Pakistanlı Asif'in arkadaşı Mudasir'le bozuştuğunu anlatan görselin NFT'si 410 bin liraya satıldı

Muhammed Asif Raza, benzer görseller hazırlayarak müzayedeye çıkarmayı planladığını söyledi (Muhammed Asif Raza)
Muhammed Asif Raza, benzer görseller hazırlayarak müzayedeye çıkarmayı planladığını söyledi (Muhammed Asif Raza)
TT

Pakistanlı Asif'in arkadaşı Mudasir'le bozuştuğunu anlatan görselin NFT'si 410 bin liraya satıldı

Muhammed Asif Raza, benzer görseller hazırlayarak müzayedeye çıkarmayı planladığını söyledi (Muhammed Asif Raza)
Muhammed Asif Raza, benzer görseller hazırlayarak müzayedeye çıkarmayı planladığını söyledi (Muhammed Asif Raza)

İnternetin en eski mimlerinden "Mudasir'le arkadaşlığım bitti", NFT'ye (non-fungible token) dönüştürülerek 20 Ethereum'a (yaklaşık 410 Bin TL) satıldı.
NFT (kendi türünden bir başka değerle takas edilmesi mümkün olmayan, özgün ve biricik sayısal para ya da çip), bir blok zincirinde bulunan dijital bir öğeye deniyor.
Bu dijital kareler son dönemde epey popülerleşti. Örneğin Türk tasarımcı Murat Pak'ın, bir pikselin görüntüsünün yer aldığı NFT sanat eseri açık artırmada 1,36 milyon dolara (yaklaşık 10 milyon TL) satılmıştı.
Bir porno sitesinin 13 Mayıs'ta çevrimiçi düzenlediği bir açık artırmadaysa, CryptoPunks koleksiyonundan nadir dijital bir figür 200 bin dolara (yaklaşık 1 milyon 500 bin TL) alıcı bulmuştu.
Bu çılgınlığa son olarak Pakistanlılar da katıldı. Muhammed Asif Raza'nın yıllar önce bir arkadaşına küstüğünü ilan ettiği ve viral olan gönderi müzayede çıkarıldı.

"Mudasir'le arkadaşlığım bitti"
Gucranvala kentinde yaşayan Raza, 2015'te Facebook'tan yaptığı paylaşımla Mudasir İsmail Ahmet'le arkadaşlığını bitirdiğini ve yeni en iyi arkadaşının Salman Ahmet Naqash olduğunu duyurmuştu.
Raza, amatör bir fotoşopla Ahmet'in fotoğraflarının üzerinin çizildiği ve Naqash'la el ele tutuştuğu bir görseli de gönderiye eklemişti. Pakistanlı, Ahmet'in "çok bencil olduğunu ve kendisine saygısızlık yaptığını" yazmıştı.
Görsel, sosyal medyada yıllarca sıkça kullanıldı.
Öte yandan fotoğraf viral olduktan sonra ikili barışmış ve Naqash'ı da aralarına katmışlardı. Raza bunun ardından yeni bir görsel daha hazırlamıştı.
ezgif-6-0b138dd00df2.jpg
Mudasir'le tekrar arkadaşız. Şimdi Mudasir ve Salman'ın ikisi de benim en iyi arkadaşım (Muhammed Asif Raza)
Bu olaydan 6 yıl sonra "Mudasir'le arkadaşlığım bitti" karesinin NFT'si, Birleşik Krallık merkezli Alter adlı startup'ın düzenlediği müzayedede 20 Ethereum'a alıcı buldu.
"Fotoğrafı sırf Mudasir görüp üzülsün diye paylaşmıştım" diyen Rana, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu kadar viral olacağını ve bütün dünyaya yayılacağını hiç düşünmedim. Pek çok haber ajansı bizimle röportaj yaptı. Hakkımda bir karikatür bile yapıldı. (Örneğin) Polonya halkı mimi çok seviyor. İki üç kişiden Polonya vizesi teklifi aldım. Adım orada duvarlara bile yazılmış."
Öte yandan Ahmet, ne hakkında kavga ettiklerini bile hatırlamadığını söyledi.
Naqash şu anda model olarak çalışıyor. Raza ve Ahmet ise evlendiklerini ve artık eşleriyle daha çok vakit geçirdiklerini kaydetti.
 
Independent Türkçe, Vice, Timesnownes.com

 


Yüzü dövmeli mumya bulan arkeologlar şaşkına döndü

(Temsili/Unsplash)
(Temsili/Unsplash)
TT

Yüzü dövmeli mumya bulan arkeologlar şaşkına döndü

(Temsili/Unsplash)
(Temsili/Unsplash)

Arkeologlar 800 yıllık bir And mumyasının yanaklarında ve kollarında daha önce hiç görülmemiş dövmeler bularak Güney Amerika'daki eski kültürel uygulamalara daha fazla ışık tuttu.

Tarih boyunca insanlar hakim güzellik standartlarına uymak, sosyal statü, grup aidiyeti ve hatta ritüel gibi nedenlerle vücutlarında değişiklikler yaptıkları yöntemleri benimsedi. Bu tür vücut modifikasyonları arasında dövme, hâlâ geniş çapta uygulanan bir kültürel pratik olarak varlığını sürdürüyor.

Ancak derinin yumuşak yapısı nedeniyle arkeolojik kayıtlarda günümüze ulaşan çok az dövmeli cilt örneği var.

Dövme izleri olan korunmuş ciltleri içeren mevcut kayıtların analizi, dünyadaki korunmuş dövmeli insan kalıntılarının en çok Güney Amerika'nın kıyı çöllerinde yer aldığını gösteriyor.

Bilim insanları bu nedenle Torino Üniversitesi Antropoloji ve Etnografya Müzesi'nde bulunan ve And Dağları'ndaki bir kazı alanında keşfedilen iyi korunmuş bir kadın mumyasını yakından inceledi.

Radyokarbon analizi, mumyanın 800 yıldan daha eski olduğunu ortaya çıkardı. Kadın MS 1215'le 1382 arasında bir dönemde yaşamış.

Araştırmacılar çıplak gözle görülemeyen dövmeleri tespit etmek için kızılötesi analiz yapan iki yeni teknik kullandı. Kulaktan ağza uzanan üç düz çizgi de dahil, mumyanın yüzünün her iki yanağında dövmeler bulunca şoke oldular.

Ayrıca el bileğinde S şeklinde bir dövme de saptadılar.

Görsel kaldırıldı.
Mumyanın sağ yanağı ve büyütülmüş hali (Journal of Cultural Heritage 2025)​​​​

X ışını floresansı ve Raman spektroskopisi gibi kimyasal analiz tekniklerini kullanarak dövmelerin demir minerali manyetit ve piroksen adlı başka bir mineralden geliştirilen pigmentlerle yapıldığını belirlediler. Analizler, literatürde en yaygın kullanılan dövme malzemesi olan odun kömürünün şaşırtıcı bir şekilde bulunmadığını ortaya koydu.

Araştırmacılar çalışmada şöyle yazıyor:

Sonuçlar hem nadir şekiller ve anatomik konumlar (yanaklardaki çizgiler ve bilekteki S benzeri işaret) hem de alışılmadık mürekkep bileşimini gösteriyor.

Öte yandan bu basit dövmeleri yorumlayıp belirli bir kültürle özdeşleştirmek zordu.

Güney Amerika dövmeleri genellikle eller, el bilekleri, ön kollar ve ayaklar üzerine yapılan daha karmaşık çizimler içeriyor. Yanak dövmelerine daha nadir rastlanıyor. Hatta bölgede bugüne kadar bulunan başka hiçbir antik dövme, mumyanın kolundaki "S" motifine benzemiyor.

Araştırmacılar dövmelerin genellikle giysilerle örtülmeyen vücut bölgelerinde yer aldığı düşünüldüğünde, bunların "dekoratif veya iletişim amacıyla" yapıldığından şüpheleniyor.

Ancak "şu anda, bunların tıbbi veya terapötik bir amacı ya da kültürel kökeni olduğunu söylemek mümkün değil" diye ekliyorlar.

Araştırmacılar şu ifadeleri kullanıyor: 

Sonuç olarak bu araştırma, özellikle Güney Amerika'da yaklaşık 800 yıl önceki antik dövme uygulamalarının incelenmesine aktif bir katkı sunuyor ve eski kültürlerin analizinde müze koleksiyonlarının rolünü vurguluyor.

Independent Türkçe