İsrailli eski Ulaştırma Bakanı’ndan Mizrahi Yahudileri için yeni Likud Partisi tehdidi

Binyamin Netanyahu hükümetindeki eski Ulaştırma Bakanı Miri Regev
Binyamin Netanyahu hükümetindeki eski Ulaştırma Bakanı Miri Regev
TT

İsrailli eski Ulaştırma Bakanı’ndan Mizrahi Yahudileri için yeni Likud Partisi tehdidi

Binyamin Netanyahu hükümetindeki eski Ulaştırma Bakanı Miri Regev
Binyamin Netanyahu hükümetindeki eski Ulaştırma Bakanı Miri Regev

Binyamin Netanyahu hükümetindeki eski Ulaştırma Bakanı Miri Regev, Likud partisinde ve diğer sağ partilerde Mizrahi Yahudilerine karşı uygulanan ırk ayrımcılığını durdurmak için bir kampanya başlattı. Regev, ayrımcılığın devam etmesi halinde yeni Likud Partisi veya yeni bir siyasi liderlik kurmakla tehdit etti.
Regev, Yedioth Ahronoth gazetesinde bugün yayınlanan uzun bir röportajda, İsrail siyasetinde doğulu Yahudi seçkinlerin olması gerektiğini söyledi. Regev röportajda, “Netanyahu döneminden sonra, Likud Partisi üyeleri beyaz ırkın dışından üst ve orta liderlerini seçmek zorunda kalacak. Şimdiye kadar, çoğunlukla Aşkenazi liderlerini ve birkaç Mizrahi Yahudisini seçtiler. Onların bakış açısına göre beyaz ırktan değiliz. Ancak buna devam ederlerse burada ikinci bir Likud partisine tanıklık edecekler. Gerçek bir Doğu Likud'u, uzun yıllar mağlup olmuş Doğu Yahudisinin sesini ifade eder. Rotayı düzeltmenin zamanı geldi. Doğu kökenli sağcı bir başbakanın İsrail'de beyaz ırkın dışından seçilmesinin zamanı geldi” ifadelerini kullandı.
Doğu Yahudisi olan ve Netanyahu'ya çok yakın olan Regev'e böyle bir partiye geçip geçmeyeceği soruldu. O, “Elbette. Mevcut Likud'da değişiklik yapmama izin vermezlerse böyle bir partiye liderlik etmeye çalışacağım” şeklinde cevap verdi.
56 yaşındaki Regev, Faslı bir baba ve İspanyol bir annenin kızı. Genelkurmay sözcüsü olarak atandığında İsrail ordusunda önde gelen bir isim oldu. Ordudan tuğgeneral rütbesiyle çıkan Regev, Likud partisi aracılığıyla siyasete geçerek Netanyahu'ya yakınlaştı, aşırılıkçı söylem ve sert bir üslupla ifade ettiği aşırıcı duruşlarıyla öne çıktı. Bilim ve Kültür Bakanlığı görevini üstlendi ve aydınlar ve sanatçılarla çatıştı. Daha sonra ise Ulaştırma Bakanı olarak başarılar elde etti.
Regev’in yeni açıklamaları Likud'da bir öfke dalgasına ve İsrail siyasi arenasında tartışmaya yol açtı. Gazete dünkü sayısında röportajın sadece bir kısmını yayınladığını kaydetti. Ayrımcılıkla ilgili açıklamaları doğru ve kanıtlanmış olsa da,  bu açık tavrı sağın ve Likud'un liderliğini kışkırttı. Hatta Likud'daki diğer Doğu Yahudileri bile ona karşı temkinli davranıyor.
 



Pakistan Kara Kuvvetleri Komutanı, Hindistan ile yaşanan çatışma sırasında ülkesinin Çin'den destek aldığı iddiasını yalanladı

Pakistan Kara Kuvvetleri Komutanı Mareşal Asım Munir (Pakistan ordusu)
Pakistan Kara Kuvvetleri Komutanı Mareşal Asım Munir (Pakistan ordusu)
TT

Pakistan Kara Kuvvetleri Komutanı, Hindistan ile yaşanan çatışma sırasında ülkesinin Çin'den destek aldığı iddiasını yalanladı

Pakistan Kara Kuvvetleri Komutanı Mareşal Asım Munir (Pakistan ordusu)
Pakistan Kara Kuvvetleri Komutanı Mareşal Asım Munir (Pakistan ordusu)

Pakistan Kara Kuvvetleri Komutanı Mareşal Asım Munir dün yaptığı açıklamada, Hindistan'ın, geçtiğimiz mayıs ayında iki ülke arasında yaşanan çatışma sırasında Pakistan ordusunun Çin'den fiili destek aldığı yönündeki iddiasını yalanladı.

Hindistan Kara Kuvvetleri 2. Komutanı Rahul R. Singh geçtiğimiz hafta, Çin'in Pakistan'a Hindistan'ın önemli konumları hakkında ‘doğrudan ve anlık’ bilgiler sağladığını söylemişti.

Pakistan ordusu, Munir'in İslamabad'da ‘Ulusal Güvenlik ve Savaşlar’ konusunda eğitim gören bir yüksek lisans sınıfına hitap ettiği konuşmada, ‘dış destekle ilgili imalar sorumsuzca ve doğru değil’ dediğini bildirdi.

Pakistanlı yetkililer, Hindistan ile yaşanan çatışmada Çin'den fiili destek aldıkları yönündeki iddiaları daha önce de yalanlamıştı.

Pekin ve İslamabad uzun süredir yakın ilişkiler içinde ve Çin, Pakistan'ın enerji ve altyapı sektörlerine milyarlarca dolarlık yatırım yaptı.

Öte yandan Hindistan-Çin ilişkileri 2020 yılında sınırda çıkan bir çatışma sonucu dört yıl süren askeri gerginlik nedeniyle bozulmuş, ancak iki ülke geçtiğimiz yıl ekim ayında tansiyonu düşürme konusunda anlaşmaya varmasının ardından aralarındaki gerilim de azalmaya başlamıştı.

Hindistan ve Pakistan, geçtiğimiz mayıs ayında dört gün süren ve son on yılların en şiddetlisi olan çatışma sırasında füzeler, insansız hava araçları (İHA) ve top mermileri kullandılar.

Çatışma, nisan ayında Hindistan'ın kontrolündeki Keşmir bölgesinde turistlere yönelik bir saldırının ardından patlak verdi. Yeni Delhi, İslamabad'ı saldırıdan sorumlu tuttu. İki ülke daha sonra ateşkes üzerinde anlaştı.

Pakistan saldırıda herhangi bir dış rolü reddetti.