Sudan: Ömer el-Beşir’in UCM’ye teslim edilmesi parlamentonun onayına bağlı

Sudan’ın devrik Devlet Başkanı Ömer el-Beşir, yargılanmadan önceki oturumların birinde (AFP)
Sudan’ın devrik Devlet Başkanı Ömer el-Beşir, yargılanmadan önceki oturumların birinde (AFP)
TT

Sudan: Ömer el-Beşir’in UCM’ye teslim edilmesi parlamentonun onayına bağlı

Sudan’ın devrik Devlet Başkanı Ömer el-Beşir, yargılanmadan önceki oturumların birinde (AFP)
Sudan’ın devrik Devlet Başkanı Ömer el-Beşir, yargılanmadan önceki oturumların birinde (AFP)

Sudanlı kaynaklar, ‘soykırım, insanlığa karşı suçlar ve Darfur’da işlenen savaş suçları’ nedeniyle devrik Devlet Başkanı Ömer el-Beşir ve iki yardımcısının Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne (UCM) teslim edileceklerine dair geçiş hükümetiyle Lahey arasında anlaşmaların olduğunu doğruladı.
Karar, Egemenlik Konseyi ve Bakanlar Kurulu tarafından temsil edilen geçici parlamento tarafından onay aşamasında.
İki gün önce Hartum’u ziyaret eden UCM yeni başsavcısı Kerim Han, Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan ve Sudan Egemenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Muhammed Hamdan Daklu ile bir araya geldi. Han, Burhan’ın kendisine adaleti sağlamadaki sorumluluğu ve bağlılığı konusunda güvence verdiği için toplantıyı verimli olarak değerlendirdi.
Han, çeşitli suçlara karşı adaleti sağlama noktasında Sudan’ın adalete bağlı olmasının son derece önemli olduğunu söyledi.
Sudan'ın UCM ile işbirliğine hazır olduğunu doğrulayan Daklu, Juba Barış Anlaşması'nda aranan kişilerin Ceza Mahkemesi’ne çıkarılmasının kararlaştırıldığını ve bu kişilerin nasıl yargılanacağının yargı makamlarına bağlı olduğunu da sözlerine ekledi.
UCM savcısı Kerim Han, uluslararası toplumun mahkemeden mağdurlara adalet getirmesini ve Darfur’daki suçları işleyenlerden hesap sormasını beklediğini söyledi.
Geçtiğimiz Haziran ayında Sudan kabinesi, el-Beşir ve yardımcılarının Lahey’deki Ceza Mahkemesine iadesini oybirliğiyle onaylamıştı. Ancak Egemenlik Konseyi’ndeki askeri taraf bu konuda çekincelerini dile getirmişti.
Dün ise Sudanlı kaynaklar, sanıkların Lahey’e teslim edilmesi konusunda asker ve sivil yetkililer arasında tam bir fikir birliği olduğunu ve iadelerinin ‘an meselesi’ haline geldiğini söyledi.
Kaynaklar, Hartum’un kuzeyindeki Kober Merkez Hapishanesi’nde tutulan ve adil yargılanma talebinde bulunan Beşir’in UCM’ye teslim edilmeyi talep ettiğini belirtti.
Aynı şekilde el-Beşir’in tutuklu yardımcısı Ahmed Harun da aynı talepte bulundu.
Geçen hafta Sudan kabinesi, el-Beşir’in Lahey'deki yargılanmasına yönelik yeni bir adım olarak kabul edilen Uluslararası Ceza Mahkemesi Roma Statüsü’nü onayladı.
2009 yılından UCM, 2003 yılında Ömer el-Beşir’e bağlı hükümet güçleri ve yerel silahlı isyancı hareketler arasında ortaya çıkan ve 300 binden fazla kişinin ölümüyle sonuçlanan Darfur’daki olaylar sonrasında ‘soykırım, insanlığa karşı suçlar ve Darfur’da işlenen savaş suçları’ nedeniyle el-Beşir için tutuklama emri çıkardı.
Aynı şekilde UCM, Kober Merkez Hapishanesi’nde tutuklu bulunan el-Beşir’in iki yardımcısı, eski Savunma Bakanı Abdulrahim Muhammed Hüseyin ve Güney Kordofan Eyaleti eski Valisi Ahmed Harun için de tutuklama emri çıkardı.
Sudan Dışişleri Bakanı Meryem el-Mehdi, UCM Başsavcısı Kerim Han ile önceki gün yaptığı görüşmede, Bakanlar Kurulu’nun aranan kişileri iade etme kararı aldığını ve Egemenlik Konseyi ile Bakanlar Kurulu arasındaki ortak toplantının kararı onaylayacağını söyledi.
Han’ın, Darfur bölgesindeki savaş suçlarından aranan zanlıların ortaya çıkarılmasıyla ilgili Sudan hükümetinin iş birliği düzeyine ilişkin önümüzdeki Aralık ayında Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne bir rapor sunması bekleniyor.
Han, şu anda gözaltında olan “Ali Kushayb” davasıyla ilgili kanıt toplamak için mahkemeden bir ekibin Eylül ayında Sudan’a ziyaret gerçekleştireceğini ve heyetin görevlerini yerine getirmesine yardımcı olacak kolaylıklar talep edeceğini açıkladı. BM Güvenlik Konseyi tarafından kendisine verilen yetkiye göre Darfur'da meydana gelen olaylarla ilgili bağımsız soruşturmalar yürütmekle görevlendirildiğini de sözlerine ekledi. Sorumluluğunun, kanıtları gözden geçirmek ve bunların yeterliliğini değerlendirmek olduğunu belirten Başsavcı, bunun toplu katliam, insanlığa karşı suçlar ve diğer suçlar gibi işlenen her suç çerçevesinde Darfur veya Hartum'daki Sudanlıların işbirliğini ve yardımını gerektirdiğini belirtti.
Ceza savcısı Han, “Uluslararası toplumun, özellikle Güvenlik Konseyi’nin kararlarıyla ilgili beklentilerini karşılamak ve ölen veya hayatta kalan Darfur kahramanları için adaleti sağlamak adına görevimizi yerine getireceğiz” dedi.
Diğer taraftan Sudan Cumhuriyet Başsavcılığı, savaş suçları ve adalet çağrısında bulunan uluslararası taraflar tarafından talep edilen eski rejimin sembol isimleri konusunda ve özellikle de Darfur savaşının kurbanları davasında adaletin tesisi için, Ceza Mahkemesi ile tam iş birliği yapmaya hazır olduklarını açıkladı.
Bir haftalık Hartum ziyareti sırasında Başsavcı Kerim Han’a, Avukatı Julian Nichols, Başsavcının Danışmanı Thomas Lynch ve Savcılığın Uluslararası İşbirliği Danışmanı Dahiro Sant Anna eşlik ediyor.



İsrail savaş uçakları, Husilere ait 53 noktayı bombaladı, Galaxy Leader gemisini batırdı

Yemen'in Hudeyde Limanı’nda, İsrail'in yakıt depolarını hedef almasının ardından büyük bir yangın çıktı (AFP)
Yemen'in Hudeyde Limanı’nda, İsrail'in yakıt depolarını hedef almasının ardından büyük bir yangın çıktı (AFP)
TT

İsrail savaş uçakları, Husilere ait 53 noktayı bombaladı, Galaxy Leader gemisini batırdı

Yemen'in Hudeyde Limanı’nda, İsrail'in yakıt depolarını hedef almasının ardından büyük bir yangın çıktı (AFP)
Yemen'in Hudeyde Limanı’nda, İsrail'in yakıt depolarını hedef almasının ardından büyük bir yangın çıktı (AFP)

 

İsrail ordusu dün, Hudeyde, Ras İsa ve Salif limanlarında Husilere ait hedefleri ve Ras el-Hatib’deki elektrik santralini vurduğunu açıkladı.

İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee yaptığı açıklamada, İsrail’in onlarca savaş uçağıyla Husilere ait altyapı tesislerini bombaladığını ve tahrip ettiğini söyledi. Adraee açıklamasında, “Bu saldırılar, Husi rejiminin İsrail Devleti'ne, vatandaşlarına ve sivil altyapısına karşı topraklarına yönelik insansız hava araçları (İHA) ve karadan karaya füzeler fırlatılması da dahil olmak üzere tekrarlanan saldırıları çerçevesinde gerçekleştirildi” dedi.

İsrail ordusu, hedeflerinin arasında Husilerin 2023 yılının kasım ayında ele geçirdiği ‘Galaxy Leader’ adlı ticari geminin de bulunduğunu açıklarken, Husilerin gemide uluslararası sularda deniz araçlarını izlemek için bir radar sistemi kurduğunu öne sürdü. İsrail basını, saldırı sırasında Yemen'e 53 bomba atıldığını bildirdi.

Husiler, Galaxy Leader'ın İsrail gemisi olduğunu ve ticari gemilerin İsrail'e gitmesini engellemek amacıyla Kızıldeniz'den Hudeyde'ye götürdüklerini açıklamıştı. İsrail ise geminin İngiltere'ye ait olduğunu ve Japonya tarafından işletildiğini duyurmuştu.

Husilerin kontrolündeki medya kuruluşları, İsrail'in Hudeyde, Ras Isa ve Salif limanları ve Ras Hatib’deki elektrik santraline karşı hava saldırıları düzenlendiğini doğruladı. İsrail saldırıları sonucunda ölen veya yaralananların olduğu yönünde henüz bir haber gelmedi.

İsrail ordusu dün akşam Yemen'deki Hudeyde, Ras İsa ve Salif limanları ile Ras el-Hatip’deki elektrik santralinin tahliye edilmesi gerektiği konusunda uyarıda bulunmuştu. İsrail Ordu Sözcüsü Adraee, yazılı olarak yaptığı açıklamada, “Hudeyde, Ras İsa ve Salif limanları ile Ras el-Hatip’deki elektrik santralinde bulunanlara, terörist Husi rejiminin kontrolü altında bulunanlara acil uyarı. İsrail ordusu, bu bölgelerde yürütülen askeri faaliyetler nedeniyle yakın zamanda bu bölgelere hava saldırıları düzenleyecektir. Güvenliğiniz için, belirtilen bölgelerde bulunanların yanı sıra bu bölgelere yakın demirlemiş gemilerin de derhal tahliye edilmesini tavsiye ederiz” ifadelerini kullandı.

Deniz güvenlik kaynakları dün sabah, ‘Magic Seas’ adlı Liberya bandıralı Yunan yük gemisinin önce sekiz küçük tekne tarafından silahlı ve roketli saldırıya uğradığını, ardından da dört deniz aracı tarafından saldırı düzenlendiğini bildirdi.

İran ile ittifak halindeki Yemenli Husiler, 2023 yılının kasım ayından bu yana Kızıldeniz’de seyrüsefer halinde olan nakliye gemilerine karşı 100'den fazla saldırı düzenledi. Husiler, bu saldırıları İsrail ile Hamas arasındaki savaşta Filistinlilerle olan dayanışmalarının bir göstergesi olarak nitelendiriyor.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre Husiler bu süre zarfında iki gemiyi batırdı, bir gemiyi ele geçirdi ve en az dört denizciyi öldürdü. Bu saldırılar küresel seyrüsefer trafiğini aksattı ve denizcilik şirketlerini rotalarını değiştirmek zorunda bıraktı. Bu durum, ABD'yi bu yıl Husilere karşı yoğun saldırılar düzenlemeye itti.

ABD Başkanı Donald Trump geçtiğimiz mayıs ayında, ülkesinin Yemen'deki Husilere ait hedefleri bombalamayı durdurduğunu açıkladı ve milislerin Ortadoğu'daki önemli seyrüsefer güzergahlarından akışı engellemeyi bırakmayı kabul ettiğini belirtti.

Husiler geçtiğimiz haziran ayında, Washington'ın İsrail'in İran'a yönelik saldırılarına katılması halinde, Kızıldeniz'deki ABD gemilerini hedef alacakları tehdidinde bulunsa da ABD'nin geçtiğimiz ay İran'ın nükleer tesislerine yönelik saldırısının ardından şimdiye kadar bu tehdidi gerçeğe dönüştürüp dönüştürmeyeceklerini açıkça ifade etmediler.