tutarlı tutumunun altını çizen KİK Genel Sekreteri Budeyvi, söz konusu ülkelerin bölgesel ve uluslararası forumlarda Filistin davasını, yani iki devletli çözümün gerekliliğini, Haziran 1967'den bu yana işgal altındaki tüm Filistin toprakları üzerinde Filistin halkının egemenliğinin desteklenmesini, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasını ve Arap Barış Girişimi ve uluslararası meşru kararlar uyarınca mültecilerin geri dönüşünün sağlanmasını desteklemek için gösterdikleri büyük ve değerli çabalara dikkati çekti.

Budeyvi, uluslararası topluma, bölgenin ve tüm dünyanın güvenliğine ve istikrarına yönelik tehdit ve tehlike oluşturan İsrail'in bu saldırgan açıklamalarına karşı ciddi ve kararlı bir duruş sergileme çağrısını bir kez daha yineledi.