Daniel Radcliffe: Şöhretin beni mahvetmemesine şaşırıyorlar

Daniel Radcliffe 2020 yapımı Pretoria'dan Kaçış'ta (Escape from Pretoria) başrol oynadı (AP)
Daniel Radcliffe 2020 yapımı Pretoria'dan Kaçış'ta (Escape from Pretoria) başrol oynadı (AP)
TT

Daniel Radcliffe: Şöhretin beni mahvetmemesine şaşırıyorlar

Daniel Radcliffe 2020 yapımı Pretoria'dan Kaçış'ta (Escape from Pretoria) başrol oynadı (AP)
Daniel Radcliffe 2020 yapımı Pretoria'dan Kaçış'ta (Escape from Pretoria) başrol oynadı (AP)

J.K. Rowling'in aynı isimli romanlarından uyarlanan Harry Potter filmlerinde büyücülük evreninin baş karakteri Harry'yi canlandıran Daniel Radcliffe çocuk yaşta şöhret olmanın zorluklarına dair konuştu.
Mirror'ın haberine göre geçen hafta 32 yaşına basan oyuncu bu yaşa kadar işleri daha fazla berbat etmediği için başkalarının epey şaşırdığını ifade etti. 
Ünlü aktör şu ifadeleri kullandı:
"Diğerlerinin benim nasıl biri olacağıma dair beklentilerinin çok düşük olduğunu önceden biliyordum. Bu harika çünkü bu beklentileri her zaman aşma ihtimali oluyor. Bir defasında bir filmde görüntü yönetmeniyle yemek yiyordum ve başıma gelen bir olayı eğlenceli bir şekilde anlattım. Hikayenin sonuna geldiğimde bana bakıp, 'İşleri nasıl daha fazla berbat etmiyorsun?' dedi."
Küçük yaşta şöhreti yakalayan Macaulay Culkin ve Justin Bieber gibi isimler bağımlılıkla ve tutuklanmayla sonuçlanan skandallar yaşamıştı. Radcliffe de uzun süre alkolle yaşadığı sıkıntılarla gündeme gelse de büyük bir skandala karışmadı. 
Oyuncu ailesinin kendisine bu süreçte çok destek olduğunu ifade etti. 
Harry Potter ekibinin 4 Kasım'da film serisinin 20. yılını kutlamak için bir araya gelebileceğine dair iddialara yönelik Radcliffe daha önce verdiği röportajda şu ifadeleri kullanmıştı:
"Şu anda Dominik Cumhuriyeti'ndeyim, film çekiyorum ve sonrasında meşgul olacağım, yıl sonuna kadar ufak tefek şeylerle uğraşacağım. Bu nedenle bilmiyorum, böyle bir kutlama olacağından emin değilim."
Independent Türkçe, Mirror, Wion



Dünyada ilk: İki babalı farelerin kendi yavrusu oldu

İki babası olan yetişkin erkek fareler, kendi yavrularını dünyaya getirdi (Yanchang Wei)
İki babası olan yetişkin erkek fareler, kendi yavrularını dünyaya getirdi (Yanchang Wei)
TT

Dünyada ilk: İki babalı farelerin kendi yavrusu oldu

İki babası olan yetişkin erkek fareler, kendi yavrularını dünyaya getirdi (Yanchang Wei)
İki babası olan yetişkin erkek fareler, kendi yavrularını dünyaya getirdi (Yanchang Wei)

Dünyada ilk kez iki babası olan fareler kendi yavrularını dünyaya getirdi. 

İki annesi olan farelerin dünyaya getirildiği ilk kez 2004'te duyurulmuştu. Ancak iki babalı kemirgenler üretmek çok daha zorlu bir iş oldu. 

Son yıllarda Japonya ve Çin'den farklı araştırma ekipleri kendi yöntemlerini kullanarak iki babalı fareler dünyaya getirmeyi başarmıştı. Kök hücreleri kullanan Japon ekibin çalışmasında 7 yavru normal bir şekilde büyümüş ve Scientific American'a göre yetişkinliğe ulaşan iki hayvanın doğurgan olduğu görülmüştü.

Çinli bir ekipse bu yılın başlarında gen düzenleme tekniğiyle iki babalı fareler üretmişti. Ancak bu yavrularda birtakım gelişimsel sorunlar görülmüş ve yetişkinliğe ulaşsalar da kısır oldukları tespit edilmişti.

Bulguları hakemli dergi PNAS'te 23 Haziran Pazartesi günü yayımlanan çalışmadaysa Çin'den farklı bir ekip iki babalı farelerin ilk kez kendi yavruları olduğu bildirildi.

Şanghay Jiao Tong Üniversitesi'nden araştırmacılar, çekirdeği çıkarılmış bir yumurtaya iki sperm hücresi yerleştirdi. Ardından epigenetik düzenleme adı verilen bir yöntemle, embriyonun gelişmesi için gereken sperm DNA'sındaki 7 bölgeyi yeniden programladılar.

Dişi farelere yerleştirilen 259 embriyodan sadece ikisi hayatta kaldı ve yetişkinliğe ulaştı. İkisi de erkek olan fareler daha sonra dişi farelerle çiftleşerek kendi yavrularını dünyaya getirdi. Araştırmacılar bu yavruların da boyut, ağırlık ve görünüm açısından normal göründüğünü ifade ediyor.

Ebeveynleri aynı cinsiyetten memeliler üretmenin önündeki en büyük engel, baskılama denen bir olgudan kaynaklanıyor. Baskılama, bir gen hem anne hem de babadan alındığına bunlardan birinin aktif, diğerinin pasif kalmasını ifade ediyor.

İki erkekten alınan DNA'yla embriyo oluşturmaya çalışınca, çok fazla baba geni aktif kaldığı ve anne geni bulunmadığı için ortaya baskılama sorunları çıkabiliyor.

Yumurta ve sperm oluşumu sırasında kromozomlara, bazı genlerin aktif, diğerlerininse pasif olmasını sağlayan kimyasal etiketler ekleniyor. Bu değişiklikler altta yatan DNA dizilimini değiştirmedikleri için "epigenetik" diye adlandırılıyor ancak etiketlerin etkisi varlığını sürdürebiliyor. 

Yeni çalışmayı yürüten ekip, modifiye edilmiş CRISPR proteinleri kullanarak DNA dizilimini değiştirmeden epigenetik etiketlerle oynadı.

University College London'dan Helen O'Neill, yer almadığı çalışmanın kritik bir adım olduğunu söyleyerek ekliyor: 

Bu çalışma, genomik baskılamanın memelilerde tek ebeveynli üremenin önündeki ana engel olduğunu doğruluyor ve bunun aşılabileceğini gösteriyor.

Genetik düzenleme içermediği için yeni yöntemin insanlara uyarlanması teoride mümkün görünüyor. Öte yandan çalışmadaki başarı oranının düşük olması nedeniyle bunun gerçekleşmesi için daha fazla çalışmaya ihtiyaç var.

Çalışmada yer almayan moleküler nörobiyoloji uzmanı Christophe Galichet, "Aynı cinsiyetteki ebeveynlerin üremesi üzerine yapılan bu araştırma umut verici olsa da gereken yumurta sayısı, ihtiyaç duyulan taşıyıcı anne sayısı ve başarı oranının düşük olması nedeniyle bu tekniğin insanlara uygulanması düşünülemez" diyor.

Independent Türkçe, IFLScience, New Scientist, Scientific American, PNAS