Hizbullah, Navaf Selam’dan rahatsız

Lübnan Kuvvetleri ve Canbolad, hükümeti kurması için Selam’ın ismini vermekten geri adım attılar.

Lübnan'ın eski  Birleşmiş Milletler Daimi Büyükelçisi Navaf Selam (AFP)
Lübnan'ın eski Birleşmiş Milletler Daimi Büyükelçisi Navaf Selam (AFP)
TT

Hizbullah, Navaf Selam’dan rahatsız

Lübnan'ın eski  Birleşmiş Milletler Daimi Büyükelçisi Navaf Selam (AFP)
Lübnan'ın eski Birleşmiş Milletler Daimi Büyükelçisi Navaf Selam (AFP)

Lübnan’da Saad Hariri’nin hükümetin kurulması konusunda Cumhurbaşkanı Mişel Avn ile uzlaşı sağlayamaması nedeniyle istifa etmesinin ardından, yeni hükümeti kuracak bir başbakan seçmek için gelecek pazartesi günü yapılması planlanan bağlayıcı meclis istişarelerine ilişkin siyasi temaslar hız kazandı.
Görüşmeleri yakından takip eden Lübnanlı bir kaynak, istişareler bu formüle göre yapılırsa eski Başbakan Necib Mikati’nin gelecek pazartesi günü hükümeti kurmakla görevlendirileceğini ve 60 ila 65 arasında oy alacağını aktardı. Eski Birleşmiş Milletler Büyükelçisi Navaf Selam’ın da Cumhurbaşkanı Avn’ın desteklediği Özgür Yurtsever Hareket’in ismini sunması halinde 20 oy alacağını kaydetti. Kaynağa göre bu formül, atamanın mümkün olmasını sağlayacak ancak Avn’ın Mikati’nin ismine itiraz etmesi nedeniyle hükümetin kurulması imkânsız olacak.
Mikati’nin bugün Beyrut’a dönüşüyle birlikte istişareler, telefon görüşmelerinden doğrudan müzakere aşamasına geçerek resmin netleşmesini sağlayacak. Hizbullah’ın tavrına ilişkin açıklamalarda bulunan bir diğer kaynak, Mikati ile müzakerelerin ciddi bir biçimde ilerlediğini, Mikati’nin sadece hükümet süreci ile değil, birçok ayrıtıyla da yakından ilgilendiğini bildirdi. Kaynağa göre Mikati, IMF ile müzakere edebilmek ve uluslararası toplumla görüşerek Lübnan’ın mali durumuna bir miktar denge sağlayacak yardımları elde edebilmek için hükümetini seçimlerden sıyırmak istiyor.
Lübnan Kuvvetleri bu isimden vazgeçerken Özgür Yurtsever Hareket’in Büyükelçi Selam’ın adını sunması ise dikkat çekti. Karar Lübnan Kuvvetleri Partisi Başkanı Samir Caca ve Teymur Canbolad’ın başkanlık ettiği Demokratik Buluşma bloğu tarafından 23 Temmuz’da duyuruldu.
Hizbullah’a yakın kaynaklar, Özgür Yurtsever Hareket lideri Cibran Basil’in Selam’ı ‘Hizbullah için bir huzursuzluk ve aynı zamanda ABD memnuniyetini kazanmayacak bir isim’ olarak etiketleme eğiliminde olduğunu aktardı. Kaynaklar geçen perşembe günü Basil ile Hizbullah liderliği arasında bir toplantı düzenlendiğini ve Basil’in Hizbullah’a Mikati’yi görevlendirme konusunda muhalefetini açıkça bildirdiğini kaydettiler. Kaynaklar, Basil’in Özgür Yurtsever Hareket’in Lübnan Kuvvetleri gibi Mikati’ye oy vermeme hususunda uyarı yaptığının altını çizdiler. Kaynaklara göre Mikati, ana bir Hristiyan bloğun desteği olmaksızın başbakan seçilecek. Meclis Başkanı Nebih Berri’yi istişare tarihi planlanmadan önce bir çözüm bulmaya sevk edenin de bu olduğu ifade ediliyor.
Lübnan Kuvvetleri Partisi Başkanı Samir Caca düzenlenen bir toplantı sonrasında meclis istişarelerinde kimsenin ismini sunmayacağını duyurdu. Caca, şu an erken parlamento seçimlerine gitmekten başka bir çözüm olmadığını ve Cumhurbaşkanı Mişel Avn ve Hizbullah ikilisi iktidarda olduğu sürece herhangi bir reform veya yaklaşım değişikliğine ulaşılamayacağını vurguladı.
Caca, Lübnan Kuvvetleri Partisi’nin daha önce Büyükelçi Navaf Selam’ı desteklemesine rağmen istişarelerde neden adını vermediği sorusuna şu cevabı verdi:
“Çünkü adını bir yıl önce sunduk. Fransız girişimi gibi yeni ve büyük bir uluslararası girişimle ve mevcut yapı göz önüne alındığında bir yerlerde işlerin daha iyiye gideceğine dair biraz umudumuz vardı. Ancak şu an başbakan kim olursa olsun bir sonuca ulaşmanın mümkün olduğuna dair bir kanaatimiz yok. Kendisine ya da diğerlerine tüm saygımla birlikte Büyükelçi Navaf Selam, perde arkasında ipleri tutanın kendileri olduğunu ve bunun değişmeyeceğini düşünürse bu doğru olmaz.”
Özgür Yurtsever Hareket’e yakın kaynaklar da hareketin 23 Temmuz’da siyasi heyetin düzenlediği toplantısı sırasında Büyükelçi Navaf Selam’ın ismini verme kararı aldığını bildirdiler.



İsrail medyası: İsrail'in askerlerini çekme konusunda taviz vermesinin ardından Gazze görüşmelerinde ilerleme kaydedildi

İsrail, Gazze Şeridi'nden çekilme planına ilişkin yeni haritalar sundu. (AFP)
İsrail, Gazze Şeridi'nden çekilme planına ilişkin yeni haritalar sundu. (AFP)
TT

İsrail medyası: İsrail'in askerlerini çekme konusunda taviz vermesinin ardından Gazze görüşmelerinde ilerleme kaydedildi

İsrail, Gazze Şeridi'nden çekilme planına ilişkin yeni haritalar sundu. (AFP)
İsrail, Gazze Şeridi'nden çekilme planına ilişkin yeni haritalar sundu. (AFP)

Jerusalem Post gazetesi, İsrail'in ek tavizler içeren yeni çekilme haritaları sunmasının ardından Gazze Şeridi'ndeki ateşkes görüşmelerinde önemli bir ilerleme kaydedildiğini bildirdi.

Gazete, Mısırlı ve Katarlı arabuluculara sunulan yeni haritalara göre, İsrail'in Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus ile Refah arasındaki Morag Koridoru’nun kontrolünü fiilen bıraktığını belirtti.

Gazeteye konuşan bir kaynak, “Şu anda odak noktası Morag Koridoru değil, Refah bölgesindeki İsrail varlığıdır. Bu, mevcut tartışmalarda odak noktası olan konu” ifadelerini kullandı.

Kahire el-İhbariyye televizyon kanalı dün erken saatlerde, Mısır ve Katar'ın arabuluculuk çabaları ve Gazze Şeridi'ndeki ateşkes müzakerelerinde anlaşmazlık konusu olan maddeler üzerinde bir çözüme yaklaşıldığı konusunda iyimserlik olduğunu duyurdu.

İsrail, şu anda tartışılan 60 günlük ateşkes süresince Gazze Şeridi'ndeki varlığını önemli ölçüde azaltmayı kabul etti. Arap bir diplomat ve arabuluculuk çabalarına katılan bir kaynak, Times of Israel gazetesine verdikleri demeçte, bu tavır değişikliğinin önümüzdeki günlerde bir anlaşmaya varılmasına kapı açtığını ifade etti.

Kaynaklar, ABD'nin Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff'un baskısı üzerine İsrail'in, ateşkes süresince Gazze Şeridi'nden kısmi çekilme konusunda en katı taleplerinden vazgeçmeyi kabul ettiğini belirtti. Kaynaklar, Witkoff'un baskısı sayesinde İsrail'in sunduğu yeni haritalarda, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah ve Han Yunus şehirlerini ayıran Morag Koridoru’nda kalmasının öngörülmediğini de bildirdi.

İsrail ayrıca, Gazze Şeridi sakinlerinin bir araya getirilip güvenlik taramasından geçirileceği ve bölgeden ayrılmalarının engelleneceği tartışmalı bir ‘insani yardım şehri’ kurmayı umduğu Refah'taki varlığını azaltmayı da kabul etti.

Arap diplomat, İsrail'in Gazze Şeridi'nden çekilme konusundaki güncellenmiş önerisinin, İsrail'in ‘insani yardım şehri’ planını uygulama yeteneğini engelleyeceğini söylüyor.

Müzakerelere katılan kaynağa göre, arabulucular şu anda Doha'da Hamas müzakerecileriyle bir araya gelerek İsrail'in en son haritalarını inceliyorlar. Kaynak, bu haritaların Hamas'ın İsrail ordusunun 2 Mart'ta önceki ateşkesin çökmesinden önce işgal ettiği konumlara çekilmesi talebiyle büyük ölçüde uyumlu olduğunu belirtti.

Bu arada Hamas, İsrail'in kalıcı ateşkes taahhüdü talebinden vazgeçmeye hazır olduğunu; bunun karşılığında ABD Başkanı Donald Trump'ın, taraflar kalıcı ateşkes konusunda anlaşmaya varana kadar ateşkesin devam edeceğini kişisel olarak garanti etmesini istedi.

Hamas'ın kalıcı ateşkes talebinden vazgeçmesi ve İsrail'in geri çekilme kapsamından taviz vermesi ile arabulucular, Doha'da devam eden görüşmelerdeki en zorlu engellerin aşıldığına inanıyor. Bununla birlikte, Arap diplomat, tarafların insani yardım dağıtım mekanizmaları ve iki aylık ateşkes süresince serbest bırakılacak Filistinli mahkûmların sayısı ve kimlikleri konusunda anlaşmaya varmaları gerektiğini belirtiyor. Buna karşılık, on İsrailli esir canlı olarak serbest bırakılacak ve öldürülen on sekiz esirin cesetleri teslim edilecek.