ABD’de beyaz nüfus sayısı 1790’dan bu yana ilk kez düştü

New York’ta dolaşan insanlar (AFP-Arşiv)
New York’ta dolaşan insanlar (AFP-Arşiv)
TT

ABD’de beyaz nüfus sayısı 1790’dan bu yana ilk kez düştü

New York’ta dolaşan insanlar (AFP-Arşiv)
New York’ta dolaşan insanlar (AFP-Arşiv)

ABD’de yapılan 2020 nüfus sayımı, son 5 yılda nüfus artışının beyaz olmayanlar arasında gerçekleştiğini ve ülkenin ‘daha büyük etnik çoğulculuk’ ile karakterize edildiğini ortaya koydu.
ABD Nüfus Sayım Bürosu (USCB) tarafından yapılan açıklamaya göre, 1790’da nüfus sayımı yapılmaya başlamasından bu yana, kendini yalnızca ‘beyaz’ olarak tanımlayan insanların sayısı 2010 ile 2020 arasında ilk kez yüzde 8,6 oranında düştü.
Beyaz nüfus geçen yıl 204 milyona ulaşırken, bu toplam nüfusun yüzde 61,6’sına tekabül ediyor. Bu oran 10 yıl önce yüzde 72,4 olarak hesaplanmıştı.
Nüfus Sayımı Bürosu’nun Irk ve Etnik Araştırma Direktörü Nicholas Jones, “Bu değişiklikler, ülkenin geçmişte ölçtüğümüzden çok daha fazla ırksal ve etnik çeşitliliğe sahip olduğunu gösteriyor” dedi.
Afro Amerikalılar, 41 milyon ile şu anda nüfusun yüzde 12,4’ünü oluştururken, Asyalıların nüfusu yüzde 35,5 artarak yaklaşık 20 milyona ulaştı. Bu da ülke nüfusunun yüzde 6’sını oluşturduklarını gösteriyor.
Nüfusun yüzde 18’ini oluşturan Hispanikler ise yüzde 23 oranında artarak 62 milyona ulaştı.
ABD’de, insanların kendilerini etnik kökenleriyle tanımlaması çok yaygın.
Nüfus verilerinin politika üzerindeki etkisi belirleyici olabilir, çünkü özellikle Temsilciler Meclisi’nde her bir eyalete ayrılması gereken sandalye sayısını belirlemeye izin veriyor.
Nüfus sayımı, evsizler, huzurevi sakinleri ve belgesiz göçmen işçiler de dahil olmak üzere ülkedeki tüm nüfusu içeriyor.



ABD, Gazze’de “ölüm tuzağı kuran” yardım kuruluşunu fonluyor

GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)
GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)
TT

ABD, Gazze’de “ölüm tuzağı kuran” yardım kuruluşunu fonluyor

GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)
GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)

ABD, Gazze İnsani Yardım Vakfı'na (Gaza Humanitarian Foundation/GHF) 500 milyon dolar fon sağlamayı planlıyor. 

Kimliğinin paylaşılmaması şartıyla Reuters'a konuşan yetkililer, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın GHF'ye gönderilecek parayı ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı (USAID) fonundan alacağını söylüyor. 

ABD Başkanı Donald Trump, USAID'in faaliyetlerinin askıya alınacağını ve kuruluşun Dışişleri Bakanlığı bünyesine taşınacağını şubatta duyurmuştu.

Kaynaklar, yardımın İsrail tarafından talep edildiğini belirtiyor. Buna göre Tel Aviv yönetimi Washington'la iletişime geçerek GHF'nin 180 günlük faaliyet masraflarının karşılanmasını istedi. 

Gazze'de geçen ay yardım dağıtmaya başlayan ABD ve İsrail destekli kuruluş, çalışmalarını bağımsız şekilde yürüttüğünü savunuyor. Ancak İsrail'in kamu yayıncısı Kan'ın çarşamba günkü haberinde, Binyamin Netanyahu yönetiminin GHF'ye 700 milyon Yeni İsrail Şekeli (yaklaşık 8 milyar TL) fon sağladığı öne sürülmüştü. İsrail Başbakanlık Ofisi ve radikal sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich ise iddiaları yalanlamıştı. 

GHF'nin Gazze'deki faaliyetleri, İsrail bombardımanı altındaki bölgede kaosu daha da artırdı. Reuters'ın aktardığına göre 1-3 Haziran'da GHF'nin yardım noktalarında yaşanan saldırılarda en az 80 Filistinli öldürüldü. AA'nın rakamlarına göre gıda yardımı almak isterken İsrail askerlerinin açtığı ateş sonucu yaşamını yitiren Filistinlilerin sayısı 27 Mayıs'tan bu yana 115’e yükselirken yaralı sayısı 580’i geçti.

Filistinli yetkililer, Netzarim ve Refah bölgelerindeki yardım noktalarının "insani yardım" kisvesi altındaki ölüm tuzaklarına dönüştüğünü ve İsrail'in sivilleri kasıtlı olarak hedef aldığını savunuyor. 

İsrail ordusuysa sivillere doğrudan ateş edilmediğini ve düzenin sağlanması için uyarı atışı yapıldığını öne sürüyor.

Tartışmalı yardım kuruluşunun CEO'su Jake Wood, tarafsızlık ve bağımsızlık ilkeleriyle uyumlu bir şekilde işini yapmasının imkansız olduğunu vurgulayarak 25 Mayıs'ta istifasını açıklamıştı.

Independent Türkçe, Reuters, Times of Israel