Bezos uzay yolculuğunun ardından iki kişiye 100'er milyon dolar verdi

Jeff Bezos'un Blue Origin'e ait New Shepard roketiyle yaptığı yolculuk yaklaşık 11 dakika sürdü. (AP)
Jeff Bezos'un Blue Origin'e ait New Shepard roketiyle yaptığı yolculuk yaklaşık 11 dakika sürdü. (AP)
TT

Bezos uzay yolculuğunun ardından iki kişiye 100'er milyon dolar verdi

Jeff Bezos'un Blue Origin'e ait New Shepard roketiyle yaptığı yolculuk yaklaşık 11 dakika sürdü. (AP)
Jeff Bezos'un Blue Origin'e ait New Shepard roketiyle yaptığı yolculuk yaklaşık 11 dakika sürdü. (AP)

Jeff Bezos "cesaret ve medeniyet ödülü" kapsamında iki adet 100 milyon dolarlık (yaklaşık 860 milyon TL) ödül vereceğini söyledi.
Ödüller, Blue Origin'in Bezos ve diğer üç yolcuyu şirketin ilk mürettebatlı uçuşunda uzaya taşıyan yolculuğu şerefine düzenlenen basın toplantısının sonunda açıklandı.
İlk iki ödül, aktivist ve televizyon siması Van Jones'la şef ve yardımsever José Andrés'e verilecek. Bezos, ileride daha fazla ödül verilebileceğini belirtti.
Bezos, her iki alıcının da parayı nasıl harcayacaklarına henüz karar vermediğini söyledi. Paranın kâr amacı gütmeyen kuruluşlara tek seferde büyük miktarda veya birkaç parçaya bölünmüş şekilde verilebileceğini dile getirdi.
Amazon'un kurucusu, uzaya yaptığı yolculukla ilgili aralıksız eleştirilerin hedefi olmuş, parayı Dünya'daki sorunları çözmek adına daha iyi harcayabileceği söylenmişti. Bezos, bu tür eleştirmenlerin "büyük ölçüde haklı" olduğunu söylese de uzay yolculuğu ve Dünya'daki iyileştirmelerin birbiriyle çeliştiğini reddetti.
Yeni ödül bu eleştirilerin bir kısmına cevap vermeyi hedefliyor gibi görünse de Bezos, yeni çözümler yaratmak amacıyla muazzam servetinin yalnızca küçük bir bölümünü bağışlıyor.
Bezos, ödülün yeni bir "hayırsever girişim" olduğunu söyledi. Ödül, kişilerin "fikirlerden" ziyade "karakterler veya amaçları" sorgulamakta çok hızlı davrandığı inancına dayanıyor.
Bezos duyurularını uçuşun ardından düzenlediği basın toplantısının sonunda yaptı. Toplantı sırasında sürpriz ödülü açıklamadan önce yolculuğun sonucunda yeni bir bakış açısı kazandığını ve yolculuğun beklentilerini aştığını söyledi.
Bezos "Cesaret ve Medeniyet" ödülünü ne zaman ve ne sıklıkta vereceğine dair herhangi bir bilgi vermedi. Sadece “yüksekleri hedefleyen, cesaretle çözüm arayan ve bunu her zaman medeni bir şekilde yapan liderleri” ödüllendirmeyi amaçladığını söyledi.
Televizyon yorumcusu, yazar ve aktivist Van Jones, ödülünün açıklanmasının ardından parayı "taban" örgütleriyle çeşitli endüstrileri "altüst eden dehalar" arasında bağlantı kurmak için harcayacağını, böylece "yoksulluğu" ve dünyanın karşı karşıya olduğu diğer sorunları "alt etmeye" çalışabileceklerini söyledi.
Kâr amacı gütmeyen World Central Kitchen'ı kuran İspanyol Şef José Andrés, ödülünü alırken ağlamamak için kendini zor tutuyor gibi görünüyordu. Andrés, “Şeref duyduğunu” ve “gerçekten minnettar olduğunu” söyledi.
 



İlk kez bir Antik Mısırlının tam genomu çözüldü

Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)
Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)
TT

İlk kez bir Antik Mısırlının tam genomu çözüldü

Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)
Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)

Bilim insanları ilk kez bir Antik Mısırlının tüm genomunu diziledi. Yaklaşık 4 bin 500 yıl önce yaşayan adamın kalıntıları, antik uygarlıktan gelen en eski genetik veriyi de sunuyor.

Uzmanlar, bölgenin sıcak iklimi DNA'nın kolayca bozunmasına yol açtığı için Antik Mısır'dan genetik kayıtlar bulmanın epey zorlu bir iş olduğunu söylüyor. Ayrıca bu toplumda yaygın olan mumyalama da yumuşak dokuları muhafaza etmesine karşın DNA'nın düzgün bir şekilde korunmasını engelliyor.

Bugüne kadar Antik Mısır'dan sadece üç kişinin genomunun bir kısmı dizilenmişti. Ayrıca bu kişiler uygarlığın daha geç dönemlerinde yaşamıştı. 

Bulguları önde gelen hakemli dergi Nature'da dün (2 Temmuz) yayımlanan çalışmadaysa, bu örneklerden en az bin yıl daha önceye ait bir genom ilk kez tamamen dizilendi. 

Kahire'nin güneyindeki Nuwayrat köyünde 1900'lerin başında bulunan kalıntılar, kayaya oyulmuş bir mezarın içine yerleştirilmiş bir çömlek kabın içindeydi.

Liverpool John Moores Üniversitesi'nden Dr. Adeline Morez Jacobs liderliğindeki araştırmacılar, 4 bin 500 ila 4 bin 800 yıl önce yaşamış kişinin kemiklerini inceledi. Ayrıca dişinden aldıkları örneklerle genomunu dizileyen ekip, Antik Mısırlı hakkında eşsiz bilgiler elde etti.

VFDGH
Adamın kalıntılarını içeren çömlek 1902'de keşfedilmişti (Garstang Arkeoloji Müzesi/Liverpool Üniversitesi)

İlk piramitler inşa edilirken yaşayan kişinin kalıntıları, 44-64 yaşında ölen bir erkek olduğuna işaret ediyor. Makalenin yazarlarından Joel Irish, MÖ 2855 ila 2570'de hayatını kaybeden adam hakkında "Öldüğünde muhtemelen 60'lı yaşlarındaydı, ki bu o dönem için inanılmaz derecede ileri bir yaş" diyor.

Bilim insanları kişinin genetik materyalinin yüzde 80'inin beklendiği gibi Kuzey Afrika kökenine sahip olduğunu tespit etti. Ancak yüzde 20'si, Batı Asya ve Mezopotamya bölgesindeki insanlara dayanıyordu.

Araştırmacılar Antik Mısır ve Mezopotamya halkları arasında bir ilişki olduğunu uzun zamandır düşünüyordu. Arkeolojik bulgular bu etkileşime güçlü kanıtlar sunsa da bugüne kadar genetik bir veri elde edilememişti. 

Harvard Üniversitesi'nden Iosif Lazaridis, yer almadığı çalışmanın bulguları hakkında "Bu örnek bize, bu kadar erken bir tarihte Mısır'da çoğunlukla Kuzey Afrikalı soyundan gelen ancak Mezopotamya'dan da bir miktar soy katkısı olan insanlar olduğunu söylüyor" diyor: 

Bu coğrafi açıdan mükemmel derecede mantıklı.

Araştırmacılar bulunan kemiklerde artrit ve osteoporoz belirtilerinin yanı sıra yaşamının büyük bölümünde aşağı baktığını ve öne doğru eğildiğini gösteren işaretler tespit etti. Ayrıca kollarını uzun süre önünde tuttuğunu, ağır malzemeler taşıdığını ve sert yüzeylere oturduğunu gösteren bulgulara rastlandı. 

Ekip bu verilere dayanarak bu kişinin ağır işçilik yaptığı ve muhtemelen çömlekçi olduğu sonucuna vardı. Irish çömlekçi çarkının da Mısır'a bu dönemde geldiğini söyleyerek ekliyor:

Öte yandan bir çömlekçiye genellikle böyle üst sınıf bir cenaze töreni düzenlenmez. Belki de olağanüstü yetenekli ya da başarılı olduğu için sosyal statüsü yükselmişti.

Bilim insanları Antik Mısır ve Mezopotamya ilişkisine ışık tutan yeni çalışmanın sadece tek bir genom örneğine dayandığına ve daha fazla kanıt bulmayı beklediklerine değiniyor. Bu sayede iki bölgede yakın zamanda ortaya çıkan yazının kökenlerini ve farklı toplumlar arasındaki göçleri daha iyi anlamayı umuyorlar.

Makalenin ortak yazarı Dr. Linus Girdland-Flink "Bu, insan genetik varyasyonu bulmacasının sadece bir parçası: Bugüne kadar yaşamış her insan ve onların genomu bu bulmacanın benzersiz bir parçasını oluşturuyor" diyerek ekliyor:

Hiçbir zaman herkesin genomunu dizileyemeyeceğiz ancak insanlık tarihinde bugün kim olduğumuzu şekillendiren önemli olayları doğru bir şekilde yeniden yapılandırmak için dünyanın dört bir yanından yeterince çeşitli örnek toplamayı umuyoruz.

Independent Türkçe, CNN, New Scientist, Nature