Lübnan Başbakanı: Çöküşten çıkışın tek yolu IMF

Lübnan Başbakanı Hasan Diyab (Reuters-Arşiv)
Lübnan Başbakanı Hasan Diyab (Reuters-Arşiv)
TT

Lübnan Başbakanı: Çöküşten çıkışın tek yolu IMF

Lübnan Başbakanı Hasan Diyab (Reuters-Arşiv)
Lübnan Başbakanı Hasan Diyab (Reuters-Arşiv)

Lübnan Başbakanı Hasan Diyab, şu anda çöküş durumundan çıkmanın tek yolu gibi görünen Uluslararası Para Fonu (IMF) ile müzakereleri yeniden başlatacak bir hükümetin kurulması çağrısında bulundu.
Lübnan resmi haber ajansı NNA’ya göre Diyab, hükümetin istifa edişinin birinci yıldönümü nedeniyle yaptığı açıklamada, “Hükümetin istifasının üzerinden bir yıl geçti. Ülke hala derin bir krizde ve Lübnanlılar çok şiddetli acılarla karşı karşıya” dedi.
Hükümeti istifa ettiğinde, IMF ile müzakerelerin, hazırlanan kurtarma planını anlamada uzun bir yol kat ettiğini dile getiren Diyab şu ifadeleri kullandı;
“Ancak Beyrut Limanı’ndaki uğursuz patlama hükümetin istifasına yol açtı. Müzakereler durdu. Mali, ekonomik ve sosyal dokunulmazlığın tüm unsurları, Lübnan’a ekonomik ve mali olarak dış yardımların tamamen kesilmesi ışığında çöktü. Çünkü bu yardımın çoğu patlamanın etkileriyle başa çıkmakla sınırlıydı.”
Geçici hükümetin çöküşün seyrini yavaşlatmayı başardığını vurgulayan Diyab, istifasından bir yıl sonra hükümeti kurmadaki çıkmazdan çıkacaklarına dair bir umut olduğuna dikkat çekti.
Lübnan’ın karşı karşıya olduğu derin krizle başa çıkabilecek bir hükümet kurmaya yönelik devam eden girişimlerin başarılı olacağını güvenmekten başka çareleri olmadığını söyleyen Diyab, Lübnan’ın iyiliği için tüm samimi insanları bütün hesapları aşmaya ve tüm çıkarları terk etmeye çağırdı.
Hasan Diyab hükümeti, 4 Ağustos 2020’de Beyrut Limanı’nı sallayan patlamanın ardından 10 Ağustos 2020’de istifa etti ve bir yıldır henüz yeni bir hükümet kurulamadı.



Şara, ABD Temsilcisi ile görüştü

İş adamı Abdulhamid el-Akil'in (sağda) evinde akşam yemeği, Süveyde'deki silahlı grupların komutanı Şeyh Leys el-Belus ve Sosyal İşler Bakanı Hind Kabavat ile Süveyde Valisi Mustafa El-Bakur da dahil olmak üzere birçok Suriyeli bakanın katılımıyla, ABD Kongre Üyesi İbrahim Hamade (Suriye-Amerikan İş Konseyi) ile Şam'da bir araya geldi.
İş adamı Abdulhamid el-Akil'in (sağda) evinde akşam yemeği, Süveyde'deki silahlı grupların komutanı Şeyh Leys el-Belus ve Sosyal İşler Bakanı Hind Kabavat ile Süveyde Valisi Mustafa El-Bakur da dahil olmak üzere birçok Suriyeli bakanın katılımıyla, ABD Kongre Üyesi İbrahim Hamade (Suriye-Amerikan İş Konseyi) ile Şam'da bir araya geldi.
TT

Şara, ABD Temsilcisi ile görüştü

İş adamı Abdulhamid el-Akil'in (sağda) evinde akşam yemeği, Süveyde'deki silahlı grupların komutanı Şeyh Leys el-Belus ve Sosyal İşler Bakanı Hind Kabavat ile Süveyde Valisi Mustafa El-Bakur da dahil olmak üzere birçok Suriyeli bakanın katılımıyla, ABD Kongre Üyesi İbrahim Hamade (Suriye-Amerikan İş Konseyi) ile Şam'da bir araya geldi.
İş adamı Abdulhamid el-Akil'in (sağda) evinde akşam yemeği, Süveyde'deki silahlı grupların komutanı Şeyh Leys el-Belus ve Sosyal İşler Bakanı Hind Kabavat ile Süveyde Valisi Mustafa El-Bakur da dahil olmak üzere birçok Suriyeli bakanın katılımıyla, ABD Kongre Üyesi İbrahim Hamade (Suriye-Amerikan İş Konseyi) ile Şam'da bir araya geldi.

Suriye Devlet Başkanı Ahmed Şara, ABD Cumhuriyetçi Kongre üyesi İbrahim Hamade ile görüştü. Hamade, Başbakan Binyamin Netanyahu ile görüşmesinin ardından doğrudan İsrail'den Şam'a geçerek kısa bir ziyaret gerçekleştirdi.

ABD ordusu eski istihbarat subayı olan Hamade, ziyaretini “barış için güç” gündeminin temsilcisi olarak gerçekleştirdiğini ve Şara ile görüşerek Kayla Mueller'in cenazesinin Arizona'daki ailesine iadesi konusunu ele aldığını açıkladı.

Hamada, tıbbi ve insani yardımın Süveydaya ulaştırılması için güvenli bir insani koridor oluşturulması gerektiğini vurguladı ve “son trajik olaylar çerçevesinde Suriye'nin rotasının düzeltilmesi” gerektiğini vurguladı. ABD Başkanı Donald Trump'ın Suriye halkına ve yeni hükümetine yardım etmek için bazı yaptırımları kaldırma kararını hala desteklediğini, ancak Kongre'nin Suriye hükümetinin ABD'ye karşı taahhütlerini yerine getirmesini sağlamak için bu süreçte merkezi bir rol oynaması gerektiğini düşündüğünü ifade etti.