Sharon Stone: Aşı talebim yüzünden işimle tehdit edildim

Stone, Women's Cancer Research Fund'ın 2019'da düzenlediği "An Unforgettable Evening" (Unutulmaz Bir Gece) etkinliğine katılmıştı (AP)
Stone, Women's Cancer Research Fund'ın 2019'da düzenlediği "An Unforgettable Evening" (Unutulmaz Bir Gece) etkinliğine katılmıştı (AP)
TT

Sharon Stone: Aşı talebim yüzünden işimle tehdit edildim

Stone, Women's Cancer Research Fund'ın 2019'da düzenlediği "An Unforgettable Evening" (Unutulmaz Bir Gece) etkinliğine katılmıştı (AP)
Stone, Women's Cancer Research Fund'ın 2019'da düzenlediği "An Unforgettable Evening" (Unutulmaz Bir Gece) etkinliğine katılmıştı (AP)

Sharon Stone tüm yapım ekibi aşılanmadıkça sette çalışmayacağını açıkladı.
Sharon Stone'a Atlanta'daki bir televizyon dizisinde yeni bir rol teklif edildi ancak o, diziye başlamadan önce aşılara ilişkin güvence verilmesini bekliyor.
Yıldız isim, SAG-AFTRA'nın (Amerikan Televizyon ve Radyo Sanatçıları Federasyonu) yönetim kuruluna girme kampanyası kapsamında çektiği videoda şunları söyledi:
"Dizimdeki herkes aşılanmadan çalışmaya gidecek miyim? Hayır. Hayır, gitmeyeceğim. İşimi kaybetmekle tehdit ediliyor muyum? Evet. Evet, ediliyorum. Dizimdeki herkes aşı olmazsa işimi kaybeder miyim? Evet."
Stone "tüm setlerimiz aşılanana kadar çalışmayacağı" konusunda son derece kararlı.
Oyuncu, "Ben çalışmaya başlamadan önce dizimizdeki herkesin aşı olduğunun güvencesini vermiyorlar" diyerek suçu Amerika Yapımcılar Birliği'ne (Producers Guild of America) attı.
Söz konusu haber, Netflix'in tüm ABD yapımlarında set personeli için aşılamayı zorunlu hale getirmesinden sonra geldi.
Yapım şirketleri, Kovid'e yakalanma ve yayma riski daha yüksek olan personelin zorunlu olarak aşı olması için sektör sendikalarıyla da anlaşmaya vardı.
Independent Türkçe



Alzheimer belirtilerini orta yaşta tespit edebilen kan testi geliştirildi

"Genç Finlilerde Kardiyovasküler Risk" çalışması kapsamında yapılan araştırma, 41 ila 56 yaşındaki yetişkinlerde beyinle ilgili biyobelirteç seviyelerinin yüksek olduğunu ortaya koydu (Pexels)
"Genç Finlilerde Kardiyovasküler Risk" çalışması kapsamında yapılan araştırma, 41 ila 56 yaşındaki yetişkinlerde beyinle ilgili biyobelirteç seviyelerinin yüksek olduğunu ortaya koydu (Pexels)
TT

Alzheimer belirtilerini orta yaşta tespit edebilen kan testi geliştirildi

"Genç Finlilerde Kardiyovasküler Risk" çalışması kapsamında yapılan araştırma, 41 ila 56 yaşındaki yetişkinlerde beyinle ilgili biyobelirteç seviyelerinin yüksek olduğunu ortaya koydu (Pexels)
"Genç Finlilerde Kardiyovasküler Risk" çalışması kapsamında yapılan araştırma, 41 ila 56 yaşındaki yetişkinlerde beyinle ilgili biyobelirteç seviyelerinin yüksek olduğunu ortaya koydu (Pexels)

Alzheimer hastalığının belirtilerinin, orta yaş gibi erken bir dönemde kanda tespit edilebileceğini gösteren bir çalışma, hafıza sorunları ortaya çıkmadan çok önce yapılacak rutin testlerin, risk altındaki kişileri belirlemede yardımcı olabileceğine dair umutları artırdı.

Uzun vadeli "Genç Finlilerde Kardiyovasküler Risk" çalışması kapsamında yapılan büyük bir Finlandiya projesi, 41 ila 56 yaşındaki yetişkinlerde beyinle ilgili biyobelirteçlerin yüksek seviyede olduğunu tespit etti. Bu durum, Alzheimer'la bağlantılı biyolojik değişimlerin genellikle semptomlar görülmeden onlarca yıl önce başladığına işaret ediyor.

Ebeveynlerin ve özellikle annelerin biyobelirteç düzeylerinin, çocuklarda da benzer örüntülerle ilişkili olabileceğinin aktarıldığı çalışmada, potansiyel bir kalıtsal bileşenin altı çiziliyor.

Çalışmaya toplam 2 bin 51 kişi katıldı: 1237'si 41 ila 56 yaşındaki orta yaşlı yetişkinler, 814'ü ise 59 ila 90 yaşındaki ebeveynleriydi. Turku Üniversitesi'nden araştırmacıların yürüttüğü çalışma The Lancet'ın Healthy Longevity adlı hakemli dergisinde yayımlandı.

Turku Üniversitesi Uygulamalı ve Önleyici Kardiyovasküler Tıp Araştırma Merkezi'nden kıdemli araştırmacı Suvi Rovio, "Halihazırda klinik uygulamada, Alzheimer'la ilişkili beta-amiloid patolojisini tespit etmek için görüntüleme çalışmaları veya beyin omurilik sıvısı örneği gerekiyor" diyor.

Ancak yakın zamanda geliştirilen ultra hassas ölçüm teknolojileri artık Alzheimer hastalığıyla ilişkili beyin biyobelirteçlerinin, kan örneklerinden tespit edilmesine olanak sağlıyor.

Araştırmacılar ileri yaş ve böbrek hastalığı gibi bazı faktörlerin, bilişsel gerileme başlamadan önce bile daha yüksek biyobelirteç seviyeleriyle bağlantılı olduğunu saptadı.

Ayrıca Alzheimer'ın bilinen bir genetik risk faktörü olan APOE ε4 geninin, yaşlı bireylerde daha yüksek biyobelirteç seviyeleriyle ilişkili olduğunu ancak görünüşe göre 60 yaşın altındakilerde seviyeleri henüz etkilemediğini tespit ettiler.

Ancak araştırmacılar, kan testlerinin henüz teşhis için uygun olmadığı uyarısında bulunuyor.

Rovio, "Gelecekte Alzheimer hastalığı teşhisinde kan bazlı biyobelirteçlerin güvenilir bir şekilde kullanılabilmesi için, referans değerlerin standartlaştırılması amacıyla farklı popülasyonlar ve yaş grupları arasında daha fazla araştırma yapılması gerekiyor" diyor.

Projede yer alan bir diğer kıdemli araştırmacı Marja Heiskanen bulguların, orta yaştan itibaren beyin sağlığına ilişkin yeni bilgiler sunduğunu söylüyor.

Heiskanen "Şimdiye kadar Alzheimer hastalığıyla ilişkili beyin biyobelirteçleri çoğunlukla yaşlı bireylerde incelenmişti. Çalışmamız, orta yaştan itibaren biyobelirteç seviyeleri ve ilişkili faktörler hakkında yeni bilgiler sağlıyor" ifadelerini kullanıyor.

Independent Türkçe