Nahda’da liderliğe gençlik hareketinin dahil edilmesi çağrısı

Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said pazar günü başkente yaptığı ziyarette destekçilerini selamladı. (AP)
Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said pazar günü başkente yaptığı ziyarette destekçilerini selamladı. (AP)
TT

Nahda’da liderliğe gençlik hareketinin dahil edilmesi çağrısı

Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said pazar günü başkente yaptığı ziyarette destekçilerini selamladı. (AP)
Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said pazar günü başkente yaptığı ziyarette destekçilerini selamladı. (AP)

Nahda Hareketi Gençlik Kolları Başkanı Raşid el-Kehlani, Şarku’l Avsat’a verdiği röportajda başkanlığını yürüttüğü Gençlik Ulusal Konseyi'nin, hareketin genç kanadından yaklaşık 120 kişinin katıldığı bir toplantı düzenlediğini bildirdi. Kehlani, toplantıda ülkenin karşı karşıya kaldığı tehlikeli siyasi ve güvenlik virajının ve Cumhurbaşkanı Kays Said’in aldığı kararları destekleyenler ile muhalefet arasındaki etkileşim ele alındığını kaydetti.
2013 ila 2016 yılları arasında Nahda Hareketi’ne yakınlığı ile bilinen Tunus Genel Öğrenci Birliği’ne başkanlık eden Kehlani, uzun süren tartışmaların ardından Ulusal Meclis üyelerinden çoğunun bir liste üzerinde anlaştığını belirtti. Söz konusu listede Nahda Hareketi Başkanı Raşid Gannuşi ve diğer siyasi ve sivil toplum liderlerine yönelik çeşitli siyasi talepler yer alıyor. Taleplerin başında 25 Temmuz Pazar günü yaşanan olayların ardındaki siyasi mesajların ve Said’in gençler ve halk tarafından memnuniyetle karşılanan kararlarının anlaşıldığını doğrulayan cesur kararlar alması yönünde Gannuşi'ye yönelik çağrı bulunuyor.
Kehlani’nin belirttiğine göre söz konusu kararlar arasında Gannuşi’nin gençliği içeren bir ‘ulusal kurtuluş liderlik’ oluşturmaya çağrılması da yer alıyor. Nitekim bu oluşumun ülkedeki siyasi sahneyi kurtarmak amacıyla yönetici makamları yenileme yolunun başlangıcı olacağı düşünülüyor.
Nahda dahilinde Merkez Yürütme Ofisi'nin feshi ve Gannuşi'nin istifası talepleri yönünde anlaşmazlıkların çıktığı bir dönemde Şarku’l Avsat’a konuşan Kehlani, Gençlik Ulusal Konseyi üyelerinden çoğunun bu geçiş aşamasında hareketin işlerini yürütmek için ağırlığı gençlerden oluşacak bir ulusal kurtuluş liderliği kurulması çağrısında bulunduğunu söyledi. Diğer yandan koronavirüs salgını nedeniyle birkaç kez ertelenen 10. Ulusal Kongre'nin bu yıl sonunda yapılması bekleniyor.
Bu talebin yönelimi ne olursa olsun harekete dahil olan gençlerden çoğunu temsil ettiğini vurgulayan Kehlani, Gençlik Ulusal Ofisi’nin bu gençlerin görüşlerini dinleyerek birleştirmek için çalıştığını belirtti. Hareket içindeki Gençlik Ulusal Konseyi'nin Cumhurbaşkanı’nın 25 Temmuz da aldığı kararların ardından ülkenin siyasi vizyonundaki belirsizliğe ek olarak kötüleşen sosyo-ekonomik duruma dair Tunus halkının, özellikle de gençlerin meseleleriyle ilgilendiklerini kaydetti.
Kehlani açıklamasında Nahda’nın iktidara katılımı, hareket gençliğinin iç anlaşmazlıklardan kurtulması ve Tunus halkının verdiği mesajların alınması tecrübesine dair nesnel ve gerçekçi değerlendirmenin hızlıca tamamlanmasını istedi. Aynı zamanda Ulusal Meclis adına Cumhurbaşkanı ile diyalog kurulması, ülkenin çıkarları için gerekli mutabakatın sağlanması, anayasa ile düzenlenen demokratik siyasi hayata ilişkin koşulların korunması ve siyasi, ekonomik ve sosyal reform talebinde de bulundu.
Kehlani, tüm siyasi ve sivil aktörleri, ulusal parti ve örgütlerin yanı sıra genç ve kadın figür ve liderleri de içeren kapsamlı bir ulusal siyasi cephede demokrasi, hak ve özgürlük kazanımlarını koruma yönünde çabalarını birleştirmeye çağırdı.
Eski bakanlar Samir Dilu ve Abdullatif el-Mekki liderliğinde Nahda partisinden birçok eski yetkili ve bazı parlamenterler, başta Gannuşi olmak üzere Nahda Hareketi liderliğine yönelik sert eleştirilerde bulunmaya devam ediyor. Nitekim Tunus halkının taleplerini yerine getirmemek ve tıkanıklık durumunu anlamamakla suçlanan Nahda liderliğinin siyasi, ekonomik ve toplumsal tercihleri, ittifakları ve siyasi krizleri yönetme şekli, satın alma gücü düşen, işsizlik ve salgınla karşı karşıya kalan vatandaşın ihtiyaçlarını karşılamada etkili olmadı.
Yeni bir listede, partinin yönetim ofisinin derhal feshedilmesi, faaliyetlere hızlıca geri dönüşü sağlamak için halk tarafından kabul gören, Tunus'taki zor durumla başa çıkma, anayasal kurumların ve demokratik yolun yeniden başlamasını sağlama kabiliyetine sahip bir kriz hücresinin atanması talebi yer aldı.
Söz konusu kesimler, üstü kapalı bir şekilde Gannuşi'nin parlamento başkanlığından istifa etmesini, ulusal çıkarlara öncelik verilmesini, Tunus'ta parlamentonun normal işleyişine dönmesinin güvence altına alınması ve güvenin yeniden tesis edilmesi için gerekli tedbirlerin alınmasını talep ettiler.
Listeye imza atanlar arasında medya sektörü eski başkanı Üsame es-Sagir, beş genç temsilci, aynı zamanda Meryem bin Belkasım, Nuseybe bin Ali, Rabab bin Latif ve Vefa Atayya da dahil olmak üzere dört  kadın milletvekili yer alıyor.
Parlamento ve Yürütme Ofisi Üyesi Muhammed el-Kumani konuya dair yaptığı açıklamada “Hareket, ülkeyi erken seçimlere hazırlamak da dahil olmak üzere demokratik yola dönmek için gerekli tavizleri vermeye hazır” ifadelerini kullandı.
Hareketin bir sonraki hükümete katılma niyetinde olmadığını, muhalefette kalmayı tercih edeceğini belirten Kumani, aynı zamanda Cumhurbaşkanı Said’e bu hükümetin, güçlü olması ve arındırılması için parlamentoya sunulması çağrısında bulundu.
Eski Dışişleri Bakanı Refik Abdusselam da yaptığı son basın açıklamasında partisinin ülkeyi kısa süre içinde erken seçime hazırlama konusunda uzlaşmalara yol açacak siyasi istişarelere açık olduğunu, Nahda Hareketi’nin esnek ve her türlü ulusal diyalogla olumlu etkileşim içinde olacağını kaydetti.



Gazze ile Mısır arasındaki Refah Sınır Kapısı hakkında 5 önemli nokta

Gıda maddeleri yüklü bir tır, sınırın Mısır tarafında, İsrail'in Refah Sınır Kapısı’ndan Gazze Şeridi'ne giriş izni vermesini bekliyor, 27 Temmuz 2025. (AFP)
Gıda maddeleri yüklü bir tır, sınırın Mısır tarafında, İsrail'in Refah Sınır Kapısı’ndan Gazze Şeridi'ne giriş izni vermesini bekliyor, 27 Temmuz 2025. (AFP)
TT

Gazze ile Mısır arasındaki Refah Sınır Kapısı hakkında 5 önemli nokta

Gıda maddeleri yüklü bir tır, sınırın Mısır tarafında, İsrail'in Refah Sınır Kapısı’ndan Gazze Şeridi'ne giriş izni vermesini bekliyor, 27 Temmuz 2025. (AFP)
Gıda maddeleri yüklü bir tır, sınırın Mısır tarafında, İsrail'in Refah Sınır Kapısı’ndan Gazze Şeridi'ne giriş izni vermesini bekliyor, 27 Temmuz 2025. (AFP)

Mısır, Katar ve altı ülke daha dün yaptıkları açıklamada, İsrail’in Refah Sınır Kapısı’nı yalnızca tek yönlü olarak açma ve Gazze sakinlerinin sadece Mısır’a geçişine izin verme niyetiyle ilgili endişelerini dile getirdi.

Filistin Topraklarındaki Hükümet Aktivitelerini Koordinasyon Birimi (COGAT) çarşamba günü yaptığı açıklamada, Refah Sınır Kapısı’nın ‘önümüzdeki günlerde’ yalnızca Gazze sakinlerinin Mısır’a çıkışına izin verecek şekilde açılacağını duyurmuştu. Ancak Kahire, tek yönlü geçişi öngören bir anlaşmanın bulunduğunu yalanladı.

Aşağıda Refah Sınır Kapısı hakkında bilinmesi gereken beş temel nokta yer alıyor:

1 - Hayati bir geçiş noktası:

Refah Sınır Kapısı, abluka altındaki Gazze Şeridi’ne insani yardım girişinin sağlandığı kritik bir hat konumunda. Özellikle gıda ve yakıt tedariki açısından, elektrikten yoksun bırakılan bölgeye enerji akışının sağlanmasında önemli rol oynuyor.

Uzun yıllar boyunca burası, Gazze’den çıkışına izin verilen Filistinlilerin bölgeden ayrılabildiği başlıca kapı oldu. İsrail’in 2007’den bu yana uyguladığı abluka nedeniyle küçük ve kapalı bölgeden çıkış için en önemli güzergâh niteliğini taşıdı.

2005 ile 2007 yılları arasında Refah, Filistin Yönetimi tarafından işletilen ilk sınır kapısıydı. Ancak 2006’daki Filistin yasama seçimlerinde Hamas’ın kazanmasının ardından (Fetih Hareketi ile yaşanan çatışmalar sonrasında yönetimi tamamen devralmasıyla birlikte) kapı Hamas’ın Gazze üzerindeki kontrolünün sembollerinden biri haline geldi.

2 - İsrail kontrolü:

7 Mayıs 2024’te İsrail ordusu, silah kaçakçılığı şüpheleri ve ‘terör amaçlı kullanıldığı’ iddiaları gerekçesiyle Refah Sınır Kapısı’nın Filistin tarafını ele geçirdi.

Bu tarihten sonra Birleşmiş Milletler’in (BM) kullandığı geçişler de dahil olmak üzere Gazze’ye açılan kapıların büyük bölümü kapatıldı.

19 Ocak’ta İsrail ile Hamas arasında kısa süreli bir ateşkes sırasında kapı geçici olarak yeniden açıldı. Bu süre zarfında bazı yetkili kişilerin ve yardım tırlarının geçişine izin verildi.

3 - Yeniden açılacak mı?

10 Ekim 2025’te, ABD, Mısır ve Katar arabuluculuğunda Gazze’de yeni bir ateşkes anlaşması yürürlüğe girdi.

 Refah Sınır Kapısı’nı kullanarak Gazze Şeridi'nden Mısır'a geçen yabancı pasaport sahibi Filistinliler, 19 Kasım 2023 (DPA)Refah Sınır Kapısı’nı kullanarak Gazze Şeridi'nden Mısır'a geçen yabancı pasaport sahibi Filistinliler, 19 Kasım 2023 (DPA)

O dönemde İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, sınır kapısının yeniden açılmasına yönelik planlardan söz etmişti. Ancak Başbakan Binyamin Netanyahu’nun ofisi, kapının ‘ikinci bir duyuruya kadar’ kapalı kalacağını açıkladı.

Aralık ayının başında İsrail hükümeti, Refah Sınır Kapısı’nın ‘önümüzdeki günlerde’ yalnızca Gazze sakinlerinin Mısır’a çıkışına izin vermek amacıyla açılacağını duyurdu. Mısır ise tek yönlü geçişe izin veren bir anlaşmanın bulunmadığını belirterek iddiayı reddetti.

COGAT, ‘ateşkes anlaşması ve siyasi direktif doğrultusunda Refah Sınır Kapısı’nın önümüzdeki günlerde sadece Gazze halkının Mısır’a çıkışı için açılacağını’ bildirdi.

Buna karşılık Mısır, ‘yetkili bir kaynak’ üzerinden yaptığı açıklamada, “Eğer kapının açılması konusunda mutabakat sağlanırsa, geçiş hem giriş hem çıkış yönünde olur; bu, ABD Başkanı Donald Trump’ın planında yer alan şekildir” ifadelerini kullandı.

COGAT, kapının Avrupa Birliği Sınır Yardım Misyonu gözetiminde çalışacağını, bunun da ‘Aralık 2025’te uygulanan mekanizmaya benzer’ olacağını açıkladı.

Trump’ın planı, İsrail ile Hamas arasındaki ateşkes anlaşmasının temelini oluşturuyor ve Refah Sınır Kapısı’nın insani yardım girişini sağlamak üzere yeniden açılmasını öngörüyor.

Ancak ateşkesin yürürlüğe girmesinden bu yana İsrail makamları, kapının açılmasını geciktiriyor. İsrail, bu gecikmeden Hamas’ı sorumlu tutarak, örgütün hâlâ bölgede bulunan rehinelerin tümünün cesetlerini teslim etmediğini iddia ediyor.

4 - Kerem Şalom Sınır Kapısı:

Uluslararası yardımlar genellikle Akdeniz kıyısındaki Port Said ve Ariş limanlarına ulaşıyor, buradan da Refah Sınır Kapısı’nın Mısır tarafına gönderiliyor.

Yardım tırı şoförlerinin aktardıklarına göre, araçlar Refah kontrol noktasını geçtikten sonra birkaç kilometre uzaklıktaki Kerem Şalom Kapısı’na yönlendiriliyor.

Bu noktada sürücüler araçlardan iniyor ve tırlar kapsamlı bir aramadan geçiriliyor. İsrail tarafından onaylanan yükler boşaltılıyor, ardından Gazze’ye giriş izni bulunan başka araçlara yeniden yükleniyor.

5 - Diğer geçiş noktaları:

Trump’ın arabuluculuğunda sağlanan ateşkes anlaşması, Gazze Şeridi’ne günlük 600 yardım tırının girişini öngörüyor.

Ancak BM’ye göre İsrail hâlâ anlaşmada belirtilenden daha az sayıda tırın girişine izin veriyor. Bu tırların çoğu Kerem Şalom Sınır Kapısı’ndan, kalan kısmı ise Kisufim Sınır Kapısı’ndan geçiş yapabiliyor.

Gazze ile İsrail’in güneyi arasında yer alan Beyt Hanun (Erez) Sınır Kapısı, 7 Ekim 2023’te Hamas’ın İsrail’e yönelik saldırısı sırasında tahrip olmuştu.

Kapı 2025 yılının başında kısa bir süre için yeniden açıldı, ancak daha sonra tekrar kapatıldı ve ne zaman faaliyete geçeceği belirsizliğini koruyor.

Savaş başlamadan önce faaliyet gösteren başka geçiş noktaları da vardı; ancak İsrail makamları bu kapıların yeniden açılıp açılmayacağı konusunda henüz bir açıklama yapmış değil.


Kasım "diplomasiyi" destekliyor ancak Hizbullah'ın silahları konusunda ısrarcı

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım, "Kudüs yolunda şehit olan âlimler ve yiğitlerin anısına" düzenlenen törende konuşuyor (Ulusal Haber Ajansı)
Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım, "Kudüs yolunda şehit olan âlimler ve yiğitlerin anısına" düzenlenen törende konuşuyor (Ulusal Haber Ajansı)
TT

Kasım "diplomasiyi" destekliyor ancak Hizbullah'ın silahları konusunda ısrarcı

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım, "Kudüs yolunda şehit olan âlimler ve yiğitlerin anısına" düzenlenen törende konuşuyor (Ulusal Haber Ajansı)
Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım, "Kudüs yolunda şehit olan âlimler ve yiğitlerin anısına" düzenlenen törende konuşuyor (Ulusal Haber Ajansı)

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım, dün yaptığı açıklamada, ateşkes komitesinde sivil bir başkanın yer almasının "önceki resmi açıklamalara ve pozisyonlara aykırı bir prosedür" olduğunu belirterek siyasi söyleminde çıtayı yükseltti. Kasım'a göre söz konusu açıklamalarda, herhangi bir sivilin uygulama mekanizmasına dahil edilebilmesi için İsrail'in düşmanlıklara son vermesi gerektiği belirtiliyordu.

Kasım, Lübnan yetkililerinin "diplomatik seçeneğine" destek verdiğini ifade ederken, Büyükelçi Simon Karam'ın Lübnan heyetine atanmasını "İsrail'in tutumunu, saldırganlığını veya işgalini değiştirmeyecek yersiz bir taviz" olarak değerlendirdi. "Sivil temsilcinin gidip görüşmelerde bulunduğunu, bunun da baskıyı artırdığını ve İsrail'in Amerika ile birlikte Lübnan'ı ateş altında tutmak istediğini" belirtti. Kasım, "En büyük fedakarlığı yapmaya hazırız ve teslim olmayacağız" ifadelerini kullandı.


İsrail bütçesi Batı Şeria'daki yerleşim faaliyetlerine hizmet ediyor

İsrail ordusuna ait bir araç, Batı Şeria'da Tubas kentinin güneyindeki Tammun kasabasının girişini kapattı (AFP)
İsrail ordusuna ait bir araç, Batı Şeria'da Tubas kentinin güneyindeki Tammun kasabasının girişini kapattı (AFP)
TT

İsrail bütçesi Batı Şeria'daki yerleşim faaliyetlerine hizmet ediyor

İsrail ordusuna ait bir araç, Batı Şeria'da Tubas kentinin güneyindeki Tammun kasabasının girişini kapattı (AFP)
İsrail ordusuna ait bir araç, Batı Şeria'da Tubas kentinin güneyindeki Tammun kasabasının girişini kapattı (AFP)

İsrail Maliye ve Savunma Bakanları, 2026 genel bütçesinin hazırlanması kapsamında savunma bakanlığının bütçe talebini 144 milyar şekelden 112 milyar şekele düşürmeyi kabul etti. Bu, mevcut 2025 bütçesine (34,63 milyar dolar) göre yerleşim yerlerine yaklaşık 20 milyar şekellik bir artışı temsil ediyor ve ordunun daha fazla askere ihtiyaç duyması ve asker eksikliği pahasına öncelikle Batı Şeria'daki yerleşim projelerine hizmet ediyor.

İsrail hükümeti, GSYİH'nın yüzde 3,9'u oranında açık veren 662 milyar şekel tutarında bir bütçe onayladı.

Yediot Aharonot gazetesinin haberine göre, Batı Şeria'da güvenliğin güçlendirilmesi amacıyla 3 yıl içinde dağıtılacak yaklaşık 725 milyon şekel tutarındaki bir paket üzerinde anlaşmaya varıldı.