Libya ve Mısır arasında terör ve insan kaçakçılığıyla mücadelede iş birliği

Mısır Başsavcısı ve Libyalı mevkidaşının görüşmesinden bir kare (Mısır Başsavcılığı)
Mısır Başsavcısı ve Libyalı mevkidaşının görüşmesinden bir kare (Mısır Başsavcılığı)
TT

Libya ve Mısır arasında terör ve insan kaçakçılığıyla mücadelede iş birliği

Mısır Başsavcısı ve Libyalı mevkidaşının görüşmesinden bir kare (Mısır Başsavcılığı)
Mısır Başsavcısı ve Libyalı mevkidaşının görüşmesinden bir kare (Mısır Başsavcılığı)

Libya-Mısır ortak konsolosluk komitesinin, adli iş birliğinin yeniden başlamasına ilişkin tavsiyeleri üzerine iki ülke, organize suç ve insan kaçakçılığı ile ilgili konuların yanı sıra Mısır'ın ülkenin yeniden inşasına katkıda bulunmasını ele aldı.
Mısır Başsavcısı Hamada es-Savi, geçtiğimiz Cuma günü Libya Başsavcılığı Soruşturma Direktörü Savcı Sıddık es-Sur ve Libya Başsavcılığı yetkililerinden oluşan bir heyet ile bir araya geldi. Görüşmede, iş birliği konusunda bir mutabakat zaptı imzalanırken iki taraf, terörizm, yolsuzluk, insan ticareti ve siber suçlar başta olmak üzere çeşitli suçlarla iki ülkenin de yürürlükte olan mevzuat ve anlaşmalarına uygun olarak mücadele çerçevesinde ilişkilerin geliştirilmesi konusunda fikir birliğine vardılar.
Mısır Başsavcılığı’ndan yapılan açıklamada, Başsavcı Savi’nin görüşmede yaptığı konuşmada, yapılan araştırma ve çalışmaların Mısır ve Libya arasında akrabalık ilişkilerinin olduğunu kanıtladığını vurguladığı belirtildi. Açıklamaya göre Başsavcı Savi, Libyalı kardeşlerine terör suçları ve kamu mallarına zarar verilmesinin yanı sıra devlet mallarına ve tarım arazilerine yönelik ihlallere ilişkin kapsamlı soruşturmalar başlatılması yöntemlerinin incelenmesini, adli teftiş çalışmalarını ve Mısır Başsavcılığı’nın yakın zamanda insan hakları ve uluslararası adli iş birliği alanlarında gerçekleştirdiği uluslararası çabaları içeren ‘teknik ve bilimsel uzmanlık alışverişi’ için sunulacak tekliflerin hazırlanması talimatı verdiğini söyledi.
Öte yandan Libya Başsavcılığı Soruşturma Direktörü Savcı Sıddık es-Sur, Mısırlı mevkidaşına teşekkürlerini ifade ederken iki ülkenin tarih, coğrafya ve köklü bağlarla birleştiğine dikkati çekti. Sur, iki ülkenin başsavcılıkları arasında hızlı hareket edilmesinin sağlanması ve aralarındaki ortak sorunlara ilişkin soruşturmalarda kanıt ve gizliliği korumak için yeni mekanizmaların hayata geçirilmesi gerektiğini belirtti. Savi ve Sur, başkent Kahire'nin eş-Şuruk ilçesindeki Başsavcılık Suç Araştırma ve Eğitim Enstitüsü’nü ziyaret ettiler. Libyalı heyete, enstitünün Başsavcılık üyelerine, yargı alanındaki diğer uzmanlara, yerel ve uluslararası düzeydeki kolluk kuvvetleri personeline modern teknolojilere dayalı en son eğitim yöntemlerine göre verdiği hizmetler ve eğitim programları hakkında bilgi verildi. Sunumun sonunda katılımcılar, enstitü ile Birleşmiş Milletler Uyuşturucu ve Suç Ofisi (UNODC) Ortadoğu ve Kuzey Afrika Direktörlüğü ortaklığında İskenderiye Savcılığı üyelerine yönelik bir atölye çalışmasını izlediler.
Öte yandan Bingazi'deki el-Merise Serbest Ekonomik Bölgesi Başkanı Kuveyder İbrahim başkanlığındaki Libyalı bir ekonomi heyeti, iki gün önce iki ülke arasındaki ortaklığı genişletmek, Mısırlı işçilerin Libya'ya geri dönmelerini sağlamak ve bir serbest ticaret bölgesi kurmak için Kahire'deki Mısırlı yetkililerle bir araya geldi.
Kahire’nin ev sahipliğinde yapılan Libya-Mısır ortak konsolosluk komitesinin 13’üncü oturumunda, adli alanın yanı sıra ulaştırma ve gümrük alanlarında iş birliğinin artırılması ve iki taraf arasında insanların ve ticaret mallarının akışının kolaylaştırılması gibi birçok ortak konu ele alındı.
Bir diğer gelişmede ise Libya donanması, sahil güvenlik devriyelerinin, Akdeniz'de Libya kıyıları açıklarında Avrupa’ya gitmek isterken boğulmak üzere bulunan Afrika uyruklu 121 düzensiz göçmenin kurtardığını duyurdu.
Libya Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’ndan bir sözcü, düzensiz göçmenlerin Trablus Deniz Üssü’ne getirildiklerini ve ardından Yasadışı Göçle Mücadele Dairesi'ne teslim edildiklerini söyledi.



Irak'taki Sünniler siyasi olarak birleşiyor

Ulusal Siyasi Konsey'i oluşturan partilerin ve güçlerin liderleri (Ulusal Siyasi Konsey basın ofisi)
Ulusal Siyasi Konsey'i oluşturan partilerin ve güçlerin liderleri (Ulusal Siyasi Konsey basın ofisi)
TT

Irak'taki Sünniler siyasi olarak birleşiyor

Ulusal Siyasi Konsey'i oluşturan partilerin ve güçlerin liderleri (Ulusal Siyasi Konsey basın ofisi)
Ulusal Siyasi Konsey'i oluşturan partilerin ve güçlerin liderleri (Ulusal Siyasi Konsey basın ofisi)

Irak’ta 11 Kasım’da yapılan parlamento seçimlerinde 65'ten fazla sandalye kazanan başlıca Sünni güçler ve partiler, ‘siyasi ve sosyal istikrarı korumak, anayasal hakları güvence altına almak ve devlet kurumlarında temsiliyeti güçlendirmek için çabaları birleştirmek ve ortak bir vizyonla çalışmak’ amacıyla ‘Ulusal Siyasi Konsey’in kurulduğunu duyurdu.

Konseyde eski Meclis Başkanı Muhammed el-Halbusi, milletvekili Musenna es-Samarrai liderliğindeki Azim Partisi, Hamis el-Hancer liderliğindeki Egemenlik İttifakı, mevcut Savunma Bakanı Sabit el-Abbasi liderliğindeki Ulusal Hasim İttifakı ve mahkeme kararıyla parlamento seçimlerine katılmaktan men edilen eski milletvekili Ahmed el-Cuburi'nin liderliğindeki Ulusal Cemahir Partisi yer alıyor.

Bazıları bu adımı memnuniyetle karşılarken, Şarku’l Avsat’a konuşan bir kaynak, sorunun Sünni partilerin ve isimlerin Türkiye, Ürdün, bazı Körfez ülkeleri ve İran dahil olmak üzere çok sayıda bölgesel destekçisinin bulunması ve buna karşın Şii tarafındaki herkesin (Koordinasyon Çerçevesi) Tahran ile ittifak halinde olmasından kaynaklandığını söyledi.


Yabancı basın, İsrail'in Gazze'ye giriş izni verme kararını ertelemesini eleştiriyor

Yabancı Basın Derneği, yabancı gazetecilerin Gazze'ye derhal girişine izin verilmesi talebiyle Yüksek Mahkeme'ye dilekçe verdi (AFP)
Yabancı Basın Derneği, yabancı gazetecilerin Gazze'ye derhal girişine izin verilmesi talebiyle Yüksek Mahkeme'ye dilekçe verdi (AFP)
TT

Yabancı basın, İsrail'in Gazze'ye giriş izni verme kararını ertelemesini eleştiriyor

Yabancı Basın Derneği, yabancı gazetecilerin Gazze'ye derhal girişine izin verilmesi talebiyle Yüksek Mahkeme'ye dilekçe verdi (AFP)
Yabancı Basın Derneği, yabancı gazetecilerin Gazze'ye derhal girişine izin verilmesi talebiyle Yüksek Mahkeme'ye dilekçe verdi (AFP)

Kudüs'teki Yabancı Basın Derneği, dün İsrail Yüksek Mahkemesi'ni yabancı gazetecilerin Gazze'ye girişine izin verme kararını bir kez daha ertelediği için eleştirdi.

Hamas'ın İsrail'e saldırdığı Ekim 2023'teki Gazze Savaşı'nın patlak vermesinden bu yana, İsrail yetkilileri yabancı medya kuruluşlarında çalışan gazetecilerin harap olmuş ve abluka altındaki bölgeye bağımsız olarak girmelerini engelledi.

İsrail ve Filistin topraklarındaki uluslararası medya kuruluşlarını temsil eden ve bünyesinde yüzlerce yabancı gazeteci barındıran Yabancı Basın Derneği, yabancı gazetecilerin Gazze'ye derhal girişine izin verilmesi talebiyle Yüksek Mahkeme'ye dilekçe verdi.

Mahkeme, 23 Ekim'de İsrail yetkililerine yabancı gazetecilerin Gazze'ye girişine izin verecek bir plan geliştirmeleri için 30 gün süre verdi.

Ancak sürenin pazartesi günü dolması üzerine mahkeme, İsrail hükümetine 10 günlük ek süre vererek kararını 4 Aralık'a erteledi.

Dernek, yaptığı açıklamada "derin hayal kırıklığını" dile getirerek, İsrail Yüksek Mahkemesi'nin, İsrail hükümetine Gazze'ye serbest ve bağımsız erişim için yaptığı başvuruya yanıt vermesi için bir kez daha ek süre verdiğini öğrendiklerini belirtti.

Dernek, "Dilekçenin sunulmasından bu yana geçen 14 ay boyunca bu tür gecikmelere alıştık. İsrail hükümeti, Gazze'ye erişime izin vermek istemediğini ve böyle bir planı olmadığını defalarca açıkça belirtti" ifadelerini kullandı.


İsrail’in Tabtabai suikastı Beyrut'ta korkuları artırdı

İsrail'in dün Beyrut'un güney banliyölerinde düzenlediği saldırıda hayatını kaybeden Hizbullah’ın askeri kanadının lideri Heysem Ali Tabatabai ve diğerleri için büyük bir cenaze töreni düzenlendi (AFP)
İsrail'in dün Beyrut'un güney banliyölerinde düzenlediği saldırıda hayatını kaybeden Hizbullah’ın askeri kanadının lideri Heysem Ali Tabatabai ve diğerleri için büyük bir cenaze töreni düzenlendi (AFP)
TT

İsrail’in Tabtabai suikastı Beyrut'ta korkuları artırdı

İsrail'in dün Beyrut'un güney banliyölerinde düzenlediği saldırıda hayatını kaybeden Hizbullah’ın askeri kanadının lideri Heysem Ali Tabatabai ve diğerleri için büyük bir cenaze töreni düzenlendi (AFP)
İsrail'in dün Beyrut'un güney banliyölerinde düzenlediği saldırıda hayatını kaybeden Hizbullah’ın askeri kanadının lideri Heysem Ali Tabatabai ve diğerleri için büyük bir cenaze töreni düzenlendi (AFP)

İsrail'in dün Beyrut'un güney banliyölerinde Hizbullah’ın askeri kanadının lideri Heysem Ali Tabatabai’ye düzenlediği suikastın ardından önümüzdeki günlerde olası bir tırmanışa ilişkin korkular arttı. Yetkililer, bu suikastın siyasi ve güvenlik mesajları içerdiğine inanıyor.

Lübnan Cumhurbaşkanlığı'na yakın kaynakları, Beyrut’un güney banliyölerinde gerçekleşen saldırıyı, Cumhurbaşkanı Joseph Avn'ın müzakere girişimlerini önermeye başladığından beri İsrail'in benimsediği eylem planının bir parçası olarak değerlendirdi. Şarku’l Avsat’a konuşan kaynaklar, “Haftalar önce, Cumhurbaşkanı Avn müzakere girişimini başlattığında, İsrail buna ateşle karşılık verdi ve Bekaa Vadisi ve güney bölgelerine yoğun bombardımanlar düzenledi. Şimdi de İsrail ile krize sürdürülebilir bir çözüm bulmak için bir girişim başlatmasının ardından yanıt Dahiya'ya saldırmak oldu” dediler.

Tabatabai suikastı, İsrail'in yakında gerilimi tırmandırma niyetinde olduğunu teyit eden tehdit mesajları yayınladığı, Lübnan ile kuzey sınırındaki hava savunma sisteminde alarm durumu ilan ettiği ve işgal altındaki Şebaa Çiftlikleri'nde sürpriz askeri tatbikatlar düzenlediği bir dönemde gerçekleşti.

İsrailli liderler, ABD yönetiminin bu tırmanışa itiraz etmeyeceğini ve İsrail'in bu görevi sadece suikastlarla değil, güç kullanarak da üstleneceğini öne sürdüler. Aynı yetkililer, İsrail ordusunun şu anda Lübnan'da işgal altındaki Batı Şeria'da olduğu gibi hareket ettiğini vurguladılar.