Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Burhan, ay sonunda üst düzey bir heyetle Türkiye’yi ziyaret edecek

Abdulfettah el-Burhan (AP)
Abdulfettah el-Burhan (AP)
TT

Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Burhan, ay sonunda üst düzey bir heyetle Türkiye’yi ziyaret edecek

Abdulfettah el-Burhan (AP)
Abdulfettah el-Burhan (AP)

Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın davetlisi olarak bu ayın sonunda üst düzey bir heyet ile Ankara'ya resmi bir ziyarette bulunacak. Burhan ziyareti sırasında Büyük Etiyopya Rönesans (Nahda) Barajı krizinin yanı sıra iki ülke arasındaki ilişkiler ve ortak iş birliğini ele alacak.
Dubai'den yayın yapan Asharq televizyon kanalı, Burhan’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın davetine icabet etmesinin beklendiğini bildirdi. Burhan’a ziyaretinde Maliye, Savunma, Tarım, Sağlık ve Yüksek Öğrenim bakanlarının eşlik edeceği de belirtildi.
Asharq’ın kaynaklarına göre Burhan ve Erdoğan arasındaki görüşmede, iki ülke arasındaki ilişkiler ve ortak iş birliğinin yanı sıra Sudan, Mısır ve Etiyopya arasındaki Nahda Barajı krizi ele alınacak.
Sudan resmi haber ajansı SUNA’nın haberine göre Başbakan Abdullah Hamduk’ın basın ofisinden Pazar günü yapılan açıklamada, Hamduk’un hükümet heyetinin Türkiye'ye yapacağı ziyaretin düzenlemeleri hakkında bilgilendirildiği ve Ankara’da mutabakata varılacak konuların heyet üyeleri ile görüşüldüğü kaydedilirken ziyaretin tarihine ilişkin bir bilgi verilmedi. Ayrıca toplantıda Ankara’da görüşülmesi beklenen anlaşmaların gözden geçirildiği ve iki ülkenin kamu ve özel sektörleri arasında daha önce imzalanan 22 anlaşma başta olmak üzere çeşitli anlaşmaların ele alındığı aktarıldı.
Egemenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Muhammed Hamdan Dagalo geçtiğimiz yıl 27 Mayıs'ta Türkiye'yi ziyaret etti. Dagalo’ya Tarım, Enerji, Hayvancılık, Ulaştırma ve Toplumsal Kalkınma bakanlarından oluşan bir heyetin eşlik ettiği ziyaret sırasında iki taraf, iki ülke arasında imzalanan anlaşmaların güncelleştirilmesini konusunda fikir birliğine vardılar. Söz konusu anlaşmalara ilişkin herhangi bir detay ise verilmedi.
Ankara ile Hartum arasındaki ilişkiler, devrik Cumhurbaşkanı Ömer el-Beşir liderliğindeki İslamcı rejim döneminde Türkiye'nin bahsi geçen anlaşmaları imzaladığı dönemde gelişti. Fakat Beşir rejimini deviren halk devriminin ardından iki ülke arasındaki ilişkiler, Sudanlı siyasal İslamcılar ile Türk siyasal İslamcılar arasındaki ilişkinin arka planında bir soğumaya tanık oldu.
Türkiye, Beşir’in düşmesinden sonra ülkeden kaçan ve geçiş hükümetine karşı çıkan çok sayıda Sudanlı İslamcı liderin barınmasına ve topraklarını Hartum karşıtı bir medya platformu olarak kullanmalarına izin vermesi iki ülke arasındaki gerginliği arttırdı. Dagalo’nun Ankara'ya yaptığı sürpriz ziyaretle iki ülkenin ilişkilerindeki bu çıkmaz kırıldı.
Anadolu Ajansı'na (AA) göre Türk hükümeti Beşir hükümetiyle eğitim, tarım, sanayi, ticaret, demir ve çelik endüstrisi, maden arama, enerji, elektrik, altın, silolar ve sağlık alanlarında iş birliği anlaşmaları imzaladı.



Kuşatma altındaki el-Faşir, savaş ve açlıkla mücadele ediyor

Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) tarafından kuşatılan el-Faşir kentinden göç (Arşiv – Şarku’l Avsat)
Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) tarafından kuşatılan el-Faşir kentinden göç (Arşiv – Şarku’l Avsat)
TT

Kuşatma altındaki el-Faşir, savaş ve açlıkla mücadele ediyor

Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) tarafından kuşatılan el-Faşir kentinden göç (Arşiv – Şarku’l Avsat)
Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) tarafından kuşatılan el-Faşir kentinden göç (Arşiv – Şarku’l Avsat)

Sudan'ın batısında bulunan Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir'deki sivillerin durumu, gıda, su ve tıbbi tedaviye erişimin giderek zorlaşmasıyla daha da kötüleşiyor. Açlık ve devam eden çatışmalar, Nisan 2024'ten bu yana şehirde mahsur kalan on binlerce insanın kaderini tehdit ediyor. Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) her geçen gün kötüleşen insani durumun ortasında, gıda maddelerinin şehre girdiği tüm geçitleri ve yolları kapatıyor; temel gıda maddeleri ve yakıt tedarik etme girişimlerini engelliyor.

El-Faşir'deki kaynaklar, HDK’nin her gün pazarları ve hayati tesisleri ağır topçu ateşine tutması nedeniyle büyük marketlerin kapılarını kapatmasının ardından sivillerin büyük zorluklarla gıda temin ettiğini söyledi. Şarku’l Avsat’a konuşan kaynaklar, “Siviller, mısır unu, şeker, yağ ve sabun gibi temel gıda maddelerini satın almak için meskûn mahallelerdeki küçük marketlere güveniyor” dedi.

Devam eden kuşatmanın bir sonucu olarak, bölge sakinlerinin alım gücü azaldı ve yüksek fiyatlar nedeniyle az miktarda yiyecek bile alamaz hale geldiler.

Bir bölge sakini, banka yoluyla ödeme yapıldığında fiyatların iki katına çıktığını, nakit ödeme yapıldığında ise fiyatların düştüğünü ve çok sayıda bölge sakininin yüksek fiyatlar nedeniyle el-Faşir'den kaçtığını belirtti. Birçok sebze ve meyve türü bir yılı aşkın süredir şehrin pazarlarında bulunmuyor.

Gıda kaçakçılığı

Bazı kent sakinlerine göre, el-Faşir'e mal ve eşya sokmanın tek yolu eşek ve deve gibi hayvanları kullanarak kaçakçılık yapmak, ancak bu da riskli. Çünkü HDK militanları tarafından durduruluyorlar ve çoğu zaman mallara el konuluyor.

VFGHY
Sudanlılar savaştan kaçmak için Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir’in eteklerinde bulunan Ebu Şuk Mülteci Kampı’na sığınıyor. (AP)

Şehir sakinlerinin çoğunluğu, günde darı unu ve mısırdan yapılan tek bir ana öğünle yetiniyor ve ellerinde başka bir şey olmayabiliyor.

Geleneksel yeraltı kuyularından yeterli miktarda içme suyu temin edilse de, bir varilin fiyatının 8 bin Sudan cüneyhini aşması vatandaşların sıkıntılarını artırıyor.

Günde bir öğün ücretsiz yemek sağlayan aşevlerine bağımlı hale gelen ailelerin sayısı her geçen gün artıyor; bazen bu yemekler ihtiyaç sahibi ailelerin sayısına yetmiyor. El-Faşir'deki bazı vatandaşlar, kuşatma altında bulunan kentteki insani durumun özellikle çocuklar, kadınlar ve yaşlılar için ciddi bir zorluk derecesine ulaştığını, yetersiz beslenme nedeniyle zayıf vücutlarının bunu kanıtladığını bildirdi.

Yerlerinden edilen insanlar HDK ve müttefikleri tarafından öldürmeye varan ciddi ihlallere maruz kaldıkları için el-Faşir'den kaçmak da güvenli değil. Bölge sakinleri, kuşatmanın devam etmesi ve el-Faşir'e insani erişimin açılmaması halinde, sonbahar mevsimine girilmesi ve vatandaşların tarım yapamaması nedeniyle durumun daha da kötüleşeceğinden korkuyor.

Saha durumu

El-Faşir'deki geniş alanlar, son birkaç gün içinde siviller arasında onlarca ölüm ve yaralanmaya neden olan, bazıları konutları hedef alan yoğun topçu bombardımanına ve insansız hava aracı (İHA) saldırılarına tanık oluyor.

Yerel kaynaklar, ordunun geçtiğimiz aylarda HDK tarafından el-Faşir'e düzenlenen onlarca saldırıyı püskürtmeyi başardığını bildirdi. El-Faşir sakinleri, Birleşmiş Milletler (BM) ve yardım kuruluşlarının insani yardımın ihtiyaç sahibi sivillere ulaşmasına izin vermesi için HDK üzerinde daha fazla baskı kurmasını bekliyor.

Yerel bir gönüllü grubu olan el-Faşir Direniş Komiteleri Koordinasyonu, çatışmaların ortasında kalan on binlerce masum insanın çektiği acılara son vermek için orduyu şehir üzerindeki kuşatmayı kaldırmaya çağırıyor.

CDFG
Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir'deki Hızlı Destek Kuvvetleri mensupları (Arşiv - Telegram)

Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan kısa bir süre önce BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in talebi üzerine kentte bir hafta süreyle insani ateşkes yapılmasını kabul etti, ancak HDK bu konuda kendileriyle herhangi bir temas kurulmadığını belirtti.

HDK'ye göre el-Faşir kentinde şu anda siviller bulunmuyor; kentte bulunanlar ordu ve müttefik silahlı gruplara mensup savaşçılar.

Geçtiğimiz haziran ayında BM Güvenlik Konseyi, bir yıldan uzun bir süredir HDK tarafından kuşatma altında tutulan ve ordunun geniş ve yoğun nüfuslu Darfur bölgesindeki son kalesi olan el-Faşir üzerindeki kuşatmanın kaldırılması için bir karar almıştı.